Oyun Ön İncelemeleri

Killzone 2

İlk olarak E3 2005’te gösterilen videosuyla adından uzunca süre söz ettirmeyi
başarmıştı Killzone 2. İlk oyunun muhteşem atmosferi ve kaliteli yapısından
sonra yeni oyunun da PS3 için hazırlanıyor olması, onu konsolun en güçlü
FPS’lerinden biri yapıyor doğal olarak. Gösterilen videonun oyun içi olmadığı
anlaşılınca, büyük bir hayal kırıklığının yanında Sony’in de zor durumda kaldığı
aşikar. E3 2007’de, ilk yayımlanan videonun bir benzeri tekrar yayımlandı, ama
bu sefer ki video tamamen oyun içi görüntülerden oluşuyordu. Gördüğümüz
kadarıyla kasvetli mekanlar ve kesintisiz aksiyon tekrar geri dönüyor. Killzone
2, hem dünyanızı hem de LCD ekranınızı karartacak.

İki yıl sonra

İlk oyunun aksine Killzone 2, Helghan gezegeninde geçiyor ve büyük bir işgal ile
olaylar başlıyor. Bunu bir başlangıç olarak görebiliriz. Saldırının bir de
sebebi var; İmparatoru yakalamak ve kontrolü ele geçirmek. Tabii ki bu o kadar
kolay olmayacak ve işte asıl oyunumuz tamamen başlamış olacak. Killzone 2’de
özel ekibe bağlı bir asker olan Sev ile operasyona dahil olacağız. Yeni
karakterlerin yanında, eski oyunlardan tanıdığımız dostlarımız tekrar
yardımımıza koşuyor. Örneğin, ekibimizin komutasını elinde bulunduran asker,
Rico Velsaquez ve diğer karakterler Lugar ve Evelyn. Ekipte bulunan tüm
karakterler birbirinden farklı ve doğal olarak özellikleri de öyle ve yine
herkesin silahları da farklı. Böylece farklı silahlar, farklı tepkiler
oluşturacak.

İlk oyunda olan birden farklı karakterle oynanışa dahil olabilmek, yeni oyunda
bulunmayacak. Sadece tek bir karakteri yönetebileceğiz ve bu sırada ekibimiz de
bize daha önce olmadığı kadar çok yardım edecek. Öncekilerden farklı bir dünyada
geçeceği için daha önce görmediğimiz düşmanlarla da karşılaşacağız. Tabii ki tek
düşmanımız canlılar değil, doğa da olacak. Değişken hava şartlarına ve gezegenin
doğal yapısına ayak uydurmak gerekecek. Çünkü bu da savaşın gidişatında rol
oynayacak. Ayrıca ilk oyunda düşünülen, ama ikinci oyunda olması muhtemel Mini-Boss’larla
da karşılaşacağız. Öldürmek için farklı taktikler ve yönler belirlemek tamamen
bize bağlı. Çizgisellik olabildiğince az olacak ve ister çevresel tehlikelerle,
istersek de silahımızın etkisiyle sonuca gidebileceğiz.

Aklın zararları

İlk Killzone’de her ne kadar yüksek tansiyonda çatışmalar olsa da, fiziklerin
eksikliği ve yapay zekadaki bazı sorunlar, o yıllara göre göze fazla batmasa da
artık yeni oyunla daha gelişmiş detaylarla donatılmakta olan bir Killzone var
karşımızda. Çatışma sırasındaki sonuçlar gerçek zamanlı olarak hem çevre de hem
de karakterlerin üzerinde görülecek. Mermi ve patlamaların şiddetine göre çevre
deforme olabilecek. Burada fizikler giriyor devreye. Deforme olan yapılar
sonucu, askerler ve tabii ki kendi takımımız buna göre ayak uyduracak.
Tehlikenin boyutuna göre yer değiştirecek veya kaçacaklar. Bazen büyük
patlamalar sonucu mecburen de olsa ani kararlar vermemiz gerekebilecek.Ekibimizdeki her asker kendine buyruk hareket edecek. Çünkü her karakterin
farklı özellikleri var. Bir Helgast askerini vurduğumuz zaman vücudundan akan
kan daha da bir gerçekçi olacak. Yaralı bir askere, diğer bir asker yardım edip
onu kaldıracağı gibi eğer ateş altında kalırsa onu bırakıp kaçabilecek.
Kendimizi ve takımımızı korumak için saklanarak da ateş edebileceğiz. Böylece
düşmanları uzak tutabilme imkanımız doğuyor. Düşmanlarımız gerçekten akıllı
olacaklar. Örneğin, çevre hakkında bilgilere sahipler ve kısa süre sonra
çevredeki patlayabilir, kör ve güvenli noktaları tespit edip buna göre hareket
edecekler. Tüm bu noktalarda da yapay zeka giriyor devreye. Şuan itibariyle
diyebiliriz ki, Killzone 2’de kullanılacak yapay zeka sayesinde daha gerçekçi ve
ölümcül savaş ortamları hazırlanıyor. Bu da daha heyecanlı bir atmosfer demek.
İlk oyunda bulunmayan zıplama özelliğinin(Engellerden atlama hariç), Killzone
2’de olması bekleniyor, ama bu sırada silahlarımızdan kısa süreliğine faydalanamayacağız
(Bkz-Zıplayarak Counter Strike oynamanın faydaları). Bir diğer
beklenti de, oyunda araç kullanımının olup olmayacağı. Bu konu da diğer birçok
konu gibi belirsizliğini şuan koruyor.

Lens değil, bu kez gerçek!

Gelelim Killzone 2’nin sabıkalı olduğu görsel gücüne. Başrolde karakter
tasarımlarını ve özellikle yüz çizimlerini gösterebiliriz. Tamamen iç karartıcı
ve felaket sonrası yıkıma uğramış mekanlar, güzel tasvir edilmişe benziyor
gördüğümüz kadarıyla. Self Shadowing, Dynamic Lighting, Multisample Anti-Aliasing
gibi güçleri arkasına almış bir motorla geliştiriliyor Killzone 2. Yapımcıların
belirttiklerine göre oyun, PS3’ün tüm gücünden ve nimetlerinden yararlanacak.
Çevresel unsurlara göre ışık ve gölgelerde gerçek zamanlı farklılıklar
gözlenecek. Killzone 2’nin 720P’de saniye başına 30 Frame ile çalışacağı
belirtiliyor. Üstelik aynı ekranda sayıca oldukça fazla karakter bulunacak. E3
2007’de gösterilen demo verisinin bile 2 GB olduğu belirtilmişti.

Multiplayer yön olarak ta yapımcılar pek konuşmayı sevmiyor. İlk oyundaki en
popüler çoklu oyuncu haritaları olan “Park Terminal ve Beach Head“ tekrar
yenilenerek ikinci oyunda olacak mı? Sorusuna yapımcılardan cevap gelmedi. Bu
denli gerçekçi hazırlanan savaşlar için sesler de ön planda tutuluyor haliyle.
7+1 destekleyen ses sistemiyle Killzone 2, savaşı evlerimize getirmeyi, Sixaxsis
kontrolleriyle de silahları elimize vermeyi planlıyor. Guerilla tarafından yoğun
mesai harcanarak geliştirilen ve çıkışıyla birlikte muhtemelen PS3’e damgasını
vuracak olan Killzone 2’nin çıkış tarihi henüz belirli değil, ama 2008 yılı
içerisinde betasının hazırlanacağı duyurulmuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu