Rehber

Kingdom Hearts Türkçe Tüm Hikaye!

İlk olarak 2002 yılında piyasaya çıkan Kingdom Hearts serisi, geçen bu süre zarfında farklı platformlarda farklı oyunları ile karşımıza çıktı. Diğer serilerin aksine her oyunu hikaye açısından oldukça önemli olan bu serinin hikayesini tam olarak takip etmek de oldukça güç. İşte bu yazımızda seride şimdiye kadar olan en önemli olayları bir araya getirdik ve oyunun ana hikayesini sizler için özetledik.

Kingdom Hearts Türkçe Tüm Hikaye!

Kingdom Hearts hikayesine geçmeden önce, oyunun dünyası hakkındaki bazı bilgileri hatırlatmam gerekiyor. Öncelikle oyun farklı dünya ya da diyarlardan oluşan bir evrene sahip. Yani seri boyunca seyehat ettiğiniz tüm dünyaların bir bütünü oluşturduğunu ve farklı diyarları temsil ettiğini söyleyebiliriz.

Bir diğer önemli olan nokta ise her canlının içerisinde olan kalp sembolü. Yani yazı ve videoda sık sık kalp tabiri geçiyor. Bunu söylediğimde aklınıza kan pompalayan, organımız olan kalp yerine, “sevgi içimizde” sözü gelsin arkadaşlar 🙂 Tıpkı Star Wars serisindeki güç dengesine benzetebileceğimiz bu kalplerin ışığa ve karanlığa yönelimleri bulunuyor. Yani güçte dengeyi yakalayamazsanız ya aydınlığa ya da karanlığa sürükleniyorsunuz. Karanlık taraf sizi nefret, intikam ve kötülük içerisinde boğarken, aydınlığa sürüklendiğinizde ise sorgulama, yozlaşma ya da hakir görme gibi olgular ile karşılaşıyorsunuz. Yani oyunun dünyasında denge oldukça önemli bir yere sahip. Zaten tüm olayların öncesine gittiğimizde tüm evrenin, yani bahsedilen diyarların bir bütün olduğuna inanılıyor. Masal Çağı olarak da adlandırılan bu dönemde ölen her canlının kalplerinin Kingdom Hearts adı verilen ve bütün diyarı aydınlatan efsanede buluştuğuna da inanılıyor.?-Blade: ?-Blade için kısaca Kingdom Hearts’ın koruyucusu diyebiliriz. “Ki Blade” olarak okunan bu silah Kingdom Hearts’ı insanların kötü emellerinden koruduğu gibi onun ortaya çıkmasını sağlayan yegane anahtar olarak da geçiyor.

Varis: Serinin Star Wars’tan fazlasıyla izler taşıdığını söylemiştim değil mi? Söylemediysem de şimdi söylemiş olayım. Varis olayını da yine Star Wars serisindeki usta çırak ilişkisine benzetebiliriz. Kingdom Hearts dünyasında bulunan ve Keyblade Master ünvanına sahip kişiler genelde ya öğrenci yetiştiriyor ya da kendilerine bir varis seçiyorlar. Bu seçim bilinçli olduğu gibi kişinin ustasının keyblade isimli silahına dokunmasıyla da ortaya çıkabiliyor.

Heartless: Oyunda en çok karşılaştığımız düşman türü bu. Başta da söylediğim gibi insanlar karanlığa fazlasıyla karışmaya başladığında heartless isimli bu yaratıklar ortaya çıkıyor. Çok güçlü olanların bu yaratıkları çağırma ya da kontrol etme özelliği de bulunmakta.

Nobody: Bir kişi kalbini kaybettiğinde arkada kalan bedeni ise Nobody’e dönüşüyor. Eğer bu kişi sıradan biri ise Nobody’si şekilsiz bir yaratığa dönüşürken, iradesi çok güçlü birinin Nobody formu ise bir yaratıktan ziyade insan formuna benzer bir formda kalabiliyor. 

Bir diğer hatırlatma ise hikaye konusunda. Hikayeyi mümkün olduğunca yalın bir şekilde anlatmaya çalışacağım. İlla ki atladığım, hata yaptığım ya da kendimce yorumladığım kısımlar olacak, bu kısımlar için şimdiden süç-ü lisan ettiysek affola diyorum. Ayrıca Final Fantasy karakterlerinden tutun da Re:Coded oyununa, hatta sadece belli bir oyun için önemli olan bazı savaşları, karakterleri bile es geçmeyi düşünüyorum. Unutmayın amacımız 3.oyun öncesi hikayeyi toplamak. Bu ufak hatırlatmaları yaptıktan sonra hazırsanız hikayemize geçelim.

BÖLÜM 1: PERİ MASALLARI ÇAĞI

Hikayemiz Peri Masalları Çağı olarak da bilinen dönemde Daybreak Town‘da başlıyor. Kingdom Hearts‘ın parıl parıl parladığı, dünyanın barış ve huzur içerisinde olduğu bu günlerde Ustaların Ustası var olan altı çırağından beşini topluyor ve onlara büyük bir savaşın kapıda olduğuna dair kehanetlerden bahsediyor. Her birine dünyalar da yaratma gücü olan Kehanet Kitabı‘nın birer kopyasını verdikten sonra, bu büyük savaşın tüm dünyayı tüketeceği ve ışığın karanlık tarafından yutulacağını belirtiyor. Çıraklarına bu olayın ne olursa olsun yaşanacağını belirttikten sonra bu savaşı engellemeye değil sonrasına odaklanmaları gerektiğini de tembih ediyor.

Şimdi burada bir parantez açarak ilk olarak Kingdom Hearts X oyununda karşımıza çıkan bu çıraklardan bahsedelim (Ira, Aced, Invi, Ava, Gulya ve Luxu). Foreteller olarak da bilinen bu çıraklar aynı zamanda birer Keyblade ustası ve en büyük amaçları da dünyayı karanlığa karşı korumak. Bunu gerçekleştirmek için de Daybreak Town‘da ustalık görevi yapıyorlar. Yani her birinin kendi çırakları, Keybalde savaşçıları var ve bu çıraklara da Birlik yani Union adı veriliyor.

Hepsine ayrı bir görev veren Ustaların Ustası, kitap vermediği Luxu’ya ise kendi Keyblade’ini emanet ederek Daybreak Town‘dan ayrılıyor. Ustalarının ayrılmasından sonra bu birlikler arasındaki denge de bozuluyor. Oluşturulan diğer dünyalardan gelen ışık ile kendi görevlerini gerçekleştirmeye çalışan Foreteller, ışığın paylaşımı konusunda ayrılık yaşıyor. Yaşanacak bu büyük savaş için hazırlıklarına devam eden beşli, kısa bir süre sonra birbirine düşüyor ve kısacası kehaneti de kendileri geçekleştirmiş oluyorlar. Keyblade War adı verilen bu büyük savaşta binlerce keyblade savaşçısı çocuk hayatını kaybediyor. Savaş sonrası tıpkı kehanette olduğu gibi Luxu ile birlikte karanlığa gömülen Kingdom Hearts, bunun sonucunda koruyucusu da olan ?-Blade’in 20 parçaya bölünmesine sebep oluyor. Bu parçalardan 7 tanesi saf aydınlık, 13 tanesi ise saf karanlıktan oluşuyor.

Yaşanan bu büyük savaş sonrası yok olmanın eşiğine gelen dünya, aynı zamanda oluşturulan yüzlerce parçaya bölünüyor. Keyblade Savaşı’nın getirmiş olduğu büyük yıkım sonucu Kingdom Hearts kendisini göstermese de kalbinde saf ışığı taşıyan çocuklar, bu dünyaların yok olmasını da engelliyor. Kehanet Kitabı tarafından yapılan bu dünyalar serinin ana oyunlarında ziyaret ettiğimiz farklı dünyaları oluşturuyor. Bildiğiniz gibi seride Lux adı verilen ışık hüzmelerini toplayarak yeni dünyaların kilidini açıyorduk. Tabi aradan uzun yıllar geçtikten sonra ise hem o çağ hem de Keybalde Savaşı sadece bir masal olarak anılmaya başlıyor. 

BÖLÜM 2: UYANIŞ
Yazımızın 2.bölümü ilk olarak Kingdom Hearts 2: Final Mix‘in gizli sonunda karşımıza çıkan ve kafamızı allak bullak eden Master Xehanort ve  Final Fantasy serisinin yaratıcısı olan Sakaguchi‘den esinlenerek oyuna eklenen Eraqus ile başlıyor. Çocukluktan beri birlikte eğitim gören bu ikili kısa sürede keyblade Master ünvanına kavuşuyorlar. Eraqus aydınlığı temsil ederken Xehanort ise yavaş yavaş karanlığın etkisine girmeye başlıyor. 
Kontrol ve dengenin karanlıkla da sağlanabileceğini söyleyen Xehanort, ?-Blade’in tekrar ortaya çıkması için aydınlık ve karanlığın çarpışması gerektiğini düşünmeye başladı. Bu uğurda yapmış olduğu araştırmalar yıllar sürdü, saplantı haline geldi ve onun daha genç bir bedene ihtiyaç duymasını sağladı. Özetlemek gerekirse kafayı ?-Blade‘e ve onun gücüne takan bu amcamızın tek bir hedefi var; o da Kingdom Hearts‘ı yeniden gün yüzüne çıkarabilmek. Tabi bu amacının arkasında ise hem Kingdom Hearts‘ı hem de karanlığı kontrol ederek kendi ütopyasını oluşturmak yatıyor. 
Eraqus ise Keyblade Master olmaları için 3 öğrencisini yetiştiriyordu (Ventus sonradan katılıyor ve sınava girmiyor). Xehanort, amaçları doğrultusunda bu üç öğrenciden biri olan Ventus’un kalbindeki karanlığı açığa çıkardı ve bu karanlıktan Vanitas’ın oluşmasını sağladı. İçindeki dengenin bozulması sonucu komaya giren Ventus’u Eraqus’un yanına bırakarak onun içerisinde sadece aydınlığın güçlenmesini hedefledi. Bu sayede Ventus ile Vanitas‘ı karşı karşıya getirerek karanlık ve aydınlığı tekrar çarpıştırabilecekti.

Keyblade Master ünvanı için yapılan mücadele sırasında Xehanort, kendi çabalarıyla da birlikte Terra’nın yavaş yavaş karanlığa karıştığını keşfetti. Aqua bu testi geçerek başarılı oldu ve Mark of Mastery adı verilen ustalık mertebesine ulaştı. Xehanort’un manipülasyonu sayesinde Terra ise yıllardır hayalini kurduğu bu mertebeye ulaşamadı. Buna rağmen Eraqus, Vanitas sebebiyle The Unversed isimli yaratıkların artışını engellemek için her ikisine de ihtiyaç duyuyordu. Aqua’ya karanlığa karışmaması için Terra’ya göz kulak olması gerektiğini tembihlediği anda Terra’nın çoktan yola çıktığını öğrendi. Üç arkadaşın yolları burada ayrıldı ve her biri kendi görevine doğru yola çıktı. 
BÖLÜM 3: YOLCULUK
Xehanort’ı bulmak üzere yola çıkan ve bu yolculuğu esnasında Destiny Island‘a giden Terra, burada Riku’daki potansiyeli görür ve onu bir nevi kendisine çırak seçerek Keyblade’ine dokunmasını sağlar. Bu sayede ritüeli gerçekleştirmiş ve Rikku’yu varisi olarak seçmiştir. Daha sonra Xehanort’ı bulur bulmasına ama Xehanort onu Master Eraqus’a güvenmemesi gerektiği konusunda dolduruşa getirir. 
Tıpkı diğer ikisinde olduğu gibi Aqua’nın varisinin de Kairi olduğunu söyleyebiliriz. Görevi sırasında Kairi ile karşılaşan Aqua, onun keybladeine dokunması sonucu bir nevi varisini de seçmiş olur..
Komaya girdikten sonra yeni doğmuş olan Sora sayesinde ışığı kalbinde hisseden Ventus geri döndüğünde ise ustası Eraqus ile karşı karşıya gelir. Xehanort’ın planlarını öğrenen Eraqus, bu planların gerçekleşmesi için Ventus’a ihtiyaç olduğunu anlar ve tüm bunları sonlandırmak için çırağının ölmesi gerektiğini fark eder. İşte bu noktada yolculuğundan geri dönen Terra, Eraqus’un Ventus’a saldırdığını görür. Ustası olan Eraqus’u yenerek ölümüne sebep olur.. 
Yaşanan pişmanlıklar ve bir dizi olay sonucu Keyblade Mezarlığına ulaşan Aqua, Terra ve Ventus burada Xehanort ‘a karşı savaşır. Yaşanan bu büyük mücadele sonucu başarılı olamayan Ventus, Vanitas ile çarpışarak ?-Blade’in oluşmasına sebep olur. ?-Blade’in gücünü yeni bir beden bulmak için kullanan Xehanort , kılıcı kendine saplar ve kalbini çıkartarak Terra’nın vücuduna yerleştirir. Böylelikle Terra’nın içerisinde yeniden doğan amcamız, yeni görünüşü ile birlikte Terra-Xehanort ya da Terranort adını alır. Bu birleşme sonucu yüksek bir direnç gösteren Terra aynı zamanda ?-Blade’in tekrar parçalanmasına da sebep olarak Kingdom Hearts‘ın ortaya çıkmasını engeller.
Bu büyük savaştan sonra Terra yeni vücudunda hapsolmuş, Venitas ile girdiği mücadeleyi ağır hasarla atlatan Ventus’un bedeni ise Aqua tarafından güvenli bir bölgeye götürülmüştür.. Terra’nın bu yeni vücudunda sıkıştığını fark eden Aqua, Ventus’u bıraktıktan sonra zaman ve mekandan bağımsız olan Realm of Darkness’ta mücadelesini sürdürür. Terra’yı buradan kurtarmayı başarsa da kendisi bu karanlık diyarda hapsolur.. Yaşadığı mücadele ve Aqua’nın diretmesi sonucu Terra-Xehanort bilincini kaybetmiştir… 
Bilinci kapalı bir şekilde Radiant Garden’a gönderilen Terranort, burada Braig tarafından bulunur ve Ansem the Wise‘a götürülür. Uzun bir süre Ansem the Wise’ın çıraklığını yapan Terranorth, Ansem the Wise’ı Realm of Darkness’a sürerler. Daha sonra onun yerine geçmeyi başaran Terranort, Braig ile birlikte Organization XIII‘ü kurar ve Ansem’in araştırmalarını devam ettirerek Emblem türündeki yaratıkların ortaya çıkmasını sağlar. Bu noktada işler biraz daha karışıyor çünkü araştırmaları sonrası Terranorth kendi ve ekip arkadaşlarının Nobody ve Heartless’lerını çıkartmayı başarır. Kendi Hearthless ve Nobody’sine Ansem ve Xemnas adını veren Terranort, Xemnas’ı Organization XIII’ün başına getirir.
BÖLÜM 4: KADER ADALARI
10 yıl sonra Ventus’un ışığını taşıyan Sora, 14 yaşına gelmiştir. Kader Adaları‘nda Riku ve Kairi ile huzu içinde yaşayan Sora’nın kaderi bir gece ansızın değişir. Yıllar önce atılan tohumlar, heartless adı verilen yaratıkların fırtınalı bir gece saldırması ile filiz vermeye başlar ve kaderleri bir arada olan üç arkadaşın yolu bu noktada ayrılır.. Riku karanlıklar içerisinde kaybolurken Kairi ise hep başka dünyaların hayallerini kurdukları mağarada Sora’nın içerisinden geçerek kayıplara karışır..
Sora’nın Keyblade kullanmasının tek nedeni de Ven ile aralarında olan bağdan kaynaklanmaktadır. Kendisini Traverse Town adı verilen kasabada bulan Sora, burada Donald Duck ve Goofy ile tanışır. 
Aynı zamanda bir Keyblade Master olan Kral Mickey, karanlıkla savaşmak üzere ortadan kaybolmuş ve bu ikiliye de anahtarı bulma görevi vermiştir. Sora’nın elinde kocaman anahtarı gören Donaldd ve Goofy, doğal olarak onun peşine takılır ve serinin en sevilen üçlüsü böylelikle bir araya gelmiş olur. Sora, kendisini seçen keyblade’in gizemini çözecek ve arkadaşlarını arayacakken, Doland ve Goofy ise ansızın ortadan kaybolan krallarının peşine düşecektir.
Bir araya geldikten sonra Disney dünyalarını dolaşıp buralardaki kapıları mühürleyerek, peydahlanan heartless problemlerini çözen ekibimiz bir süre sonra Hollow Bastion‘a ulaşır. Bu sırada Riku’yu karanlığa sürükleyen Maleficent, 6 Disney prensesinin kalbi ile Kairi’yi kurtarabileceğine dair Riku’yu ikna etmiştir. Asıl amaçları ise Kairi ve 6 prensesin kalbini kullanarak Kingdom Hearts’ı ortaya çıkarmaktır. Başta parçalanan ?-Blade’i ve 7 aydınlık parçayı hatırladınız mı?
Maleficent ve hemen ardından vücudu Ansem tarafından ele geçirilen Riku’yu alaşağı eden Sora, hareketsiz bir şekilde yatan Kairi’yi uyandırmaya çalışır. Kairi’nin kalbinin başından beri kendi içerisinde olduğunu anlayan Sora, Ansem’in kullandığı Keyblade’i kendisine saplar ve kendini feda ederek hem 6 prensesi hem de Kairi’yi kurtarmayı başarır. 
Karanlığa sürüklenen Sora, kendi kalbini de serbest bırakmasına sebep olan bu hareket sonrası heartless’a dönüşür. Bir süre avel avel dolaştıktan sonra Kairi’nin yardımı ile normale döner. Daha sonra Ansem ile kapışan Sora, onu yendikten sonra buradaki kapıyı da mühürleyerek dünyayı kurtarır. Asıl sorun ise kapıyı mühürlerken kendini feda eden Riku ve Kral Mickey diğer tarafta sıkışıp kalmıştır…
BÖLÜM 5: ANILAR
Yaşanan olaylardan sonra Riku ve Kral Mickey’i aramaya koyulan Sora, Goofy ve Donald, kendilerini Oblivion Kalesi’nde bulurlar. Aynı zamanda Ventus’un uyuduğu bu kalede Organization XIII isimli bir grup ve Nobody isimli yeni bir düşmanın varlığını da keşfederler. Amaçları doğrultusunda kalede ilerlerken Sora’nın anıları da silinmeye başlar. Bunun sebebi ise Organizastion XIII isimli grubun elinde olan Namine isimli bir kızdır ve kendisini Sora’nın Kairi ile olan anılarına yerleştirmeye başlar.
Sora ve arkadaşları kale içerisinde ilerledikçe Organization XIII ve Riku’nun bir replikası ile kapışırlar. Ekip üyelerinden biri olan Axel, Organizasion XIII’e ihanet eder ve Vexen’i öldürerek Namine ile Sora’nın bir araya gelmesini sağlar. Burada bir parantez açalım çünkü ilk oyunda Kairi’nin Sora tarafından yeniden hayata döndürülmesi, Naminie’nin Nobody olarak oluşmasını sağlamıştır. Bu nedenle aralarında bir bağ olduğunu belirten Namine, yaptığı her şeyi mecburiyetten yaptığını ve buna grup üyelerinden Marluxia’nın sebep olduğunu açıklar. Onu yenerlerse anılarını tekrar onarabileceğini de belirtir. 
Sora’nın Marluxia ile kapışması sırasında Riku, DiZ isimli bir karakter sayesinde Realm of Darkness’tan kaçmayı başarır. Cesur Yürek filmindeki Robert the Bruce’un babası gibi sargılar içerisinde gördüğümüz DiZ, aslında Ansem the Wise’ın ta kendisidir. Hatırlarsanız kansız Xenahort, onu alt ederek Realm of Darkness’a sürmüştü.Amaçları Organization XIII’ü alt ederek Sora’ya yardım edebilmektir. 
Kalenin en üst katında Marluxia’yı yenen Sora, Donald ve Goofy hafıza kapsülüne girerek anılarının eski haline dönmesi için uyurlar. Bu iyileşme süreci 1 yıl sürecek, anılarını geri getirecek fakat Oblivion Kalesi ve burada tanıştıkları kişileri unutmalarına da sebep olacaktır..
BÖLÜM 6: BİRLEŞİM
Sora’nın Oblivion Kalesi macerası başlamadan önce zamanda biraz geri gidip, Roxas’ın hikayesini de anlatamız gerekiyor. Sora’nın Ansem’in keyblade’ini kullanarak kendisini feda etmesini hatırlıyorsunuz değil mi? İşte burada bir Heartless’a dönüşen Sora’nın arkada bıraktığı vücudu Roxas’ın ortaya çıkmasına sebep oluyor. Yani Sora’nın Nobody’sinin Roxas olduğunu da söyleyebiliriz. keyblade kullanmasının nedeni de Sora’ya, doğal olarak Ventus’a bağlı olması..
Organization XIII üyelerinden biri olan ve Axel ile ekip olarak çalışan Roxas, doğal olarak anılara ve ne olduğu hakkında bir bilgiye sahip değil. Axel’in Oblivion Kalesi’ne gitmesi sonucu (ki Naminie’yi kurtardığı kısım oluyor bu) Roxas yeni bir ekip arkadaşına kavuşuyor. Xion isimli bu üye Organizastion XIII’ün 14. üyesi olarak geçmekte. Yani kendisini resmi olmayan bir üye olarak da tabir edebiliriz. Ek parantez açarak Xion’un Axel ve Roxas ile birlikte Kingdom Hearts 3 kapağında olduğunu da belirtelim. Yani kendisi muhtemelen 3.oyunda da önemli bir rol üstlenecek. Bir diğer gariplik ise Roxas dışında ekipte Keyblade kullanabilen bir diğer karakter olması.. Ne oldu, beyin yandı, şüpheler arttı değil mi?
Sora’nın Oblivion Kalesi’nde uykuya dalmasıyla birlikte Roxas komaya giriyor ama Axel’in geri dönüşü ile birlikte kendine geliyor. Asıl sıkıntı ise Xion bir replika olduğunu anlamış olması ile baş gösterir. Oblivion Kalesi’nde Namine ile buluşan Xion, Sora’nın kayıp anılarından oluşan bir replika olduğunu ve Sora’ya geri dönerse kendisinin tamamen silinerek, unutulacağını öğreniyor. Axel buna izin vermese de Xion, Sora’ya geri dönmek ve arkadaşları ile kalmak arasında bir ikileme düşer..
Bir süre sonra gitmesi gerektiğini düşünen Xion, Roxas’ın da tıpkı kendi gibi bu kararı alması gerektiğini söyler. Bu duruma karşı çıkan Roxas, Sora’nın silüetini gördüğü Xion ile savaşır ve onu yenerek bir nevi kaderini de gerçekleştirmesini sağlamış olur. Xion’a izin verdiği için Axel’e kızgın olan Roxas, Organization XIII’ten ayrılır ve karşılaştığı Riku ile savaşır..
Riku, Sora’nın anılarını geri getirmek için Roxas’ı yenmeyi planlarken, Roxas ise Xion’u geri getirmeyi ve Kingdom Hearts’ı serbest bırakmayı hedeflemektedir. Savaş sırasında Sora gibi davranmaya başlayan Roxas, Riku ile kıyasıya bir mücadeleye girer. İçerisindeki karanlığı serbest bırakmak zorunda kalan Riku, Ansem’i arındıran yeni görüntüsü ile birlikte Roxas’ı mağlup eder. Nobody olanların birşey hissetmemesi gerekirken Roxas’ın sergilediği bu tavırlar DiZ’i fazlasıyla şaşırtır. DiZ, onu Organization XIII’ten korumak için Roxas’ı alarak dijital olarak oluşturulan Twilight Town’a yerleştirir..


Kingdom Hearts 2, 358/2 Days’ten kısa bir süre sonra başlıyor. Aynı Matrix gibi dijital olarak oluşturulan Twilight Town’da sahte arkadaşları ile buz gibi dondurmanın tadını çıkartan Roxas, bazı şeylerden şüphelense de olayları tam olarak kavrayamaz. Ansem görünümlü Riku, kairi ve Axel’in yardımı ile en sonunda Sora ile karşılaşan Roxas, kaderine boğun eğer ve tıpkı Xion gibi Sora ile birleşir.
Bu birleşmeden sonra hatıralarına kavuşan Sora, uzun süren uykusundan uyanır ve sadık dostları Donald ve Goofy ile tekrar bir araya gelip Teletabiler gibi sarılırlar. Ne olduğundan bir haber tekrar yola koyulan ekip, sonunda kral Mickey ve yen Sid ile bir araya gelir. Onların amacı Riku’yu bulup organization XIII’ü tokatlamakken, diğer taraftan da ilk oyunda okkalı bir tokat yiyen Maleficent, Pete ile güçlerini birleştirmiştir. 
Tekrar yola çıkan Sora, Donald ve Goofy, Disney dünyalarını dolaşarak Organization XIII ve Malefiz’in ortaya çıkarttıkları belaları savuşturmaya başlar. Hollow Bastion’a döndüklerinde ise Mickey onlara gerçeği anlatarak Xemnas’ın aslında Master Xehanort’un Nobody versiyonu olduğunu anlatır. 
Bu sırada Organization XIII tarafından görevlendirilen Axel, Kairi’yi kaçırır. Organizasyonun amacı Kingdom Hearts’ı ortaya çıkarmak için Sora’yı kullanmak olsa da Axel’in asıl amacı eski dostu Roxas’ı geri getirmektir.
Ekip Twilight Town’a döndüklerinde ise Axel, Sora’da Roxas’ın ışığını gördüğü için tam anlamıyla bir babalık yaparak kendini feda eder ve Organization XIII’ün mekanı olan The World That Never Was dünyasının kapısını açmayı başarır. Burada DiZ ve Kairi’yi kurtaran Riku ile bir araya gelen ekip Xemnas ile büyük bir mücadeleye girişir. yeniden eski görüntüsüne kavuşan Ansem the Wise, yaptığı bir makina ile tamamlanmak üzere olan Kingdom Hearts’ı durdurmaya çalışır. Burada yaşanan patlama Riku’nun da eski görünümüne kavuşmasını sağlar. Güçlerini birleştiren Sora ve Riku, Xemnas’ı mağlup ederek Kader Adaları’na geri dönerler..

BÖLÜM 7: KEYBLADE USTALARI
Sora ve Riku’nun Ventus ve Terra sayesinde gelişigüzel Keyblade kullandıklarını söylemiştim değil mi? Bunun farkında olan Yen Sid, Sora ve Riku’yu çağırır ve ikisine de Keyblade Ustası eğitimi verir. Amacı her ikisini de farklı diyarlara gönderek ortaya çıkan tehditleri savuşturmaktır. Ne de olsa Kingdom Hearts’ın her zaman Keyblade Ustaları’na ihtiyacı olacaktır.
Sınavları sırasında yolları bir kez daha The World That Never Was’a düşen Sora, burada Xehanort’un genç hali ile karşılaşır. Zamanda yolculuk etme özelliğine sahip olan Xehanort, bu özelliği sayesinde hem kendi selefleri hem de diğer güçlü karakterleri kullanarak gerçek bir Organization XIII kurmayı hedeflemektedir. Sora’yı da bunlardan biri yapmak isteyen Xehanort, yaşadığı başarısızlıklar ve denemeler sonucu asıl yapması gerekeni öğrenmiştir. ?-blade’i, doğal olarak Kingdom Hearts’ı ortaya çıkarmak için saf aydınlığı ve karanlığı çarpıştırmak yeterli değildir. Asıl yapması gereken 13 karanlık ve 7 aydınlık parçayı karşı karşıya getirmektir. 


Yaptığı katakulliler sonucu Sora’nın uyumasını ve karanlığa sürüklenmesini sağlayan Xehanort, onu bu rüyalarında Xemnas’la kapışmasını da sağlar. Kalbi iyice zayıf düşen adeta mecnun gibi çöllerde kalan Sora’nın kurtuluşu ise Ventus’un zırhı sayesinde olur. Sora’nın başından bunlar geçerken Riku’da kendi macerasını yaşamaktadır. Bu sırada Ansem’i tokatlayan ve genç Xehanort’a meydan okuyan Riku, ondan tüm gerçekleri öğrenmeyi başarır. 
Tüm bunlar olup biterken kendini feda eden Axel’in insan formu olan Lea ortaya çıkar. Evet, Game of Thrones’a döndü farkındayım… Yen Sid’den başından beri Sora’nın rüyalarında olduğunu öğrenen Riku, Xehanort’a karşı direnir. Xehanort kalbinden bir parçayı Sora’ya gönderir ve onu yeni ekibine dahil etmek ister. Fakat bu plana Lea engel olmayı başarır. organizasyon geri çekilirken ekip Sora’yı da alarak Yen Sid’in yanına döner. Riku  karanlığa dalarak Sora’yı ve onun kalbini kurtarmayı başarır. Burada Ansem the Wise ile karşılaşan Riku, ondan Sora’nın kaybolan ustaları da geri getirebileceğini öğrenir. Sergilediği başarı sonucu Riku, Keyblade Master ünvanına kavuşur. 
Yaşanan tüm bu olaylar sonrasında yen Sid ve Mickey, 13 karanlık parçaya karşı 7 aydınlığı ortaya çıkarmaya karar verir. Amaçları 7 Keyblade Ustasını ortaya çıkartmak ve organizasyonu durdurmaktır.
Kaynaklar:  
https://www.khwiki.com
https://www.eurogamer.net/
https://landofodd.net

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu