Makale

Klasikler #2 – Syphon Filter

Bazı oyunlar vardır, yönettiğiniz ana karakter ile bir arada hayatta kalma mücadelesi verip, onlarla bütünleşirsiniz. Kimi zaman hafızalarımıza kazınmış, kimi zaman ise yaşadıkları serüvenleri ile unutulmaz bir hale gelmiştir.

Gabriel Logan ismini eminim bir çoğunuz duymuşsunuzdur. Gerek sesi, gerek ise karizması ile gönüllerde taht kuran bir isimdir. İşte bu yazımızda Gabriel Logan’ın efsane haline gelen serisini, 1999 yılında 989 Studios tarafından piyasaya çıkan Syphon Filter’ı, Klasikler bölümümüze konuk ediyoruz.

PS1’in çıktığı zaman diliminde yayınlanan farklı tür oyunlardan sonra Syphon Filter, kimsenin beklemediği kadar iyi çıkıp, birçok oyun sever tarafından gece gündüz oynanmıştı. Gabe Logan özellikle sesi ile oyun dünyasında görülmüş en karizmatik karakter olarak anılmaya başlanmıştı.

Aslında o yıllarda piyasaya çıkan Metal Gear Solid’in efsane karakteri Solid Snake ile birçok özelliğinin aynı olması iki taraftanda farklı fan kitlesi oluşturdu. Şimdi, Syphon Filter serisi hakkında bahsedeceğim asıl olaya giriş yapalım.

989 Studios tarafından sadece PS1 konsolu için piyasaya çıkan Syphon Filter, senesine göre kaliteli grafikleri ile göz doldurmuştu. Gizlilik ve aksiyon ögeleri ile harmanlanmış olan harika bir yapım ortaya çıkmıştı. Aslına bakarsanız, çıktığı yıl efsane Metal Gear Solid’in de tür olarak birbirine ile benzemesinden dolayı SF, az da olsa arka planda kalmıştı. Ama yine de kendi katagorisinde iyi oyunlardan birisiydi.

İlk oyun büyük bir ilgi gördükten 1 sene sonra doğal olarak 999 Studio boş durmayayıp, 2. oyunu çıkardı. 2 CD ile piyasaya çıkan Syphon Filter 2 ile birlikte SF serisi büyük bir sıçrayışı gerçekleştirdi. Özellikle 2. yapımda bulunan, ayrıca ilk oyunda da bulunmuş olan Teaser silahı ile düşmanlara yüksek volt elektrik verip, bedenini yakana kadar öldürme keyfini yaşıyorduk ki bu oyuncular tarafından görülmüş çok lezzetli bir yemek gibiydi. Gerek bölüm tasarımları olsun gerek ise görev ve hikaye sunumu olsun, Syphon Filter serisi artık bir ”klasik” olarak görülüyordu.
Oyunun aslında en güzel yanı yapımın çatışma mekanikleriydi. R2 tuşuna basılı tutup, otomatik olarak düşmana odaklanıp ateş etmek basit gibi görünse de oyuncuya büyük bir keyif veriyordu.

Özellikle ikinci oyunda ekranı ikiye bölüp, kendi karakterimizi ve bölümleri seçtiğimiz bire bir co-op modu, çatışma mekanikleri ile oyuncular için inanılmaz güzel bir nimetti. Tüplü TV’de oynarken o kadar zevk alıyorduk ki sabah akşam başından kalkamıyorduk. Bunları yazarken bile elimin titrediğini ve tüylerimin diken diken olduğunu sizlere söylemeliyim.

Syphon Filter’ın sevilen bir diğer güzel özelliği ise yapımın sağladığı atmosfer ve hikayesiydi. Birçok farklı karaktere de yer veren SF’nin oyuncuyu bir yandan zorlayan, fakat bir yandan da eğlendiren gizlilik ögeleri çok keyifliydi. Yapımda taşıdığımız gizlilik unsuru için önemli sayılabilecek gadget’ler ve birçok silah ekipmanlarına sahiptik. Vahşet kısmı ise oyunun en güzel tarafıydı. Ben şahsen oyunu oynarken Assault’u alıp, düşman askerlerinin cesetlerini çiğnerdim. (Evet çok psikopatım!)

Seride üçüncü oyunla birlikte Syphon Filter çizgisini çok iyi bir noktaya getirdi. PS2 için çıkan The Omega Strain ilk 3 oyun kadar iyi olmasa da yine de hayranları tarafından kısmen de olsa oynandı. Karakter geliştirme özellikleri ile farklı bir yapımla karşımıza çıkmıştı. Bu durum özellikle Gabe Logan severler tarafından çok eleştirilmişti. Sonrasında 989 Studios ekibi Sony’e katılarak Sony Bend ismiyle yepyeni projelerine devam ettiler.

PSP’nin piyasaya çıkmasıyla birlikte, Sony Bend ekibi, bu yeni konsola yeni bir Syphon Filter oyunu yapmak için çalışmalara başlamıştı. Fanlar ilk 3 oyunun havası ile yeni bir Syphon Filter oyununu sabırsızlıkla beklemeye başladı.

Syphon Filter: Black Mirror ile hem serinin hayranları Gabe Logan’a kavuşmuş, hem de beklenilen atmosfer ve görevler geri dönmüştü. PSP’nin de bütün nimetlerinden faydalanan Black Mirror, cihazın iyi oyunlarından birisiydi. Daha sonra devam yapımı olan Syphon Filter: Logans Shadows ile birlikte seri The Omega Strain’den sonra resmen kendine gelip, U dönüşü yapmış oldu. 2007 yılında piyasaya çıkan Logans Shadows, IGN tarafından yılın en iyi aksiyon oyunu ödülüne layık görülmüştü.

Yaklaşık son 6 yıldır PS3’e özel yeni bir Syphon Filter oyununun çıkmayışı, eminim birçok oyuncuyu (ben de dahil) üzüntü içerisinde bırakmıştır. Son oyunun piyasaya çıkmasından sonra, aradan geçen zaman diliminde Syphon Filter 4 hakkında birçok söylenti haber ile fanlar tarafından umutlu bir bekleyiş vardı. Kesinlikle bu nesilde PS3’e çıkan yepyeni bir Syphon Filter oyunu serinin hayranları tarafından keyifle oynanırdı diye düşünüyorum. Maalesef Sony Bend ekibi bu nesli boş geçti. Umarız yeni nesilde PS4 platformuna yakışan bir Syphon Filter ile birlikte yapımcı firma oyun dünyasına yeni bir soluk getirir. Bir başka Klasikler yazısında buluşmak üzere. Herkese İyi oyunlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu