25 Ocak 2013 tarihinde gazetede okuduğum bir haberle başlamak istiyorum yazıma:
Kültür ve Turizm bakanı Ertuğrul Günay görevden alınmadan önce son açıklamasını eser indirmek hakkında yaptı. Kanuni bir düzenleme hazırladıklarını söyleyen Ertuğrul Günay;
”İnternetten eser indirmek suç kapsamına girmeyecek. Fakat bu eserleri çoğaltanlara, satanlara kanuni işlem yapılacak” dedi.
Açık söylüyorum, bu bir facia! Hayatımda duyduğum en saçma şeylerden biri!
Umarım böyle bir düzenlemeye girilmez ve korsan piyasası güçlenmez. Arkadaşlar şunu belirtmek istiyorum: Korsandan vazgeçin artık! Korsanın türlü zararları vardır, yararı değil! Şimdi bu zararları inceleyelim.
1)Korsan Kullanıcı, Kullanıcı Değildir!
Atıyorum bir orijinal oyun aldınız, Diablo III olsun oyunumuz. Çalışmadı. Hemen köşeye atmıyoruz oyunu. Yetkili kişilere (FBI?) haber verip oyunun değişmesini sağlayabilirsiniz. İşin korsan boyutunda satıcının o oyunu geri alma ya da değiştirme gibi bir hizmet vermesi adamın gönlüne kalmış. Yani bir orijinal oyun aldığınız zaman bilinçli bir tüketici olursunuz. Onu geçtim oyunu beğenmediniz diyelim ve şöyle düşündünüz:
”Ben bu oyunun korsanını alsam da olurmuş keşke bu kadar para vermeseydim.”
Öyle manavdan elma alır gibi almıyoruz oyunu. İlk önce açıyoruz Merlin’in Kazanı’nı, oyunun incelemesini okuyoruz (reklam mı? O da ne?). Ardından -mevcutsa- demoyu test ediyoruz. Sonra karar veriyoruz oyunu alıp almamaya.
2) Dini ve Ahlaki Boyut
İşte işin en can alıcı kısmı. Oyunlar için senaryo ekibi, müzik ekibi, programcı ekip vs. yoğun emek veriyor. Ama korsan kullanıcı ne yapıyor, açıyor internetten bedava indiriyor ve bu emekleri bir çırpıda karşılıksız bırakıyor. Yani emek hırsızlığı yapılıyor ve emek hırsızlığı kul hakkıdır.
Kutsal kitaplarda bunun gerekli açıklamaları yapılmıştır. İnsan; başka bir dinden de olsa, ateistte olsa, zalim de olsa kimsenin hakkını yememelidir. Bu işin dini boyutu.
Ahlaki boyutu da, şöyle düşünün; Bir eser koydunuz ortaya ve eser çalındı. Nasıl? İnsanın içi bir garip olur değil mi? Kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyleri başkalarına yapmayın (Konfüçyüs’e selamlar).
3) Korsandan Arınma Yolları
İlk önce derin bir nefes… Yok yanlış makale bu. Neyse, aslında hiç korsan kullanmadan rahat rahat, sakin sakin, kardeş kardeş yaşayabiliriz. Film mi izlemek istediniz? Açın TV’yi gezin kanalları. Tamam bu çok iyi bir alternatif değil ama zaten günümüzde 5TL kadar ucuzlayan ”kaliteli” orijinal filmler mevcut. Ya da sinemaya 10TL verip (bu arada fiyatları ortalama olarak veriyorum) eşsiz sinema atmosferinde izleyebilirsiniz filminizi.
Oyun konusuna gelirsek, aslında oyun fiyatları hiç pahalı değil (zengin değilim). Yani zaten bir oyunun çıkacağı kaç yıl önceden haber veriliyor. Örneğin ben yeni çıkacak Batman oyunu için para biriktirmeye başladım (oyunun çıkış tarihi 2014). Fiyat 150TL olsa, haftada 25TL aldığıma göre, 5TL’yi köşeye atsam oyunu alamamak için bir neden göremiyorum (tabii bir zombi istilası olmazsa). Onu geçtim, 10TL’ye kadar ucuzlayan yine ”kaliteli” oyunlar bulunabilir piyasada. Hadi onu da geçtim (geçe geçe Paris’e kadar giderim ben) F2P oyunlar ne güne duruyor. DC Universe Online, Star Trek Online, The Lord of the Rings Online, League of Legends, Point Blank… Daha sayayım mı? Efendim? Tamam durdum. Müzik dinlemek istediniz. TV kanalları, radyolar, resmi YouTube kanalları… Göründüğü üzere korsana ihtiyacımız yok.
4) Sıkça Karşılaştığım Yorumlar
Oturduğum semtin tek orijinal kullanan insanı olduğum için çevreme uyarılarda bulunuyorum ama bazen dayak yiyorum, bazen de garip yorumlar ile canımı sıkıyorlar. İşte o yorumların bazıları;
”Eserleri Çok Pahalıya Satıyorlar!”
Bundan biraz bahsettim ama konuyu daha çok açmak istedim. Öncelikle bu yorumun altında kıskançlık dürtüsü yatmakta. Yani insanlar düşünüyor: ”Call of Duty Black Ops II 150TL ama başkaları alıp oynadı, ben oynayamadım, ben de oynamak istiyorum, benim de bir Call of Duty’m olsa, benim de bir Black Ops II’m olsa, anne bize niye almıyorsun, bizde niye yok?!” Sonra gidip korsan alıyorlar ama bilmiyorlar ki multiplayer’ı olmayan CoD, CoD değildir. O multiplayer ile de kaç ay idare edilir siz düşünün.
”Korsan Hackerların da Bir Emeği Var!”
” Eser Sahibi Kazanacağını Kazanmıştır, Ben Orijinal Alsam Ne Olur
Almasam Ne Olur!”
”Enayi Değilim Ben! Bana Enayi Muamelesi Yapamazsınız!”
”Paralarımı İlluminatiye Yedirmem Ben!”
Bir saniye! Bunu bana bırakın! Bu akıllı arkadaşım kafayı İlluminati ile bozmuş durumda. Adam zannediyor ki sadece oyun-film alınca gidiyor paralar. İlluminati -varsa- tüm dünyanın ekonomisini yönetiyor. Yani oyun da alsanız, araba da alsanız, tavuk da alsanız, nefes de alsanız o para gidecek. Ki zaten illuminati diye bir şey yok o yüzden rahat olun. Yoksa olmamalı mıyız?
“Günde Zaten 2-3TL Alıyorum, Biz Ne Yapalım?”
Kusura bakma dostum ama senin oyun oynama gibi bir lüksün nasıl olabilir ki? Külüstür bir PC alırsın DOSBox ile eski oyunları oynarsın.
Aslında bahaneler çok ama hatırladıkça tansiyonum çıkıyor. İnsanlarda bu bilinçsizlik, bu cahillik olduğu sürece ”Orijinal oyun farzdır” deseniz korsana devam ederler. İçinizde, içinden, içten içe söylenenler vardır mutlaka (içli bir insanım). ”Sen sanki hiç korsan oyun kullanmadın!” Elbette kullandım. Ama aklımı başıma topladım. Sonra 168 oyunluk arşivimi toplayıp yaktım.
Ha haha ha hah haa!
Şimdi hayatımdan memnun muyum? Kesinlikle! Hiç değilse kul hakkı yemiyorum. Alıyorum oyunu 20TL’ye, çayımı yudumlayarak oynuyorum. Şimdi sıra sizde! Alın, verin ekono… Berbattı kabul ediyorum. İşin özü korsandan vazgeçin.