Belki de en ünlü puzzle tarzı oyun tetris’tir. İlk çıkan Tetris’ten şu ana
kadar belki de bin değişik versiyonu yapıldı. Bazıları çok eğlenceli bazıları
ise çok saçma oldu. Fakat hemen hemen hepimiz, hayatımızda bir kere de olsa bu
oyunu oynamışızdır. Çok basit mantığı ile yukarıdan gelen değişik şekildeki
taşları, düzenli bir şekilde sıralamak ve yaptığımız her bir sıradan belli bir
puan almak. (Bu noktada çok buyuk bir tip: Eğer düzenli bir şekilde sıralayıp
uzun çubukla 4 tane sıra birden silerseniz 1000 puan alırsınız. Bu tip oynayış
tarzında karşılaşabileceğiniz en büyük problem uzun çubuğun gelmemesidir.)
İnceleme mi? Tarih dersi mi?
Peki bu kadar tarih dersine ne gerek vardı diye sorarsanız size şu anda
incelemesini yazdığım oyunun tetris türevi bir oyun olduğunu söylerim. Ancak
burada “Türevi” kelimesinin altını çizmekte fayda var. Çünkü elimizdeki oyunun
mantığına göre bir sıra oluşturmaya değil de, onun yerine elimizden geldigince
büyük alanlı bir kare olusturmaya çalışıyoruz. Tabii ki oyunu oyun yapan zorluk
seviyesini elimizde olan iki farklı renk sağlıyor. Yukarıdan gelen karelerin bu
renklerin değişik versiyonlarında oluşmasından dolayı, bu karelerdeki
versiyonları “X” butonu ile değiştirebiliyoruz. Tabii ki kareleri büyütmemizi
sağlayan ve soldan sağa giderek artan bir hızla geçen bir çizgi sağlıyor. Yani
bu çizgiyi çekmeden elimizden geldiğince büyük bir kare yapmamız lazım.
Geçtiğinde ise yaptiğimiz kareyi ekrandan silerek, büyüklüğüne göre puan
almamızı ve açılan yeri tekrar kullanabilmemizi sağlıyor.
Bir karenin alanı 4k dır.
Tetris oynayanlarınız o sevimli ve bize bayağı yardımcı olan, yanıp sönen
kareciği hatırlarsınız. Bu oyundaki en büyük yardımcınız ise üzerinde kristal
olan kare. Bu kare rengi yatay veya dikey şekilde temas ettiği aynı renkteki
bütün kareleri yok ediyor. Çok işlevsel birşey anlayacağınız.
Hey mistır dicey.
Oyunumuzun iddialı olduğu kısım ise müzikleri. Oyuna başlarken kendinize bir
avatar seçmeniz isteniyor. Bu seçimi yaptığınızda ise oyunda bulunan birçok
mod’la karşı karşıya kalıyorsunuz. Bunlar:
1P(layer) mode:
Bu mod kendi içinde üçe ayrılıyor;
-Aldığınız puana göre seviye atladığınız Challenge Mode.
-Tek bir temayla oynayabildiğiniz kadar oynadiğiniz Single Skin Mode.
-Ve çeşitli uzunluktaki zamana karşı yarıştığınız Time Attack Mode.
2P(layer) Vs. Mode:
Bu mod’da wireless üzerinden başka bir arkadaşınızla karşılıklı olarak oyununuzu
oynuyorsunuz. Amaç rakibinizden daha hızlı kare yaparak onun alanını daraltıp
hata yapmasını sağlamak.
Vs. CPUu Mode:
2P Vs. Mode’un aynısı ama bu sefer rakibiniz insan değil, PSP’nizin ta kendisi.
Puzzle Mode:
Burada ise size verilen bulmacalari çözmeye çalışıyorsunuz. Her bulmacayı
çözüşünüzde, çözmeniz gereken geometrik şekil biraz daha zorlaşıyor. Pek de
güzel olmamış açıkçası. Çoğu zaman sizden ne istenildiğini bile
anlamayacaksınız.
En sonuncu söz
Oyun bence oldukça zevkli. Oynamaya doyamadim diyebilirim size. Eğer siz de en
güzel grafiklerle süslenmis ama deneyimsiz olanın bile 5 – 10 sn. ‘de
çözebileceği bulmacalarla dolu olan oyunlardan sıkıldıysanız ve el çabukluğunuzu
zekanızla birleştirip, basit mantığınızı kullanacağınız zevkli bir oyun
arıyorsanız, Lumines tavsiye edilir.
