Marvel Heroes İnceleme
Süper güçlü kahramanlar, doğaüstü bir evren ve daha fazlası… Yıllardır takip ettiğimiz Marvel kahramanlarını ve korkulu düşmanlarını bir araya getiren Marvel Heroes, yeni MMORPG oyununda beklentilerin biraz altında kalmış. Ancak söz konusu MMORPG olduğunda, ister istemez de beklentiler büyük oluyor.
Uzun süredir takip ettiğim MMO dünyası, Marvel Heroes ile biraz olsun renklenir diye düşünüyordum. Beklediğimden çok daha farklı çıktığını belirtmeliyim. Favori kahramanınızla dünyayı kurtaracağınız bir gerçek ancak bu sefer biraz daha pasif bir MMORPG bizleri bekliyor.
F2P olması Marvel Heroes’u kendisine çeken sebeplerden sadece bir tanesi, ayrıca Marvel karakterlerini yönlendirmek de diğer bir artı. Marvel’ı sevenlerin bu oyundan da hoşlanacağından eminim.
Marvel Heroes’un kısaca özelliklerine değinip, sonrasında artı ve eksilerine geçeceğim. Marvel Heroes voice chat özelliğini kendisinde barındırıyor. Ancak deneyen biri olarak söylemeliyim ki, ciddi sorunlar ortaya çıkartabiliyor. Oyun sırası kopabiliyorsunuz veya karakteriniz saçmalayabiliyor.
Oyunun daha giriş ekranında size birkaç tane kahraman seçeneği sunuluyor. Her hafta veya belirli günlerde kahraman seçenekleri değişiyor. Kahramanların tamamını açmak da sizin elinizde ancak oldukça pahalı olmasından kaynaklı, pek de tavsiye ettiğim bir şey değil. Bu yüzden her hafta farklı bir kahramanla oynamak daha çok işinize gelebilir. İlk kahramanınızı çok iyi seçmelisiniz, zira uzun bir süre değiştirememe ihtimaliniz de var.
Her kahramanın farklı bir özelliği var. Bunlara geçmeden önce asıl düşmanımızın kim olduğunu size anlatayım. Doctor Doom, her zamanki gibi bir süredir peşinde olduğu gücü nihayet ele geçirmiştir. Tüm dengeyi yok etmek ve tabii ki, tipik dünyayı yok etme planını aktifleştirmek için geri dönmüştür. Kötü olan herkesi tekrar kendi emri altında toplamak gibi bir amacı vardır. Bunu engellemek ise bizim ellerimizdedir ve S.H.I.L.E.D’ın bir üyesi olarak, görevimiz, gerekirse Doctor Doom’u yok etmektir.
Diablo’nun yaratıcılerından David Brevik’in işin başında bulunması, Marvel Heroes’un grafiklerinin neden tanıdık geldiğinin cevabını veriyor. Bir Diablo olması zaten beklenemez, ancak en azından insan beklentilerini biraz daha yukarıda tutuyor.
Biraz kontrollere değinmek istersem, son derece basit. Bunu bilmeniz yeterli aslında. W, A, S, D ve mouse ile kontrolleri kullanabiliyorsunuz. Daha çok mouse ile yapacağınız büyüyü seçiyorsunuz. Mouse ile MMO oynayanlar, bu oyunda profesyonel bir şekilde seviye atlayabilirler. Sağ mouse tuşuyla büyüleri yapabiliyorsunuz, sol tuşla da hareket edebiliyorsunuz. Shift’e basılı tuttuğunuzda fiziksel olarak yumruk veya tekmelerinizi kullanabiliyorsunuz. Alt tuşuna basarsanız, etrafınızda hareket ettirebileceğiniz veya silah gibi kullanabileceğiniz tüm objeleri görebilirsiniz.
İlk olarak görevlerimize Nick Fury’nin bizi yönlendirmesiyle başlıyoruz. Hikayemize kötülerin hapishanelerden kaçmasıyla başlıyor ve onları tek tek yakalayıp, ait oldukları yerlere getirmekle görevlendiriliyoruz. Birçok görevin sonunda bizleri bekleyen bir kötü oluyor ve onları yakalamanın ardından da oldukça cici eşyalar bizlere hediye ediliyor.
Marvel Heroes’un ara sinematikleri ister istemez insanın hoşuna gidiyor. Çünkü çizgi roman severler için dikkat çekici ve bildiğiniz çizgi roman okuyormuş gibi hissediyorsunuz. Zaten bir çizgi romanın nerede kötü çizildiği görülmüş, en azından birçoğu oldukça başarılı. Oyun içerisinde de o havayı zaten seziyorsunuz. Hani biraz hack and slash ve biraz da aksiyon bir araya geliyor. Özellikle kahramanlarımızın büyülerini veya güçlerini kullanırken, herhangi bir sorun göremiyorsunuz.
Şampiyonumuzun yetenek ağaçları olduğunu belirteyim. En azından belirli bir noktada onları güçlendirebiliyorsunuz. İşin güzel yanı görev sırasında, herhangi bir kişiyle yan yana devam etseniz bile deneyim puanınızı eşit miktarda kazanıyorsunuz.
Gelelim grup görevlerine, beşer kişilik gruplarla etrafınızı yerle bir edebiliyorsunuz. Maksimum seviyenizin 60 olabileceğini belirteyim.
Kendinize ait bir sandığınızın olması, oyundaki eşyalarınızı depolamanızı sağlıyor. Craft sistemi ilk görevi bitirdiğiniz zaman işinize yarıyor. Wonder Man’den “Learn Crafting System” isimli bir görev alıyorsunuz ve sonrasında göreve göre de mesleğinizi seçiyorsunuz.
Toplamda 9 farklı bölümden oluşan görevler zinciriyle uğraşıyorsunuz. Oyunun tamamını yani hikaye kısmını bitirdiğinizde, günlük görevler ve PvP kısmıyla vakit harcayabiliyorsunuz.
Hazır PvP dmişken, biraz daha detaya inelim. Toplamda 3 farklı PvP alanı mevcut, her birinin NPC takım lideri var ve sizi belirli görevlere yönlendiriyor. Tekrar belirtmemde fayda var, hikaye modunu bitirmeden PvP alanlarına giriş yapamıyorsunuz. Mavi, kırmızı ve beyaz takımdan oluşan üç PvP takımı mevcut. Her biri farklı bir şekilde açılıyor.
Görev için girdiğiniz her haritanın, belirli noktalarında oyunu kayıt edebileceğiniz noktalar var. Görevin ortasında oyundan çıkarsanız, kayıt etmediğiniz için sıkıntı çıkabiliyor. Bunu da bir kenara not alırsanız, işinize gelebilir. Metroya girip, görevinize başladığınız anda, yarıda keserseniz oyuna tekrar giridğinizde kendinizi farklı bir başlangıç noktasında bulabiliyorsunuz.
Gözle görülür büyüklükte bir harita yok. Aynı takımda olduğunuz kişilerle, aynı zindana girdiğinizde bazı haritaları açabiliyorsunuz. Bu nedenden harita geçişlerini birçoğuna siz değil, size verilen görev karar veriyor.
Bir Diablo havası sezmeme rağmen ndense bir süre sonra beni sıktığını itiraf etmeliyim. Müzikleri, sesleri ve hikayesi fena olmasa da; oyunda bir şeylerin eksik olduğunu bir süreden sonra anlıyorsunuz. Hikayesinin çok hızlı bitmesi, oyuna verilebilecek en büyük eksi. Bir MMORPG denildiğinde, insan saatlerinin akıp gitmesini istiyor. Marvel Heroes bu düşünceye yaklaşamamış bile.
Kısacası Marvel Heroes’tan çok daha başarılı MMORPG’lerin olduğunu söylememe gerek yok. Ancak asla oynanmaması gereken bir oyun değil. Mesela kendi arasında klan kuran bir çok oyuncu var. Sadece PvP veya PvE, hatta RP için bile bir araya gelebiliyorlar. Denenemeye değer bir MMO diyerek konuyu kapatmakta fayda var, ancak tam olarak bir MMORPG değil de ARPG olmuş gibi duruyor.
Hem Marvel Universe, hem de Diablo 2 benim için vazgeçilmez oyunlardan biridir. Özellikle Diablo’nun bambaşka bir yeri var. Ancak Marvel Heroes ile daha fazla vakit geçirmemenin nedenlerinden biri de, kahraman çeşitliliğini büyük paralarla kısıtlanması oldu. Dilerdim ki oyun içerisinde herkes hendi süper kahramanını yaratabilseydi, o zaman bu oyun uzun yıllar yaşayabilirdi ancak şu aşamada ne kadarlık bir ömrü var bilemiyorum.