Max Payne 3

Max Payne serisi, ilk oyunundan beri kendine has bir hayran kitlesi geliştiren nadir oyunlardan biridir. Hikayesinin sağlamlığı, etkileyici ara geçiş sahneleri ve başarılı oyun içi müzikleri ile Max Payne serisi oyuncular için bir başkadır.

Max Payne 3 oyunu bu sefer seriden aslında çok farklı olarak piyasaya çıktı. Serinin 2 oyununu yapan Remedy bu kez oyunu Rockstar firmasının ellerine teslim etmişti.

Bizlere o kadar farklı bir Max sunuldu ki, ‘O eski Max Payne’den eser yok şimdi’ diye mırıldanmak zorunda kalsaydık pek de hatalı olmazdık.  İlk 2 oyundan çok daha farklı bir adam olarak karşımıza çıkan Max; saçlarını kazıtmış, sakalını uzatmış ve hatta biraz da kilo almış durumda. Yapımcılar ise savunmasını yaptı bile ‘Max hayatında yeni bir döneme girdi’

Max Payne serisini diğer oyunlardan ayıran en büyük özellik, elbette ki Bullet Time modudur. Bilmeyenler için söyleyelim, Bullet Time modu kısa bir süre için zamanı yavaşlatıyor, bu sayede çok daha iyi hedef alıyor ve daha hızlı davranabiliyorsunuz. Rockstar firması bu bölüme de el atmış ve Bullet Time moduna farklı bir bakış açısı getirmiş. Eskiden Max’i arkadan görebiliyorduk, şimdi ise daha sinematik olarak canlanan bölümde farklı kamera açıları ile mevcut. Hatta dilerseniz kafaya isabet eden kurşunlarınızı takip bile edebiliyorsunuz.

Oyun size aynı zamanda seride ilk kez multiplayer oynama zevkini tattırıyor.  Kendinize bir karakter yarattıktan sonra ister bir takımla olsun, ister yalnız olsun; oyunun ilgi çekici görevleri sizleri bekliyor. Ayrıca Bullet Time özelliğinin multiplayer modunda da bulunduğunu unutmadan belirtelim.

Oyun hem görsellik, hem oynanabilirlik olarak harika bir iş çıkarmış. Rockstar firması, zorlu görevin altından başarıyla kalkabilmişler. Bize göre Max Payne 3, her oyuncunun koleksiyonunda yer alması gereken, başarılı oyunlardan biridir.

Exit mobile version