Bir varmış bir yokmuş. Günün birinde barış ve huzur içinde yaşayan bir krallık varmış. Fakat bu mutluluk tablosu pek de uzun sürmeyecekmiş. Çünkü kötü kalpli büyücü, krallığı devirip, iskelet ordusuyla kötülüğü getirmek istiyormuş. Başarmış da. Krallığın üzerinde kara bulutlar dolaşmaya başlamış. Umut ise, sadece genç prensin ellerindeymiş. Lakin onun da başarılı olabilmesi için öncelikle kendi üzerindeki büyüye karşı yürüttüğü savaşı kazanması gerekiyormuş.
Yazıya bir masal anlatır gibi başladığımın farkındayım, ama zaten oyunumuz Medievel Moves da bu temaya tam uyuyor. Orta Çağda, güçlü bir krallığın prensiyiz. Karakterimizin ismi, Prens Edmund. Henüz genç bir prens olduğumuz için nasıl kılıç kullanılır, kalkan ne işe yarar, savunma nasıl yapılır, atağa nasıl kalkılır, bu ve bunlar gibi önemli detayları öğrenerek başlıyoruz maceraya. Derken krallık saldırıya uğruyor ve kötü büyücü Morgrimm, iskelet ordularıyla istila ediyor kaleyi. Kısa süre sonra kontrolü elimizden kaybediyoruz ve görüyoruz ki artık normal bir insan değiliz (İsmimiz de değişip, Deadmund oluyor). Ve yine görüyoruz ki o mutlu krallık, artık eski krallık değil. İşte bu aşamadan sonra yola çıkıyor ve her şeyi eskiye döndürmek için iskelet ordu ve tabii ki kötü kalpli büyücü Morgrimm’e karşı mücadeleye girişiyoruz.
İyilik için savaş başlıyor
Medievel Moves, Sony’nin hareket algılayıcı kontrolörü Move ile oynanıyor. Playstation Eye’da bir adet Move ile kendinizi tanıtmanız gerekiyor. Yaptığımız hareketler basit ve fazla çeşitli değil. Kılıcımızı kullanmak için Move’u sallamak yeterli oluyor. Diğer elimizde de kalkan bulunuyor ve düşman saldırılarına karşı savunma yapabiliyoruz. Ayrıca Move’u tetik tuşuna basılı olarak aşağıdan yukarıya çıkarırsak Crossbow, elimizi sırtımızın arkasına götürür ve geri getirirsek de yay kullanabiliyoruz. Başka kullanabildiğimiz silahlar da var tabii ki.
Gelelim yapacaklarımıza. Kahramanımız zaten kendisi hareket ediyor. Yani ileri, geri veya yanlara gitmesi için onu biz yönlendirmiyoruz. Biz sadece önümüze gelen düşmanlara karşı ataklar gerçekleştiriyoruz o kadar. Bazı öldürdüğümüz düşman ve kırdığımız objelerin içinden altın, süt gibi eşyalar çıkabiliyor. Altınları ve diğer değerli eşyaları alarak koleksiyon yapabiliyor, süt içerek de azalan sağlığımızı tekrar yükseltebiliyoruz. Zaten düşmanlarımız genellikle bizi pek fazla zorlamadığı için rahatlıkla yol alabiliyoruz.
Oyunun çok gelişmiş bir grafik motoru bulunmuyor. Ancak buna rağmen tasarımlar ve renk paleti fena değil. Sesler de fena değil. Çok detaylı olmasa da hikayesi üzerinizde merak hissi uyandırabiliyor. Her yönüyle masalsı bir hava yaratılmaya çalışıldığı, bu havanın da küçük oyunculara teneffüs ettirilmeye çalışıldığı belli oluyor. Tabii ki sadece tek başınıza değil, tüm ailenizle keyif alarak oynayabileceğiniz bir oyun Medievel Moves.
