Oyun Ön İncelemeleri

Metro 2033

Bir metroda doğduğunuzu, gaz maskeniz olmadan yeryüzüne çıkamayacağınızı, çıksanız bile göreceğiniz tek canlıların mutant’lar olduğunu, metronun içinde bile güvende olmadığınızı düşünün. Akbiliniz pek işe yarayacak gibi durmuyor değil mi? Metro 2033’de akbilden çok silahlara ihtiyacımız olacak.

Yapımın konusunu, aynı ismi taşıyan ve Dmitri Glukhovsky tarafından kaleme alınmış çok satan romanından alıyor. 2013 senesinde dünya bir felaketle yok olmuş ve insanlığın büyük bir çoğunluğu yeryüzünden silinmiştir. Moskova’daki bir grup insansa metro sisteminde saklanarak hayatlarını kurtarmış ve burada yaşamlarını sürdürmeye devam etmişlerdir. 20 yıl sonra ise hayat bir şekilde metro sistemlerinde devam ediyordur ve yüzeydeki tek canlılar mutant’lardır. İşte bizim hikayemizde burada başlıyor. 20 sene önceki felaketten az bir süre önce doğmuş olan Artyom adında genç bir adamı canlandırıyoruz. Artyom, “Exhibition” adındaki istasyonda büyümüş ve hayatı boyunca buradan çıkmamış birisi. Günün birinde Artyom’un üvey babasının eski bir arkadaşı olan Hunter onu ziyarete gelir ve Dark Ones adı verilen yeni bir düşmana karşı bütün istasyonların birleşmesi gerektiğini söyler. Hunter bir gün tehlikeli bir görevden dönemez ve Artyom da onun görevini üstlenir.

 

“Yapımda mutant’lar dışında, silahlı insanlarla da çarpışacağız.”

Lütfen kağıt para girişi yapınız

Oyuna başlarken, dükkandan Artyom’un ekipmanlarını almamız gerekecek. Bir gaz maskesi, filtre ve ne kadar havamız kaldığını görebilmemiz için bir saat. Bunların yanında bir el feneri, pillerimiz azaldığında kullanabileceğimiz elde taşınabilen bir şarj aleti, bir bıçak, silah ve kurşunlar korunmamıza ve ilerlememize yardımcı olacak. Yapımdaki değişik bir özellik ise kurşunlarınızı aynı zamanda para gibi kullanabilecek olmamız. Yani diyelim ki yerde bir kutu kurşun buldunuz. Bunları ister silahınızla kullanacaksınız ya da daha iyi bir silah almak için para olarak kullanacaksınız. Oyunda felaket öncesi ve felaket sonrası yeraltında üretilmiş silahlar var. Mesela bir AK-47 çok güçlüyken, yeraltında üretilen silahlarda ise ne kadar kurşun kaldığını rahatlıkla görebileceksiniz. Bu da silah seçiminin, oynanışı derinden etkileyeceğini gösteriyor. Yapımcılar Metro 2033’ün sinematik bir havada olması için Crosshair’ı kaldırmışlar. Bu sinematik havayı korumak için küçük özellikler de eklenmiş. Örneğin taktığınız gaz maskesi siz kullandıkça buğulanıyor ve görüşünüzü zorlaştırıp klostrofobik bir atmosfer yaratıyor. Bir sağlık göstergesi yerine siz vuruldukça ekranınız kırmızı renkte yanıp sönmeye başlıyor.

Oyunda mutant’lara karşı savaşabildiğimiz kadar diğer fraksiyonlardaki insanlarla da savaşabiliyoruz. İnsanlara karşı savaşmak, mutant’lara karşı savaşmaktan daha zor. Çünkü insanlar da sizin kullandığınız ekipmanlara sahipler.

 

“Oyun atmosfer bakımından S.T.A.L.K.E.R.’ı çağrıştıracak gözüküyor.”

Metro 2033, 2 senelik bir çalışmanın ürünü ve PhysX kullanan bir motora sahip. Yıkılabilir çevreler, daha gerçekçi fizik gibi özellikler sunan motor hala geliştiriliyor. Ayrıca oyundaki “Streaming” teknolojisi de yükleme sürelerini büyük ölçüde düşürüyor. Load ekranları Xbox 360 versiyonunda 10 saniye bile sürmezken, PC versiyonunda birkaç saniyede geçecek. Ayrıca oyun, 3D Vision gözlüğe sahip PC sahiplerini de sevindirecek bir özellik olan 3D desteğiyle geliyor.

Akbilleri doldurmanın zamanı

Metro 2033, hikayesindeki noktalar ve görünüşüyle biraz olsun S.T.A.L.K.E.R’ı anımsatacak gibi gözükse de yaratıcı oynanışı ve atmosferiyle bizi içine çekecek gibi duruyor. Yapımcıların Metro 2033’ü atmosfer ve oynanış olarak karşılaştırdıkları oyunlar Bioshock ve Half-Life 2 gibi büyük yapımlar olunca, gerçekten sürpriz bir ürünle karşı karşıya olabiliriz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu