MTG Turnuva
Herkese Selamlar!
Sitemizin yeni tasarımı ile sizlerle buluşabilmek benim için büyük bir mutluluk. Uzun süredir siteye yazı yollayamıyorduk (yeni tasarım).
Artık bu bölümde size daha iyi hizmet verebilmek amacı ile kendilerine çok güvendiğim ve aynı zamanda takım arkadaşlarım olan Can Demirel ve Emre Barut’u da bulabileceksiniz. Eminim ki onlarda görevlerini en iyi şekilde yerine getireceklerdir.
Size şimdi 30 Ocak tarihinde yapılmış olan Torment Pre-Release’nin turnuva raporunu sunmadan önce biraz yeni set hakkında görüşlerimi belirtmek istiyorum.
Yeni sette 40 tane siyah kart bulunması siyahın Odyssey setindeki zaaflarına kapatabileceğe benziyor. Ama onun dışında Type 2’da büyük değişikliklere yol açabilecek kartlar olduğuna da inanmıyorum. Ancak bazı Type 2 destelerinde değişmeler olabilir ve tahminimce mono-black desteler Type 2’da gözükebilir.
Şimdi ise turnuva raporum:
Yer: Saklıkent Kafe
Katılım: 53
Hakemler: Berkin Bozdoğan, Yusuf Kemal Vefa, Baran Alan
Açtığım kartlar bence çok iyilerdi. Hatta o kadar iyilerdi ki, Type 2 destelerinde görmeye alışık olduğumuz Upheaval-Pscyhatog kombosunu yapabilecek kartlara da sahiptim. Bu yüzden turnuvaya iddialı başladım
1- Halit (Soyadını unuttum. 🙂 R-W-B
1. Oyun: Kırmızı, beyaz ve siyahtan oluşan hızlı bir destesi olduğu için çok hızlı bir şekilde canımı düşürmeye başladı. Bende oyun başında land çekemediğim için çok zor durumdaydım. Gene de açtığım yaratıklarla oyunun kontrolünü az da olsa tutmayı başardım. Protection from Redli yaratığımı çekince beat-down’u bir iki tur için durdu ki bu da bana kombomu yapmak için zaman tanıdı. 8 mana çektim. Upheaval attım. 1 land daha inip Pscyatogu indim ve takip eden turda saldırdım ve oyunu kazandım (canım 1’di)
2. Oyun: Bu oyun mana screw olmadım. Oyun ortadaydı ve kilitlenmişti. Bende bir Organ Grinder inerek özelliğini kullanmaya başladım ve her tur graveyardımdan 3 kart remove ederek 3 vurmaya başladım. Bu sırada bir Caustic Tar çekince de hiç şansı kalmadı ve yendim.
1-0-0 2-0
2- Ahmet Kadıoğlu G-W-B
1. Oyun: Ahmet benim takım arkadaşımdı ve bu yüzden destesini bana göstermişti. Destesinin yeşil olduğunu bildiğim için Flyerlarımla beat down yapmaya başladım. Tam oyunun kontrolünü ele geçirmişken komboyu tutturdum ve oyunu kazandım.
2. Oyun: Bu oyunda yeşil büyük yaratıklarını indi ve yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
3. Oyun: İşte bu oyun çok ilginç gelişti. Oyunun başında bir entomb ile graveyardına Roar of the Wurm koydu ve uzun bir süre bu kartı oynamadı. Ben bu süre içinde oyunun kontrolünü elime geçirdim ve flyerlarla beat down yapmaya başladım. Roar of the Wurm’ü geç oynamıştı ve zaten elimde Demetralize vardı.
2-0-0 4-1
3- Tayfun Şimşek R-W-G
1. Oyun: Destesi çok hızlıydı ancak 10 damage vurduktan sonra hızı kesildi ve flyerlarla kazandım.2. Oyun: Bu oyunda tüm yaratıklarını kullanmadı ve yavaş yaratıklarını girdi. Tam ölecekken komboyu yaptım. Ancak yeterli damage’i vuramadım ve oyunu kaybettim.
3. Oyun: Bu oyun Organ Grinder ve Caustic Tar’ın oyunu oldu. Yalnız oyundaki en ilginç hareket şu şekilde gelişti. Bir Steam vines oynadım. Yaratıkları öleceği için counter etti. Bende onun counterına counter attım ve bir type 2 destesi gibi kapıştık. :). Tabi ben Organ Grinder ve Caustic Tar’ı indikten sonra pek şansı kalmadı.
3-0-0 6-2
4- Antonio Rugiano G-U-B
1. Oyun: Bu oyunda mana screw oldu. Tam kurtulduğu turda Abandoned Outpost’una ve o tur açtığı yaratığa Churning Eddy attım ve bir tur daha kazandım. Tam oyunu kontrolünü almak üzereyken flyerlarım oyunu bitirdi.
2. Oyun: Bu oyunda daha çok varlık gösterdi. İkimizde yaratıklarımızı normal hızda indik. Oyun tam kilitlendiği sırada bir tane Caustic Tar çektim. Zaten oyunda Organ Grinder’da vardı ve canını düşürmeye başladım. 1 tur sonra Organ Grinder ile blok yapmak zorunda kaldım. Fakat elimde Faceless Butcher vardı ki bu da bir yaratığını remove etme şansını bana tanıdı. Ondan sonra ki tur yaratığımı öldürmesine rağmen Caustic Tar’ı gelmeden ve gelince aktive edince öldü ve oyunu kazandım.
4-0-0 8-2
5- Gökhan Sarıışık (Açıkçası bu kadar galibiyetin arka arkaya gelmesi beni çok şaşırtmıştı. Bir puan almam durumunda Top 8 yapma şansımı çok yükseltecektim. Bu yüzden onunla draw yaptık. Böylece ilk sekiz şansım çok yükseldi)
4-1-0
6- Ateş Kadir Doğan (Onunla da draw yaptık. Draw yapmamız durumunda ikimizin de ilk sekiz yapması garanti olacağı için gene draw yaptım ve ilk sekiz yapmayı garantiledim.)
4-2-0
Çeyrek Final: Batu Hergünsel U-W
1. Oyun: Valla oyunu çok rahat bir şekilde kazandım. Yani yanlış anlamayın ama zaten yaratıklarımız eşit güçteydiler. Bir de ben rahat bir şekilde komboyu yapınca çok rahat bir şekilde yendim.
2. Oyun: Bu oyun çok şanssızdı. Durmadan land çekti. Bende tabi bu arada onu öldürdüm. (Acemi şansı)
Yarı Final: Genco Gün R-U-B
1. Oyun: Bu oyunda flyerlarımın bir çoğunu çektim. Çok hızlı bir şekilde canını düşürdüm. Onun da fazla flyerı olmadığı için öldürmeyi başardım.
2. Oyun: Yaklaşık olarak 12 kartını sideboarduna sokunca renk değiştirdiğini anladım. Mantıksal olarak beyaz rengi girmesi gerekiyordu, çünkü zaten flyer olarak üstündüm. Yeşilde flyer olmadığına göre böyle yapması daha mantıklıydı. Bende sickenin dreams gibi kartları girdim. Bir de Cephalid Snitch diye bir kart girdim. Bu kart sacrifice edilince yaratığın protection from blackini kaldırıyor. E beyaz girdiğine göre Protection from black bir kartla karşılaşmam mümkündü (ki öyle oldu). Neyse başta ona bayağı vurdum. Canını 6’ya düşürdüm kazandım derken 5/5 lik bir flyer açtı. Ben gene de saldırdım çünkü graveyardında embolden vardı ve onu kullanacağını biliyordum. Nitekim öyle oldu ve bende onu Liquify ile counter ettim. O hem 4 damage yedi hem de bir pain aldı. Canı bir kalmışken, elimdeki sickening dreams’i oynadım ve oyunu kazandım.
Final: Gökhan Sarıışık G-W-B
1. Oyun: Valla oyunculuk olarak benden çok daha iyiydi. Artı destesinde turnuvadaki kabusum bir renk olan yeşil vardı ve ben iyicene yorulmuş, gerilmiştim. Çok hata yaptım ve kolay bir şekilde oyunu kazandı.
2. Oyun: Hatalar zincirine devam ettim. Zaten bir şey hatırlayamıyorum ve kaybettim.
Açıkçası bu kadar büyük bir başarı beklemiyordum. Hani ilk sekiz olurdu ama ikincilik biraz abartı kaçtı yaw :). Neyse yazımı bitirmeden önce:
-Takım arkadaşlarıma (Can, Emre, Ahmet ((Legolas geyiği için ayrıca sağol)) Baran) desteklerini esirgemedikleri için,
-Baş hakem Berkin Bozdoğan’a mükemmele yakın yönetimi için,
-Turnuva organizatörü Yusuf Kemal Vefa’ya turnuva sırasındaki gayreti için,
-Beni orada destekleyen DESTEKLEMEYEN (özellikle final maçında bunu açıkça belli ettiler. Onlar kendilerini bilirler) herkese çok teşekkürler. Başka bir yazıda buluşmak dileğiyle hoşça kalın!