İlginç oyunlar kolaylıkla dikkat çekebiliyor; iyi veya kötü. Açıkçası Stalin
vs Martians’ı gördükten sonra, “daha ilginci olamaz” sanıyordum. Binlerce
uzaylı, Sovyetler Birliği’ne ışınlanmış ve Stalin’in
kurduğu orduya karşı mücadele veriyordu. İşin daha ilginci ise, savaş esnasında
askerler “bana dokun, beni sev, adım şu” gibi alakasız şeyler söyleyerek
odaklanılması gereken noktaları yerler bir ediyor,
üstüne çalınan rock tarzdaki müzikler de eklenince tam bir karmaşa yumağı
oluşuyordu. Daha saçması olamaz sanmıştım, yanılmışım.
İşsizlik başa bela
Yıllarını vücut geliştirme işine adayan kişiler, yapı olarak genellikle ağır
başlı ve ciddi görünümlüdürler. “Kendilerinden beklenmeyecek derecede hareketli
ve neşeli davranamazlar” diye düşünüyorsanız, bu
fikri yeniden aklınızdan geçirin ve Muscle March’a merhaba deyin. Muscle
March’ı bir aksiyon, yarış veya spor oyunu olarak görebiliriz. Üçünden de bazı
unsurlar barındırıyor, ama oyunun amacı o kadar
garip ki, “bu oyuna ne gerek vardı” diyebilirsiniz. Şöyle cevap vereyim: “Eğer
doyasıya gülmek ve yaptığınız şeyin ne olduğunu umursamadan ilerlemek
istiyorsanız” Muscle March, tatmin edici bir yapım gibi
görünüyor.
Yapımın temeli, koşmaya ve bu sırada yapılması gereken 4 farklı harekete bağlı.
Sağ veya sol kolu havaya kaldırma, ikisini birden kaldırma ya da ikisini birden
kapatarak pozisyon belirleme. Vücut
geliştiricilerin sıklıkla yaptığı bu hareketleri, oyun boyunca karşımıza çıkan
engelleri aşmak için yapmamız gerekecek. Bu pozisyonları, Wii’nin hareket
algılayıcı kumandasıyla yapacağız. Oynanış oldukça
basit, sadece biraz hızlı davranmak gerekiyor. 7 karakter (bir tanesi kutup
ayısı), bölüm boyunca sürekli yarış halinde. En önde giden kişi, karşısındaki
duvara ne şekilde çarparsa, hemen arkasından gelenler
de açılan delikten geçmek için o pozisyonda olmalı. Aksi takdirde duvara
çarpıyor ve sıralamada gerilere düşüyorsunuz. Bölüm sonuna yaklaştıkça da
birinciliği garanti altına almamız gerekecek. İşi biraz da
hileyle halletmeye kalkışıp, önümüzdeki karakterin üzerlerine atlayacak,
dengelerini bozup onları geçmeye çalışacağız. Böylece ilk sırada yer alan
karakterin elindeki vücut geliştirme malzemesini de ele
geçirmiş olacağız.
Kriz var
Muscle March’daki bölüm tasarımlarının bazıları normal yaşantıyla alakalı, bazıları ise
gerçek dünyayla alakası olmayan mekânlardan oluşuyor. Yer neresi olursa olsun,
amacımız birinci olmak. Tabii ki cadde
üzerinde, sadece mayo giymiş vücutçuların koştuğunu görmek, etraftaki halk
tarafınca pek normal karşılanmıyor. Hele koşanlar arasında bir de kutup ayısı
varsa, işin boyutu daha da ilginçleşiyor. Karakterlerin
tasarımları, bana arcade salonlarında oynadığım dövüş oyunlarındaki karakterleri
hatırlattı. Koşuş ve ani hareket etme animasyonları da gerçekçi olmamakla
beraber, komik olmuş. Eminim yapımcıların da bu
oyunu geliştirirken hedeflediği amaçlardan biri, ortaya komik bir oyun
çıkarmaktır.
Şimdiye kadar birçok ilginç oyuna evsahipliği yapan Nintendo, bu kez de Muscle
March’la oyuncuları şaşırtmayı planlıyor. 2010 yılında Wiiware üzerinden
indirilmeye sunulacak olan yapım, farklı tarzıyla
kolaylıkla dikkat çekecektir.
