Ninja Gaiden Sigma
PlayStation 3’ün çıkmasıyla birlikte en çok beklenen oyunlardan biri de, ilk
Xbox’a çıktığında büyük yankı uyandırıp devam eden Tecmo’nun kaliteli aksiyon
oyunu Ninja Gaiden Black’in uyarlamasıydı. Ninja Gaiden Sigma olarak
isimlendirilen yeni oyun, Haziran ayının son haftasında satışa sunulacak.
İnternette dolaşan resimler ve oyun içi videoların ardından, NGS’nin oynanabilir
demosu da PlayStation Network servisinde kullanıma sunuldu. Senaryonun ilk iki
bölümünü, bir boss savaşını ve bazı ekstraları içeren demo versiyonunun ardından
ilk izlenimlerimiz, Haziran sonundan itibaren eğlenceli bir yaz geçireceğimiz
yönünde.
Lateks kaplı Ninja
Birkaç ufak yenilik dışında Ninja Gaiden Sigma’da olup da orijinal oyunda
olmayan tek şeyin grafikler olacağını zaten biliyorduk. Kaldı ki Xbox’daki Ninja
Gaiden Black’in görsel üstünlüğü zamanında büyük yankı uyandırmıştı. Oyuna
başlar başlamaz fark edebileceğiniz üzere, NGS de orijinali kadar zamanının
ilerisinde bir yapım. Gerçekçi çevre tasarımı, adeta ‘canlı’ gibi görünen orman
ve çetin düşman modellemeleri bir yana, esas oğlanımız Ryu Hayabusa’nın görsel
kalitesini anlatmaya imkân yok. Yüksek çözünürlüklü (720p ve üstü) bir cihazda
oynadığınızda, Ryu’nun kılıç darbeleri ekranın dışına taşacak diye korkacaksınız
(Hiç değilse hafif bir tırsma durumu olur kesin). Siyah deri Ninja elbisesi ve
renkli gözleriyle, karizmatik video oyunu karakterleri listesinin ilk onunda yer
alan Hayabusa, üzerina yansıyan ışıkların bile değişkenlik gösterdiği bir
gerçekçiliğe sahip. Savaşlardaki efektler de aynı şekilde, hayranlık uyandıracak
kadar görkemli. Kılıcın havadaki süzülmesi, büyü kullandığınızda ortaya çıkan
görüntüler ve düşmanların kopan uzuvları, gerçek aksiyonu doruklarda yaşamanız
için elverişli bir ortam sunuyor.
Yeri gelmişken belirtmekte fayda var: Ninja Gaiden Sigma rahatsız edecek kadar
yoğun vahşet içeriyor ve küçük yaştaki veya kan görmeye dayanamayanların uzak
durmasında fayda var. Yapacağınız hareketlere göre, düşmanların kolları ve
kafaları kopabiliyor ve Kill Bill ile yarışacak kadar çok kan fışkırıyor bu
esnada. Kılıç şakırtıları ve metalin eti kesmesiyle çıkan vahşi sesler de
içinizdeki psikopatı uyandıracak türden.
Dünyada Ninjadan daha tehlikeli bir düşman olamaz
Cüneyt Arkın,“Tabanca, bomba, modern silahlar sizi Ninjadan koruyamaz…” derken
ne kadar da doğru bir tespitte bulunmuş. Ryu ile biraz vakit geçirdiğinizde fark
edeceğiniz üzere, adamımız inanılmaz bir çevikliğe ve esnekliğe sahip. Tüm
hareketleri zorlanmadan ve birbirine bağlayarak yapabiliyor. Temel atak tuşları
iki tane olmasına rağmen, analog tuşunun da çeşitli konumlarda bulundurulmasıyla
çok sayıda değişik kombinasyon elde etmeniz mümkün. Belki Ryu dokunulmaz değil,
ancak tüm hamlelerden kaçabilecek kadar çevik ve tüm saldırıları durduracak
kadar güçlü bir savunması var. Default olarak L1’de kullanılan korunma hareketi,
oyun boyunca özellikle gerçek Ninja aksiyonu yaşamak isteyenler için hayati önem
taşıyor. Zaten ilk bölümlerden anlaşıldığı kadarıyla, ileride hayatta kalabilmek
için korunma ve sıyrılma gibi hareketlerde ustalaşmanız şart. Diğer hareketleri
de zamanla çözeceksiniz zaten.
Rakiplere gelecek olursak, demo sürümde iki (Hard modu oynarsanız üç) farklı
düşman ve bir boss ile savaşmanız mümkün. Klasik şekilde ilerledikçe zorlaşan ve
daha karmaşık hareketler yapan düşmanlar (Ninjalar), tıpkı Hayabusa gibi korunma
ve sıyrılma yeteneklerine sahip. Bu da daha akıllı düşmanlar ve daha zevkli bir
oyun deneyimi anlamına geliyor. Boss savaşında ise (Nunchoku ustası Murai)
rakibin zayıf olduğu anı yakalayıp hamle yapmanız, sonra yine korunup
sıyrılmanız gerekiyor. Ancak “Ben nasılsa korunabiliyorum her şeyden” diye
düşünmeyin; zira Murai dibinize geldiğinde korunma falan dinlemeyip kapma
hareketi yapıyor. Sürekli tetikte olmanız gerek; tam bir Ninja gibi.
Oyunun en güzel yanı, oyuncuya gerçekten Ninjalık yapıyormuş hissini yaşatması.
Shuriken diye tabir ettiğimiz Ninja yıldızları, kılıçlar, deri kıyafetler, ışık
oyunları ve hareketlerin kayganlığı bile bu amaca yönelik tasarlanmış. Normal
modda oyunu bitirdiğinizde açılan Hard modunda, karşınıza daha zor ve akıllı
düşmanlar çıkıyor. Hard ile oynamaya başlarsanız, diğeri zevk vermemeye
başlıyor. Çünkü Ninjalık zor meslek (!) ve bunu hakkıyla yerine getirmek çaba
gerektiriyor. Düşmanları rasgele iki kılıç darbesiyle öldürmek ile sıyrılıp,
zayıf noktasından saldırarak öldürmek arasındaki farkı anlamak için oyunu
denemelisiniz.
İyi kimyagerdirler
Ninpo adı verilen Ninja büyüleri de zor zamanlarınızda yardımcı olacak. İki tuşa
basarak yaptığınız hareketleri oyun boyunca çeşitlendirmeniz mümkün. PlayStation
3’e özel olarak, Ninpo kullanırken Sixaxis’i titrettiğinizde, büyünün hasar
derecesi artıyor. PS3’e özel diğer bir nokta da, çift katana. Oyunun başından
itibaren (büyük ihtimalle deneme amaçlı) koyulan silahların içinde bulunan çift
kılıç, çok daha farklı varyasyonda ve şık hareketler sunuyor. Mızrak, nunchoku
ve devasa büyüklekti diğer bir kılıç da, standart kılıcınızın yanında oyun
ilerledikçe elde edebileceğiniz silahlar. Inventory sistemi kullanıcı dostu.
Biriktirdiğiniz iksirleri gerektiğinde kullanabiliyorsunuz. Ancak harita için
aynısını söylemek mümkün değil. Biraz karmaşık ve karakterin ikonu yok, yani
yolları bir şekilde ezberlemeniz gerekebiliyor. Neyse ki bulmacalar aksiyonu
kesmemek için yüzeysel tutulmuş ve size sadece reflekslerinizi çelik gibi
kullanmak bırakılmış.
Antrenman için karate salonu ve kadın
Ninjanın ihtiyaç duyacağı iki şey olmalı. Demoyu tamamladığınızda açılan bir
özel görevde, orijinal oyunda da bulunacak olan Rachel’ı yönetebiliyoruz. Sadece
kısa bir dövüş sekansı süresince yönetsek de, devasa çekiç-orağı ve kendine has
büyü gücüyle bu deri fetişi güzel bayanla oynamak hayli eğlenceli.
Ninja Gaiden Sigma’nın yaklaşık 1GB olan demosu, orijinal oyunu bekleyene kadar
eğlenceli bir yarım saat geçirmenize (ve bunu tekrarlamanıza) olanak sunuyor.
Gerçek oyuna sabırsızlananlar varsa, ufak bir ilk bakış için, özellikle ücretsiz
olduğu düşünülürse gayet ideal bir seçenek.