Oblivion: Knights of the Nine
İyi oyunların genel özelliklerinden biri, kendini geliştirmesi yani
eklenti ve mod yapımlarına izin vermesidir. Mesela bu konuda aklıma gelen ilk
örnek Half Life ve Quake 3 Arena. İlk Half Life’ı iyice yalayıp yutmuşken,
sadizm isminde ilginç bir mod’unu oynamıştım. İşin diğer güzel yanı sadece
Multiplayer olarak değil, kendine has bir senaryo kısmı da vardı. Gerçi
bildiğimiz türde bir mod da değildi. Gerçek anlamda psikopatlıktı. Bunun dışında
ralli, futbol maçı yapmak gibi daha enteresanlarını da oynamıştım. Quake 3’te de
karakterlerin birer yarış arabasına dönüştüğünü ve aralarında Deathmatch
yaşadığına tanık olmuştum. Bunun dışında mı? Quake 1’den hatırlarım kendi
haritalarımızı kendimiz yapmamız.
Bir yapımın grafikleri, oynanışı, sistem ihtiyacı, senaryosu, atmosferi ıvırı
zıvırı iyi yönleri olmasına rağmen; artı bir özellik kendinin sürekli gelişmesine
izin veriyorsa, tadında yenmez. Neverwinter Nights’ın ilki beni sabahlara kadar
bilgisayar başında tutmuş, ender oyunlardan biridir. Ancak bunu yapan sadece
kendi orijinal senaryosu değildi, oyuncuların yaptıkları ek görevler ve harika
Multiplayer kısmıydı. Bilgisayarımda her daim yüklüdür, eskisi kadar sık olmasa
da, arada sırada girer bir bakarım.
Savulun
Bethesda ve Elder Scrolls ekürisini artık duymayan kalmamıştır. Biri yapımcı,
diğeri ise onun oyun serisi. Elder Scrolls’un son üyesi Oblivion, birçok sitede
2006’nın en iyi RPG’si olarak seçildi. Hatta sadece RPG olarak değil, yılın en
iyi oyunu ödülü Oscar’ını bile kaptı. Gerek oyun yapısı olsun, gerek grafikleri,
müzikleri tüm ayrıntılarıyla oyuncuları büyülemişti. Gerçi benim için
Morrowind’teki özgürlük, Oblivion’da biraz daha kısıtlanmış hale gelmişti. Bu
kendim için böyle, ama başkaları için değil. Konumuza geri dönersek bu şaheseri
çoktan bitiren, yalayıp yutmuş olan, halen oynayan veya yeni başlayacaklarımız
var. Böylesine bir klasik tabii ki, kendi başına gitmez. Herkes bir ek görev
paketi beklerken, Oblivion kendinden öncekiler gibi eklentileri destekliyor ve
ek görev paketi yerine eklentilerle şu ana kadar karşımızda durdu. Kah atımıza
zırh taktırdık, kah yeni silahları dahil ettirdik. Şu ana kadar hep ucuz fiyatla
üç beş eklenti Oblivion’a geldi. Ancak biz bunların tam tadına varamadan
uçtular.
Nova? Süper Nova?
Güneşimiz “Süper Nova” patlaması yapamayacak. Bunun nedeni olarak da, o denli
büyük bir yıldız olmamasından kaynaklanıyor. Ancak yapacağı patlamanın da ufak
olacağı anlamına gelmiyor. Knights of the Nine, aslında belirttiğim bu uç örnek
gibi (Ne örnek ama). Bir ek görev paketi değil, oyunu değiştirecek çok önemli
köklü değişiklikler veya yenilikler yapmıyor. Ancak şu ana kadar yayınlanan en
büyük eklenti özelliğini taşıyor. Yani öncekilere göre daha büyük ve ekstrası
daha fazla.
Knights of the Nine asıl oyuna bir adet ana görev ekliyor. Ancak bu görevi
yapmak için zincir halkalarını resmen iç içe geçirmeniz lazım. Çünkü eklentiyle
gelen Quest’i tamamlayabilmek için, ayrı ayrı başka parçaları yerine
getireceksiniz.Kutsal zırhın (Divine Crusader) parçalarını toplamak, zırhı giymek için önemli testten geçmek, size destek olacak adamları toplamak ve Boss
yaratığı öldürmek. Yapacaklarımız bunlarla sınırlı, zor gibi gözükse de aslında
son derece basit. Eğer Morrowind’i iyice yemişseniz, üstüne tatlı olarak
Oblivion’u da katmışsanız, Knights of the Nine size oldukça kolay gelecektir.
Yaşasın kötülük
Kutsal zırhı giymek, adam toplayıp Umaril’e (Boss yaratık) dalmak için, ne yazık
ki iyi olmanız lazım. Eğer karakteriniz kötüyse direk olarak eklentinin
görevlerine dalamıyoruz. Bunun için biraz aydınlığa kavuşup, ışık yolunu
bulmamız lazım. Bunu yaparken de, bizleri eksilere düşüren rezalet puanlarını
üstümüzden silkelememiz gerek. Tabii ki, bu dediğim ufak tefek iki iyilikle
değişmeyecek, gene de karar size kalmış. Şahsen ben saf ve çocuk ruhlu diğer
karakterimle devam edip, Knights of the Nine’da mücadele ettim. Gene de kötü
olan ana karakterimden de asla vazgeçmem.
İyilik meleği karakterinizle eklentide seyir ederken, karşınıza kimlik kontrolü
için Auroran çıkacaktır. Kendisi kimdir derseniz, Oblivion’nun iç güvenlikten
sorumlu yeni timi, kısaca eklentiyle gelen yeni düşmanımız. Auroran’ların defansı
iyi ancak korkmayın, eğer karakteriniz yeteri kadar sağlamsa pek bir icraatları
yok. Kolayca boylarının ölçüsünü alabilirsiniz.
Soul
Eklentide bir takım “Holy Souls” (Soul denilince aklıma hep “Doom 3” ve “Soul
Cube” geliyor nedense) yani Türkçe mealiyle Kutsal Ruhlar var. Bu ruhlar
toplamda dokuz adet ve bunların her biri ölmüş farklı soylu şövalyelere ait.
Kutsal zırhı giyebilmek için bu dokuz ruhla çarpışmamız gerekecek. İşte en başta
belirttiğim önemli sınav da buydu. Eklentinin adı da buradan geliyor. Adam
toplama, adam toplama diye bastırıyorum. Aslında bu yeni bir grup veya topluluk
olarak nitelendirilebilir. Çünkü yanımızda “Knight” sınıfından adamlar olacak.
Bunlar bize Boss yaratığı öldürmemiz için yardımcı olacaklar. Gerçekten oldukça
yardım ediyorlar. Zaten tek tabanca takılmak da zevkli olmuyor.
Adamlarımız yanımızda, cillop gibi zırhı da giymişiz şimdi ormana gidip ağaç
kesme vakti diyemeyiz. Çünkü kesmemiz gereken büyükçe bir yaratığın kendisi.
Büyükçe dediğime bakmayın siz oldukça şirin bir şey. Umaril isimli dostumuzun
hatırını kırmayarak kahvesini içmemiz gerekiyor. Kesin olan bir nokta var o da;
Umaril’in daha önce karşılaştıklarınıza göre çok daha güçlü olmaması. Gerçi can
yakıyor, ancak yanınızdakiler sağ olsun, onu iyi oyalıyorlar. Biraz vur kaç,
parçala ve bölmeyle işini rahatlıkla bitirebilirsiniz.
Son nokta konur
Knights of the Nine’nın teknik yönden herhangi bir ekstrası yok. Oblivion’u
nasıl bıraktıysanız, aynı şekilde karşınızda olacak. İşi sonuca bağlamak
gerekirse, adı üzerinde eklenti, bir ek görev paketi değil. Köklü değişiklikler
yok, yine de Oblivion’a bir kere daha dalmak için bir mazeret sayılabilir. Eğer
Elder Scrolls’un son üyesini sevdiyseniz ve bir kere daha oynamak isterseniz,
Knights of the Nine’ı deneyin, pişman olmazsınız.