PlayStation Move
PlayStation 3 için geliştirilmiş olan hareket algılayıcı kontrol sistemi Move sonunda oyun severlerle buluştu. Geçtiğimiz ay düzenlenen Gamescom fuarının ziyaretçilerine tanıtılan kontrol sistemi, sonunda ülkemizde de satışa çıktı. Bizler de Merlin’in Kazanı ekibi olarak, Sony tarafından düzenlenen PlayStation Move tanıtımına katıldık ve gün boyu düzenlenen aktiviteler ve özellikle de PlayStation Move deneyimi ile eğlenceli vakit geçirdik.
Sony’den son haberler
Sarıyer’de, havadar bir mekanda gerçekleştirilen PlayStation Move tanıtımı, kahvaltının ardından Sony Eurasia PlayStation Ürün Müdürü Özgür Kirazcı’nın konuşması başladı. Özgür Kirazcı özellikle ülkemizde bir türlü istediğimiz seviyeye ulaşamayan oyun sektöründen ve Sony Türkiye’nin attığı adımlardan bahsetti. 2007 yılından bu yana, PlayStation ürünlerinin satış miktarlarında %50 oranında artış yaşandığını ve eskiden yabancı firmaların girmekten korktuğu Türkiye pazarının ne denli yüksek seviyeye ulaştığını belirtti.
Yakında Sony olarak yapacakları projelerden de bahseden Kirazcı, Killzone 3 ve Gran Turismo 5 oyunlarının tamamıyla Türkçe olacağını açıkladı. Bu cümleyi duyar duymaz hemen aklımızdan oyunların Türkçe altyazı mı, yoksa seslendirme mi içereceğini geçti ve profesyonel bir ekip ile çalışıldığını, öncelikle bu iki oyunun, daha sonra da başka oyunların, tam anlamı ile Türkçe olması için çalıştıklarını açıkladı. Yani Killzone 3’ü ve Gran Turismo 5’i Türkçe seslendirme ve altyazı ile oynama zevkine erişeceğiz.
PlayStation 3’ün 3 boyut teknolojisine de destek verdiğinin üstünü çizen Kirazcı, yayımlanan son yamanın kurulması halinde PlayStation 3’ün 3 boyut desteği vermeye başladığını belirtti. Ayrıca PlayStation Move sayesinde 2011 yılına kadar %50’lik bir büyüme beklediklerini de sözlerin ekledi.
Pamuk eller cebe
Yapılan açılış konuşmasının ardından asıl önemli konu olan Move’un tanıtımına geçildi. İlk olarak fiyat politikasından bahseden Kirazcı, PlayStation Move Starter Pack isimli paket satışa sunduklarını ve bunun fiyatının 149.90 TL olduğunu açıkladı. PlayStation Move Starter Pack ismi verilen başlangıç paketinin içinde 1 adet PlayStation Move kumandası, 1 adet Eyecam ve 1 adet de demo diski bulunuyor. Özellikle Türkiye’de uygulanan vergi politikasını göz önüne aldığımızda çok uygun bir etiket fiyatına sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Eğer, “Bana başlangıç paketi yetmez, birden fazla kumanda isterim” derseniz, onların da fiyatları açıklandı. İkinci bir PlayStation Move kumandası isterseniz, bunun fiyatı 99 TL. Özellikle First Person Shooter oyunları için gerekli olacak Navigasyon kolu ise 69 TL. Tüm Move oyunlarının ise 99 TL olacağı açıklandı. Move Starter Pack’i aldığınız zaman, evde başkalarının da oynayacağını veya iki kol gerektiren oyunları denemek isteyeceğiniz için 99 TL’lik ikinci kumandayı da almanız gerektiğini söyleyebilirim. İleride aksiyon oyunlarını da oynamak isterseniz, 69 TL’lik Navigasyon kolunu da almanız gerekli. Bu da demek oluyor ki, 149.90 etiket fiyatı ile sunulan PlayStation Move’u satın almak istediğinizde, gerçek bir deneyim elde etmek için elinizi cebinize atmalısınız.
Ufak bir hesap yapmamız gerekirse, Starter Pack, ikinci Move kumandası, Navigasyon kolu, bir adet de oyun alacağımızı hesaba katarsak, yaklaşık 400 TL’yi gözden çıkarmamız gerekiyor. Elbette başlangıç için sadece Starter Pack ile yetinebilirsiniz.
Harekete geçme vakti
Fiyatlandırma politikasını ve Sony’nin planlarını bir kenara bırakıp, artık asıl konumuz olan Move deneyimine gelelim. Öncelikle PlayStation Move’un, rakibi Nintedo Wii’ye son derece benzediğini biliyoruz. Teknik anlamda farklı çalışma sistemlerini benimsemiş olsalar da, son kullanıcı açısından olaya bakıldığında, her ikisi de elinizdeki kumandayı sağa sola savurmak üzerine kurulu. Sony ise, kontrol şekli birbirinin aynısı olsa da, PlayStation Move’un kaliteli görseller içereceği için tercih edileceğini düşünüyor.
Kinect ile yapılan bir kıyaslamaya ise ilginç bir yanıt veren Sony yetkilileri, yapılan bir araştırma sonucu, oyun oynayan insanların, ekran karşısında, hep ellerinde bir şey varmış gibi hareket ettiklerini belirtti. Yani bir kişi tenis oynayacaksa, elinde raket tutmak, ekranı boyayacaksa da fırçayı eline almak istediğini söyledi. Bu sebeple de, hareket algılayıcı da olsa, mutlaka fiziksel bir kumandanın gerekli olduğunu savundular.
Nasıl oluyor da oluyor?
“Peki bu cihaz nasıl çalışıyor ve lütfen bana bu renkli kürelerin anlamını söyleyin.” dediğinizi duyar gibiyim. PlayStation Move, televizyonunuzun üzerine monte edeceğiniz bir Eyecam’e ve Move kontrol kumandasına ihtiyaç duyuyor. Move kumandasını bir kereye mahsus PlayStation 3’e bağlıyor ve senkronizasyonunu sağlıyoruz. Daha sonra ise seçtiğimiz oyun öncesi bir kalibrasyon sürecinden geçiyoruz. Move’un çalışma mantığı, kameranın, elinizdeki kumandanın üzerinde bulunan renkli kürenin rengini ve nerede olduğunu tespit etme üzerine kurulu. Kumandaların üzerindeki küreler, kullanıcının rengini belli ediyor. Birinci kullanıcı mavi, ikicisi pembe şeklinde ilerliyor.
Tüm algılama işinin ekranın üzerindeki kameraya verilmiş olması, artıları ve eksileri aynı anda barındırması anlamına geliyor. Artısı, kamera ile etkileşim içinde olmamız, oyunların daha fazla içerik sunmasını sağlıyor. Sözgelimi elimizdeki kumandanın, ekrandaki görüntüsünün dev bir iğneye, baltaya ya da boya fırçasına dönüşmesini sağlanabiliyor. Ayrıca bu sistem sayesinde algılama hızı da çok yüksek bir seviyeye ulaşıyor. Açıklanana göre gecikme süresi 22 milisaniye ve bu süre gerçekten çok iyi. Eksi yanlar ise, kürenin algılanmasında ortaya çıkıyor. Bir kere kürenin tam anlamı ile algılanması için kesinlikle loş bir ortamda olmanız ve tüm oyun boyunca yerinizi hiç değiştirmemeniz gerekiyor.
Endamımı bir hesapla bakalım
Kalibrasyon sistemini biraz açayım isterseniz. Her yeni oyuna başladığımızda, hareketlerimizin tam anlamı ile algılanması için ölçümleme testinden geçiyoruz. İlk olarak kameradan kendi görüntümüzü görüyoruz ve oyunun bize durmamız gerektiği yeri belirtmesini bekliyoruz. Belirtilen çizgilerin içinde durup, elimizdeki kumandayı önce yanımıza, sonra omzumuza, son olarak da karnımızda tutuyoruz. Böylece sistem bizi tam anlamı ile tanımış oluyor. Zaten oyunlara girdiğinizde de ne kadar iyi algılandığını anlıyorsunuz. Ancak olur da ayaklarınızı oynatır, yerinizden biraz ilerlerseniz, ne yazık ki tüm kontrolü kaybediyorsunuz.
Açık konuşmak gerekirse, oyun esnasında kalibrasyonun bozulması ya da ışık seviyesinin artması yüzünden kumandanın sistem ile iletişimini kaybetmesi, bende biraz hayal kırıklığı yarattı. Bana göre hareket algılayıcı kumandanın bir anlamı vardır; hoplaya zıplaya oyun oynamak. Eğer sistem beni algıladıktan sonra, bir adım yana gitmem durumunda algı gücü yok olacaksa, bunda bir hata var demektir. Öte yandan sürekli loş bir ortamda bulunma zorunluluğu da kafa karıştırıcı. Kapalı bir havada oyun oynadığınızı varsayalım. Tam oyunda rekora koşuyorsunuz, aniden hava açıyor, güneş üzerinize vuruyor ve artan ışık seviyesi yüzünden sistem, oyun kumandasının ışığını göremediğini belirtiyor. Bunu yaşamayı kimse istemez herhalde.
Ay sen ne şeker şeysin öyle
Tanıtım esnasında deneme imkanı bulduğumuz oyunlara geçmeden evvel, biraz da kumandanın yapısından bahsedelim. Tanıtım esnasında bize sadece standart Move kumandası verildi ve bunu farklı oyunlarda hem tek elle hem de iki elimize de bir kumanda alarak deneme imkanı bulduk. Standart Move kumandalarının Wii Remote’a fazlasıyla benzediğini söyleyebiliriz. Sadece ucunda bir küre var o kadar.
PlayStation Move kumandasını külah tutar gibi tutuyorsunuz. İşaret parmağınıza denk gelen noktada bir tetik tuşu var. Başparmağınızın olduğu bölümde de Move tuşu bulunuyor. Move tuşunun etrafında standart dört PlayStation tuşları var; kare, çarpı, daire, üçgen. Kumandanın sağ ve sol tarafında ise Select ve Start tuşları bulunuyor.
Kullanımı gayet basit olan kumandanın, en çok önem arz eden tuşlarına (Move ve Home), rahatlıkla hükmedebiliyorsunuz. Ancak diğer dört tuşun yerlerine biraz alışmak gerekiyor. Neyse ki oyunlar diğer tuşlara fazla ihtiyaç duymuyor. Sağ ve sol tarafta bulunan Select ve Start tuşlarından ise bahsetmiyorum bile. Bunlara tek elinizle basmanız neredeyse imkansız.
Hareket vakti
Tanıtım esnasında bize Sports Champions isimli oyun tanıtıldı. Move deneyimine başlamak için güzel bir seçim. Çünkü içerisinde altı farklı oyun bulunuyor ve her biri ile Move kontrol sisteminin nasıl işlediğini daha iyi anlıyoruz. Bildiğiniz gibi Wii Sports oyununda çeşitli spor dallarını ekran karşısında gerçekleştirmeye çalışıyorduk. Sports Champions’da ise muadiline benzememek için daha farklı bir konsept seçildiği belli oluyor.
Sports Champions içerisinde Disc Golf, Bocce, Table Tennis, Volleyball, Gladiator Duel ve Archery isimli oyunlar bulunuyor. Bu oyunları sıra ile açıklayalım isterseniz.
Disc Golf
Golf mantığı ile ilerleyen bir frizbi oyunu aslında. Rakibinizden evvel, frizbiyi hedefe ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu oyunda, hareket algılayıcı kumandanın yere açısı ve kolumuzu savuruş hızımız ön plana çıkıyor. Frizbi atarken alacağınız hazzı aynı şekilde alabiliyorsunuz. Kısa sürede sıkılabilirsiniz, ama ailece denenebilir.
Bocce
Ülkemizde yeni yeni duyulmaya başlanan körling sporunun bir benzeri. Oyuncular sıra ile tahta topları atıyorlar. Rakibin topunu ekarte edip, kendi topunuzun puan alınacak alana ulaşmasını sağlamanız gerekiyor. Tüm toplar atıldıktan sonra en küçük topa yakın olan toplardan kimde daha fazla varsa oyunu o kazanıyor.
Table Tennis
Alışması zor, ama eğlencesi bol olan bir oyun masa tenisi. Buradaki amacı bilmeyen yoktur herhalde. O yüzden direkt kontrol kısmının nasıl yansıtıldığına geçeyim. Aynen elinizde raket tutar gibi hareket ediyordunuz. Servis atma sistemine alışırsanız gerisi kolay. Zamanlamayı ve elinizin açısına sürekli dikkat etmeniz gerekiyor. Sports Champions içerisindeki en gerçekçi oyunlardan biri olan masa tenisinde uzmanlaşmak için biraz vakit harcamak gerekiyor.
Volleyball
Tıpkı Wii Sports’daki tenis gibi fikri güzel, ama uygulamada pek başarılı olmayan bir oyun. Karakterinizle servis kullanıyor, ardından da doğru zamanda kumanda kolunu savuruyorsunuz. Zamanlamayı daha iyi anlamanız için ekranda yeşil bir çember beliriyor ve bu çember ekrandayken kolunuzu doğru yönde çevirirseniz, güzel bir vuruş yapabiliyorsunuz. Karakterinizi sağa sola kımıldatamadığınız için tam anlamıyla kontrole hakim olduğunuz söylenemez.
Gladiator Duel
İki kolu birden kullanmanıza izin veren bu oyunda iki karakter kıyasıya dövüşüyor. Sports Champions içerisindeki en iddialı oyun bu aslında. Çünkü diğerleri basit öğeler üzerine kurulmuşken burada bol hareket içeren bir dövüş ile karşılaşıyoruz. Bir kumanda kolu ile kalkanımızı, diğeri ile de kılıcımızı kontrol ediyoruz. Eğer tek kumandanız varsa tek kumanda da her iki işlemi de yapıyor, ama gerçek keyif iki kumanda olunca çıkıyor.
Karşınızdaki rakip hamlesini nereye yapıyorsa tam o noktaya kalkanınızı tutmanız gerekiyor. Kalkan ise birkaç vuruş sonunda parçalanıp yok olabilir, o yüzden dikkatli olmak gerekli. Vuruş yaparken ise kalkanımızı indirip kolumuzu savurmamız yeterli. Bu oyunda ayrıca Move tuşuna basarak karakterimizi sağa sola hareket ettirebiliyoruz.
Kontrol açısından iyi gibi dursa da, aslında birkaç kez oynadıktan sonra gerçek oyunculara hitap etmediğini anlıyorsunuz. Rakip, kısa sürede çözülebiliyor ve bir iki akıllıca vuruş ile hemen yelkenleri suya indiriyor, çaresiz kalıyor.
Archery
Sports Champions içerisindeki son oyun ise okçuluk ve bence en iyi yansıtılmış oyun da bu. İki kumanda ile oynamanız durumunda gerçek bir ok atma deneyimi yaşıyorsunuz. Bir kolunuzu hedefe doğru gergin vaziyette tutuyorsunuz. Diğer elinizle sırtınızdan ok alıp, diğer elinizin yanına getiriyor ve okun olduğu elinizi geriye doğru çekerek yayı geriyorsunuz. Şeklinizi bozmadan, iki kolunuz arasındaki açıyı ayarlıyor ve hedefe oku yolluyorsunuz. Bir iki denemenin ardından hemen uzmanlaşıyor, gerçekten ok atıyormuş gibi hissediyorsunuz.
Hepsi bu kadarcık mı?
PlayStation Move’un yapabileceklerini anlamak için bunlar tabii ki yeterli değil. Seçilen oyun başlığı doğru belki, ama içerdiği oyunlar fazlasıyla basit olduğundan ilk intiba o kadar başarılı olmuyor elbette. İnsan biraz daha etkileyici bir şeyler bekliyor. Neyse ki yetkililer yakında çıkacak başka Move oyunlarının da olduğunu belirtti. Start Party ve The Fight oyunları bunların başında geliyor. Start Party tam bir aile parti oyunu ve aile üyelerinin çok seveceği tarzda. The Fight oyunu ise gerçek oyun kitlesine hitap ediyor. Kumanda kollarını daha sert kullanacağımız ve ekran karşısında ter dökeceğimiz bir oyuna benziyor The Fight. Büyük heyecanla beklediğimi söyleyebilirim.
Eğri oturup doğru konuşmak lazım. PlayStation Move teknolojisi zaten yıllar evvel Nintendo Wii tarafından sunulmuştu. Buradaki tek fark daha etkileyici görsellere sahip oyunların bulunması ve ün yapmış bazı PlayStation 3 oyunlarının (sözgelimi Heavy Rain) bu kumanda için destek verilecek olması. Kamera ile birlikte çalışıyor olması ona bir artı sağlıyor kuşkusuz. Loş ortama ihtiyaç duyması ve oyuncunun yerinde sabit durma zorunluluğunun olması kafa karıştırıyor.
Zamana ihtiyaç var
Toparlayacak olursak, PlayStation 3 sahiplerinin, tüm aile birlikte oyun oynama isteği duyması durumunda kesinlikle edinmeleri gereken bir ürün Move. Ancak oyun yelpazesi şu an için yeterli seviyede değil ve özellikle de Sports Champions oyunu için alınacak bir ürün hiç değil. Türkiye’deki satış fiyatı cazip olması dolayısıyla önce Starter Pack, bütçenize göre de daha sonraki zamanlarda ikinci kumandayı alarak oyun keyfinizi artırabilirsiniz.
Şahsen, şu ana kadar elde ettiğim izlenim kadarıyla, PlayStation Move’un Nintendo Wii’den çok büyük bir farkı olduğunu göremedim. Elbette zamanla çıkacak yeni oyunlarla farkını belli edecektir. Ancak yine de sadece ailelere ve oyun dünyasına uzak insanlara hitap ettiğini düşünüyorum. The Fight ve Heavy Rain’in Move sürümünü görünce fikrimin değişmesini ümit ediyorum.
İkinci görüş
Bizler, Merlin’in Kazanı ekibi olarak Sony’nin, Sarıyer’de düzenlemiş olduğu PlayStation Move etkinliğinden bu izlenimleri edindik. Öte yandan da, yazarlarımızdan Mehmet Ali Gerim de kendi evinde Move Starter Pack’i deneme imkanı buldu ve o da kendi izlenim lerini bizimle paylaştı. Bizler ne kadar kontrol sisteminin eksilerinden muzdarip olsak da, onun fikirleri bizimkilerden biraz daha farklı. Şimdi de sözü Mehmet Ali Gerim’e verelim bakalım onun Move hakkındaki görüşleri ne şekilde…
PlayStation Move İnceleme
E3 2009’da, Microsoft tarafından geliştirilen Natal Project (o zamanlar bu şekilde lanse edilmiş, daha sonra adı Kinect olarak değiştirilmişti) tanıtırken, hepimiz Sony cephesinden gelecek cevabı merakla bekliyorduk. Nitekim aynı E3’te, Sony Move’un hala aklımızdaki ilginç esprileri ile seyircilerin ilgisini çeken ve Playstation 2’ye Eyetoy’u kazandıran ekipten Richard Marks ve arkadaşının sunduğu gösteride tanıtımını yaparak Microsoft’un Natal Project’ine cevabını vermişti. E3 2009’un aksine Sony Move’u Kinect’ten daha önce piyasaya sürerek daha önce davrandı diyebiliriz.
Evet Move nedir, isterseniz önce buna bir bakalım… Bu nesilde Wii Remote ve Nunchuk ile tanıştığımız motion controller cihaz sayesinde daha önce görmediğimiz bir kontrol sistemini konsolu ile piyasa sürerek büyük satış başarılarına imza atmıştı. Wii Remote ile adeta oyun içinde elimizde silah, kimi zaman kılıç varmışçasına yaptığımız hareketlerin benzerini ekranda görüyor, oyun deneyimimize ilginç yenilikler katan bu cihazı hayretle ve heyecanla kullanıyorduk. Ancak Wii Remote kızıl ötesi algılama sistemi ile sadece iki boyutlu düzlemde çalışırken, üçüncü boyuttaki hareketleri algılayamıyor, derinlik hissi olmaksızın çalışıyordu. Daha sonra Wii Remote’a bir eklenti olarak gelen Motion Sensor ile bu eksiklik kapatılmaya çalışılsa da, tam verimli olarak çalıştığı söylenemezdi.
Sony, Move ile cihaz ve konsol arasındaki iletişimi kızıl ötesi iletişim yerine bluethooth iletişimi kullanarak daha fazla veri taşıma imkanının önünü açtı ve Move kontrolunü hiçbir eklenti cihazına gerek kalmaksızın, çıkışı ile beraber üç boyutlu, her yöne algılama özelliği ile piyasalara sundu.
E3 2009’un akabinde yayınlanan videolarda bazı gecikme sorunları yaşanıyor gibi görünse de, Sony zaman içinde bu tip sorunları aştığını ortaya koyan videolarla, meraklı soruların cevaplarını bir şekilde veriyordu. Ama ne olursa olsun Move piyasaya çıkmadıkça bu tip sorulara tatmin edici düzeyde cevap almak mümkün olmayacaktı.
Move, Move, Move
Move teknolojisi, Move denilen cihaz, Navigation Controller (bazı durumlarda bu kontrol cihazı olmadan da sistem çalışabiliyor) ve PS3 Eye kamera ile çalışan bir sistem. Move Controller ile kimi zaman oyunlarda karakterimizin elindeki kılıcı, silahı; elimizde tuttuğumuz Move Controller’ı nasıl hareket ettiriyorsak aynısını ekrandaki karakterimiz de yapabiliyor, kimi zaman ise Move Controller ile yaptığımız hareketleri üç boyutlu olarak algılayarak ekrana birebir yansıtabiliyor. Temel çalışma felsefesi bu olan Move, sizi oyun içine en üst düzeyde katarak farklı bir deneyim yaşatıyor.
İlk duyurulduğu andan itibaren Wii’nin Remote cihazı ile karşılaştırılan Move temel olarak yanı felsefe ile çalışsa da, aslında içerdiği teknolojiler ve hassasiyeti ile oyun tecrübenizi bir üst düzeye taşıma vaadini sunuyor; görülen o ki, bunu da başarmış gibi…
Oyunlar
E3 2009’da Jack Tretton’un söz verdiği üzere Move 2010 yılı sonbaharında piyasalara sunuldu ve şu anda dünya çapında satışları hep ilk 10 içinde görünüyor. Yapılan incelemelerden de çok iyi puanlar alan Move, piyasaya yeni çıkmış olması sebebi ile fazla oyun desteği sunamasa da, şu an piyasada olan oyunlar ihtiyacınıza cevap verecek düzeyde.
Öncelikle daha önce çıkan ve oyuncular tarafından beğenilen bazı oyunlara yamalar ile Move desteği gelmiş durumda. Bunların başında Heavy Rain, Resident Evil 5 gibi hardcore oyuncu kitlesine hitap eden kaliteli oyunlar varken, diğer taraftan ailece oynayabileceğimiz Eye Pet gibi oyunlar da Move desteğini kontrol cihazının çıkmadan önce aldığı oyunların başında geliyor. Tabii Move’un piyasalara çıkışı ile beraber sadece Move ile oynanabilecek Move oyunları da bunlara dahil.
– Sports Champions
– Start the Party
– Racket Sports
– Kung-Fu rider
– The Shoot
– Echochrome II
– Thumble
gibi her türlü oyun severe yönelik oyunlar ile giriş yapan Move, ileride gelecek daha detaylı ve sıkı oyunlar ile ilgi çekmeye devam edecek gibi. Bu yıl çıkacak Playstation 3 exclusive oyunlarından Gran Turismo 5, Little Big Planet 2 dışında, yine 2011 yılı Şubat ayında çıkacak olan Killzone 3 gibi Sony’nin amiral gemisi oyunlar da Move desteğini en üst düzeyde sunacaklar. Şu ana kadar izlediğimiz videolardan bu oyunların bizlere eşsiz bir tecrübe yaşatacağı kesin gibi. Muhakkak zaman içinde Move oyun kütüphanesi genişleyecektir, hatta zaman içinde Move desteği sunmayan oyun kalmayacaktır.
Ne yapsak, alsak mı acaba?
Bu nesil konsol oyunculuğunun biz oyunculara pahalıya patladığı bir gerçek. Yeni nesil konsollar ile birlikte yeni TV sistemleri, ses sistemleri evlerimize girdi ama yaşattıkları zevk oranında cebimizden de yüklü bir meblağın çıkmasına sebep oldu. Kimimiz bundan rahatsız olmaz iken, bir kısmımız da harcadığımız paralar oranında karşılık almadığımızı düşündü.
Move kontrol cihazının piyasaya çıkışı ile Playstation 3 kullanıcıları için yeni bir masraf kapısı daha açılmış gibi görünüyor. Giriş seviyesinde bir Move setine sahip olmak için en azından Move Starter Pack almak şart gibi. Bakalım alabileceğimiz neler var, beraberce inceleyelim…
Paket içeriği
Her şeyden önce şu an en çok ilgi gören Move paketi, Move Starter Pack gibi görünüyor, bu paket içinde Avrupa bölgesinde Move Controller, PS3 Eye kamera ve Move Starter disk denilen ve içinde Move oyunları demolarını barındıran bir paket mevcut. Temel olarak Move deneyimini yaşamanız için bu paket yeterli gelse de, Navigation Controller ve ikinci bir Move Controller daha lazım olabilir. Eksiksiz bir Move deneyimi için 2 adet Move, bir adet Navigation Controller ve PS3 Eye kamera olmazsa olmaz gibi görünse de, Move Starter Pack’in işinizi göreceğini düşünüyorum. Ancak bazı oyunlar iki adet Move gerektirirken, bazı oyunlar da Navigation Controller gerektirecektir. Zaten sistem PS3 Eye kamera olmadan çalışmadığı için PS3 Eye kamera olmazsa olmaz cihazımız.
Gelecek oyunları, yaşatacağı keyfi düşününce Move kesinlikle sahip olmamız gereken bir kontrol cihazı gibi görünüyor. Move, çıkacak oyunlar ve Move destekleri düşünülünce Playstation 3 sahipleri için şart olan bir cihaz hüviyetini kazanıyor. Yaşayacağımız keyif oranında bir maddi külfet altına girsek de, karşılığını verecek bir cihaza sahip olacağız.
Özellikler
Move bluethooth 2.0 desteği ile üç boyutlu motion sensöre sahip titreşimli bir kontrol cihazı. Normal gamepad’in sağ kısmının arkasında olan R1 ve R2 tuşları mevcut değil, bunun yerine Move tuşu ve T denilen tetik tuşu mevcut. Move Controller üzerinde PSHome tuşu ve standart bir kolda olan X, kare, üçgen ve yuvarlak tuşları ile beraber select ve start tuşları var. Yalnız bu tuşlar DualShock’umuzdaki tuşlardan biraz küçük tasarlanmış, ancak yine de ortada rahatsızlık yaratan bir durum mevcut değil.
Kumandanın üst kısmında bulunan küre beyaz renkte ve yumuşak bir plastik malzemeden yapılmış. Bu kısım adeta sönmüş bir plastik top gibi ama gayet sağlam ve kararlı şekilde duruyor. Şahsen izlediğim videolarda bu baş kısmının daha sert bir malzemeden yapıldığını düşünüyor ve kırılma tehlikesinin mevcut olduğunu sanıyordum. Bu hali ile gayet sağlam bir kontrol cihazı gibi duruyor, nihayetinde klasik bir Sony klasiği diyebiliriz. Özellikle oyunların açılışı esnasında bu baş kısım renkten renge girerken bizleri adeta büyülüyor. Zaten ilerde çıkacak olan Move oyunu Sorcery ile bu ışıklı kısım kullandığımız büyüye göre renk değiştirecek. Alev büyüsü atarken kırmızıya dönüşecek bu kısım, buz büyüsü atarken de mavi renge dönüşecek. Akıllıca ve güzel düşünülmüş bir özellik.
Her yöne hareketi algılayan Move cihazımız PS3’ün menülerinde de T tetik tuşuna basarken gayet kolay gezebilmenize imkan sağlıyor. Cihazı denemeden bu özelliğin Navigation Controller olmadan mümkün olmayacağını düşünürken, tek cihaz ile bu özelliğin aktif olması Sony’nin kullanıcı dostu bir yöntem geliştirdiğini söyleyebiliriz.
Navigation Controller’da motion sensör mevcut değil ve üzerinde PSHome tuşu ile birlikte digital pad ile birlikte X ve yuvarlak tuşları, select, start ve L1 ve L2 tuşları mevcut. Bu hali ile sağ elini kullanan kullanıcıların alışıldık şekilde sol elde Navigation Controller, sağ elde Move Controller ile çok rahat işlevini görecek gibi.
Sonuç
Zaman içinde genişleyecek oyun kütüphanesi ile vazgeçilmeyecek bir kontrol cihazı olacağını düşünüyorum. Little Big Planet 2, Killzone 3 ve casual oyunları ile kısa zamanda hakkını verecek olan Move, şu hali ile de gerek Heavy Rain, Resident Evil 5 gibi oyunlarla da ihtiyacınızı görecektir. Heavy Rain ücretsiz yama ile bu desteği sunarken Resident Evil 5’de Move desteğine sahip olabilmeniz için Gold Edition’a sahip olmanız gerekiyor. Eye Pet ise yine ücretsiz olarak Move desteği sunacak. İleride gelecek olan mükemmel Move oyunlarından mahrum kalmak istemeyenler şimdiden Sony bayilerinden ve yetkili satıcılardan kontrol cihazlarını almaya başlayabilirler, bu güzel kontrol cihazını zamanında alarak kaçırmayın derim.