Bundan yıllar yıllar evvel karşımıza ilk çıktığında, baş koyduğu davada onu
başarıya ulaştırmak için ne sıkıntılara katlanırdık. Hem de ne sıkıntı; 2D
ekranda kutu kutu görünen grafiklerde ölmemek için canla başla oynar, başarıya
ulaştıkça alnımızdan akan terleri silerdik. Belki şimdiki kadar fazla oyun
olmadığından, belki de oyun denen eğlenceyle daha yeni yeni tanışmamızdan olsa
gerek zamanın oyunlarından aldığımız zevki bize yaşatabilen günümüz oyunu
kalmadı gibi bir şey.
Pers kralının maceraları 2003 yılı itibarı ile yeniden başladı. Sands of Time
ile başlayan seri, çok iyi bir başarı elde ederek Prensle olan yılların özlemini
gidermemizi sağladı. Birer sene arayla çıkan Prince of Persia: Warrior Within ve
Prince of Persia: The Two Thrones ile aksiyon en üst noktaya ulaştı. Serinin çok
daha karanlık ve kasvetli bir yapıya büründüğü Two Thrones’un adı Rival Swords
olarak değiştirilerek Ubisoft Montreal ekibi tarafından PSP’ye uyarlandı. Çoğu
yapımda karşımıza çıkan kötü konsol uyarlamaları ise Prens’in şanına yakışmazdı.
Ubisoft beklentileri boşa çıkartmadı ve kaliteli bir yapımla Prens’i bizlerle
buluşturdu.
Yapım her zaman olduğu gibi bir Prince of Persia güzelliği taşıyan hikayesi ile
başlıyor. Daha önce yapımı oynayanlarında bildiği gibi hikayenin birden fazla
sonu oluyor. Rival Swords’un başlangıç noktası, kendinden önceki Warrior
Within’in ikinci sonu oluyor. Videoda Kaileena ile Prensi Babil’e geri dönerken
görüyoruz. Ancak kahramanlarımızı bir sürpriz bekliyor; şehir istila altında
yakılıp yıkılmaktadır. Yaşadığı şoku atlatamadan Prens’in kayığı da saldırıya
uğrar ve Kaileena tekrar kaçırılması ile oyunumuz başlar. Platform ve aksiyon
türlerinin iç içe geçtiği yapımda tansiyon bir an bile düşmüyor. Oradan oraya
zıplayan, akrobatik hareketler yapan karakterimizin, bu defa yeteneklerini daha
da geliştirdiği görüşüyor. Serinin ikinci bölümünde ortaya çıkan Prensin
karanlık yüzü, bu yapımda da Prens ile zıtlaşmasının yanında çok daha agresif ve
vahşi olduğu gözlerden kaçmıyor. Senaryonun akışına göre kontrolsüz olarak
birden Prensin karanlık yüzüne dönüşüyor ve bu şekilde bölümü sürdürüyoruz.
Aksiyonun bol olduğu yapımlarda karşımıza çıkan kontrol problemlerinin ise
yapımda şaşırtıcı şekilde gayet rahat ve kullanışlı olduğu görülüyor. Bu sayede
oyunun geneline hâkim olan hareketli yapı ve savaş sahneleri sıkıntı çekmeden
oynanabiliyor. Üzerinize gelen onlarca düşmanın arasından hızlı hareketler ya da
zamanı yavaşlatma fonksiyonunun yardımı ile tüymek mümkün oluyor. Boss savaşları
sırasında ise bir hayli ter atılıyor. Yapımda ayrıca Two Thrones’da bulunmayan
at yarışları gibi bazı özel içerikler ile PSP’ye özel ekstralar eklenmiş.
Böylece Prens fanlarının PSP versiyonunu da oynamaları için neden yaratılmış.
Teknik açıdan baktığımızda yapımın grafikleri gerçekten göze hoş görünüyor.
Çevre modellemeleri de akıcı ve berrak görülmekte. Sesler ve müzikler her
zamanki Prince of Persia tadında. Bununla birlikte yapımın belki de tek fire
verdiği nokta seslendirmeler ve müzikler. Zira konuşan karakterlerde
seslendirmeler sırasında senkron sorunu olduğu görülüyor. Bazen de müziklerin
aniden kesilmesi, yapımın ses ve müzikler bakımından PSP’ye uyarlanmasında çok
başarılı olmadığını gösteriyor. Yinede bu sorun rahatsız edici boyutlarda değil.
El konsolunuzda zevkli saatler geçirmenizi sağlayacak bir yapım Prince of Persia
Rival Swords.
