X-BOX’IN DEV PROJESİ
Ego Projesi patlamaya hazırlanıyor…
Hakkında çok fazla konuşulan, eleştirilere maruz kalan konsolumuz Xbox silahlarını göstermeye başladı bile. Bu silahlardan biri de Project Ego. Temelinde RPG öğeleri barındıran bu oyun aslında bir RPG’den çok yaşam simulasyonu niteliği taşıyor. Microsoft’un çok şey beklediği oyunun arkasında, yeni tasarım dehası Peter Molyneux bulunmakta.
Oyuna başlamadan önce cinsiyetinizi seçip, onbeş, onaltı yaşlarında bir genç olarak yaşlanıp ölünceye dek sürecek bir maceraya ilk adımınızı atıyorsunuz.
İyi ya da kötü…
Kontrol edeceğiniz karakterler hazır olmayacak, kendi kahramanınızı kendiniz yaratmalısınız. Karakterleri hazırlarken saç, sakal, boy, pos gibi tüm ayrıntıların yanında giyim-kuşam işleri de size kalıyor. ‘’Third person’’ görüş açısından oynanacak oyunun kamera açıları ise gayet başarılı gözüküyor. Sayfadaki Screenshot’ları şöyle bir inceleyecek olursanız kamera açılarının, sinematik bir tarz yakalamış olduğunu fark edeceksiniz. Umarım bu tarz, oynanışı olumsuz yönde etkilemez. Oyunun grafikleri ise tek kelime ile mükemmel. Görüntülerdeki detaylara bir bakın, gerçekten inanılmaz…
Güçlü yada Güçsüz…
Gelelim özelliklere. Oyun boyunca yaptığınız her şeyin bir sonucu var (etki-tepki hesabı). Zaten Project Ego’yu da özel yapan bu özelliği olsa gerek. Oyunun gençlik döneminden başlayıp, yaşlanıp ölünceye kadar sürdüğünü söylemiştim. Bu süreç içerisinde karakterinizde fiziksel bir takım değişiklikler olacak. Yetişkinliğe adım attığınız sıralarda vücudunuzda kıllanmalar başlayacak, yetişkinlikten yaşlılığa geçerken ise yüzünüzde kırışıklılar ve saçlarda beyazlaşmalar olacak. Bunların dışında saçınız, sakalınız uzayacak, burun ve kulakta kıllar çıkacak. Tabii, burun ve kulaktaki kıllarla yaşamak zorunda değilsiniz, onları kesebilirsiniz. Ayrıca saç ve sakallarınızı da istediğiniz şekle sokabilirsiniz. Hadi onlar tamam ama bir de kas yaparsak, tam şekil olacağız diyenlerdenseniz, odun kırmak ve kaldırmak kas yapmak için size yeterli olacaktır. Eğer tembellik eder, hiç bir işe yaramazsanız , kilo alıp bir yağ kütlesine de dönüşebilirsiniz. Eğer oyun boyunca formda kalmak istiyorsanız hep egzersiz yapmalısınız. Elbette seksen senelik yaşamınız da sap gibi kalmayacak, evlenip, çoluk çocuğa karışabileceksiniz. Evlenebilmeniz için de karşı tarafın kalbini çalmanız gerekecek. Bunların dışında, güneşin altında kaldığınızda bronzlaştığınızı ve yaralandığınız zaman, bir süre sonra yaranın kabuk bağladığını, hatta kalıcı izler bıraktığını bile görebileceksiniz. Oyunda değişiklik gösteren yalnızca siz değilsiniz. Örneğin yere bir çekirdek attınız, bir süre sonra oradan geçerken bir ağaca rastlayabilirsiniz. Aslında Project Ego’yu böyle örneklerle sınırlandırmak yanlış olur, çünkü gerçek hayatta olduğu gibi yapılan her hareketin bir sonucu var.
Herkes bu oyunu oynayacak!
Hayat döngüsünde, karşınıza temel ihtiyaçlarınızı karşılayabilmeniz veya kahramanca davranışlar sergileyebilmeniz için fırsatlar çıkacacak. Bu fırsatları kaçırırsanız yaşayabilmeniz için hırsızlık yapmanız hatta adam öldürmeniz gerekecek., ama bunlar sizi yaşamın karanlık tarafına çekecektir. Oysa çevrenizedekilere iyi davranıp onlara yardımsever, güleryüzlü, kahraman tarafınızı gösterirseniz halk tarafından sevilen ve sayılan bir savaşçı olabilirsiniz. Hatta çocuklar saçlarını sizin gibi kestirip, sizin gibi giyinecek (halk kahramanı olacaksınız). Bu kahramanlık olayı, barlarda sizin için yapılmış şarkılara kadar uzanıyor. Kısacası sevilen, sayılan, nefret edilen veya herkesin korktuğu bir karakter yaratmak sizin elinizde.
Kulağa hayal gibi mi geliyor?
Project Ego, 2003 yılının en çok konuşulan oyunlarından biri olacağa benziyor. Bugüne kadar yapılmış hiç bir RPG’ye benzemeyen ama bir RPG oyunu olacağı söylenen oyun, oldukça farklı yapısı ile dikkat çekiyor. Xbox elindeki bu silah ile hedefi tam onikiden vuracak gibi, fakat tüm bunlar kulağa hayal gibi geliyor! Project Ego çıktığı zaman bunun hayal mi yoksa gerçek mi olduğunu hepimiz göreceğiz.
