PSP vs. NDS

Neden El Konsolu?

İnsanoğlu sürekli haraket halinde oldu. Doğumdan ölüme kadar sürekli de haraket
halinde olacağız. Bunun nedenlerinden birisi ise geliştirdiğimiz teknolojilerle
sürekli olarak seyahat süremizin kısalması ama buna paralel olarak da seyahat
ihtiyacımızın artması. Artık sürekli haraket halindeyiz. Bu haraketlilik ise 100
yıldan uzun bir geçmişi olan bir Pazar doğurdu. Travel market (seyahat market.).

Aslında konuya bu şekilde bir giriş yapmak dogru mudur bilmem. Ama Playstation
Portable (PSP) ve Nintendo DS (NDS) yi incelemeden önce bu aletlerin gerçek
amaçlarini belirtmekte fayda var. Daha sonra bu konsolların bu amacı yeterince
uygun şekilde yerine getirip getirmediğini ve hepimizin alın terimizle zar zor
kazanılmış paramızı hak edip etmediğini konuşabiliriz.

Bu konsolları 6 başlık altında inceleyeceğiz ve her başlıkta adı geçen konsolun
eksi ve artı puanlarını bu eksi ve artı puanların konsolu nasıl eklediğini
sizlere izah edeceğiz. Ben iki konsolu da elinde bulunduran şanslı bir insan
olarak size tarafsız bir şekilde ne nedir açıklamaya çalışacağim.

Bu konsollar ele avuca sigmiyor…

Aslinda bu konsollari etkileyen en buyuk ozelliklerden biri. Cunki tasinabilir
bir konsolun buyukluk agirlik ve ele uyumluluk acisindan cok az sorunlu olmasi
lazim.

PSP: PSP nin bu konuda elestirilecek cok fazla yani var. Konsool cok
hassas bir yapiya sahip. Ama buna ragmen oldukca agir. NDS nin yarisi kadar olan
bir kalinliga sahip olmasina ragmen bu konsoldan en az 75 g. daha agir olmasi
ise sasilacak sey dogrusu. Cok narin bir yapsi var. Ekran cok genis ama bu
ekrani koruyan donanimsal bir cozum yok. NDS den oldukca ince olmasina ragmen en
az 1cm uzun. Surekli kilifi ile birlikte tasimanizi ve kutudan cikan kol
askisini ise ilk gunden takip hic cikarmamnizi tavsiye ederim. Cunki alet sivri
bir yuzeye felan denk gelirse ilk kirilacak ey o guzelim ekrani olacaktir. Baska
bir tavsiye ise Jewel case denilen seffaf kasalardan konsola birtane alip bu
sekilde tasimaniz. Ayrica ekran icin bir adet koruyucu jelatin almanizdir. Birde
bence bu alet gereginden fazla dugmeye sahip birde dugmelere basmak beni biraz
urgastiriyor acikcasi (bunlar extra olan dugmeler). Ayrica pil omru haddinden
fazla kisa. En fazla 4 saat kesintisiz oynayabildim.

NDS: Bu konuda PSP den biraz daha basarili olmasina ragmen NDS nin de
bariz hatalari var. Ilki tabiki kalinligi. Cok kalin olmasi NDS nin cebinize
kolayca girmesini engelliyor. Ama bu kalinligina ragmen oldukca hafif olmasi ve
katlanan dir dizayna sahip olmasindan dolayi cok saglam. Ikinci hatasi ise
aslinda dokunmatik ekranin zamanla kullanilan materyallerden dolayi cizilmesi.
Gerci bunun icin gerekli olan koruyucuyu taktiginiz zaman gonul rahatligi ile
kullanabilirsiniz ama buda paketten cikmadigi icin extra para kaybi demek. Power
dugmesinin yeride aslinda cok buyuk olmamasina ragmen genede bir problem. Kaza
ile start basiyorum diye konsolu cok kapattim.:) Pil omru konusunda ise PSP ye
fark atiyor. 6 saat civari surekli oun oynadigim oldu.

Abi grafikleri sorma yaa. Buyur bak….

PSP: Burada soyleyecek birsey yok aslinda. Sony gene Grafiklerde bir
numara. Zaten Sonydende baska birsey bekleyemezdik. 16:9 sinemaskop TFT LCD, 480
x 272 piksel, 16.77 milyon renk. Birde bu özelliklerin çok güzel grafiklerle
süslendiğini düşünün. Ayrıca DVD kalitesinde film seyrettiğinizi bir hayal edin.
PSP burada alkışı hak ediyor. Ama bu alkış sonunda büyük bir şaşkınlığa yerini
bırakıyor. Olu pikseller. Peki nedir olu bir piksel? Basitçe PSP’nizin (yada
herhangi başka bir cihazın) ekranında görüntüyü oluşturan çok küçük noktalardan
bir tanesinin gelen herhangi bir renk sinyaline yanıt vermemesi. Bunu hala
anlamış değilim Sony kadar büyük bir şirketin Dead piksellerle bas edemeyip.
Eğer besten aşağı ise marinada teknik hata sayılmaz deyip isin içinden
sıyrılmaya çalışması. Ama burada kafanızı takacak pek bir şey yok aslında. Çünkü
her ne olursa olsun bu pikseller çok küçük ve ekran sadece simsiyahken
kendilerini belli ediyorlar.

NDS: Grafik acıdan vasatin üstünde bir sistem olan NDS de iki ekranda
eşit ölçüde ve Alttaki ekranın touch screen olması dışında ayni özelliklerde.
Ama sanki alt ekran biraz daha solukmuş gibi geldi bana. Belki de bunun sebebi
touch screen (dokunmatik ekran) olmasıdır. Birde geriye uyumluluk sayesinde
oynadığımız Game Boy Advance (GBA) oyunlarının hangi ekranda görüntüleyeceğimizi
anımsayarak üstteki ekranı kullanmanızı öneriyorum. Tekrar grafiklere dönecek
olursak NDS’nin bazı oyunlardaki kare pikselleri benim konsola olan sempatimi
birazcık olsun etkiledi. Çünkü Chaos Theory gibi muhteşem grafikli olması
gereken bir oyunda bile koca kareleri görmek sadece benim değil kimse için hös
olmasa gerek.

Kulaklarıma inanamıyorum….

PSP: 3D Stereo ses sistemine sahip olan PSP bu konuda gayet basarili. Ama
UMD film izlerken bekleneni veremiyor. Çünkü her ne kadar iyi bir sistem olsa da
ses çok yüksek çıkmıyor ve eninde sonunda kulaklığı takmak zorunda kalıyorsunuz.
Ve stereoya mahkum kalıyorsunuz.. Paketten çıkan kumandalı kulaklık ise
muhteşem. Kontrolleri ele çok uygun ve kulağınızı pek rahatsız etmiyor. Kulaklık
iki parça İlk parça üzerinde ses kontrolleri durdurma, tuş kilidi, önceki ve
sonraki şarki düğmeleri olan kumanda kısmi. İkincisi ise sadece kulaklık kısmi.
Eğer hiçbir ise yaramadığını düşünüyorsanız kumanda kısmini kullanmadan
kulaklığı direk uygun porta takabilirsiniz. PSP için çok güzel ses sistemleri
yolda ama bunu bir artı olarak sayamıyorum çünkü kimse bir konsola 500 ytl
verdikten sonar ses sisteminde 100 ytl verip bunu artı olarak sayamaz.

NDS: NDS kullanmak isteyenler için ses hakkında bir iyi birde kotu
haberim var. NDS çok iyi bir ses sistemine sahip. Hatta beklenenin üstünde
Stereo Surround bir ses sistemini elinizdeki küçücük alette. Ama paketten
kulaklık çıkmıyor. Eğer bir kulaklık isterseniz gidip almak zorundasınız. Birde
NDS’nin ses özelliğini sonuna kadar kullanan bir oyun sauna kadar görmedim.
İnşallah ilerde gelecek oyunlar bu açığı kapatabilir.

Ben, Hüsnü bir de Neriman otobüste araba yarısı oynadık.

PSP ve NDS: bu noktada vazedilenler iki sistem dede ayni. Sekiz oyuncuya
kadar desteklenen WI-FI (yani kablosuz) ağ üzerinden çoklu oyuncu seçeneği ve
Wi-Fi noktalarından yada kendi Wi-Fi ağınız üzerinden çoklu oyuncu seçeneği.
Yalnız bu noktada NDS’nin iki artısı var. İlki hemen hemen bütün oyunlarda
birden fazla kişinin oynaması için tek oyun kartı yeterli. İkincisi ise NDS’nin
online hizmetlerini bedava sunacağını açıklamış olması. (Bu hernekeadar %100
olmasada %70 ihtimal). Bu aslinda bir devrim niteliginde. Nedeni ise cok acik.
Eger arkadaslarinizla NFS oynamak istiyorsaniz bunun icin evinizde o kocaman
bilgisayarinizin basinda olmak zorunda degilsiniz. Yada bir internet kafede
sigara dumani dolu nezih (?) bir ortamda Counter – Strike oynamak zorunda
degilsiniz. (Counter Strike tamamen ornek olmasi icin verilmistir. Boyle bir
proje hicbiryerde duyrulmamistir.)

Bir oyunlar var hocam sorma…

PSP: Sony’ye bu noktada yüklenmek istemiyorum ama el konsolu piyasasında
yeni olmasından kaynaklanan bir oyun sıkıntısı var. Nintendo gibi koklu bir el
konsolu geçmişine sahip olmadığı için 1-2 yıl kadar beklememiz gerekecek. Ama
PSP deki bazı oyunlar oldukça iyiler. Her ne kadar deneme sansı bulamamamda
bence Pursuit Force ve Burunout Legends adli oyunları merakla bekliyorum. Bu
arada bayağı bomba oyunların yolda olduğunu da belirtmek isterim. Yalnız burada
PSP’nin beni FPS ve RTS acısından tatmin edemeyeceğini de eklemek zorundayım.
Çünkü yapısı itibari ile bu türlere pek uygun değil. Ayrıca PSP içinde
Playstation 1 ve 2 de olduğu gibi sadece güzel grafiklerin arkasına sığınan ve
oynanabilirlik ve eğlence açısından hiçbir şey sunmayan oyunlara gebe olması ise
ayrı bir üzüntü benim için.

NDS: İşte NDS’nin ipi göğüslediği asil nokta burası. PSP den daha önce
çıkması ve GBA oyunlarını da desteklemesi ile önümüze 1000 den fazla seçenek
sunuyor. Ayrıca dokunmatik ekran sayesinde FPS ve RTS gibi oyunlarda oldukça
konforlu olması beni cezbediyor. Dokunmatik ekrandan çok fazla bahsettim ama
gerçekten de bir el konsolu için devrim niteliğinde bir buluş bu ve bence PSP de
bu teknolojinin kullanılmamasının tek sebebi ise NDS’nin altında ezilmemek
istemesi. Bir nevi Sony’nin Nintendo’dan esinlenmeyi gururuna yedirememesidir.
Tekrar oyunlara dönecek olursak bu konsol benim dört gözle beklediğim Nintendogs
ve Resident Evil – Deadly Silence gibi oyunlara da sahip.

Kıyar, çırpar, rendeler….

PSP: Burada PSP’nin bariz bir üstünlüğü var. MP3 dinleme. Film seyretme.
çektiğiniz fotoğrafları görüntüleme gibi bir çok özellikle birlikte gelen PSP bu
konuda tam puan alıyor. Bir çok multimedia özelliği bir anda sunması bu sistemi
bu konuda bir numara yapısına rağmen bunları sadece Memory stick Duo (Bu nokta
önemli çünkü piyasada iki çeşit memory stick var memory stick ve memory stick
duo, Eğer gidip de Memory Stick alırsanız PSP’nizde kullanamazsınız.). ya
kaydedebilmeniz aslında bir dezavantaj. Gerçi Sony’nin burada başka bir politika
izlemesi de düşünülemezdi ama bir kaç alternatifimiz olsa idi çok iyi olurdu. Bu
arada kendi çektiğiniz kamera kayıtları yada vb. şeyleri direk PSP den
izleyemiyorsunuz. Bunun icin gerekli olan programa 50 ytl. vermemiz lazim.:(

NDS: NDS’nin multimedia özellikleri, rakibi PSP’ye göre oldukça zayıf
kalıyor. Her ne kadar chat ozelliği olsa da NDS ile yapabilecekleriniz bu
noktada bitiyor. Ama burada kesin noktayı koymak istemiyorum. Çünkü aslında PSP
için yazdığımız her şeyi aslında NDS’de de yapabilirsiniz. Tabii ki bunun için
özel olan kartları almanız lazım. Bu kartlar içlerindeki enbended işletim
sistemi ile NDS’nizin yukarıda sayılan özellikleri yapmasını ve bunları da
kullandığınız kartın desteklediği medyaya depolamasını sağlıyor. Ama tabii ki
bunu burada bir artı olarak algılayamayız çünkü bu kartlar NDS’nizin paketinden
standart yada opsiyonel olarak çıkmıyor.

Ladies and Gentlemen the winner is……

İste beklenen an. Paramızı hangi konsola yatırmalıyız.. Burada size %100 sunu
alin demeyi çok istediğim halde diyemiyorum. Çünkü İki konsolunda birbirinden
ustun özellikleri var. PSP Grafik, ses ve multimedia alanlarında göz doldururken
NDS Oynanabilirlik, eğlence ve oyun çeşitliliği alanlarında ipi göğüslüyor.
Bence bu iki konsol arasında karar verirken bence sevdiğiniz oyun türüne göre
duşunun. Eğer platform, simülasyon yada beat’em up turu oyunları seviyorsanız
PSP sizin için biçilmiş kaftan. Ama FPS, Strateji ve Adventure tarzı oyunlar
sizin turunuz oyunlarsa tek yol NDS. Ayrıca fiyat ve multimedia gibi özellikler
de size cezbedici gelebilir. PSP NDS den %75 daha pahalı olmasına rağmen
multimedia özellikleri ile göz dolduruyor. NDS ise bu konuda size Nintendo’nun
iyi gözle bakmadığı ama benim düşünceme göre NDS için çok gerekli olan Super
card (NDS de film izlemenizi, müzik dinlemenizi, rom oyunlar oynamanızı, ebook
okumanızı sağlayan bir tur kart bu verileri kartın destelediği compact Flash
yada Secure Digital karta kopyalıyor.) gibi alternatifler sunuyor. PSP çok dolu
bir içerikle gelmesine rağmen NDS’nin kutusu bana bayağı hafif geliyor. Aslında
dediğim gibi size sunu alin diyebilmeyi çok isterdim ama iki konsolda basa bas
gidiyor.