Oyun İncelemeleri

Rayman Raving Rabbids

Ülkemizde Wii sahibi insanların yavaş yavaş çoğalıp hatta koloniler
oluşturmaya başladığı, oyun konsollarıyla ucundan da olsa ilgilenen herkesin
gözünden kaçmayan bir durum. Wii’ye ilginin artmasıyla beraber de konsolu alan
veya almayı düşünen herkesin kafasında bazı cevaplanması gereken sorular
oluşmaya başladı. Bu sorulardan en önemlisi Wii’nin sadece eğlence yönü
ağırlıkta olan oyunlarla mı besleneceği. Hemen içinizi rahatlatayım, bu sorunun
cevabı “evet” değil. Çıkmayı bekleyen birçok şiddet içeren oyun, yakın bir
gelecekte emrinize amade olacak. Ama Nintendo’nun ve Wii’yi destekleyen oyun
firmalarının öncelikle hedefi çoklu oyunu ve Wiimote – Nunchuck ikilisini
şiddetle destekleyen eğlence dozu yüksek projeler. Elimizdeki Rayman Raving
Rabbids isimli oyunumuzda Wiimote ve Nunchuck ikilisini tabiri caizse yüceltmek
için yapılmış ve Wii’nin çıkışıyla aynı zamanlarda piyasaya düşmüş bir parti
oyunu.

Raving Rabbids’e geçmeden önce önceki Rayman oyunlarına biraz değinmekte fayda
görüyorum. Hatırlarsanız Rayman’e ilk 1995 yılında rastlamıştık ve sanırsam o
dönemin tüm sistemlerinde Multiplatform olarak piyasaya çıkmıştı. Renkli 2D
grafiklerle bezenmiş, sağa doğru akan bir platform oyunuydu. O dönem bu tarz
platform oyunlarının artık neredeyse eskimeye başladığı bir dönem olsa da Rayman
kendini bir şekilde bize sevdirmeyi başarmıştı. Uzun bir aradan sonra Rayman 3D
olarak geri dönmüş ve en iyi Rayman oyunu olması dışında benim kriterlerimde en
iyi 3D platform oyunlarında biri olmayı başarmıştı. Daha sonra çıkan üçüncü oyun
önceki Rayman’leri aratsa da vasatın üzerinde kalmayı başarmıştı.

Rayman’i kaçırmanın cezası dans etmek mi olmalıydı?

Rayman aslında hepimizin platform oyunlarından tanıdığımız bir karakter, daha
doğrusu bir süper kahraman. Öğrendiğim kadarıyla da Raving Rabbits yapımı fikri
ilk ortaya atıldığında ilk üç oyunun devamı niteliğinde bir platform oyunu
olarak düşünülmüş, ancak daha sonra yapımcıların Wii’nin nimetlerinden
faydalanmaya karar vermeleriyle beraber daha önceki Rayman oyunlarına oynanış
tarzı olarak hiç benzemeyen “parti oyunu” türündeki Raving Rabbids fikri ortaya
çıkmış. Ortaya atılan bu fikrin doğruluğu konusunda söylenecek bir şey yok,
elimizde çok eğlenceli ve başarıyla üstesinden gelinmiş bir oyun bulunmakta
ancak bu durumun, bizim Rayman’in platform türüne dönüşünü sabırsızlıkla
beklememize mani olacağını da sanmıyorum.

Oyuna başladığımız anda Rayman ve her oyunda hayatlarını kurtardığı yakın
arkadaşları Globox’ları bir pikniğin tam ortasında yakalıyoruz. Daha doğrusu biz
izliyoruz, ufak çaplı depremler oluşturarak yeryüzüne çıkan tavşancıklar onları
yakalıyor. Gerçi Rayman’i yakalayan Serguei isimli tavşanın pek “tavşancık”
olduğunu söyleyemeyiz, kendisi daha çok tavşan kulaklı bir gorili andırmakta,
ancak onun dışındaki tavşanların hem sevimli hem de acımasız olduklarını
söyleyebiliriz. Bu çoğu sevimli tavşanlar onlar kadar sevimli Globox’ları
yakalayıp maalesef zindanlara kapatıyor ve Rayman’i de hıncahınç doldurdukları
bir arenanın ortasına bırakıveriyorlar. Burada cevaplanması gereken bir soru
ortaya çıkıyor, o da tavşanların Rayman ve arkadaşlarından ne istedikleri?
Aralarında bizim bilmediğimiz eski bir hesaplaşma yoksa, bu tavşan
arkadaşlarımızın Rayman’i kendilerini eğlendirmesi için bir nevi gladyatör
olarak kullanmak istediklerini ve Globox’ları da Rayman için hazırladıkları
küçük oyunlarında rehine olarak kullanmak için kaçırdıklarını söyleyebiliriz.Rayman’in, Serguei tarafından arenaya atılmasıyla başlayan oyunumuzda, ortamın
arena olmasından doğan ilk beklenti karşımıza çıkacak aslanlar veya gladyatör
tavşanlarla savaşmak olsa da bunlar beklentiden öteye gidemiyorlar tabii ki.
Tavşancıkların yoğun ”Daaadaaa” tezahüratlarına aldırış etmeyen Rayman’in
karşısına arena da tam dört adet kapı çıkıyor. Bu dört kapının her biri,
tavşanlar tarafından Rayman için özel olarak hazırlanmış dört farklı mini oyunu
barındırmakta. Bu mini oyunlardan en az üçünü bitirmek ortadaki kapalı kapıyı
açmakta ve bu kapının ardındaki oyunun bitirilmesi de Rayman’in o günkü mini
oyunlarını bitirdiği ve bir sonraki güne kadar hücresine çekilebileceği anlamına
gelmekte. Ayrıca her günün sonunda Rayman’i bu lanet yerden kurtaracak olan
tuvalet pompalarından birini kazanmamız dışında, eğer dört oyunu da bitirirsek
yeni bir kostüm veya bir şarkı da hücremizdeki yerini alıyor. Hazır konu
açılmışken hücreden de biraz bahsedelim; hücre Rayman’in her günün sonunda
Serguei’nin eşliğinde kapatıldığı, oyun boyunca yaşama alanı. Burada Rayman’in
yeni kıyafetlerini deneyip bir sonraki gün ne giyebileceğini seçebileceği bir
kıyafet dolabı da bulunuyor. Kıyafetler arasında Hip-Hop tarzından, Rock’n
Roll’a kadar birçok seçenek mevcut. Oyunlardan kazandığımız şarkıları da müzik
kutusundan ulaşabiliyoruz. Şarkılar arasında çok yakından tanıdığımız ve oyunla
oldukça uyumlu şarkıların yanı sıra yine bilinen şarkıların tavşanlar tarafından
yorumlanmış versiyonlarını da bulunmakta. Bunların dışında kullanılabilir olarak
bir adet tuvalet bir adet de pencere bulunuyor. Tuvalette oturarak önceki
günlerde oynamış olduğunuz oyunları tekrar oynayabiliyorsunuz:) Pencere ise
Rayman’in bu acımasız tavşanların dünyasından kaçabilmesinin tek yolu. Her günün
sonunda kazandığı bir adet tuvalet pompasını damlaya damlaya göl olur misali,
pencerenin bağlı olduğu duvara yapıştırıyor ve oyunun sonunda da pencereye
erişebileceği bir merdiven hazırlamış oluyor.

Oynadıktan sonra alınacak bir ağrı kesici ağrısız bir uyku için birebir !

Gelelim Raving Rabbids’in temelini oluşturan mini oyunlara. Toplamda sayıları
yetmişi bulan oyuncuklarımız aslında temelde baktığımız zaman yirmiden fazla
değiller. Örnekle anlatmak gerekirse; mesela belki de en eğlenceli oyunlardan
biri olduğunu söyleyebileceğimiz, hacet gideren tavşanların devamlı açılan
kapılarını kapatma oyunu, hikaye mod’unun tümü boyunca farklı günlerde üç kez
karşımıza çıkıyor ve her yeni bölümün zorluk seviyesi bir öncekine göre
arttırılmış oluyor. Yani 70 adet farklı oyundan söz etmemiz mümkün değil
maalesef.

Oyunun en sıkıcı tarafının aynı oyunları tekrar oynamak olduğunu söyleyebiliriz.
Skor mod’unda zaten tekrar tekrar oynama imkanımızın yanına; zorluk seviyesini
yükseltme seçeneği eklenip, hikaye mod’unda sayıları daha azda olsa her bölümde
ayrı bir oyun oynamak daha eğlenceli olurdu gibi geliyor bana. Bazı oyunlar
iki-üç tekrarlama ile sınırlı iken dans oyunu ve birinci kişi bakış açısı ile
ilerlediğimiz tavşan avlama oyunu veya yarış oyunu her bölümde karşımıza
çıkmakta. Bunu da şöyle açıklayalım; her bölümde karşımıza çıkan dört mini
oyunda üçünü geçmemiz ve bunları geçmemiz ile açılan büyük kapıdaki son oyunu da
bitirip yeni bölüme daha geçmemiz gerektiğini zaten söylemiştik. İşte buradaki
büyük kapının açılmasıyla karşımıza çıkan oyun ya FPS türündeki tavşan avlamaca
oluyor ya da yarış oyunu… Bu oyunlara da kısaca değinmek gerekirse, tavşan
avlamaca elimizdeki pompa fırlatan silah ile etrafımıza çıkmakta olan çeşit
çeşit tavşanı avlamakla görevlendiriliyoruz, Arcade salonlarının vazgeçilmezi
olan Time Crisis’in Rayman versiyonu diyebiliriz bunun için. Tabii siz onları
avlamaya çalışırken onlarda boş durmuyorlar sizi avlamaya çalışıyorlar.Bu arada bahsettiğimiz çeşitli tavşanlar arasında Sam Fisher kılığında etrafta
saklanarak, sizi avlamaya çalışan tavşanların da oldukça dikkat çekici
olduklarını söylemeden geçmeyelim. FPS ilerleyişindeki bu mini oyunların
diğerlerinde ayrıldıkları bir nokta da, her bölümde zorluk seviyesinin artması
dışında mekanların değişmesi. Vahşi batı ve 51.bölge havası verilmiş bir bölüm
bunlardan ikisi. Bir diğer devamlı karşılaştığımız mini oyun ise daha önce
söylediğim gibi dans oyunu. Bu oyundaki amaç da müzik eşliğinde sağ ve sol
taraftan akın akın gelen tavşanları tam yanınızda çembere geldikleri anda hangi
tarafta olduğunu bağlı olarak Nunchuck veya Wiimote’u sallayarak durdurmak.
Gözünüzün önüne getirebilmek için Dance Dance Revolution veya Parappa the Rapper
gibi oyunları hatırlayın. Bunlar dışında Nunchuck’ı sallayarak tavşan-goriller
tarafından sallanan ipin üzerinden atlamak, koroda ahengi bozan tavşanı
tokatlamak, inek sağmak ve her şeyinden faydalandığımız bu kutsal hayvanı hiç
utanmadan, Wiimote ile havada daire çizerek fırlatmak, balık adam tavşanların
deniz gözlüğünü Wiimote’u yönlendirerek havuç suyuyla doldurmak, diş ağrısında
muzdarip bir tavşancığın dişlerine yuva yapmış kurtçukları çıkarmak gibi
enteresan ve eğlenceli birçok oyun bulunmakta.

Oyunun hikaye mod’unu bitirmekle birlikte aslında asılı eğlencenin başladığını
haber veren çanların sesini duyabilirsiniz. Skor mod’unda, hikaye mod’unda
olduğu gibi yine tek kişi veya hikaye mod’unda olmadığı gibi dört kişiye kadar
çoklu olarak oynayabileceğiniz oyunları öncelikle hikaye modunda bitirmiş
olmanız gerekiyor. Bu önemli prosedür tamamlandıktan sonra skor mod’undaki
oyunları gönül rahatlığıyla oynayabilirsiniz. Skor mod’u aslında adı üstünde
oyunlardaki belirlenmiş skorun üzerine çıkarak, skor tahtasına girmeye
çalıştığınız bir sistem. Skor tahtasında yerinizi almanızın beraberinde gelen
puanlar ise bonus bölümündeki bana göre gereksiz videoları ve güzel hazırlanmış
Artwork’leri açmamızı sağlıyor.

Dişten kurt çıkması, ineklerin basınçlı süt vermesi bu oyunda doğal
karşılanıyor !

Raving Rabbids’in bir parti oyunu olmasını göz önünde bulundurarak grafiklerini
incelediğimiz zaman iyi bir puanı hakkettiğini söyleyebiliriz. Yine bir Ubisoft
oyunu olan Jade için hazırlanmış Jade oyun motoru tercih edilmiş ve bu tercih de
sevimli karakterlerimizin karakterlerini oldukça iyi yansıtmış. Müzikler ve
seslerinde oldukça başarılı olduklarını hemen söyleyelim. Kulağa bilindik gelen
lisanslı parçalar ve tavşanların çıkardıkları sesler oyunun sevimli havasıyla
birebir örtüşmekteler. Kontrollere gelecek olursak Raving Rabbids, Nunchuck ve
Wiimote ikilisinin tüm nimetlerinden faydalanmakta. Oynayacağınız mini oyunların
içerisinde Wiimote ve nunchuck’ı nasıl kullanmanız gerektiği de, oyuna geçmeden
önceki karede anlatılarak yaşanabilecek zorlanmalar da engellenmiş. Kontroller
konusunda belirtebileceğimiz tek olumsuzluk ise zannedersem bir bug’dan
kaynaklanıyor. Mini oyunların sadece bir tanesinde Wiimote tepki vermek
konusunda nazlanıyor ve sadece o minik oyun için söyleyebileceğimiz çekilmez bir
durum oluşuyor.

Sonuç olarak söyleyebileceklerimiz, elimizdeki oyunun şimdilik sınırlı sayıda
bulabileceğimiz Wii oyunları arasında, yapılabilecek iyi bir tercih olduğu. Eğer
ki bir de bu aleti eğlence amacını sonuna kadar yerine getirmesi için almış
biriyseniz, oynamamanızın hata olacağını söylememiz gerekir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu