Makale

Reaper of Souls Rehberi #2: Hardcore!

Geçtiğimiz hafta yayınladığımız Reaper of Souls rehberinin en sonunda “Hardcore modunu deneyin!” demiştim hatırlarsanız. Denediniz mi, denemediniz mi bilmiyorum, ama Hardcore’un ne kadar keyifli (ve bir o kadar da gerilimli) olduğunu tekrar hatırlatmak için yine karşınıza dikildim. Bu seferki rehber Hardcore oynamak isteyenlere yönelik bazı basit ipuçları ve hali hazırda oynayanların işine yarayabilecek bazı püf noktaları içerecek. Haliyle çok ileri seviyeye yönelik değil, ama Hardcore’a girmeye hep korkmuş olanların yoluna ışık tutabilecek bir içerik karşınızdaki.

-Hardcore ve Softcore birbirinden ayrı para/stash/Paragon havuzlarına sahipler. O yüzden normal oynarken bulduğunuz bir eşyayı Hardcore karakterinize aktarma uyanıklığını yapmanız mümkün değil. Aynı şekilde Blacksmith, Jeweler ve Mystic’in geliştirmelerini normal oyunda bitirmiş bile olsanız Hardcore’da en baştan başlamanız ve geliştirmeniz gerekmekte.

-Eh, haliyle Hardcore oynarken bulduğunuz yeni Legendary’lerin görünümü de sadece Hardcore içerisinde aktif oluyor ve Softcore’a yansımıyor.

-İlk defa Hardcore oynamaya başlıyorsanız paranızı hemen çarçur etmeyin. Biraz biriktirin, daha sonra Blacksmith’in ilk birkaç seviyesini açın. İşinize yaramayan bütün eşyaları Salvage edin ve Blacksmith’ten yeni eşyalar yaparak gücünüzü arttırın. Eğer çok şanslı biri değilseniz ilk baştaki gücünüzü büyük ölçüde Blacksmith’ten yaptığınız eşyalar belirleyecek.

-Özellikle Toughness’ınızın yüksek olmasına özen gösterin. Unutmayın, Hardcore’daki derdiniz karşınızdaki rakibi öldürmekten önce hayatta kalmak olmalı. Eğer kazanamayacağınız bir savaşa girmek üzere olduğunuzu hissederseniz gerekirse kasabaya dönüp oyundan çıkın. Ölüp her şeye baştan başlamanızdan çok daha iyidir…

-Uykuluysanız ya da internet bağlantınız kötüyse inat etmeden Hardcore karakterinizi bir köşeye park edip başka karakterlere geçin. Bir anlık içinizin geçmesi ya da internetin takılmasıyla geliştirip güçlendirdiğiniz karakterinizden olmaya değmez.

-Alt + TAB sık kullandığınız bir tuş kombinasyonuysa Hardcore oynarken bu alışkanlığınızdan vazgeçin. Karakterinizi ortalık yerde bırakıp Alt + TAB çekmek oyununuzu durdurmaz. Aldığınız kısa Facebook molası sizi çok değerli karakterinizden edebilir yani. İllaki Alt + TAB yapmanız gerekiyorsa tek başınıza oynuyorsanız ESC’ye basın, arkadaşlarınızla oynuyorsanız T’ye basıp kasabaya geri dönün.

-İlla en zorda oynayacağım diye hırs yapmayın. Az önce de dediğim gibi Hardcore’un odak noktası hayatta kalmak. Eğer yüksek zorluk seviyeleri sizi zorluyorsa gerekirse Normal’e kadar düşün. Ayrıca gücünüzün ucu ucuna yettiği düşmanları yavaş yavaş kesmek yerine daha rahat ve hızlı bir şekilde ilerleyebildiğiniz bir zorluk daha hızlı seviye atlamanızı ve ilerlemenizi de sağlayacaktır.

-Grup halinde oynuyorsanız ekstra dikkatli olun. Her ne kadar Avrupa’daki Hardcore topluluğu genel anlamda birbirine saygılı ve yardımlaşan bir topluluk olsa da arada bazı çıkıntılar olabiliyor. ASLA “In Combat” olarak gözüken bir parti elemanının yanına ışınlanmayın. Takım arkadaşlarınız bolca hata yapıp dikkatsiz oynuyorsa oyundan çıkmak gayet normal bir davranış. Onların hatalarının ceremesini çekmenize gerek yok ne de olsa…

-“Hardcore”, “Reddit Hardcore” gibi Hardcore oynayan oyunculara yönelik Topluluk Gruplarına katılın. Gerekirse yardım istemekten çekinmeyin. Buralardaki insanlar çoğunlukla yardımsever oluyorlar.

-Eğer zaten kullandığınız eşyanın daha iyisini bulursanız vakit kaybetmeden elinizdeki eski eşyayı gidip Stash’inize yerleştirin. Olur da ölecek olursanız kasacağınız yeni karakterin dımdızlak kalmasını engellemiş, biraz nefes alma fırsatı sağlamış olursunuz böylece.  Ne de olsa ölürseniz sadece o an üzerinizde bulunmakta olan eşyalar gidiyor…

-Haritaları temizlerken sistematik bir şekilde ilerlemeye özen gösterin. Olur da kötü bir Elite grubuna denk gelirseniz daha önceden temizlediğiniz bir noktaya doğru kaçıp nefeslenebilir, bir iki fırt sağlık iksiri içebilirsiniz böylece. Ha, bir de sakın gözünüz kapalı bir şekilde Treasure Goblin’lerin peşinden kalabalık düşman gruplarının arasına dalmayın. Yapacağınız son şey olur muhtemelen…

-Tek başınıza oynamaya karar verdiyseniz yanınıza mutlaka bir Follower alın ve yeteneklerini de düşmanı tanklayacak/sizi iyileştirecek şekilde seçin. Mümkünse eline Maximus ya da Sky Cutter gibi başka yaratıklar çağırabilen silahlar verin ki, düşmanın sizden başka ilgilenecek şeyleri olsun.

-Boss savaşlarına girmeden önce en az bir kez normal bir karakterle taktiklerini öğrenmiş olun. N’olur nolmaz diye elinizin altında en az 1 defansif yetenek bulundurup öyle girin. Böylece panik anlarında kendinizi kurtaracak bir hamleniz olmuş olur. Wizard’sanız Diamond Skin/Mirror Image, Monk’sanız Serenity, Demon Hunter’sanız Vault/Smoke Screen gibi yetenekler bu açıdan paha biçilmezdir mesela…

-Eğer Paragon seviyesi kazanmaya başladıysanız özellikle hayatta kalma becerilerinizi arttıracak olanlara ağırlık verin. HP, All Res ve Movement Speed gibi yetenekler karakterinizin hayatta kalacağı süreyi uzatacaktır.

-Ve her şeyden önemlisi acele etmeden sakin sakin temizleyerek ilerleyin. Arkadaşlarınızla oynuyorsanız hep birlikte hareket edin. Dalgınlık yapıp önden yardırırsanız bir anda kendinizi etrafınız sarılmış ve geri kaçamaz halde bulabilirsiniz. (Tecrübeyle ve pişmanlıkla sabit…)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu