Oyun Ön İncelemeleri

Resident Evil: Revelations

Nintendo 3DS taşınabilir konsoluna özel olarak Capcom’un hazırladığı Resident Evil Revelations oyununun, piyasaya sürülüş tarihine adım adım yaklaşıyoruz ve bu kadar yaklaşmamıza rağmen hâlâ daha oyunun senaryosuna tam anlamıyla vakıf olamadık.

Serinin ilk başlangıcından bu yana 15 yıl geçmişken, şu an için hep bahsettiğimiz Resident Evil’ı böylesine kült bir seri hâline getiren özelliklerinden pek bir şey kalmamış durumda. Esas konumuz olan Resident Evil Revelations ile ilgili detaylara geçmeden önce serinin geçmişi ve günümüze kadar olan süreciyle alakalı birkaç söz söylemezsek olmaz.

Resident Evil oyununu ele aldığımızda ilk sorumuz, “Resident Evil ne demek?” olmalı. Nesnel bir açıklama yapmak gerekirse nedir yani bu oyun? Klasik Resident Evil oyunları üzerinden böyle bir soru sorulsa yanıtı kesinlikle; hayatta kalma korkusu ve gerilim gibi öğelerce karakterleri, mekânları, müzikleri, bulmacaları ve derin bir senaryoyu kendi içinde bağdaştırabilmiş efsane bir seri olurdu. Ama bu yanıt; 4. ve 5. oyunlar başta olmak üzere, daha sonrasında da çeşitli platformlara çıkan yan oyunlarla birlikte, oldukça değişti. Sözün özü Resident Evil, zamana ayak uydurayım derken geçmişinden iz bırakmayan bir oyun hâline geldi. Yeni ve eski olarak iki RE kitlesini ortaya çıkaran bu durum, piyasaya sürülen her yeni oyundaki beklentinin de farklılaşmasına sebep oldu. Ve işte bu düşüncelere paralel olarak Resident Evil Revelations’ın detaylarına inmeye başlayalım.

Resident Evil Revelations, isminden de anlaşılacağı üzere içerisinde büyük, hatta ölümcül gizler taşıyan bir oyun olma özelliğine sahip. Aslında “Revelations” ismi ilk duyulduğunda herkes, farklı anlamlar yükleyerek oyunun konusu hakkında kendi düşüncelerini söylemişti. Belki de Capcom, oyunda oluşturmak istediği etkiyi, isimle birlikte en başından itibaren öne çıkartmak istemişti, kim bilir?

Fırtınanın en şiddetli olduğu yer kalbidir…
E3 2010’da yayınlanan ilk fragmana göre oyun, yeni nesil akranlarından çok farklı bir yol çiziyordu. Karakterlerin tasarımları ve mekânın benzerliği, neredeyse Resident Evil 5’in Lost in Nightmares ekstra oyunuyla tıpatıp aynıydı; ancak bunların dışında fragmandaki senaryo, Jill ile Chris’in birbirlerine silah doğrultması ve bir sandalyeye bağlanmış hâldeki adamın fazlasıyla Chris’e benzemesi, oyunun hayranlarını düşünce bakımından fazlasıyla zorluyordu. İlk fragmandan itibaren bu yaşanılanlar sonucunda öylesine farklı düşünceler ortaya çıktı ki, artık oyunun hayranları arasında yakalanan en ufak bir ipucu, geçmişte ölen karakterleri yeniden diriltmeye muktedir olmuştu.

Bu şekilde “Revelations”ın anlamı, oyunun açığa çıkarılan her yeni detayıyla birlikte kendince olağandışı bir anlam kazanmaya başlamıştı. Ardından düşünceler, senaryo üzerinde gidip gelmeye başladı ve çok geçmeden anlaşıldı ki, ilk fragman yalnızca bir önizleme, yalnızca bir ağacın verdiği olgunlaşmamış meyveymiş. Resident Evil Revelations’ın o akıl almaz senaryosu, aslen ilerleyen günlerde kendini göterdi ve eski oyuncuların belleğine, unutulmaya yüz tutmuş bir tadı tekrardan nüfuz ettirdi. Acaba bu oyun… Bu oyun… Acaba bu oyun, eski Resident Evil gibi mi olacaktı?!

Resident Evil: Revelations saf bir korku oyunu mu?
RE Revelations resmi olarak duyurulup da fuarlarda boy gösterdiği vakit, aynen üstte belirttiğim tarzda sorulara maruz kaldı: Bu oyun, eski Re taraftarlarına yönelik mi olacaktı? Çok geçmeden cevap, Resident Evil’in şu anki genel yapımcısı Masachika Kawata’dan geldi. Yaptığı her röportajda geliştirilmekte olan bu oyunun, saf bir korku oyunu olduğunu ve tamamen klasik Resident Evil düşünülerek üzerine çalışıldığını söyledi.

Açıkçası oyunun detayları, yapılış şekli ve özellikle derin senaryo kurgusu incelendiğinde, gerçekten de yeni nesle uymayan bir tarza sahip olduğu rahatlıkla söylenebiliyordu. Mekanların Resident Evil’a has görünümü, düşmanların eski biyolojik silahları andıracak cinsten olması ve eski serilerde tattığımız o bilindik “acaba?” duygusu tam da bize, kendisinin orijinal bir Resident Evil olduğunu söylüyordu.

Peki, her şey tamam da neden FPS?
Akıllarda dolaşan diğer bir önemli soruysa kamera açısıydı. Bilindiği gibi Resident Evil 4’le birlikte omuz üstü kamere yapısına geçen oyun, eskisine nazaran daha fazla aksiyon sunuyordu. Bu bakımdan klasik Re hayranları, zaten tahmin ettikleri bir oyun konusunda yersiz bir umut besliyorlardı. Oyun tabii ki 3. şahıs kamera açısına sahip omuz üstü bir kamera kullanıyordu; ama bu kamera sistemi karakterle nişan alındığında, farklılık göstererek birinci şahıs bakış açısına geçiyordu.

Sürekli olarak bu yöntem eleştirilse de esasen Nintendo 3DS için fazlasıyla mantıklıydı. 3DS, piyasadaki ilk 3B teknolojisini kullanan konsol olma özelliğini taşıyor ve bu da, oyun geliştiricileri için farklı deneyim sahası anlamına geliyordu. O yüzden Resident Evil Revelations’ı yapan ekibin böyle bir kamera sistemine gitmesi yadırganmamalı. Durumu düşünecek olursak 3B’den verim alınabilecek en iyi yöntem, birinci şahıs bakış açısıdır. Olayları doğrudan kendi gözünüzden, hiçbir engel olmadan görmelisiniz ki 3B efektlerinin hepsini yaşayabilesiniz. Aynı şey film izlerken de geçerlidir. Yani düşünsenize, ortamı 3B olarak görmek istiyorsunuz; ancak ekranın yarısını kaplayan biri var ve bu kişiyi ne kadar sağa kaydırsanız da sola kaydırsanız da ekrandan çekilmiyor.

Nesnel olarak davranmayıp, kişisel fikrimi söylemem gerekirse elbette ben de, bu kamera sistemine karşıyım; ancak eğer benzer bir sistem kullanılmamış olsa, bu sefer de gelecek eleştiriler, oyunda 3B’nin hiç iyi yansıtılamadığı yönünde olacaktır. Anlayacağınız, şimdiki teknolojiyle 3B’nin en iyi yansıtılabileceği kamera türü, birinci şahıs (kahraman) bakış açısıdır.

Korkacak mıyız; yoksa korkunun ne olduğunu mu unutacağız?
Resident Evil Revelations’ın belki de en hoş karşıladığım taraflarından biri, Resident Evil 5 gibi fazla iddialı bir sloganının olmamasıydı. Tamamen kısa, öz ve oyunu yansıtan “Gerçek açığa çıkacak” sloganıyla yol alan RE Revelations, bize korkunun ne olduğunu unutturmaktan çok hatırlatacak bir konsept üzerine kurulmuş ve yapımcılar da, bunu oluşturmak için ellerinden gelen her şeyi, imkan verildiği kadarıyla yapmışlar.

Şüphesiz tamamen geriye dönük bir Resident Evil’i kimse beklemiyordu. Artık oyunun gelenekçi tarafı, bu gerçeği idrak etmiş ve yeni neslin tabiri değişmedikçe bunun mümkün olmadığını tecrübe etmişti. Yine de bunlara rağmen Resident Evil Revelations, genel görünüşü itibariyle bir survival horror (hayatta kalma korku) oyunu olarak, “işte ben burdayım!” diyor ve bu amaç doğrultusunda yeni neslin asla hoş karşılayamayacağı şeyleri kendinden çıkartıyor.

Bir kere Resident Evil Revelations, tam anlamıyla eski Re mekanları tarzında tasarlanmış. Dar koridorlar, sonu görünmeyen yoğun karanlık, kaçmak için sınırlı alanlar… Keza mekan unsurunun yanı sıra oyunda; oyuncunun aklını kullanması gereken bulmacalar, sınırlı teçhizat ve zorlayıcı düşmanlar da var. Bunların hepsi, yeni nesil bir oyuncu için kabul edilemez şeyler; ama yeni nesil oyunculara yapılan asıl en büyük hakaret, kesinlikle oyundaki “yalnızlık” hissidir.

Şimdi muhtemelen “yalnızlık”la ilgili Resident Evil Revelations’ın tutumunu bilmeyenlerin aklında bir soru işareti oluştu. Oyun, her ne kadar çevrimiçi olarak co-op oynanış sunsa da ana senaryoda böyle bir şeyin yeri yok, yani ana senaryo modu tek kişilik oynanışa sahip. Senaryo gereği yanımızda belli zamanlar boyunca bir yardımcı karakter bulunsa da bu, eski Resident Evil’a yabancı bir şey değil zaten. Çoğu kez geçmiş oyunlarda yan karakterleri kontrol ettiğimiz zamanlar olmuştu. İşte Revelations, 5. seriyle birlikte terk edilen bu öğeyi de, tekrar geri getiriyor ve hiç yoktan benim içimi birazcık kıpırdatıyor.

Hâlâ daha bize inanmayan cahil yaratıklar, işte size sözünü ettiğimiz an geldi!
Şu anda Nintendo 3DS’in en iyi geliştirilmiş ve en iyi grafikli oyunu olarak gösterilen Resident Evil Revelations, bu ünvanının hakkını veriyor gibi. Gerek genel tasarımdaki başarı gerekse kurguya verilen aşırı mahiyet, geçmiş neslin ilgisini çekecek nitelikte gözüküyor.

Bu yazının sonuna gelirken, söylemeliyim ki Resident Evil’ın yeni çıkması beklenen oyunlarına artık eskisi gibi bakılmıyor. Zaman değişti ve serinin zaman içinde uğradığı (hatta uğramaya devam ettiği) uçsuz bucaksız değişimle, beklentiler de farklılaştı. Kimisi Resident Evil Revelations’dan eskiye dair bir şeyler bekliyorken kimisi ise “acaba bu sefer ne gibi yeni değişikler eklendi?” diyor. Nintendo 3DS için gelecek bu oyunda, bizleri neler beklediğini öğrenmek için oldukça az bir süre kaldı. Kuzey Amerika için 7 Şubat’ta piyasaya sürülecek oyun; Avrupa’da 27 Ocak’ta, Japonya’da ise 26 Ocak’ta oyunculara sunulacak. Bakalım bu sefer nasıl bir Resident Evil deneyimi bizleri bekliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu