Resistance: Fall of Man PS3’ün çıkış oyunuydu ve gerçekten iyi bir iş
çıkarmıştı. Arkasından gelen Resistance 2, birincisinin başarısını sürdürdü,
gelişmiş özellikleriyle dikkat çekiyordu. PS3’te başlayan ve devam eden
Resistance fırtınası, PSP’ye de sıçradı. Bir süredir PSP’ye özel olarak
geliştirilmekte olan Resistance: Retribution, bizleri büyük bir maceranın içine
çekiyor.
Direniş
Retribution ilk oyun sonunda Londra’da Chimeran kalesinin yok edildiği zamanı
takip ediyor. James Grayson adındaki karakteri yönetiyoruz. Hikaye James ve
takımının Chimeran’nın insanları kendilerine dönüştürdükleri bir merkez içinde
başlıyor. James, uzun zamandır kayıp olan abisi Johnny Grayson’ı, yarı yarıya
bir Chimeran’lıya dönüşmüş durumda buluyor. Ne yazık ki karakterimiz, enfeksiyon
olan kişilere uygulanan protokolü yapmak zorunda kalır ve abisini öldürür. Büyük
bir çöküntüye giren James, takımını arkasında bırakır ve Chimeran ile olan
savaşı, kan davasına dönüştürür. Yaklaşık olarak 26 tane dönüştürme merkezini
yok etmeyi başarır. Fakat İngiliz Ordusu tarafından yakalanır ve gözetim altına
alınır. Hücresindeyken Avrupa’daki direnişçilerin üyesi Raine Bouchard
tarafından ziyaret ediliyor. Bouchard, James’tan bir görev için yardım istiyor
ve böylece biz de macerada yer alıyoruz.
“Kaliteli ara sinematikler hikayeyi anlatıyor ve atmosferi tamamlıyor.”
TPS kamerasından oynanan yapımda, siper alıp, düşmanlarımızla genel olarak bolca
çatışmaya giriyoruz. PSP üzerinde ikinci bir analog kol bulunmadığı için,
sağ-sol ve yukarı-aşağı yönlendirmelerini; X, üçgen, kare ve yuvarlakla
yapıyoruz. Bu durum ilk zamanlarda biraz ters gelebilir, ancak zamanla
kontrollere alışıyorsunuz. Normal yön tuşları ise başka işlevlerde kullanılıyor.
Mesela yerde bulduklarımızı aşağı yön tuşuyla alırken, yukarı yön tuşuyla ise
hedef alıyoruz. Hedef aldığımızda, kamera omuz açısına geçiyor ve karaktere daha
yaklaşıyor. Retribution’daki hedef sistemi de otomatik. Piyano tuşları ise ateş
etmek ve ikinci atış modu için kullanılıyor.
“Logan’s Shadow’un modifiye edilmiş grafik motorunu kullanan yapımda, görsellik genel olarak kaliteli.”
İkinci atış demişken, her silahın ikinci bir modu var. Mesela ilk silahımız olan
makineli tüfek normalde seri ateş ederken, ikinci atış modunda ise bomba
atabiliyor. Sadece ikinci bir ateş değil, oyunda ilerledikçe karşımıza çıkan iki
farklı silah daha var. Bu ikisi bize Resistance 2’de gördüğümüz koruma kalkanı
sağlıyor. Bir tanesi hem siper aldığımız noktaların içinden ateş etmemizi
sağlarken, artı olarak sabit duran bir kalkan yaratıyor. Bir diğeri olan
mitralyöz de koruma kalkanı yaratıyor, ancak bu kalkan sabit değil. Çevremizi
sarıyor ve hareket edebiliyoruz. Yalnız belli bir süreliğine kalkan aktivite
olabiliyor. Silahlar dışında artı olarak kullanabileceğimiz el bombalarımız da
var. Ayrıca bazı bölümlerde sabit bir ağır makineli veya toplar olabiliyor.
Onları da görev gereği kullanıyoruz.Ezeli rakipler!
Oyun boyunca bolca Chimeran’lı düşmanlarımızı öldürüyoruz. Normal bildiğimiz
Chimeran’lılar, daha dev cüsseli olanlar, kafaları patladığında zarar verenler,
yeri geldiğinde Chimeran Mech robotlarıyla da kapışıyoruz. Bu arada senaryo
gereği bir bölümde Chimeran Mech’i kullanıyoruz. Bazen bölümlerde veya bölüm
sonlarında bazı çatışmalara giriyoruz. Mesela belli sayıda düşman geliyor,
tamamen rakiplerimizi öldürene kadar, orayı geçemiyoruz. Bu durumda
rakiplerimizin sayısı biraz daha fazla oluyor. Zaten oyunun yapısı, genel olarak
siper almak üstüne kurulu olduğundan, çatışmalarda saklanıp ateş etmek en kesin
çözüm. Eğer Rambo misali düşmanların üstüne giderseniz, ölümünüz de kolay
oluyor. Söylemek gerekirse, çatışmalar ve oynanış genel olarak dengeli.
Retribution, Logan’s Shadow’un modifiye edilmiş grafik motorunu kullanılıyor.
Görseller PSP için gayet başarılı ve kaliteli. Karakter modellemeleri ve
hareketleri de iyi yapılmış. Zaten hareketler için Motion Capture’dan
yararlanıldığını da belirteyim. Seslendirmeler, müzikler ve efektler de
kaliteli. Yalnız bazı seslendirmeler biraz kesik olmuş. Bunun dışında bir sorun
yok.
“Oyun boyunca Chimeran’lılar ile çatışmalara giriyoruz. Aksiyon genel olarak iyi dengelenmiş.”
Online arena
PSP’de bazı oyunlar online olarak oynanabiliyor, Resistance: Retribution da bu
yapımlar arasındaki yerini aldı. Infrastructure üstünden online olarak 8 kişiye
kadar maçlar yapılabiliyor. Deathmatch, Team Deathmatch, Containment, Capture
the Flag ve Assimilation olmak üzere 5 tane multiplayer modu var. Multiplayer da
oldukça başarılı.
Oyun içi hikaye ara sinematik ve anlatımlarla destekleniyor ki, özellikle
sinematikler güzel yapılmış. Bunlar yapımdaki atmosferi tamamlıyor. Resistance:
Retribution, Avrupa’da Luxembourg, Paris, Rotterdam ve Bonn şehirlerinde
geçiyor. Bölüm, çevre ve multiplayer haritaların tasarımı iyi yapılmış. Savaşın
yıkımını görebiliyorsunuz. Bölümlerde bazı gizli yerler var. Buralarda hikayeyi
tamamlayan ayrıntıların anlatıldığı arşivler bulunuyor. Bölümleri geçtikçe ve
arşivleri topladıkça, menüde kilitli olanları açabiliyorsunuz. Bazen karşımıza
engeller çıkabiliyor, bu engelleri ittirmek veya kapalı olan kapıları açmak
için, X’e sürekli basmamız gerekiyor.
“Oyun içinde abisinin ölümü yüzüne Chimeran’lılar ile savaşı kan davasına dönüştüren James Grayson’ı yönetiyoruz.”
Son olarak da iki ekstra özellikten daha bahsedeyim. Retribution, USB kablosuyla
Resistance 2’ye bağlanıyor. Bunu yaptıktan sonra Resistance 2’nin ayarlarından
“Infect your PSP!” seçeneğini seçip, Infected modunu aktif edebiliyorsunuz.
Böylece James, Specter üniforması giyiyor ve gözleri Chimeran’lılar gibi parlak
oluyor. Ayrıca PSP’nizi televizyona bağlayıp, DualShock 3 ile de oyunu
oynayabilirsiniz.
Genel olarak Resistance: Retribution son derece başarılı bir oyun. Hikaye
anlatımı, aksiyonu, başarılı multiplayer’ı, grafikleriyle göz dolduruyor.
PSP’nizde single player olarak bitirdikten sonra, online arenada kozunuzu
paylaşabilirsiniz. PSP için kesinlikle kaçırılmayacak oyunlardan birisi.
