RISK: Factions
Monopoly, Scrabble ve Risk gibi masa oyunlarını daima severek oynamışımdır. Risk ise sanırım aralarında en sevdiğim oyun. Askeri strateji, dünya hakimiyeti, ülkeler ve kıtalar hep daha çekici geldi bana. İlk olarak Parker Brothers (şu anda Hasbro’nun bir parçası) tarafından üretilen ve Albert Lamorisse’nin yaratığı bu strateji oyununun doğuşu 1957’ye uzanıyor. Bizi ilgilendiren tarafı olan video oyunlarına gelirsek, ilk Risk video oyunu yanlış hatırlamıyorsam 90’larda çıkmıştı. Geçtiğimiz haftalarda ise Hasbro ve Electronic Arts ortaklığıyla Risk: Factions bizlerle olmuştu. Hem klasik Risk tahta oyunlarına benzeyen, hem de önemli farklılıkları olan Risk: Factions’ı incelemek de bize düşen pay oldu.
Risk, kazanmanın yarısıdır
Risk: Factions’ın haliyle pek de derin bir senaryosu bulunmuyor. Campaign modunda 5 farklı bölüm var ve her bölümde farklı ordularla oynuyoruz. Örneğin; ilk bölümde “savaş aşığı” General McGutterpants’ı yönetirken, diğer bölümde Kediler’in kontrolünü ele alıyoruz. Bölümler git gide zorlaşıyor tabii. İlk senaryoda tek bir orduya karşı mücadele verirken, ileri senaryolarda karşımıza tüm faction’lar çıkıyor. Masaüstü, tahta oyunları veya Risk nedir bilmiyorsanız muhtemelen sizi senaryo bölümleri de epey zorlayacaktır. Özellikle son bölümler gerçekten uğraştırdı beni. İyi bir strateji ve Risk oyuncusu birkaç saatte bitirebilecekken Risk: Factions’ı, türe aşina olmayanlar saç baş yolacak konuma bile gelebilir.
Beş farklı sınıf bulunuyor: İnsanlar, Kediler, Robotlar, Zombiler ve Yetiler. Her biri farklı kumandan ve ordulara sahipler. Yapay zeka elbette insan zekası kadar olamıyor ama zorluyor oynarken. Kimi zaman saçmalasalar da, çoğu zaman iyi hamle yapıyorlar. Risk: Factions zaten sıra tabanlı, harita üzerinden oynanan bir oyun. Gerekli stratejik üstleri ele geçirdiğinizde bu sizin oynayacağınız tur sayısına yansıyor. Çeşitli bonus puanlarla ve yapacağınız işgallerle de bunu arttırabiliyorsunuz. Belli bir düşman bölgesine saldırdığınızda zar atıyorsunuz ve savaş da buna göre şekilleniyor. Senaryo bölümlerinde verilen göreve uygun hareket etmek ve belirtilen şeyleri yapmak çok önemli. Özellikle büyük bir harita ve kalabalık bir oyun inanılmaz zevkli oluyor. Her hamlenizi düşünerek, incelikle yapmanız gerekiyor. Ayrıca yapay zeka için de olumlu kelimeler kullanabilirim. Sonuç olarak oynanabilirlik epey başarılı.
Karikatürize tasarım canın yongasıdır
Risk: Factions, görsel olarak basit bir strateji oyunundan ne beklenirse onu veriyor. Renkli, karikatür tarzı tasarımlar çok hoş gözüküyor. Espri faktörü de eklenince grafikler kesinlikle göze batmıyor. Ses, müzik ve seslendirmeler de aynı şekilde. Patlama, lazer sesleri hepsi başarılı. Seslendirmeler özellikle mükemmel, cut scene’lere zaten diyecek lafım yok. Her sınıfın kendine has sesleri bulunuyor. Teknik anlamda, bu denli basit ve ufak bir oyun olarak bekleneni fazlasıyla veriyor kısacası Risk: Factions. Ayrıca kısa senaryo modunun yanı sıra çok çeşitli çoklu oyuncu ve custom game seçenekleri de bulunuyor. İster yapay zekaya karşı, ister farklı insanlara karşı oyunlar kurup oynayabiliyorsunuz. Yani kısa senaryo moduna aldanmayın, Risk: Factions kendini oynatan bir oyun.
Yazıyı yavaş yavaş sonlandırıyorum çünkü pek de uzun uzadıya anlatacak bir yapım yok ortada. Oyun mekanikleri zaten yeterince basit. Hasbro’nun meşhur Risk’ini bir de video oyunu olarak denemek isteyenler için biçilmiş kaftan. Ne duruyorsunuz? Dünya hakimiyeti sizi bekliyor!