2001 yılında başladığım gitar eğitimim bir sene kadar kısa bir süreyi kapsasa da hala boş zamanlarımda kafamı rahatlatmak adına vakit geçiririm, daha doğrusu geçirirdim. Ne yazık ki son bir iki yıldır gerek zamansızlıktan gerekse üşengeçlikten kılıfından dahi çıkartmıyordum ki Rocksmith 2014 ile bu huyum çok şükür ki değişti.
Ubisoft hakkında benim fikirimi bilenler bilir. Kendisi ile çok fazla geçinemeyiz, nitekim Uplay ile yaşadığım sorunlar Ubisoft’u daha da az sevmeme sebep olmuştu. AC, Anno gibi oyunlar her ne kadar güzel olsa da Ubisoft’un “korsan karşıtı” aktiviteleri eksi kısmınlarını daha da göze batar bir şekilde ortaya çıkartıyordu.
Ama bugün konumuz bu değil, bugün konumuz kişisel fikrim olarak Ubisoft’un bu zaman kadar geliştirdiği en iyi oyunlardan bir tanesini sizlere tanıtmak.
Her şey bir nota ile başladı
Rocksmith 2014, Kuzey Amerika’da 2011’de başlayan bir serüvenin şimdilik son adımını sunuyor bizlere. Daha önceki versiyonlarını oynamamış olsam da Rocksmith 2014’ü o kadar çok cıncıkladım ki sanki yıllardır seriyi takip ediyormuş gibi hissediyorum kendimi.
Guitar Rising adlı yayınlanmamış bir projenin kapsamında geliştirilen bir teknoloji ile bize sunulan Rocksmith kendisini diğer simülasyon ve müzik oyunlarından bu özelliği ile ayırıyor. Guitar Hero, Rock Band gibi oyunlar ile kıyaslanamayacak profesyonellikte geliştirilmiş bu oyunun en büyük özelliği bütün oyunu gerçek gitar ile oynamak zorunda olmanız.
Rocksmith Cable adlı kablo ile konsol ya da PC’nize bağladığınız gitarınızı kullanarak ciddi anlmada gitar öğrenmeye başlıyorsunuz. Rocksmith Cable’ın tek olayı standart 6.35 mm’lik jackı USB’ye çevirmek değil. Oyunun seçenekler kısmına (PC versiyonunda) biraz göz gezdirirseniz kablonun desibeli de dahil ses kısmında pek çok ayar yapabileceğinizi göreceksiniz.
Kız tavlamak için mi geldin, koluna altın bilezik takmak için mi?
Her ne kadar internette Rocksmith 2014 için müzik oyunu denilse de bence Rocksmith su katılmamış bir gitar simülasyon oyunu. Siz isteseniz de istemeseniz de oyun size gerçekten gitar çalmayı öğretiyor. Sizlere bu yazıyı olabildiğince uzatarak yazacağım çünkü Rocksmith 2014 hakkında anlatılacak çok fazla şey var. Dolayısı ile daha fazla uzatmadan geçelim oyuna.
Oyunu kurup ilk defa açtığınızda Rocksmith 2014 öncelikle sizi tanımaya çalışıyor. Gitar çalmayı ne kadar iyi bildiğinizi (ya da hiç bilmediğiniz), daha önce Rocksmith oyunu oynayıp oynamadığınızı, sağ elinizi mi sol elinizi mi kullandığınız ve hatta gitarınızın tel diziliminin 3+3 mü yoksa 6 inline mı olup olmadığını öğrenmek istiyor.
Bu arada bas gitar mı, ritim gitar mı yoksa solo gitar mı çalmak istediğinizi de size sormayı unutmuyor. Nitekim oyun burada verdiğiniz cevaplara göre size ne yapmanız gerektiğini daha detaylı ya da basit şekilde anlatıyor ve ona göre alıştırmalar ve nota dizilimi ortaya çıkartıyor.
Ana menü kısmında toplamda 9 seçenek sizleri karşılıyor. Sırasıyla Learn a Song, Session Mode, Nonstop Play, Lessons, Guitarcade, Multiplayer, Tone Designer, Shop ve Uplay. Bunun yanında sağ alt kısımda My Path ve Tools seçenekleri de sizleri bekliyor. Hadi şimdi bunların hepsine tek tek bakalım.
Önce kolay kısımlardan başlayalım dilerseniz ki onları bir an önce geride bırakalım. Shop kısmı zaten adından da anlaşılacağı gibi oyunun yan dijital ürünlerini satın alabileceğiniz bir yer. Buradan oyunda kullanabileceğiniz (son rakama göre) 202 şarkıyı ister tek tek isterseniz çalan grubun paketi şeklinde satın alabilyorsunuz. Bu kısımda işin tek eksi yanı şarkıların her birinin 3 dolar, paketlerin ise 8 dolar olması. Aynı şekilde oyunun ek paketlerini de buradan alabiliyorsunuz.
Uplay kısmı tıpkı diğer Ubisoft oyunlarında olduğu gibi sizi oyunun Uplay sayfasına götürüp kazandığınız U Action puanları ile ödüller almanızı ve oyundaki performansınız hakkında bilgi edinmenizi sağlıyor.
My Path kısmı daha önceden yaptığınız bir iki ayarı değiştirebileceğiniz yer. Dileyim ki oyunu ilk açtığınızda ritim gitarist olarak kariyerinize başladınız ancak bir süre sonra solo gitarı da denemek istediniz ya da bas çalan bir arkadaşınız kendi bas gitarı ile oyunu denemek istedi, işte o ayar değişimini buradan yapabiliyorsunuz.
Bunun yanında o ana kadar kazandığınız ödüllerinizi de buradan görüntüleyebilirsiniz. Oyunda görev yaptıkça açılan ödüller ilk başlarda amfilerin skinlerini değiştirmenizi sağlarken bir süre sonra sizlere yeni ekipmanlar sunuyor. Buradaki son seçenek ise gitarların perdeleri üzerindeki işaretleri değiştirmenizi sağlayan Change Inlay kısmı. Burası da yine görevleri yaptıkça size yeni inlay’ler sunuyor.
Tools kısmı oyunun menülerine dağılmış halde duran seçenekleri bir araya toplayan kısım. Öte yandan teknik ayarları da burada bulabilirsiniz. Lakin şunu belirteyim seçenekler kısmı PC ve konsol tarafında farklı. Örneğin PC’de kablonun desibelini ve oyundaki ses ince ayarlarını yapabilirken konsolda bunlar standart olduğundan bu tarz ayarlar bulunmuyor. Seçenekler haricinde Tools’da daha sonra anlatacağım Tone Desginer, Tuner (akord aleti) Shop, tüm akroların nasıl basıldığını gösteren Chord Book (Akor Kitabı) ve gitar ve bas tekniklerini oyuna uyumlu bir şekilde özet olarak resimlerle analatan Technique Guide bulunuyor.
Kısa değinilecek seçeneklerin sonuncusunda ise Multiplayer kısmı var. Multiplayer offline, aynı PC ya da konsol üzerinden bir arkadaşınız ile oynamanızı sağlayan bu bölümde her iki kişinin de ritim, solo, bas standart ve bas emulated olmak üzere dört seçeneği var. Ne yazık ki oyun en azından şu an için sadece iki kişiyi destekliyor pek sanmıyorum ama belki ilerleyen zamanlarda 4 kişilik desteği de olur. Burada her iki oyuncu da gitar tipini, hangi elini kullandığını, gitarındaki tel dizilim yapısını ve tellerin standart mı yoksa ters mi bağlandığının ayarlarını yaparak birlikte oynamaya başlıyorlar. Ne yazık ki bizde sadece tek gitar ve tek kablo bulunduğu için bunu deneme fırsatımız olmadı.
Önden bir Si alalım, sonra gecenin devamına göre bakarız
Evet, oyunun daha az “önemli” kısımlarını geçtiğimize göre gelelim esas olaya. Kalan seçenekleri anlatmadan önce şunu söyleyeyim, Rocksmith 2014 görev temelli giden bir oyun. Oyunu açtığınız anda size ikili üçlü görev vermeye başlıyor. Size tavsiyem (hele ki gitarı yeni öğrenmek isteyen veya geliştirme niyetinde olan birisiyseniz) bu görevleri olabildiğince sırasıyla gerçekleştirmeniz. Hem oyunda neyin ne olduğunu daha iyi anlayacak hem de bir yandan ödüllerinizi açmış olacaksınız. Dolayısı ile mümkün olduğunca görevleri tamamlamaya çalışın.
Ana menüde bize sunulan ilk seçenek Learn a Song ki burası bu tarz oyunların ana olayı. Lakin Rocksmith’te o bilindik “şarkıları çalma” işlemi biraz daha farklı.
Learn a Song kısmında bir tanesi U Action puanı ile açmanız için kilitli olmak üzere toplamda 56 şarkı var. Oldukça geniş bir repertuvara sahip liste doğal olarak rock ağırlıklı olsa da ballad ve hatta country müzik türlerini de içeriyor. Queen’den Pantera’ya, Bob Dylan’dan The Police’e kadar pek çok klasik ve sevilen yeni grupların şarkılarını deneme imkanınız bulunuyor. Bunun yanında demin de bahsettiğim gibi Shop kısmında tanesi 3 dolara 202 şarkıdan bir tanesini alarak listenizi genişletebilirsiniz. Eğer oyunu Steam üzerinden aldıysanız o tarafta birkaç grubun da şarkılarını tek tek 2.99 dolara ya da grup paketleri olarak yaklaşık 12 dolara da satın alabilirsiniz.
Size başlarda da söyledim, Rocsmith 2014’ü sakın ola Guitar Hero veya Rock Band gibi oyunlarla kıyaslamayın. O oyunların amacı size güzel vakit geçirmek ve gitar “çalıyormuş hissi” vermek. Rocksmith’in amacı ise yine güzel vakit geçirmenizi sağlamak iken esas olarak size “gitar çalmayı öğretmek”. Dolayısı ile mantığı benzer olsa da bu bölüm oyunlar arasında epey farklı.
Learn A Song kısmında bir şarkıya girdiğinizde karşınıza çıkan yeni menüde sırasıyla şarkının adını, sanatçısını, şarkının yüzde kaçını tamamladığınız, oyunda kaç kere çaldığınızı, şarkının süresini, yılını ve akorunu göreceksiniz. Alt kısmında Rocksmith Recommends adlı başlığın altında ise oyun size bu şarkı için yapmanız gereken şeyleri tavsiye edecek.
Eğer şarkıyı ilk defa çalacaksanız bu genellikle şerkının yapısı dahilinde hangi akor’u çalışmanız veya hangi tekniğin dersine bakmanız gerektiğini belirten tavsiyeler oluyor. Şarkıyı çaldıkça bu tavsiyeler sizin performansınıza göre değişyior. Örneğin bir riff’i (şarkılarda tekrar eden bölümlerin her biri) kötü çaldıysanız riff’i bir daha denemenizi tavsiye ediyor. Ya da misal belli bir akora Akor Kitabı’ndan çalışmanızı ya da becemediğiniz bir tekniğin dersini öğrenmenizi sizlere tavsiye ediyor. Bu şekilde o şarkıyı daha iyi çalabilecek bir seviyeye gelirken aynı zamanda teknikleri ve akorları da öğreniyorsunuz.
Onun altındaki kısımda ise Technique Guide, Gitarcade School ve Score Attack bölümleri bulunuyor. Technique Guide’ı size Tools kısmında açıklamıştım zaten, bu kısımda ise TG’de sadece mevcut şarkı için gerekli olan teknikleri size gösteriyor.
İlerleyen bölümlerde anlatacağım Guitarcade kısmında ise Guitarcade’de mevcut şarkıyı daha rahat çalmanızı sağlayacak bölümleri sizlere sunuyor. Score Attack kısmı aynı şarkıyı en yüksek skorla çalıp online leaderboard’da üst sıralarda yarışmak adına Kolay, Orta, Zor ve Master seviyelerde çalma fısatı sunuyor. Burada size verilen notalar doğal olarak zorluk derecesine göre değişiyor. Skor Attack tamamen puan almaya dayalı bir kısım. Bonus Arrangements kısmı ise size çalma stlinize göre farklı tavsiyeler vermek için deneyeceğiniz bir bölüm.
Şarkı içine girdiğinizde yatay şekilde duran sanal bir gitar klavyesi ve onu 90 derece kesen dik şekilde duran tel dizilimi karşımıza çıkıyor. Şunu belirteyim ki Rocksmith 2014 neredeyse her şarkıya, bölüme ya da eğitime başladığınızda sizden gitarınızın akordunu kontrol etmenizi istiyor ve eğer bozuk ise düzelttiriyor.
Rocksmith 2014’te teller renklere ayrılmış durumda. Standart akordlu bir gitarda bu sıralama en üst telden başlayarak kırmızı, sarı, mavi, turuncu, yeşil ve mor şeklinde ilerliyor. Sanal klavye üzerinde gelen notalar da ilgili telin renginde diktörgen biçiminde karşınıza çıkıyor. Boş teller ise yine ilgili telin renginde düz bir çizgi olarak sizlere sunuluyor. Ekrandaki tel ksımında çıkan rakamlardan alttaki sarı olanlar perde numaralarını, tellerin üzerindeki numaralar ise çalacağınız nota için hangi parmaklarınızı hangi telin hangi perdesine koymanız gerektiğini gösteriyor.
Parmak numaralandırması ise işaret parmağınızdan başlayarak serçe parmağa doğru 1,2,3,4 şeklinde. Bundan sonrası ise Guitar Hero’daki mantığın aynısı. Ekranın en üstünde ise riff’lere ayrılmış şarkının parçalanmış şeklini ve sizin hangi riff’te olduğunuzu gösteren bir gösterge mevcut.
Oyunu yuvarlak (PS3) veya space ile durdurduğunuzda de sizleri pek çok seçenek karşılayacak bir menü çıkacak. En üstte demin anlattığım riff grafiğinin yanında istediğiniz riff’e geçme imkanı bulacaksınız. Altında ise seçili olan riff’i iyice çalışmak için Riff Repeater’ı başlatabileceksiniz. Daha sonra sırasıyla Set Difficulty ile şarkının zorluk derecesini, Speed ile hızını, Difficulty Repetitions kısmında zorluk derecesinde başarısız olmanız durumunda aynı riff’i ne kadar tekrar edeceğinizi belirliyorsunuz. Burada sıfır sınırsız tekrar oluyor. Level Up kısmı ise bir riff’te başarılı olduğunuzda şarkının seviyesini atlatıp atlatmamak istediğinizi belirttiğiniz seçenek.
Speed Repetitions kısmı Difficulty’nin hız versiyonu. Accelerate ise yine Level Up gibi denediğiniz düşük hızda başarılı olmanız durumunda hızın yükseltilmesine izin verip vermeyeceğinizi belirlediğiniz alan. Auto Continiue kısmı Riff Repeater’daki riff’i başarı ile tamamladığınızda bittiği yerden şarkının kalan kısmına devam edip etmeyeceğinizi belirleyen kısım. Error Tolerance ise oyunun yaptığınız hatay ne kadar göz ardı edeceğini ayarladığınız yer.
Learn A Song kısmı temel olarak bundan ibaret. Burası dediğim gibi Rocksmith’in eğlenceli ve daha çok oyuna yönelik olan kısmı. Lakin her ne kadar çekici olsa da tavsiyem doğrudan buraya girmek yerine önce derslere bir göz atmanız. Zaten oyun size görevler içerisinde daha başında bir şarkı denemenizi istiyor.
Selam Süleyman, grubu yeniden kuruyoruz
Ana menüdeki ikinci kısım Session Mode. Session Mode sizlerin kendi grubunuzu kurup umarsızca çaldığınız ve yaratıcı şeyler ortaya çıkarttığınız bölüm oluyor. Burada geniş varyasyona sahip hazır gruplar olduğu gibi oyundaki pek çok enstrüman seçeneğini kullanarak kendi grubunuzu da oluşturabiliyorsunuz. Ancak size tavsiyem ilk başlarda sevdiğiniz müzik tarzına uygun hazır bir grup ile başlamanız. Menüdeki Root kısmı grubun diğer elemanlarının hangi notadan çalacağını belirtiyor ki burası önemli çünkü kök notanız ne ise diğer enstrümanlar hep ona uygun bir düzende ilerleyecekler. Scale kısmında ise çalacağınız şarkının ölçeğini belirliyorsunuz.
Burada pentatonik gamlardan blues gamına kadar geniş bir seçenek mevcut. Complexity kısmı diğer enstrümanların ne kadar karmaşık ya da basit çalacağını belirleyeceğiniz bir nokta. Tempo, şarkının hızını belirliyor ki bunu şarkı esnasında da değiştirebiliyorsunuz. Groove kısmı diğer enstrümanların çalış stillerini belirleyen başka bir araç. Burada onların rahat bir şekilde mi yoksa bir robot gibi motomot mu çalacağını seçebilirsiniz. Tempo Slew seçeneği ise çalım esnasında sizin çalma şeklinize göre grubun çalma stilini otomatik olarak değiştirip değiştirmemesini belirtiyor. Tempo Slewing açık ise siz çalmadığınız zamanlarda grup da yavaş yavaş müziği azaltıp bir noktadan sonra kesiyor ya da hızlı bir şekilde çaldığınızda daha yoğun çalmaya başlıyorlar. Son seçenek Room ise enstrümanların toplu sesi ile akalakı. Bu bir anlamda çaldığınız alanı ve o alanın size sunduğu akustiği belirtiyor. Stüdyo’da çalıyorsanız daha tok ve temiz bir ses, Venü’de çalıyorsanız daha dağınız bir ses elde edeceksiniz grup olarak.
Ayarlarınızı yapıp Session Mode’a başladığınızda karşınızda yine gitar tellerini karşınızda göreceksiniz. Lakin bu sefer teller üzerindeki dikdötrgenler başta seçtiğiniz kök nota ve gam aralığına göre değişiyor. Oyun sizlere bu notaları kullanarak Session Modu çalmanızı öneriyor bu şekilde daha uyumlu bir ses çıkartabiliyorsunuz, ancak yine de grup sizin. Dilediğiniz gibi davranın. Session Mode’un tek kötü yanı maalesef çaldığınız şarkıları kaydetme gibi bir seçeneğinizin olmaması.
Encore ve diğer bazı şeyler
Menüdeki üçüncü seçenek olan Nonstop Play basitçe oyundaki istediğiniz şarkıları hiç durmadan art arda çalmanızı sağlayan seçenek. Play Time kısmında toplam çalma sürenizi, Song Manager’da çalmak istediğiniz şarkıları ayarlayıp uzun bir süre bu şarkılarla haşır neşir oluyorsunuz.
Ve sıra geldi Rocksmith’i bir simülasyona çeviren Lessons kısmına. Lesson sizlere bir gitar hakkında öğrenmeniz gereken her şeyi seviye seviye, videolarla ve hemen ardından gelen pratiklerle öğretiyor. Bu bölümde gitar askısı takmaktan legato yapmaya, tel değiştirmekten hammer-on, pull off’lara, ayakta ve otururken gitarı nasıl tutacağınızdan Two-hand tapping’e kadar her şeyi sizlere videolu ve dilerseniz altyazılı olarak sunuyor. Bizim için tek kötü yanı diğer Ubisoft oyunlarında da olduğu gibi Türkçe dil desteği eksikliği. Nitekim sadece videoda gösterilenler değil anlatılanlar da bir o kadar önemli. Hatta videoda hiç konuşulmadığı için bazen yazanlar gösterilenlerden daha büyük öneme sahip oluyor.
Toplam 50 adet dersin olduğu bu bölüm demin de dediğim gibi seviyelerden oluşuyor. Yani 50 dersin 50’sinde de tamamen alakasız farklı şeyler öğrenmiyorsunuz. Misal Chords 101 dersinde temel akorları öğrenirken Chords 302’de bare kullanılan akorları öğreniyorsunuz. Lakin size tavsiyem ara ara da olsa buraya uğrayıp bütün dersleri en azından bir kere izlemenizdir.
Her dersin içine girdiğiniz de sizlere en üstte o dersin kaç bölümden oluştuğu her bölümün kısımları ve bu kısımların neresinin video neresinin prtik olduğu gösteriliyor. Bunun yanında tıpkı şarkılarda olduğu gibi o dersi tamamlama yüzdeniz, dersin açıklaması, eğer gitar üzerinde yapılacak bir eğitim ise o eğitim için hazırlanmış pratiğe doğrudan giriş ve o dersten önce hangi dersleri görmeniz gerektiğini belirten bir öncelik listesi bulunuyor.
Biz küçükken konsere değil atariye giderdik
Geldik Rocksmith 2014’ün en garip, en faydalı, ilk intiba kısmında en kötü etkiyi bırakan ancak yaratıcılık konusunda bir sanat eseri olan Guitarcade kısmına. Eğer daha önce hiç Rockmisth oynamamış birisi olarak ilk önce Guitarcade kısmına girerseniz “Bu ne yaa?” deyip çıkarsınız eminim ki, nitekim ben de öyle yaptım ancak sakın ön yargılı olmayın. Guitarcade bir gitar öğrencisinin pratik yapmak adına uğrayabileceği en güzel ve eğlenceli alan oyundaki.
Adından da anlaşılacağı gibi gitar ve arcade’i birleştiren bir bölüm Guitarcade. İçerisinde üç bölüm bulunuyor; Technique Games, Score Attack ve Leaderboard Challenges.
Technique Games zaten işi bitiren kısım. Burada tıpkı 80’lerin atari oyunlarına benzeyen 11 adet oyun sizleri karşılıyor. Grafikler sesler ve oynanış 80’lerden kopup gelme olsa da mantık tamamen farklı. Bu oyunların her birisi sizlere bir gitar tekniğini olabildiğince eğlenceli şekilde pratik etme imkanı sunuyor.
Misal Gone Wailin’! oyununda ses dinamikleri alıştırması yapıyorsunuz. Oyunda tek yapmanız gereken şey balina üzerindeki amcayı yukarı fıratıp aşağıya indirmek ve engellere çarpmadan muzları toplamak. Bunun için ise gitar tellerinden bir tanesini kullanıyorsunuz. Tele ne kadar sert vurursanız balina amcamızı o kadar yükseğe fırlatıyor ve telin titreşim dinamiği (ya da çıkarttığı ses) azaldıkça aşağıya inmeye başlıyor. Ya da Ducks ReDux adlı oyunda size gitara bakmadan perde ve tellerin yerleri öğretilmeye çalışıyor, Nina Slide N sizlere slide yaparken gitara bakmadan hangi perdede başlayıp hangisinde durmanız gerekdiği gösteriyor. Bu ve bunun gibi bir çok oyun sayesinde kısa zaman içinde Learn A Song kısmında sizden dördüncü telin sekizinci perdesine basmanız istediğinde gitara bakmadan basabileceksiniz.
Bölümdeki diğer kısım olan Score Attack ise şarkı kısmında size bahsettiğim Score Attack’ın aynısı. Sadece burada Learn A Song kısmında bulunan bütün şarkıları bir arada görüp puan toplamak için yarışıyorsunuz. Son kısım olan Leaderboard Challenge ise bütün dünyadaki Rocksmith 2014 oynayanların birbirleri ile yarıştığı ve oyundaki şarkılar üzerinden challenge’lar yaptığı bir alan.
Pahalı iş bu gitar olayı
Son olarak bahsedeceğim kısım ise Tone Designer. Yine görevlerle burada epey vakit geçireceksiniz.
Tone Designer aslında Seassion Mode ile ortak çalışan bir alan. Burada gitarınıza oldukça geniş seçenekler bulunan alet edevatlar ile yeni tonlar uygulayabileceksiniz. Kısacası binlerce dolar verip elde edebilceğiniz amfi, pedal gibi aletlere buradan ulaşabilceksiniz.
Görevleri tamamladıkça burada yeni cihazlar da açılacak ki normal hali bile oldukça geniş bir yapıya sahip.
Tellerimden düşen nota parçacıkları ya da Kanuni’nin veda busesi
Sizlere elimden geldiğince bu muazzam oyundaki bütün her şeyi anlatmaya çalıştım. Elbette buna rağmen hala burada bulamayacağınız, benim gözümden kaçmış ya da görmeden anlayamayacağınız yerler olacaktır. Fakat bu kadarlık bilgi en azından sizin rahat bir başlangıç yapmanızı sağlar.
İki senedir gitarını kılıfından çıkartmayan birisi olarak Rocksmith bana o gitarı yerinden çıkartıp üstüne bir de 80 TL’lik masraf yaptırdıysa (teldi, sap ayarıydı tutuyor baya bu işler) bu oyun amacına ulaşmış demektir. Ciddi anlamda oynayana kadar Rocksmith’i sadece “gerçek gitar kullanabildiğin müzik oyunu” olarak düşünüyordum ancak şu anda yılın oyunları kısmında inanın benim tek adayım olur (anlet sırasında ülkemizde satılmadığı için Rocksmith 2014’ü dahil etmemiştik). Rocksmith 2014, 2013 yılında çıkmış ve gerek konsept gerek mantık olarak diğer oyunlardan farklı geliştirilmiş ancak bir yandan da zevkinden ödün verilmemiş bir yapım olmuş. Tamam etrafta GTA V veya The Last of Us gibi oyunlar var nacak Rocksmith’in yapısı oldukça değişik olduğundan benim gözümde öne fırladı.
Elbette bazı eksileri, “burası olmamış” ya da “şöyle olsa daha iyi olurmuş” diyebileceğiniz kısımları mevcut ancak bunların çoğu oyunun mantığından dolayı zorunlu olan eksiler.
Her şeyden önce Roksmith’in gerçek gitar kullanması fiyat açısından oldukça büyük bir eksi. Nitekim elinizde bir elektro gitar yoksa (denemedim ancak jack girişli akustik gitarda elektro kadar verim alabileceğinizi düşünmüyorum) oyunu oynamak için mecburen ya bir gitar alacaksınız ya da içerisinde başlangıç için oldukça uygun Epiphone gitarın bulunduğu bundle’ı alacaksınız. Elinizde gitarınız olsa dahi yine masrafınız bitmiyor nitekim bu sefer de sadece oyunu aldığınızda kablonuz olmayacak ve yine oyanaymayacaksınız. Kablonun şu anda Türkiye’de tek olarak satılmadığını da düşünürsek Avrupa’daki tanıdıklarınızı şimdiden arayın derim.
Bir diğer kısım ise her ne kadar oyun içinde 56 şarkı olsa da bazıları sizin tazrınız olmadığı için neredeyse hiç çalmıyorsunuz. Elinizde kalan şarkılar da bir süre sonra baymaya başlıyor ve doğal olarak yeni şarkı arayışına giriyorsunuz. Şarkılar Steam’de de kendi mağazasında da 2.99 dolar. Steam’de 20 küsür şarkı mevcut, kendi mağazasında 202 şarkı var. Yani tüm şarkıları alacak olsanız 50 dolara yakın bir para harcamanız gerekecek.
Bir de veda etmeden önce önemli bir hatırlatma yapayım. Bu özellikle benim gibi gitarını uzun süredir kullanmayanlar için geçerli bir durum. Oyunu açıp bir şarkı çalmaya niyetlendiğinizde Rocksmith 2014 sizlere “Rocksmith kablonuz bağlı değil” hatası verebilir. Ne kablonuzda ne de PC ya da konsolunuzun USB girişlerinde bir sorun olmamasına rağmen bu tarz bir hata veriyorsa o zaman gitarınızdaki (mevcut olan modellerde) 9 voltuluk piliniz bitmiştir. Bunu göz önünde bulundurmayı da unutmayın. Tek yapmanız gereken gitarınızn arkasındaki paneli bir tornavida ile açıp buradaki pili değiştirmek.
Artık sonlara gelirsek Rocksmith 2014 için bu saatten sonra ne diyeceğimi anlamışsınızdır muhtemelen. Fiyat ve yan ürünlerinin pahalılığı haricinde (sonuçta Guitar Hero’nun plastik gitarından daha pahalı gerçek gitar) Rocksmith 2014, gitar çalmayı öğrenmek isteyen, bilip de geliştirmeyi aamçalayan veya sıkı bir gitarist olmasına rağmen bir stüdyoda grupla çalmaya fırsat bulamayanlar için mükemmel bir seçim olacaktır. Oyunun tüm platformlara çıkması da cabası.
Bunu söyleyeceğimi hiç tahmin etmezdim ancak “Helal olsun Ubisoft”
