Sam & Max Episode 4
Açıkçası Sam ve Max’i öyle eskiden filan pek bilmezdim. Hatta daha önceki
oyunlarını bile sonradan keşfedip oynama imkanım olmuştu. Bu konuda itiraf
ediyorum, Sam ve Max’le tanışmam geç oldu. Ama onlarla geç tanışmam gene de,
sevmemem anlamına veya beni eğlendirmedikleri anlamına gelmesin. Kendim yüzüne
ve farklı oyunlar dadanmışken, sonradan bu sevimli matrak ikiliye el atmıştım.
Sadece Sam ve Max değil, Lucas Art’tan zamanında neler çıkmıştı. Aslında bir ara
Lucas Art altın bir devir yaşatmıştı. Gelen oyunlar cidden harika ve macera
türünde birçok klasik çıkmıştı bu sıralarda. Bu başarıların arkasından böylesi
oyunları pek göremez olduk. Gerçi o sıralarda ben, Sam ve Max dahil Lucas Art’ın diğer oyunlarına dokunmamıştım bile. Sonradan tanıştım birçoğuyla. Çılgın ikilinin maceralarını sevmiştim, ama yaptığım
araştırmada oyunun yeniden yapılırken rafa kaldırıldığı ortaya çıkıyordu. Tabii
ki geç tanışıp, sevdiğiniz ve devamını tırım tırım aradığınız bir oyunu
istersiniz. Bende çok istedim, ama sonuçta imdadıma Telltale Games yetişti. İyi
ki de yetişti diyorum, cidden Sam ve Max’in tadını alınca yeni oyunlarını çok
istedim.
Dizi furyası
Son dönem oyunlarında moda olan bir akım var; bölüm olarak yayınlanma. İlk
olarak ben şahsen Sin Episodes’la tanıdım bu kervanlar zincirini. Hatta Sin’de
en güzel yerinde bitti oyun, ikinci bölümünü bekledim ama daha yok ortalıklarda.
Devam edecek olursak, Sam ve Max de bu bölüm bölüm yapılma modasına ayak
uydurmuş durumdalar. Bir, iki, üç derken sonunda dördüncü bölüme gelebildik.
Dördüncü bölümün adı “Sam & Max Episode 4: Abe Lincoln Must Die” olarak
adlandırılmış. Yine oldukça ve komik bir bölüm olmuş ki, zaten daha her şey
senaryodan kendini belli ediyor. Amerikan başkanı deliriyor ve sürekli yasalar
çıkartmaya başlıyor. Oldukça garip olan bu yasalar karşısında tabii ki çoğu kişi
mağdur kalıyor. Yasaklar vs… derken bu durumu çözmek için dedektiflerimiz iş
başına geçiyor. Böylece Sam ve Max için yeni bir macera başlıyor.
Komedi atmosfer
Daha ilk dakikalardan itibaren yapım kendini belli ediyor. Ancak bazı ilkler
kendini oyunda belli etmiş. Bunların en başında artık eskisi gibi çizgisel bir
yol durumu gözetilmiyor. Bulmacalarda artık eskisi gibi belli bir düzen şeklinde
takip etmeyebiliyoruz. Eski bölümler ele alındığında bu seri için yeni bir
özellik olarak ortaya çıkıyor. Yani belirli bir düzen yok. Bulmacalar aslında
genel olarak önceki bölümlerdeki gibiler. Eğer önceki bölümleri de oynamışsanız,
hatta iyi bir macera oyuncusuysanız bulmacalar bazı açılardan kolay gelebilir.
Genel olarak bulmacalarda son aldığınız bir şeyi, hemen sonra yer alan başka bir
şeyde kullanmaktan geçiyor. Zaten mantığı hemen kapacaksınız. Nerede işe
yarıyor, hemen sonraki hedef vs… derken bulmacaların mekaniklerini çözüyorsunuz.
Bulmacalara göre oyundaki ilerleyişte şekilleniyor. Yine önceki bölümlerdekine
değişik bir başlangıcımız var. Hatırlarsanız hep oyuna ofisimizde başlardık. Ama
bu sefer onun yerine Beyaz Saray’da yer alıyoruz ve oyuna burada başlıyoruz. Bu
önceki bölümlerdeki ezbere ofis başlangıcı yapısı ele alınırsa, oldukça
renklendirici bir özellik olmuş. Fakat oyunda ofise sürekli gidip gel
yapacaksınız ki, demin belirttiğim gibi bulmacaların etkisi bu konuda en büyük.
Bulmacaların işleyişine göre oradan buraya yolculuk edip duruyoruz. Bu durum ilk
zamanlar çekilir olsa da, bir süre sonra şahsen biraz sıktı beni. Aslında bu
işleyiş için daha değişiklikler yapılabilir. Aslında dördüncü oyuna şöyle bir
bakarsam, diğer bölümler yanında oldukça yenilikçi olmuş.
Kaliteden ödün yok
Genel olarak grafikler aynı. Hatta böylesi bir macera oyunu için oldukça hoş.
Önceki bölümlerdekiyle herhangi bir fark göremedim şahsen. Komik olan atmosferi
çizmekte başarılı görüntüler var. Zaten oyunun çizgi film havası ekrana güzelce
yansıtılıyor. Baş karakterlerimiz Sam ve Max başrolde diğerlerine göre daha ön
plana çıkıyorlar. Şahsen diğer modellere göre daha başarılı buldum ben.
Ses konusunda yapımcılar yine iyi iş çıkartmış. Önceki bölümlerde en çok
seslendirmeleri ve o komik diyaloglara biterdim. Yine aynı şekilde hepsi tam gaz
devam ediyor. İnce esprilerle gülme krizine girebilirsiniz. Seslendirmeler
konusunda hiçbir şekilde lafım yok. Kaliteli ve akıcı bir şekilde. Aslında
toptan olarak teknik yönden Sam & Max Episode 4: Abe Lincoln Must Die’a
bakarsam, önceki oyunlarla herhangi artısı yok. Aynı kaliteyi koruyor ve güzel
bir şekilde devam ettiriyor.
Yeniliklerle daha farklı bir Sam ve Max
Genel olarak Sam ve Max’in son bölümü süper olmuş. Komedi senaryo, diyaloglar ve
grafikler başarılı. Hatta yapılan bir iki yenilik oyuna daha çok hava vermiş.
Aslında bu yenilikler baz alınırsa, diğer bölümlerde oyunda başka değişiklikler
görebiliriz gibi duruyor. Benim gibi bu deli ikiliyi seviyorsanız
beğeneceksinizdir. İyi oyunlar.