Korku ve gerilim türü hoşuma gidiyor. Kitaplardan, dizilere, oyunlara, hatta filmlere kadar… 2004’te vizyona giren Saw filminden etkilenmiştim. Karanlık atmosferi, olayların gelişimi, Jigsaw’ın tuzakları ve müthiş finaliyle bir başyapıttı. Filmle birlikte sinema dünyası ünlü Jigsaw karakteriyle tanıştı. Yapımın ardından gelen devam filmleri, her ne kadar birincisi kadar çok başarılı olmasa da, “Saw” ismi artık adını beyaz perdeye yazdırdı. Şimdi gelelim madalyonun öteki tarafına. Sinema dünyasında başarılı olan her yapıt, bir süre sonra oyun olarak karşımıza gelebiliyor. İşte Saw’ın dijital platformdaki hikayesi de bu şekilde başladı…
Kör testere
Şu zamana kadar birçok film (Artık buna diziler de dahil oldu) oyunuyla karşı karşıya kaldık. Tabii ki çoğu da başarısız oldu. Saw’ın geleceği nasıl olacak? Şimdilik ufak bir ön yargı var, ama gene de içinde güzel bir potansiyel bulunduruyor diyebiliriz. 2008’in başlarında Saw’ın geliştirildiği Brash Entertainment tarafından duyurulmuştu, hatta bir tane de tanıtım videosu gösterilmişti. Tabii ki benim gibi çoğu kişi heyecanlandı, kafalarda hemen soru işaretleri oluştu; ancak yapım daha yeni açıklanmış ve daha herhangi bir ayrıntılı bilgi de verilmemişti. Bundan sonra ise bir daha ses seda çıkmadı, hatta proje hakkında iptal oldu söylentileri bile çıktı. Aradan geçen zaman içinde Saw’ın haklarını elinde bulunduran Brash Entertainment iflas etti. Öksüz kalan projeye Konami sahip çıktı, geliştirmesini de Zombie Studios’a bıraktı. Bundan sonra da zaten detaylar, oynanış videoları ve ekran görüntüleriyle birlikte, oyun kendini gösterdi.
Kısacası aslında Saw, Konami sayesinden ipten döndü. Halen yapım aşamasında olan proje hakkında birçok ayrıntı, E3 ile birlikte ortaya çıktı. Oyun konu olarak birinci ve ikinci film arasında geçiyor. Gene filmden tanıdığımız ve ünlü aktör Danny Glover tarafından canlandırılan, Dedektif David Tapp karakterini yönetiyoruz. İlk Saw’ın sonunda başlayan yapımda, Tapp göğsünden vurulmuş ve ilginç bir şekilde tedavi olmuş halde, kendini terk edilmiş bir akıl hastanesinde buluyor. Bundan sonrasında olaylar gelişiyor.
Tuzakların kralı
Saw’ın oynanışı, Silent Hill ve gene benzer Survivor-Horror tarzındaki yapımlara benziyor. TPS kamera açısını kullanan oyunda, macera, korku ve yeri geldiğinde işleyen aksiyon öğeleri bir potada eritilmiş. Jigsaw’ın akıl almaz tuzaklarını çözmeye çalışırken, diğer kurbanlara yardım etmeye ve hayatta kalmaya çabalayacağız. Tabii ki bunu yapması, söylemesi kadar da kolay olmayacak; çünkü karşımızda ilginç ve zor tuzaklar hazırlayan bir katil var.
Tuzaklar aynı filmlerdeki gibi olacak. Bir kurbanın kafasındaki zaman ayarlı tuzak başlığın kilidini veya ana koridorun kapısını açmak için herhangi bir anahtarı; bir tuvaletin veya bir cesedin içinde arayacağız. Bu gibi durumlarda ise devreye “Pain Meter – Acı Metre” girecek. Mesela cesedin karnından anahtarı almamız gerekecek, fakat cesedin içi cam kırıklarıyla dolu. Elimizi karna soktuğumuzda, ekran röntgen ışığıyla görünecek ve sarı bir bar olarak Pain Meter belirecek. Anahtarı almaya çalışırken, elimizi kesen cam parçalarından dolayı bu bar dolacak ve sağlığımız da buna bağlı olarak da azalacak.
Jigsaw’ın tuzaklarını çözmek için, birbirine bağlı birkaç mekaniği kullanmamız gerekecek. Yani anahtarı al, aç gibi kolay olmayacak. Farklı başka nesneleri toplayıp, bunları kullanmamız gerekecek. Hatta çözümlere ulaşmak için belli bir zamanımızın olacağını tahmin etmek de güç değil. Sonuçta tuzakların aktif olması için belli bir süresi olacak, yani zamanımız kısıtlı da olabilir. Yeri geldiğinde bubi tuzaklarına da denk geleceğiz. Bir kapıyı açtığımızda, kafamıza bir çifteli yukardan ateş edebilir ki, zaten bu tuzak, yayınlanan videolarda da yer alıyor. Bu yüzden attığımız adımlara dikkat etmemiz gerek.
Farklı kısımlar
Filmlerdeki gibi çevremizde Jigsaw’ın ipucu notlarına, ses kayıtlarına rastlayacağız. Bunlar çözüme ulaşmamız için bizlere yol gösterecek. Hatta bu kayıtların tüm hepsi Jigsaw ile alakalı olmayacak. Yapımdaki arka plan hikayeleri, hastanede yaşananlarla ilgili farklı öyküleri bunlardan öğrenebileceğiz. BioShock’ta ilerledikçe ses kayıtlarından kişilerin kendi hikayelerini öğrenmiştik. Saw’da da buna rast geleceğiz. Oyundaki yapacaklarımız, olanlar ve diğer detaylar günlüğümüze kaydedilecek.Saw’da hayatta kalmak, macera, korku ve gerilim kısmı daha ağır basıyor, ancak yeri geldiğinde dövüşmek ve aksiyona girmek zorunda kalacağız. Jigsaw’ın diğer kurbanları yaşamak, kendi üstlerinde Jigsaw’ın oynadığı oyundaki rolünü bitirmek ve içinde bulunduğu tuzaktan kurtulmak için bize saldırabilecek. Bu gibi durumlar için karakterimizin hafif ve ağır olmak üzere üç farklı atağı var, ayrıca savunma için blok da koyabilecek. Buna artı olarak karşı atak da yapacak. Mesela çevrede bulduğumuz bir demir çubuğu silah olarak kullanabileceğiz. Bir değneği, rakiplerimize savurabileceğiz. Karakterimiz etrafta bulduğu sağlık paketlerini kullanarak, canını yükseltecek. Bu arada hep etrafta bir şeyler buluyoruz, ancak tüm yerler bize açık değil, kilitli ve her daim anahtar da yok. Bunun için biraz çilingir özelliğimizi kullanmamız lazım. Kilitli bazı dolap ve kapılar var, bunları maymunculukla açmamız gerekecek. Böyle hallerde karşımıza kilit mekanizması gelecek. Mini bir oyun olan bu durumlarda, kilidi açmaya çalışacağız.
Sadece tek kişi değil
Gelelim Saw’ın vurucu kısımlarından birine. Herkes oyunun sadece “Single player” olacağını sanabilir, ancak böyle değil; çünkü yapım multiplayer özelliği de barındıracak. Tam olarak online mod için bilgi verilmese de, takım çalışması yaparak, Jigsaw’ın tuzaklarından kurtulmaya ve hep beraber hayatta kalmaya çalışacağız. Xbox Live ve PSN üstünden online mod desteklenecek, büyük ihtimal PC’de de olacaktır. Çoklu oyuncu modu için “Her şey bir test, her şey bir ipucu” deniliyor.
Piyasadaki birçok oyunda kullanılan Unreal 3 grafik motorunu tanımayan kalmadı. Saw da artık iyice aşina olduğumuz bu motorla geliştiriliyor. Genel olarak yayınlanan ekran görüntüleri ve videolar, grafiklerin tatmin edici seviyede olduğunu ve Saw filmlerinden gördüğümüz karanlık atmosferi ekrana yansıtabildiğini gösteriyor. Zaten renk paleti, sürekli iç karartıcı halde ki, öyle de olması gerekiyor. Sesler konusunda ise yapımcıların iyi çalıştığı söylenebilir, hatta filmlerde Jigsaw’a hayat veren Tobin Bell, gene oyunda da Jigsaw’ı seslendiriyor. Fakat David Tapp ve diğer karakterleri ise kimler seslendirecek belli değil.
Genel olarak toparlarsak, Saw’ın oyunu, söylenenler ve gösterilenler nezdinde umut vadediyor. PC, X360 ve PS3 için geliştirilen projenin, Saw VI’nın gösterime gireceği Ekim ayında yayınlanması bekleniyor. Sanal ortamda Jigsaw ile tanışmamıza az kaldı diyebiliriz.
