Eğer gerçekten çok boş vaktiniz varsa ve sıkıntıdan en ucube oyunları bile
oynamaya razı oluyorsanız size Sector of Death’ i şiddetle öneririm. Bu kadar
anlamsız ve sıkıcı bir oyunu herhalde ancak bizim oyunu piyasasında bulabiliriz.
Oyunun hikayesi ise kısaca şöyle; farz edelim ki bizler 3 tane Azerbeycan’ lı
arkadaşız. Oturup, “acaba insanlığa nasıl hizmet edebiliriz?” diyoruz ve birden
karar verip SoD’ u yazıyoruz. Evet oyunu 3 tane Azeri arkadaş yazmış ve BEV adı
da nickname’ lerinin bazı harflerinden oluşuyor. Aslında SoD için tam bir oyun
demek yanlış olur. Şirketin sitesinde de belirtildiği SoD, aslen 3D grafikeri ve
programcı olan bu üç arkadaşın kendilerini ispat etmek için oluşturdukları bir
çalışma. Hatırlayacağınız gibi ilk çıkan Serious Sam’ de sadece grafik motorunun
pazarlanması için çıkarılan bir oyundu. Ancak daha özen gösterilerek yapılmıştı
ve o nedenle tuttu. SoD’ da bu tarz bir oyun gibi gözüküyor. Ama bu haliyle
pazarlanması imkansız.
Oyun Delta Force’ un ve Counter Strike’ ın bir karışımı gibi. Oyunda bir özel
tim askeriyiz ve amacımız bize verilen uyuşturucu kaçakçılarını öldür veya üssü
koru gibisinden görevleri yapmak. Ortada dolanan askerler, binalar, kuleler,
araçlar Delta Force’ un aynısı. Hatta BEV-TEAM işi birazcık daha geliştirip
Delta Force’ dakinden biraz daha güzel araç modellemeleri yapmış. Oyunda
herhangi bir silah seçme durumumuz yok. Sadece bıçak, tabanca, M4 makineli tüfek
ve el bombası kullanabiliyoruz. Oynama tuşlarını da değiştiremiyoruz. Sadece
WASD kombinasyonu ve eğilme, zıplama, use tuşları var. Reload tuşu bile yok. Bu
arada unutmadan söyleyeyim, günümüz oyunlarının ortak özelliği olan save/load
olgusu galiba SoD yapımcıları tarafından bilinmiyor. Eğer ölürseniz oyuna ta en
baştan başlıyorsunuz. Silah Counter Strike’ tan, ekrandaki bilgi barı da,
askerler de Delta Force’ dan copy-paste . Düşmanlar kolayca ölüyorlar ancak
size de ölmeden önce bayağı zarar verebiliyorlar. Cephane ve sağlık almak için
haritaya saklanmış olan 2 adet kutuyu kullanıyoruz. Ama oyunda haritayı
göremiyoruz. Sadece salak salak dolanarak ortamı anlamaya çalışıyoruz. Pusula
veya düşmanların yerini gösteren bir şey bile konulmamış.
Yapay zeka pek iyi değil. Düşmanlar sadece deli gibi ateş ederek üstünüze
geliyor veya etrafta aptal aptal dolanıyorlar. Mesela bir evin içine girdiyseniz
içeri girmeyi filan akıllarının ucundan bile geçirdikleri yok. Ee canları tatlı
tabii.Sıkı bir oyuncunun zorlanacağını (daha doğrusu bu oyuna vakit ayıracağını)
hiç sanmıyorum. Başka da söyleyecek bir şey de bulamıyorum. Olayımız sadece
vur-öldür.
Biraz da grafik ve seslerden bahsedeyim. Araç modellemelerinin idare eder
olduğunu söylemiştim. Ama BEV-TEAM bütün bunu yaparken de maalesef diğer
grafikleri atlamış. Grafik ayar kısmında yalnızca belli başlı değişiklikleri
(kan efekti,model/object detail vb.) açıp kapayabiliyoruz. Sıkı durun asıl bomba
ise şu; oyunu ancak 800×600 dpi çözünürlükte oynanabiliyor. Başka bir çözünürlük
yok. Oyunda dağlar, binalar, bulutlar, zemin ve adamlar çok kötü yapılmış. Bazen
çok acayip grafik bozulmaları meydana geliyor. Mesela bir bakıyorsunuz kamyon
burnunuzun dibinde ama bir adım geri çekilip bakınca kamyon yerinde dağlar var.
Oyundaki askerler sanki kayarak ilerleyen birer odun parçası ve çok rahat bir
şekilde içimizden geçebiliyor veya bir anda kaybolabiliyorlar. Grafik
problemleri silahlar içinde geçerli. Silahın namlusunu her an birinin karnına,
duvarlara veya yolda duran beton blokların içine sokabilirsiniz. Duvarların
arkasından vurma/vurulma, el bombası atma veya durup dururken kilitlenip
hareketsiz kalma olaylarından bahsetmek bile gereksiz. Grafik anlamda oyun tam
bir hasta adam.
Sesler ise çok kötü. Sadece tatatata sesinin değişik versiyonları kullanılmış
ve ateş ettikten ancak bir saniye sonra silahın sesini duyabiliyorsunuz. O da
eğer ses tam olarak çıkarsa. Patlama sesleri kötü. El bombası veya roket
patlamaları aynı ve bum diye bir ses! Oyunda herhangi bir ses ayar kısmı yok.
Yalnızca sesi ve müziği açıp kapatabiliyoruz. İşte hepsi bu.
Aa bakıyorum da 6 paragraf olmuş. Zannedersem bu kadarı hem size hem bana
yeter de artar bile. Bence akıllara zarar bir oyun olan SoD’ u alacağınıza, o
parayı gidip herhangi bir hayır kurumuna bağışlamanız size ahirette daha yararlı
olur. Size bu oyundan uzak durmanızı ama buna rağmen de eğer herhangi bir yerde
görürseniz hemen o ortamı terketmenizi öneririm. Yapacağınız daha önemli işler
ve oynayacağınız daha güzel oyunlar mutlaka vardır.
