Oyun İncelemeleri

Serious Sam 2

Serious Sam’in ilk oyununda aklımda kalanlar neler? Düşünüyorum da grafikler,
sesler, komik yaratık tasarımları ve basit oynanış, bunlar şimdi aklıma
gelenler. O zamanlar için gayet başarılı zevkli bir oyundu. Belli bir süre sonra
insanı yorsa bile, gene de zaman geçirtmek için birebir yapımdı. Serious Engine
ise başka oyunların yapımında da kullanılarak, yapımcılarına iyi bir ticari kar
sağladı. Aradan zaman geçti ve oyunun ikincisi duyruldu. Gelen ilk ekran
görüntüleri kafamın tavana çarpmasına sebebiyet verdi. Videoları yayınlandı,
demo versiyonu çıktı derken, zaman aktı geçti ve kendisi bilgisayarıma konuk
oldu.

İskelet

İlk oyunda yaratıkları bir güzel temizlemiş ve Dünya’yı kurtarmıştık. Bu
yaptıklarımız ile yüksek bir konseyin ilgisini çekiyoruz. Bizden bir meteorun
dağılmış parçalarını bulmamızı istiyorlar. Bu parçalarda ayrı ayrı gezegenlere
dağılmış durumda. Olayları bizlere iyice anlattıktan sonra, tünelden geçip ilk
gezegende yere çakılmamız ile maceraya başlıyoruz. Ara sinematikleri izleyin,
hem konuyu anlatıyor hem de komikler.

Oyunun hiç şüphesiz en iyi yanı grafik motoru. İlk Sam’de olduğu gibi
devamındaki yapımda da Serious Engine (bu sefer 2) harika işler çıkarıyor. Çoğu
bölümü orman, çöl vb… açık alanlarda geçen oyunun motoru bu yerlerin
çizilmesinde çok başarılı. Yapımın içinde ufuk çizgisine doğru bakarsanız,
uzaktaki şekillerin bile gayet başarılı çizildiğini görebilirsiniz. Bunlar
dışında ışıklandırma efektleri de hoşuma gitti. Işık yansımaları veya güneş
ışıklarının yeri geldiğinde yüzünüze vurma efekti gibi başarılı işler ortaya
çıkıyor. Serious Engine 2’nin sayesinde rengarenk grafikler yer alıyor. İlk
bölümde sadece şöyle bir durup etrafınıza bakın ve cıvıl cıvıl olan grafikleri
seyredin. Yüksek bir yerden aşağı doğru bir göz atın. Ormanın yeşilliği,
gökyüzünün maviliği, güneşin ışıltısı kendinizi tropik bir cennette
bulabilirsiniz. Açık alanlar gibi kapalı mekanlar da detaylı bir şekilde
karşınıza geliyor. Her iki durumda da grafik motoru çok başarılı. Modellemeler
konusunda da bir hayli marifetli. Düşman modellemeleri olsun veya çevrenizin
modellenmesi olsun, bu konuda takdir ettim. Serious Engine 2’nin problem
sayılabilecek tek kötü yanı, yüksek sistem istemesi olabilir. Grafiklerin
kalitesini yine oyun içinde hiç bozmadan oynamak için iyi bir sisteme sahip
olmanız gerekiyor. Ayarlar kısmından bazı değişiklikler yaparak, görüntü
kalitesini düşürüp oynamak isterseniz bile, grafikler çok kötü olmuyor. Ancak
bir çok başarılı efekti ve motorun asıl marifetlerini göremiyorsunuz.

Grafik motorunun başarısı, aynı şekilde fizik modellemesinde de sürüyor. Bir
kutuya ateş ettiğiniz zaman kutu yerinden oynuyor veya düşmanınız ateş etmeniz
sonucu, tepki olarak geriye doğru fırlıyor. Bunlar gerçekten de başarılı bir
şekilde yapılıyor. Çevrenizde bulunan ağaçlara ateş ederek onları
kırabiliyorsunuz. Bir dakika önce harika bir ağaçlık çatışmadan sonra kurak bir
çayırlığa dönüşebiliyor. Bu oyunda en çok hoşuma giden taraflardan biri oldu.
Fizik modellemesi sonucu oluşan ufak tefek bulmacalar da var. Kapıyı açmak için
bir mekanizmanın üstünde durmanız gerekiyor, ama üstünden çekilince kapı
kapanıyor ve siz yetişemiyorsunuz. Kenarda bulunan bir kutuyu alıp oraya
koyuyorsunuz ve kapı açılıyor. Bunlar fizik motorunun yer alması ile oluşan
basit bulmacalar. Yeri geldiği zaman patlayan bir varili kalabalık bir düşman
grubu üstüne atıp, onu patlatabiliyorsunuz. Böylece birden fazla düşmandan aynı
anda kurtulabiliyorsunuz. Fizik modellemesi ile bunun gibi çeşitli yöntemleri
kullanabiliyorsunuz. Ancak bunlar ile de sınırlı kalmamış. Mesela basketbol
topunu alıp potadan içeri sokmaya çalışmak veya futbol topu ile maç yapmak gibi
ilginç aktiviteler de bulunuyor. Bunların hepsi fizik moturu sayesinde oluyor.Sesler konusunda genel olarak Serious Sam 2 başarılı denilebilir.
Düşmanlarınızın sesleri bazı zamanlar kafanızı şişirse de (Bomba kafalı patlayan
düşmanlarınızın nidaları buna örnek verilebilir) yinede tam uymuş durumdalar.
Silah efektleri beğendiğim asıl yer oldu. İki ayrı pompalının seslerinin
birbirinden nasıl farklı olduğunu iyice anlıyabiliyorsunuz. Sinematiklerde ve
oyun içinde geçen seslendirmeler basit kalmış. Sanki bir anda üstünden öyle
geçilip gidilmiş gibi izlenim bırakıyor. Bu konuda benim pek hoşuma gitmedi. Ara
sinematikler görüntü olarak başarılı olmasına rağmen, ses konusunda o kadar iyi
değiller.

Kas Sistemi

Oyunun iskeletinden bahsederken, onu saran kas sistemini geçmek asla olmaz.
Sonuçta bir bütünü oluşturan parçalar. Serious Sam 2’nin grafikleri, fizik
modellemesi ve sesleri başarılı olsa da oynanış açısından yine aynı. Yapmanız
gereken bir bölümde karşınıza gelen bir düzine veya onun katları şeklinde olan
düşmanları yok etmek. Belli sayıda düşmanı öldürünce diğer bölüme
geçebiliyorsunuz. İlk oyunda bize zevkli gelen bu oynanış açıkcası beni ikinci
oyunda çabucak yordu. Serious Sam 1’in başında daha uzun zaman kalabilirken
ikinci yapımda bazı zamanlar ara vermek zorunda kaldım. İlk oyuna göre daha
hızlı ve daha dinamik olması da, etkileyen faktörlerden biri. Oynanışın yanında
eğlenceli araç kullanma özelliği mevcut. Bir hava aracına binerek, dev
örümcekler ile kapışabiliyorsunuz veya ufak bir dinazora binip, açık alanlarda
tur atabiliyorsunuz. Oyun boyunca görevlerde kullanabileceğiniz, farklı, ilginç
araçlar bulunuyor. Bunlar oynanışı bir parça rahatlatıyor.

Silahlarımız yine çok çeşitli olarak yer alıyor. Gülle taşıyan patlayıcı uçan
papağanlardan, lazer silahlarına kadar çok ilginç ve sayıca fazla silahlarımız
bulunuyor. Bu oynanışı biraz daha eğlenceli kılan faktörlerden biri. Her silahın
kullanımı oldukça zevkli, ama benim favorim pompalı oldu.

Çevrede silahlarınız için cephane, armor, sağlık paketleri vb… materyaller
çıkıyor. Bunlar düşmanlarınızdan da düşebiliyor. İlk oyundaki Serious Bomb
ikinci oyunda da bulunuyor. Düşmanlarınızı tek bir atışta öldürmenizi sağlayacak
bonuslar da yapımda mevcut.

Serious Sam 2’de bölüm başlarında otomatik save oluyor. Siz de isterseniz Quick
Save veya normal olarak oyununuzu kayıt edebiliyorsunuz. Kayıtlar dışında bir de
haklarınız yer alıyor. Super Mario’da yer aldığı gibi Serious Sam 2’de de böyle
bir uygulama var. Bu kayıt etmeyi unutan oyuncular için iyi bir uygulama.
Öldüğünüz zaman sizi yaptığınız görevin belli olan bir yerinde spawn ediyor.
Oyun içinde öldürdüğünüz yaratıklardan ve çevrede topladığınız paralardan puan
kazanıyorsunuz. Bu puanlar oyun sonunda skor tablosuna yansıyor. Bunların
dışında kazandığınız puanlar ile hak kazanabiliyorsunuz. Hak kazandığınız zaman
Extra Life olarak ekranda yazı çıkıyor.

Sinir Sistemi

Multiplayer mod’u, oyunun hep aynı giden atmosferini biraz değiştirmek için iyi
geliyor. Arkadaşlarınız ile kapışamadığınız çoklu mod’da Single Player
görevlerini beraber yapabiliyoruz (İsteyen olursa Friendly Fire seçeneğini açıp
Co – op modunda arkadaşlarınıza ateş edebilirsiniz). Aynı anda 16 kişinin
oynayabileceği bölümde oyuncu sayısına göre düşman sayısı da artıyor.

Serious Sam 2, zaman geçirmek ve biraz gülmek için iyi bir yapım. Eski formül
burada tutmuyor, hatta bazı yerlerde insanı sıkabiliyor. Ben ilk oyundan aldığım
zevki ikincisinde bulamadım. Zaten ikinci yapımlar hep ilklerin gölgesinde
kalıyor. Grafik motorunun bir çok yeni oyuna imza atacağını ve iş yapacağını
düşündüğüm Serious Sam 2 için söylenecek başka bir şey kalmadı. FPS hastalarına
ve bol bol yaratık kesmek isteyenlere bu oyunu tavsiye ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu