Settlers 7: Paths to a Kingdom
Evvel zaman içinde, uzaklarda bir yerlerde, şirin mi şirin insanlardan oluşan
bir köy varmış. Köydeki herkes son derece çalışkan ve birbirlerine yürekten
bağlılarmış. Arı misali, hiçkimse boş durmazmış. Kimisi madencilikle, kimisi
avcılıkla uğraşırmış. Yeri geldiği zaman eğlenmesini de çok iyi bilirlermiş.
Kendi ürettikleri biraları mideye indirirken, eğlencenin de dibine vururlarmış.
Bunların dışında, mangal gibi de yüreğe sahiplermiş. Gerektiğinde silahlarını
kuşanıp, köylerini korumak için herşeyi yaparlarmış. Onlar, yılların
eskitemediği minik kahramanlarımız, Settlers.
Settlers’ın 7. harikası
Settlers ilk olarak 1993’te Amiga’larda görücüye çıkmış, büyük sempati
uyandırmıştı. Benim kişisel olarak Settlers ile ilk tanışmam 3.’sü ile oldu.
Renkli grafikleri ve keyifli oynanışı ile beni de kendisine hayran bırakmıştı.
Özellikle binaların mantık çerçevesi içerisinde inşa edilmesi ve hepsinin
birbirleriyle bağlantılarının olması, stratejiyi çok keyifli kılıyordu.
Kazandığı sempatiyle birlikte serinin ardı arkası kesilmedi ve yedinci oyuna
kadar ulaştı. Settlers’ın dünya çapında ciddi anlamda hatırı sayılır bir hayran
kitlesi var. Settlers 7’yle birlikte koyduğu çıta daha da yükseliyor. Sadece
kendi hayranlarının değil, strateji oynamayı sevenlerin de kalbini fethedeceğe
benziyor.
Öncelikle belirtmemiz gereken şey, grafiklerin daha da gelişmiş olduğu ve göze
güzel gözüktüğü. İyi bir grafik kartıyla, yüksek çözünürlükte oynadığımız zaman,
bir RTS’ye göre son derece güzel görüntülerle karşılaşıyoruz. Renkli bir yapıya
sahip olduğu için, oynarken hiç kasvetli bir hava yaratmıyor. Bina ayrıntıları
da hiç fena sayılmaz. İstersek hızlı bir şekilde oyuna başlayıp köyümüzü
geliştirmeye çalışıyoruz, istersek de campaign moduyla birlikte ana hikayemizi
takip edip, tek tek bölümleri geçmeye çalışıyoruz.
Sevimli binalar Settlers’ın olmazsa olmazı
Kontrol sistemi ve arayüz oldukça kullanıcı dostu. Kamerayı dilediğimiz gibi
hareket ettirebiliyoruz. En yukarıdan, köyün içerisine kadar zoom yapabiliyoruz.
Zoom yapmanın yanında, köyümüzde dilediğimiz gibi gezinmek ve günlük hayatı
buradan takip etmek de mümkün. Menülerin kullanımı son derece basit ve bizi hiç
yormuyor. Bina yapmak, teknolojileri geliştirmek ve ürünlerimizi görüntülemek
için birkaç buton kullanıyoruz hepsi bu. Menü içlerinde de yapmamız gerekenler,
neyin neye yaradığı basit bir biçimde gösteriliyor ve kafa karışıklığı tamamen
engellenmiş oluyor.Settlers’ın ana konseptini oluşturan unsurlardan biri, yapılabilecek ve
birbirleriyle ilişkileri olan birçok binanın bulunması. Bina yapma menüsünde,
yapabileceğimiz ana binaları ve bunlara bağlı olarak ekleyebileceğimiz yan
binaları görebiliyoruz. Genel olarak ele alındığında, tüm ana ve yan binalar
aslında dolaylı yollardan birbirlerine bağlılar. Bir ekmek fırını yapmayı
planladığınız zaman, ondan evvel buğday evinizi ve topladığınız buğdayları
işleyeceğiniz yel değirmenini yapmalısınız. Yel değirmeninden elde ettiğiniz unu
fırına götürüp ekmek olarak değerlendirebilirsiniz. Bu da, köylülerinizi ve
askerlerinizi beslemek için gereken ürününüz oluyor. Bir başka kombinasyon da şu
şekilde; bira üretebilmek için kuyu ve buğdaya ihtiyacınız var. Kuyudan elde
ettiğiniz suyu buğday ile birleştirdiğinizde Brewery binanız sayesinde bira
üretmiş olacaksınız. Bira da, kiliseden cleric üretebilmenize yarayacak.
Cleric’lerin önemine birazdan değineceğiz.
Ayaklı fabrikalar iş başında
Görüldüğü üzere, adamlarınızın hayatlarını sürdürebilmeleri için bunlar ve
bunlar gibi birçok ürün yetiştirmelisiniz. Binalarınızın ve ürettiğiniz bazı
ürünlerin stok yapılacağı depolarınızın birbirlerine yakın olmaları büyük önem
teşkil ediyor. Yoksa toplama sırasında önemli vakit kaybınız oluyor ve hatta
ürünleriniz yerlerine bile ulaşmıyorlar. Gerekli kaynakların yanına gerekli
binaları yapıp, bunları da ana binalarınıza yakın tutarsanız önemli bir avantaj
elde ediyorsunuz. Madenlerin önemi de son derece büyük. Kömür, altın ve taş gibi
materyalleri toplamanız gerekiyor. Altın, satın alma işlemleriniz için, kömür ve
taş da inşaat işlemeriniz için en önemli araçlar. Bu madenleri topladıktan sonra
ilgili binalarınız ile işlemeniz gerekiyor. Bunların yanına tahtayı da ilave
etmemiz doğru olur. Ağaçlardan topladığımız odunları, kereste haline getirip
binalarımızın yapımında kullanabiliyoruz. Özetle, bina – ürün ilişkisi çok
mantıklı ve bir o kadar da keyifli. Şunu da unutmadan belirtelim, binalarınıza
mutlaka yol yapmalısınız, aksi halde adamlarınız ulaşmakta zorluk çekiyorlar.
Yeni grafik motoru sayesinde şehrimize daha fazla hakim olabiliyoruz
Üretmek ve yaşamanın dışında, askeri olarak da gelişim göstermemiz gerekiyor.
Tavern’den üretebileceğimiz asker çeşitlerimiz var. Onları kullanarak ordumuzu
oluşturuyor, çevremizdeki madenleri ve daha da önemlisi düşman üslerini ele
geçirmek için kullanıyoruz. Ordumuz, düşman ordusuna göre ne kadar kalabalık
olursa, şansımız o kadar artıyor. Bu yüzden, saldırmadan önce düşmanların
durumunu kontrol etmek bizim yararımıza olacaktır. Düşman kalelerini ele
geçirdiğimiz zaman genelde bölüm atlamış oluyoruz. Kalelere saldırmak, kamp ve
maden ele geçirmekten daha meşakkatli. Kaleler daha sağlam korundukları için,
uzun namlulu silahlara ihtiyaç duyuyorlar. Bu yüzden asker üretimi yaparken bu
kriteri de göz önünde bulundurmamız gerekiyor.Biz çalışıp kendimizi geliştirirken, düşmanlarımız da boş durmuyor. Onların da
bir köy hayatı var ve onlar da gelişmeye devam ediyor, kendi ordularını
oluşturuyorlar. Dolayısıyla, onlara karşı avantaj sağlayabilmek için bazı
teknolojik gelişmeler yapmamız gerekiyor. Bunu gerekli binalarımızı ve
şartlarımızı oluşturduğumuzda, teknoloji ağacımızı kullanarak yapabiliyoruz.
Tarımsal, askeri ve mimari alanlarda geliştirebileceğimiz çok çeşitli
teknolojiler bulunuyor. Bunlara örnek olarak, uzun namlulu silahların daha fazla
zarar verebilmesi ya da yaptığımız yolların taşa dönüşmesi ve böylece
köylülerimizin daha hızlı hareket edebilmesi verilebilir. Bunun gibi birçok
geliştirmeyi kullanabiliyoruz.
Gelişimin sonu yok
Prestige point sistemi de Settlers 7’nin önemli unsurlarından. Ele geçirdiğimiz
bölgeler ve yaptığımız özel binalar ile birlikte bu puanımız artıyor. Bununla
birlikte özel binalara ve birimlere erişebiliyoruz. Kilit birimlerimizden biri
de, kiliselerden üretebileceğimiz cleric’ler. Bunları kiliseye tıkladığımız
zaman; novice, brother ve father olarak görebiliyoruz. Teknoloji gelişimi yapmak
için, buradaki cleric’leri gelişimle ilgili monastery’lere yolluyoruz. Belirli
bir süre sonra da istediğimiz teknolojiye erişebilir hale geliyoruz. Bu yüzden,
gelişmemiz açısından cleric’ler son derece önemli.
Hiçbir şey yapmayıp izleseniz bile yaşayan şehri görebiliyorsunuz
Settlers 7’nin müzikleri son derece güzel. Kendinizi gerçekten bir köy hayatı
idare ediyor gibi hissediyorsunuz ve kulağa da son derece güzel geliyorlar.
Sesler ise tatmin edici ama askerlerin dövüş sırasında çıkardıkları sesler biraz
komik oluyor. Görevleri anlamakla ilgili hiçbir sıkıntı yaşamayacağınızı tahmin
ediyoruz. Zira, verilen görevler sol altta ayrıntılı biçimde anlatılıyor ve
resimlerle de gösteriliyor.
Her anlamda kullanıcı dostu bir yapım olan Settlers 7, her türlü oyuncunun
rahatça adapte olup oynayabileceği bir yapım. Birden bire oyuncuya yüklenmeyip,
sırayla özelliklerini devreye sokması son derece mantıklı. Menüler ve opsiyonlar
birden bire başımıza yıkılmıyor ve anlaşılabilir biçimde karşımıza çıkıyorlar.
Settlers 7: Paths to a Kingdom keyifle ve sıkılmadan oynayabileceğiniz bir
yapım. Seri, bu son yapımla birlikte böylece kalitesini bizlere tekrar
kanıtlamış oluyor.