Evet Obsidian! Biliyorum bu zaman kadar pek çok yüksek mevki gerektiren oyunda çalıştın. Fallout’u gördün, Kotor II’yi yaşadın, Dungeon Siege’i…açıkçası Dungeon Siege’e ne yaptığını tam olarak anlamadım. Her neyse demek istediğim şu ki, senin sağlam RPG IP’lerine alışık bir bünyen var ve bunu bir şekilde yeni oyunun için kullanman gerekiyor.
Bu saydıklarım önemli oyunlar olsa da onların daha önceki zamanlarda sağlam örnekleri var zaten. Fallout 2’yi veya Jedi Knight serisini hala zevkle oynayanlar var, ancak South Park’ın sadece bir tane “oyun” diyebileceğimiz oyunu var ki o da oyuna benzemiyor. Dolayısı ile Obsidian sana buradan sesleniyorum, hayır sana buradan ihtar gönderiyorum; sakın South Park konusunu, Amerikalıların dediği gibi, “Screw up” yapma (Türkçedeki anlamı buraya yazılmıyor).
RESPECT MY AUTHORITY!
Peki, bunları söyledik ettik bakalım sen bu tehditler ve uyarılar üzerine neler yapmışsın? Şu heyecanla beklediğimiz South Park: The Game’in ana hatlarına bir bakalım.
Her şeyden önce en akıllıca olanı yapmış ve South Park’ı dünyada herkesten çok daha iyi bilen kişileri, dizinin yaratıcılarını işin içine katmışsın. Kendi yazar ekibini tatile gönderip senaryo ve diyaloglar kısmını Trey Parker ve Matt Stone’a (South Park’ın yaratıcıları) bırakman, daha kadroları sayarken 1-0 öne geçmene sebep oldu. Bu güzel, en azından alıştığımız absürtlükte, komik bir senaryo bulacağımızı, Cartman’ın diyaloglarının yine bizi kırıp geçireceğini biliyoruz artık. Elbette işin üstatlarıyla birlikte çalışınca bir anda patronların da onlar oluyor. Bu yüzden belki aklındaki fikirleri tam olarak oyuna yansıtamıyorsun Obsidian, ama sakın bu durumdan şikayet etme. Alpha Protocol’de neler olduğunu hatırlıyor musun?
Bazen “senin” fikirlerin sana yarardan çok zarar verir. Misal Parker’ın RPG anlayışı tıpkı benim anlayışım gibi; sessiz bir başkahraman. Fakat merak edilecek bir şey yok çünkü başkahramanımız o meşhur dörtlüden birisi değil. Kasabaya gelen yeni çocuk olarak çok konuşan ancak hiç ses çıkartmayan birisi olacağız. Bu arada karakterimiz tamamen kişiselleştirilebilecek (customizable).
Öte yandan Obsidian, Özer Hurmacı misali gösterişli saçma futbol oynamak yerine basit ve işin temeline uygun bir teknik alt yapı fikri büyük olasılıkla Parker ve Stone ikilisinden çıktı değil mi? Her neyse, kimin fikriyse onu gözlerinden öpüyorum. Nitekim oyunu 2D görselinde hazırlayıp tıpkı dizide olduğu gibi elle çizilip animasyonlandırılması gerçekten emeğe saygı duyulacak cinsten.
South Park, Moria’nın bir kazası mı?
Karakterimiz, dediğimiz gibi kasabaya yeni gelmiş bir çocuk. Amacımız ise South Park camiasının yaşıtlarına kendimizi kabul ettirmek ve ortama uyum sağlamak, yani kısacası South Parklı olmak. İşte bunun içinde en güzel yol o sıralarda kasabadaki çocukların oynadığı bir RPG oyununa dahil olmak. Tıpkı “The Return of the Fellowship of the Ring to the Two Towers?” adlı bölümdeki gibi. Bu sırada pek çok çocukla karşılaşacağız. Yanımızda bir akıllı telefon olacak ve bu cihaz aynı zamanda oyunun ana menüsü olacak. Telefondaki Facebook benzeri bir uygulama ile de oyunda kaç kişi ile arkadaş olduğunuzu göreceksiniz. Bu önemli çünkü oyundaki ana görevlerimizden bir tanesi de bu olacak. Telefonunuzdan ayrıca kasaba çocuklarının kurduğu gruplardaki konumunuzu öğrenebileceksiniz.
Karakter seçimlerinde her iki cinsiyet varken sınıf olarak Adventurer, Paladin, Rouge, Wizard ve Cartman’ın kafadan uydurduğu The Jew olacak. Zaten oyunda karakterinizi oluştururken Cartman’ın cırtlak sesi sizlere yol gösterecek.
The Jew, yani Yahudi’ye gelecek olursak; kendisi oldukça absürt bir karakter. Jew, bir nevi Paladin/Monk karışımı bir karakter olacak. Bu da onu yüksek risk/ yüksek ödül karması bir karakter yapacak. Oyunun baş tasarımcısı Matt Mclean onun hakkında şöyle diyor:
“Bu karakter ölüme yaklaştıkça daha da güçlenecek. Dolayısı ile en güçlü olduğunuz an 1 yaşam gücünüzün (HP) kaldığı an olacak fakat aynı zamanda ölmek üzere olacaksınız.”
Umarız bu beş karakter arasında dengeli bir dağılım olur ve her biri ile oynamaktan zevk alırız Obisidian, bilmem anlatabildim mi?
Buranın kralı kim?
Zaten bu oyunun Obsidian’dan çok bir Stone-Parker oyunu olacağını düşünüyorum. Çünkü bu ikili sadece senaryo ve diyalogları yazıp, kaynak sunmakla yetinmiyor aynı zamanda tüm projenin de gözetmenliğini üstlenip yanlış gördükleri yerleri düzeltiyorlarmış.
Misal; Obsidian oyun fikrini ilk bulduğunda Paker ve Stone’a gidip bir görevi anlatmışlar. Görev bir mağaraya girip Ike’ın binek olarak kullandığı bir devasa yarasayı (Boss) öldürmekmiş. Parker ve Stone ise bu fikri hiç beğenmeyerek bu görevin South Park ile alakalı olmadığını belirtmişler. Onlara göre görevler City Wok’tan bir adet Kung Pao Chicken almak gibi şeyler olmalıymış ve Obsidian’ı da buna göre yönlendirmişler.
Ready IKE? Kick the baby!
Oyunun mekanik kısmına ise ilk önce motordan başlayalım. Oyun Dungeon Siege III’ün motoru Onyx’i kullanacak. Öte yandan bahsettiğim gibi oyunun tamamı 2D görsellik üzerine tasarlanacak ve bütün çizimler ve animasyonlar elle gerçekleştirilecek. Öte yandan Obsidian senaryoya uygun olacak bir şekilde dudak senkronizasyonu üzerinde de çalışıyor. Böylece konuşmalarda, dizideki gibi sadece ağız açıp kapatmalar olmayacak.
Savaş sistemi Paper Mario veya Final Fantasy serilerinden esinlenerek hazırlanacak ve temelinde bu sistemlere benzer bir sistem kullanılacak. JPRG’lerde sıklıkla gördüğümüz bizim partimizin bir tarafta, düşmanlarımızın bir tarafta olduğu ve sıra tabanlı işlenen bir sistem olacak. Öte yandan sıra tabanlı bir sistem olsa da saldırılar veya özellikle savunma sırasında yapacağınız quick action tarzı eylemlerle de savaşı kontrol edebileceksiniz.
Elbette seçeceğiniz sınıfa göre savaş yönteminiz de değişecek. Sınıfınıza göre farklı saldırı veya savunma taktikleri ile özel hareketler yapabileceksiniz. South Park’ın özünü asla kaybetmemek adına savaşların bile çocuklar arasında geçtiğini hatırlatacak öğeler bulunacak. Dolayısı ile elinizdeki silahlar genelde oyuncak veya oyuncaktan bozma eşyalar olacak. Fakat “Onlar ne de olsa daha çocuk” muhabbeti sizlerin hevesini kaçırmasın çünkü Matt MacLean’in söylediğine göre bu savaşlar epey kanlı ve vahşet dolu olacakmış. “Sonuçta” diyor MacLean “Bunlar çocuk ve çocuklar birbirlerine karşı oldukça acımasız olurlar. Bizim çocuklar ise tam anlamıyla adi olacaklar.”
Ağaç evden kuleler yapmak
Oyun içerisinde, RPG oyunlarının genelinde olan fraksiyon özelliği South Park’ta da mevcut olacak. Bizler de bu fraksiyonlarla savaşacak veya onlardan görevler alacağız fakat genel olarak bu fraksiyonların işlevlerini veya niteliklerini ileride öğreneceğiz. Bu fraksiyonlar; Hippies, Ginger Kids, Vampire Kids, Goths, Raisins, Crab People, Underpants Gnomes, Jakovasaurs, N.A.M.B.L.A. ve Bikers’lar olacak.
Takipçiler bilirler ancak bilmeyenler için söyleyelim bu fraksiyonların hepsi South Park’ın dizisinde bölüm olarak yayınlanmışlardı. İlerleyen zamanlarda bu fraksiyonları teker teker de inceleriz.
Hadi bakalım bekliyoruz o zaman
Bütün söylediklerimizi özetleyecek olursak South Park: The Game her ne kadar Obisidian tarafından hazırlanıp THQ tarafından dağıtılacak olsa da, oyunun yapımından sorumlu kişiler çizgi dizinin yaratıcıları Trey Parker ve Matt Stone. O kadar ki oyuna doğrudan müdahale edip hazır bir şeyi bozarak yeniden South Park atmosferine uygun bir hale dönüştürüyorlar.
Yukarıda size bununla ilgili bir örnek vermiştik, bir diğeri ise şöyle; Obsidian işe ilk başladığında oyun için zırh ve silah hazırlarken birbirinden güzel kılıçlar, görkemli zırhlar ve daha buna benzer bir sürü eşya tasarlamışlar. Parker ve Stone olaya dahil olduğunda ise bu eşyaları görmüş ve anında ekibe “Bunları daha dandik şeyler yapın” demişler.
Buradaki ana fikir, kullanılacak eşyaların çocukların bulabileceği veya hayal güçlerini kullanarak yaratabilecekleri şeyler olması. Tıpkı 7-8 yaşındayken sizin bir tahta parçasını “Sword of Destruction” edasıyla sallamanız gibi. Dolayısı ile etrafta bulacağınız silahlar, golf sopaları, kamyon çekiçleri gibi şeyler olacak. Kostümler bornozdan havlulara veya fırın eldivenlerine varan bir çeşitlilikte olacak. Fakat dediğimiz gibi bu çocuklar o silahlarla birbirlerinin canını çıkartacaklar.
İşte bunlar beni, bizi, rahatlatan paragraflar.
Bir şeyi çok iyi anlamak lazım; bu “francihe” Trey Parker ve Matt Stone’un çocuğu. Dolayısı ile parayı kim verirse versin, en büyük fedakarlık kimden gelirse gelsin patron onlar ve onların dediği olur -elbette belli teknik olasılıklar dahilinde. Dolayısı ile onların ikinci defa rezil bir South park oyununa izin vereceklerini hiç sanmıyoruz, belki savaş mekaniğinin FF veya Paper Mario’dan esinlenmesi biraz tedirgin etmiş olabilir ancak bu sadece basit bir örneklendirme olduğu için çok da kafaya takmamak lazım. Zaten bir zaman sonra yavaş yavaş oyun hakkında daha detaylı görseller, videolar ortaya çıkacaktır.
Bakalım o zaman neler olacak?
NOT: Bu arada yanlış anlaşılmasın Obsidian’ı severim ama gerçekleri de göz ardı etmemek lazım.
