Oyun İncelemeleri

Star Wars: Battlefront 2

Hazırlayan: Emir Ataç (eatac@merlininkazani.com)

Çeşitli Tanımlar:

Blaster: Günümüz tabancalarının gibi elde taşınan, ancak kurşun yerine lazer ışını ateşleyen silahların geneline verilen isim. Ancak değişik boyutlarda ve çeşitlerde olabilip, vereceği hasarda ona göre değişebilir.

Bounty Hunter: Kaba tabiriyle evrendeki kiralık katiller. Genellikle suikastlerde kullanılan, iz sürme yeteneği yüksek olan Bounty Hunter’lar aynı zamanda keskin nişancılardır.

Dark Side: Evrende varolan gücü kötüye kullananların oluşturduğu karanlık taraf.

Death Star: Gezegenlerde olduğu gibi kendi çekim gücüne sahip olan İmparatorluğa ait uzay istasyonu. Savaşlarda İmparatorlu’ğa büyük yarar sağlayan istasyonun, bir gezegeni bütünüyle yokedebilecek bir lazer silahı vardır.

Droid: Star Wars evrenindeki robotlar için kullanılan genel isim. Droid’lerin birçok çeşidi bulunur: Örneğin: C3-PO ev işleri yapması için üretilmişken, Droideka isimli droidler ise; birer ölüm makinesi olarak tasarlanmıştır.

Force: Star Wars evrenindeki herşeyi çevreleyen enerji. Bu enerjiyi kullanabilen Jedi’lar, zayıf beyinleri kontrol altına alabilir ve nesneleri hareket ettirebilir.

Jedi: Uzun ve zorlu çalışmalar sonucu kazanılan yetenekler ve Force’a kullanabilenlerin oluşturduğu asil sınıf. Çok az kişinin Jedi olabilme şansı vardır ve bu sınıftan kişilere Galaksilerde saygı duyulur.

Jedi Yüksek Konseyi: Kendini kanıtlamamış 12 üyeden oluşan, barışı sağlama misyonunu üstlenen konsey.

Lightsaber: Sadece Jedi sınıfına mensupların kullanabildiği, kabzası dışında ışından oluşan ve yine bu kabza sayesinde ışının açılıp, kapanabilmesini sağlayan kılıç.

Millenium Falcon: Han Solo’nun sahip olduğu uzay gemisi. Ticari kaçakçılık içim kullanılan ve oldukça hızlı giden Millenium Falcon’a Han Solo’nun güveni tamdır…

Rebel Alliance: İmparatorluğa karşı olan cumhuriyet yanlısı, isyankar azınlık.

Pod Race: Saatte 800Km’e hıza çıkabilen Pod’ların (araçların) kullanıldığı, çok tehlikeli olan yarış.

Speeder: Gezegen içlerinde kullanılan, küçük ve birçok çeşidi olan ulaşım araçlarına verilen genel isim.

Tie Fighter: İmparatorluğa ait savaş gemileri.

X-Wing Starfighter: Rebel Alliance’ların kullandığı güçlü savaş gemileri.



Mekanlar:

Alderaan: Prenses Leia’nın barışcıl gezegeni. Ancak Prenses Leia’nın peşinde olan İmparatorluk, Death Star ile bu gezegeni yok etmiştir.

Cloud City: Han Solo’nun arkadaşı Lando Calrissian’ın yöneticisi olduğu bulutların arasındaki şehir.

Coruscant: Jedi Konseyinin bulunduğu, en önemli gezegenlerden biri.

Dagobah: Yoda’nın İmparatorluktan gizlenmek için barındığı, ancak Luke Skywalker’ın bulduğu bitkilerle kapalı gezegen.

Endor: Ewoks ırkının yaşadığı ormanlarla kaplı gezegen.

Hoth: Yüzeyi buzla kaplı çok soğuk bir gezegen. Empire Strikes Back filminden hatırlayabileceğiniz gezegende asiler büyük bir üs kurmuştu.

Naboo: Queen Amidala’nın yönettiği gezegen. Gezegenin altında Jar Jar Binks’in yaşamış olduğun su kaplı Theed şehri bulnuyor.

Tatooine: Anakin Skywalker ile Luke Skywalker doğduğu, kurak çöl gezegeni.

Hazırlayan: Emir Ataç (eatac@merlininkazani.com)

Mekanlar:

Alderaan: Prenses Leia’nın barışcıl gezegeni. Ancak Prenses Leia’nın peşinde olan İmparatorluk, Death Star ile bu gezegeni yok etmiştir.

Cloud City: Han Solo’nun arkadaşı Lando Calrissian’ın yöneticisi olduğu bulutların arasındaki şehir.

Coruscant: Jedi Konseyinin bulunduğu, en önemli gezegenlerden biri.

Dagobah: Yoda’nın İmparatorluktan gizlenmek için barındığı, ancak Luke Skywalker’ın bulduğu bitkilerle kapalı gezegen.

Endor: Ewoks ırkının yaşadığı ormanlarla kaplı gezegen.

Hoth: Yüzeyi buzla kaplı çok soğuk bir gezegen. Empire Strikes Back filminden hatırlayabileceğiniz gezegende asiler büyük bir üs kurmuştu.

Naboo: Queen Amidala’nın yönettiği gezegen. Gezegenin altında Jar Jar Binks’in yaşamış olduğun su kaplı Theed şehri bulnuyor.

Tatooine: Anakin Skywalker ile Luke Skywalker doğduğu, kurak çöl gezegeni.

İçerik No İçerik
1 İnceleme
2
Çeşitli Tanımlar

Star Wars: Battlefront 1 güzel bir oyundu. Multiplayer tabanlı olan araç
kullanabildiğimiz, ama en önemlisi Yıldız Savaşları evreninde geçen bir oyundu.
Single Player’ın da Klon Savaşlarına katıldık, o gezegenden bu gezegene
çatışmalara girdik. Yeri geldiğinde bir imparator askeri yeri geldiğinde bir
Droid olduk. İmparatorluğa karşı baş kaldırıp isyankarların tarafında bulunduk,
maceradan maceraya koştuk. Oyundaki en hoş kısım bunları aslında diğer oyuncular
ile yapabilmemizdi. Net üzerinden veya LAN üzerinden arkadaşlarımız ile beraber
kardeşçe oynuyorduk. Güzel bir oyun olmasına rağmen genede onunda hataları
vardı. Mesela bir server’da oynayan kişilerin sayısını yanlış gösterebiliyordu,
arada oyunda yer alan bug’lar vardı, grafikler de bazı yerlerde sırıtıyordu.
Aradan zaman geçti Battlefront 2 duyruldu, yapımcılar daha iyi oldu dediler.
Öyle oldu mu? Olmadı mı? İşte bu soruya cevap vermek için inceleme yapıyorum.
Yapmasam zaten ne işim var benim burada, gene hafiften oynatmaya başladım. Ben
iyisimi yazıya bir an önce atlayıp, gerisini koy vereyim.

İmaj Değişimi

Battlefront 2, BF2 yazsam Battlefield 2 gibi olacak en iyisi ben ismi ile hitap
etmeye devam edeyim. Nerde kalmıştık Battlefront 2 hoş bir oyun olmuş.
Kesinlikle oynadığınız zaman sizi ekran başına çiviliyebiliyor. Bunu en çok
yapan ise Single Player kısmı, hainlik üstüne hainlik yapan bu bölümde, yeni
Campaing’ler ve mod’lar, insanı resmen deli ediyor. Altını çizerek belirtirim ki
efendim, deli etmesi kötü değil iyi manada. Bugün biraz terslik var üzerimde
bende anlamış değilim, heralde Aykut’un PES’de beni hile(!) yapıp yenmesi
acaip mideme oturdu(!) Oyunda yeni savaşlara katılıyoruz ve yeni mekanlarda
savaşıyoruz. Filmde geçen ama ilk oyunda olmayan bir çok yer, Battlefront 2’ye
eklenmiş. Bu çok da iyi olmuş, başarılı olmuş, ama bunlara yeni modeller ve
karakterleri de ekleyelim. Sonuç olarak ortaya iyi bir şeyler çıkmaya başladı.
İlk oyuna nazaran en önemli diğer değişiklik ise Jedi karakterlerini kullanmamız
oluyor. Oyun içinde bilmem kaç kişi öldürüp, bonusları açıp, görevlerin hepsini
yaptıktan sonra Jedi karakteri ortaya çıkmıyor. Buna benzer ama biraz daha kolay
bir yoldan ortaya çıkıyor aslında. Multiplayer oynarken belli bir puanı yapıp,
takımınız da belli bir yeri ele geçirmiş ise karakterler açılıyor. Bu karateri
seçip bir kere ölürseniz onu kaybediyorsunuz. Jedi şövalyesini seçmek için belli
bir süre beklemeniz gerekiyor. Bu süre geçtikten sonra eğer bir başkası seçmemiş
ise siz seçebiliyorsunuz. Kısaca sıra bekliyorsunuz karakteri alıyorsunuz, ama
oyuna koymakla iyi yapmışlar. Biraz daha renklenmiş ve değişiklik olmuş. Single
Player’da bazı zamanlar özel görevler yapmak için Jedi karakterleri açılıyor. Bu
görevi kabul ederseniz Jedi’ler ile oynayabiliyorsunuz. Eğer görevi yapamadan
ölürseniz hem Jedi’nizi kaybediyorsunuz hem de görev başarısız oluyor. Eğer
görevi başarırsanız yüksek puan kazanıyorsunuz. Oyunun en can alıcı ve bana göre en zevkli kısmı ise uzayda geçen savaşlar. Ana
gemideki hangardan kendi savaş gemimize binerek ayrılıyoruz. Uzayın sonsuz
siyahlığında yıldızlara ve altımızda uzanan mükemmel kızıl renkteki gezegene
bakarken, bom diye patlatılıyoruz. Bu kadar romantik ve hoş görülü olmadan önce
çevremize bir göz atıyoruz. Geçiyoruz arkasından savaş alanına giriyoruz. Aman
Yarabbi diyip ortama akıyoruz, çevremizde patlayan gemiler, enkazlar, büyük
savaş gemileri, arkamıza takılan bir imparator avcı gemisi, yanan motorumuz ve
sonunda ölümümüz bunlar hakikaten güzel şeyler yaşanmalı. Gemilerin kontrolü en
başta ters gelsede hemen alışıyorsunuz. İki farklı ateş seçeneğiniz yer alıyor,
bir de ateş etmeden önce düşmanınızı kilitlemeniz gerekiyor. Son derece harika
akıcı bir uzay savaşı yaşayabiliyoruz, sadece bunlar ile kalmıyor. Düşman
gemilerin hangarlarından içeri girip iniyoruz ve arkasından onun motorlarını,
kumanda istasyonunu, güç kalkanını vb… yerlerini tahrip edip koca gemiyi
havaya uçuruyoruz. Single Player’da uzay savaşı zevkli olan bu kısım, gemiyi yok
etmek istediğimiz zaman karşımızdaki düşmanlar ne yazık ki içerde kalıp sizinle
savaşmıyorlar. Direk olarak hangardaki avcı uçaklarına(uçak?) pardon gemilerine
atlayıp uzaya, savaşa katılıyorlar. Aynı şekilde bizim kendi adamlarımız da
gemilerini düşman hangarına sürüp, içeri girmiyorlar ve bize gemiyi
patlatmamızda yardımcı olmuyorlar. Dediğim gibi bu iş size düşüyor, kısaca
uzaydaki akan ortam ve savaş iyi giderken diğer kısımlar biraz yavan geçiyor. Bu
dediğim ama Single Player için geçerli, birde siz bunu Multiplayer’da görün asıl
tam bir bomba. Sizinle beraber diğer oyuncular düşman hangarından içeri girmeye
çalışıyorlar. Karşınızdakiler ise öyle direk hangara gidip, gemilerine
atlamıyorlar. Bir kaç grup sizi içerde bekliyor, motoru patlamak isterken siz
patlayabiliyorsunuz. Yeri geldiğinde bu zevkli karşılaşmalar uzun bir süre
sürüyor, zamanın nasıl akıp gittiğini anlamıyorsunuz. Yapımcılar bunu o kadar
güzel harmanlamışlar ki onları bu konuda tebrik ediyorum bravo…

Single Player’ı ister Campaing olarak, ister hazır diğer görevlerde veya
isterseniz Instant Action mod’ları olsun sizleri doyuruyor. Evde bağlantınız
olmasa bile kesinlikle size zaman geçirtiyor. Battlefront 2’de ilk oyundan daha
başarılı Single kısmı ve mod’ları bulunuyor. Instant Action’da belli bir harita
seçip oyuna giriyorsunuz. Arka arkaya ayrı bir kaç harita girerseniz, o bölüm
bittiği gibi diğer haritaya geçiyorsunuz. Capture The Flag, normal karşılaşma
veya uzay gemileri ile savaşmak gibi, dozajı yüksek materyalleri Instant
Action’da seçebiliyoruz. Campaing’ler ara sinematikler ile destekleniyor,
sinematikler güzel yapılmış. Üstünde durulmuş, uğraşılmış hemen belli oluyor.
Sadece Campaing’ler değil Tutorial kısımlarını anlatmak içinde ufak sinematikler
yapmışlar bir hayli güzel bir özellik.

Jedi’lar da savaşa katıldı!

Sınıflarımız yine aynı. Jedi şövalyelerine artı olarak, filmden eklenen Jedi
olmayan kahramanlar aynen devam ediyor. İster yüksek bir mühendis seçin veya
doktor, bahriye, asker vb… fazla arada ipin ucunu kaçırmadan sınıflarımıza
devam edelim. Evet ilk oyundaki gibi her şey aynı burada bir değişiklik
görmüyoruz. Jedi şövalyesi ile ilgili açıklamayı yukarıda yaptım.

Havada, karada, denizde ve hatta uzayda giden araçlarımız var. Bunlar yetmedi,
lazer toplarımız, bunlar yetmedi kaykay veya bisiklete binebiliyoruz. Araçlar
ilk oyuna göre daha çeşitli olmuş. En büyük çeşitlilik tabi ki, uzaya kayan
savaşlardan nasibini almış. Yıldız Savaşları filminde gördüğünüz tüm araçlar
oyunda aynen yer alıyor. İlk oyundan daha fazla araç bulunuyor.Yapay zeka ilk oyuna göre biraz daha iyi. Mesela Klon savaşlarında Jedi olup
Droid’lere kafa göz girerken veya onları Force Push ile ittirmeye çalışırken,
benden kaçıyorlardı. Hatta arada akıllık edip sağa sola yuvarlanıyorlardı. Başka
bir çatışmada ise gene el bombası attığım zaman karşımdaki düşmanlar sağa sola
kaçtı. Bazı zamanlar ise direk olarak üstlerine atladılar, aman o bomba benim,
beni patlatsın dercesine. Bunların dışında arada bize karşı taktikler yapıyorlar
veya akrobasi gösterilerinde bulunabiliyorlar. Bence yapay zeka hiç fena
olmamış, aksine ilk oyundakinden çok daha hoşuma gitti.

Gelelim yine teknik alt yapı ve aksama. İlk önce seslerden başlayalım. Sesler
genel ortalama olarak iyi, hatta bazı açılardan başarılılar. Ancak sorunları da
yok değil, ses efektlerinde bazı yerlerde problemler var. Bazı zamanlar ses
takılabiliyor, düşmanlarınızın öldüğü zaman veya vurulma anındaki yakarışları da
farklı olmuş. Hep aynı sesi koyup, insanı baymamışlar, arada geçen
seslendirmeler bence en iyi kısım olmuş. Bu seslendirmeler, ara sinematiklerde
de iyi işler yapıyor. Araçların patlaması veya çalışırken çıkardıkları sesler
vb… efektler de iyi. Müzikler klasik Yıldız Savaşları filmlerinde kullanılan
parçalar ki, bu sanat şaheserlerine kesinlikle bir sorun bulamayız.

Grafikler biraz daha makyajlanıp önümüze geri çevrilmiş durumda. Multiplayer
için görüntüler kasmasada ben biraz daha iyi olmasını bekliyordum.
Modellenlerdirmeler, patlamalar, ışıklandırma, gölgelendirme konularında ilk
oyundan daha iyi. Ancak bir çevre tasarımı var ki, çok ilginç bir yapıya sahip.
Sanki ayrı iki grup tarafından yapılmış gibi, bazı yerlerde çevre tasarımları
insanı çileden çıkartabiliyorken, diğer yerler gözünüzü resmen okşuyor. Mesela
Felucia kötü tasarıma şahsen örnek gösterilebilir, öyle bir renk seçilmiş ki
Droid’ler ile aynı tonda, bu yüzden doğal olarak Droid’ler kamuflaja girmiş
durumda oluyorlar. Sizler onları bulup, yok edene kadar çoktan nalları
dikiyorsunuz. Zaten Felucia’nın genel tasarımı da hiç hoşuma gitmedi. Diğer
taraftan açık alanda bir savaşa giriyorsunuz, aman o nedir? O güneşin parıltısı,
hava, çarpışan gemiler, patlamalar, yanı başınızda patlayan bir Droid vb…
sanki filmlerdeki savaşın direk içindesiniz gibi. Bunu anlayabilmiş değilim iki
kişi ayrı ayrı bu oyunun çevre tasarımını yapmış olmalı. Grafik motoru bazı
zamanlar dış mekanları çizmekte zorlanıyor, şöyle kafanızı kaldırıp baktığınız
zaman arka planların titrediğini görebilirsiniz. Grafik hataları da yok değil,
mesela tam bir yere bomba atarken bir bakıyorsunuz biraz soldaki kayanın üstünde
duruyorsunuz. Böyle arada kaymalar, ivmeler oyunda yer alıyor. En ilginç
olaylardan birisi de yukarıya baktığınız zaman bazı zamanlar havanın ortadan bir
çizgi ile kesildiğini görüyorsunuz. Çizginin iki tarafında kalan yerlerden biri
koyu, diğeri daha açık renkte oluyor. Oyuncuyu böyle arada şaşırtan hatalar yer
alıyor. Açıkçası Battlefront 2’den çok kaliteli grafikler beklemeyin, yine de
Multiplayer tabanlı bir oyun için yeterli buldum.

Fizik modellemesi aslında basit olmuş. Bu gerçekçilik yönünden kötü, yani
baktığınız zaman patlayan bir yerden belli parçalar düşüyor veya düşmanlarınız
öldüğü zaman kaya misali yere düşüyor. Laf yaratmadan ve akıcılık sağlama
yönünden ise bu basit fizik modellemesi iş görüyor. İdare eder cinsten deyip,
kaldığımız yerden devam ediyoruz.Hatalar ve Problemler

Multiplayer kısmı işin eğlenceli yanı. Karşınızdakiler de sizin gibi oyuncular
ve onlar ile çatışmak hem daha zor ve daha zevkli. 64 kişiye kadar destek veren
server’larda Star Wars evreninde oynamak bir hayli zaman geçirtiyor. Eklenen
yeni mod’lar ile daha güzel hale gelen çoklu oyuncu kısmında, Hereos mod’unu
seçip, Jedi olarak savaşmak işin en güzel tarafı. Jedi’lerin tek kötü yanı Force
olarak sadece Push’un yer alması, ama genelde onlar ile oynamak süper zevkli.
İlk oyunda yapılan Roket Atar taktiği Battlefront 2’de de yer alıyor. Bu
amcamlar aksiyonun bol olduğu yere bir roket atıp, toplu infaz yapıyorlardı.
Çevreye mayın döşeyip yanlarına yaklaştığınız anda onu patlatıyorlardı ve sizde
çileden çıkıyordunuz. Bu yine yer alıyor ve yine küplere biniyorsunuz yakalasam
bir kaç tanesini kafalarında odun kıracağım. Yeni mod’lar heyecan getirsede,
direk bir yenilik yer almıyor. Kısaca türe getirdiği herhangi bir eklenti veya
yeni bir konsept yok. Oyunun temelini oluşturan Multiplayer, tartışmasız
Battlefront 2’nin en zevkli kısmı.

Şahsen başıma gelmeyen ancak bir kaç forumda yakaladığım bir problem gözüküyor.
Bir çok oyuncu Battlefront 2 oynarken sistemlerinin kitlitlendiğini,
resetlediklerini veya Windows ekranına geri döndüklerinden bahsediyorlardı. Bu
sorunu ekran kartlarının ve ses kartlarının sürücülerini güncelledikten sonra
çözüldüğünden bahsediyorlardı. Oyunun eski sürücüler ile ilgili ne uyarı
verdiğini, ne de oyuna hiç girmeden eski sürücüler ile çalışmaması gerektiğini
yazmışlardı. Eski sürücler dediklerimde ekran ve ses kartı üreticilerinin sondan
bir önce çıkardıkları sürücüler. Oyunda bir optimizasyon sorunu olabilir, siz bu
konuda dikkat edin.

Bana en son kötü gelen tarafı, Battlefront 2 ilk oyundan biraz daha karmaşık
hale gelmiş. Single Player’da CTF oynarken, siz bayrağa hiç dokunmadan takımınız
kazanabiliyor veya Multiplayer’da yine bayrağı bulmak, diğer oyuncular ile imece
usulüne başvurabiliyorsunuz. Haritalar bazı zamanlar öyle bir labirent halinde
oluyor ki, nereye gittiğinizi anlamıyorsunuz. Bunlar gibi bazı açılardan
karmaşık bir oyun olmuş.

Star Wars evreninde savaşmak, lazerler ile cıv cıv yapıp ateş etmek, Droid’ler
ile kapışmak zevkli. Multiplayer kısmı insana acaip bir şekilde zaman
geçirtiyor. Single Player daha iyi bir yapay zeka ve görevler ile daha iyi hale
gelmiş. Ancak oyundaki hatalar ve diğer problemler bazı zamanlarda oynanışı
baltalayabiliyor. Verdiğim puanı beğenmeyeniniz olacak belki de itiraz gelecek,
ama Star Wars: Battlefront 2 için en uygunu bu. Oynanış olarak yeni özellikler
içersede hataları ve diğer problemleri puanından kırılmasına sebep oldu. SAS
Anti – Terror Force gibi rezalet bir vakadan sonra bana ilaç gibi geldi. Her
nerde oynuyor ve oynatıyorsak böyle devam edelim. Tıpkı Arda ve Aykut’un dediği
gibi “Bunlar güzel şeyler”.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu