Oyun İncelemeleri

Star Wars: The Force Unleashed

Bilim Kurgu türünün en başarılı örneklerinden ve büyük bir fan kitlesine
sahip olan Star Wars’un uzun zamandır merakla beklenen oyunu, en sonunda biz
oyuncuların beğenisine sunuldu. Daha önce ki birçok yapımıyla her daim
sevenlerinin ilgisini üst düzeyde tutmayı başaran bu efsane, geçtiğimiz
haftalarda çıkan animasyon filmi ile hayranlarını bir nebze üzmüştü. Ancak bu
evrende geçmekte olan bir başka yapım olan Star Wars: The Force Unleashed oyunu,
bu defa oldukça iddialı geldi diyebiliriz. Yapımın 3. filmi olan Revenge of the
Sith ile 4. filmi The New Hope’un arasındaki olayları anlatan yapımlardan biri
olan The Force Unleashed, bakalım biz sevenlerini mutlu etmeyi başarabildi mi?

Oyunumuz Lord Vader’ın, Kashyyyk gezegenine tespit edilen bir Jedi’yı öldürmeye
gitmesiyle başlıyor. Ancak orada karşılaştığı küçük bir çocuğun gücünü fark
edince olaylar bambaşka bir hal alıyor. Gizlice eğitilen ve zamanla
yeteneklerini geliştiren çırağımız Starkiller ismini alarak Vader’ın emirlerini
uygulamaya başlıyor. Bu sayede de Darth Vader’ın gelecek planlarını öğrenme
fırsatını yakalıyoruz. Aslında konu olarak oldukça destansı bir hikayeye sahip
olsa da, çırak üstündeki bazı abartılan kısımların, sevenleri tarafından çok da
beğeniyle karşılandığı söyleyemeyiz. Her şeye rağmen Star Wars: The Force
Unleashed, aslında bugüne kadar ismi ile değil de kullandığı teknolojiyle ön
planda oldu dersek yanlış olmaz. İsminden de anlaşıldığı gibi Force gücünü ön
plana çıkarmaya çalışan yapımcı, bu konu da oldukça etkileyici bir iş çıkarmış.
Açıkçası yapımın kullandığı teknolojinin kesinlikle göz doldurduğunu söylemek
lazım, çünkü LucasArts’ın geliştirmiş olduğu Ronin motorunun yanı sıra, Havok,
Euphoria, DMM gibi çok başarılı fizik motorlarını da kullanan oyun, Force gücünü
ön plan çıkartan çevre etkileşimini tam anlamıyla doruk noktasına çıkarmış.
Önünüze gelen herhangi bir nesneyi kontrol etmenin yanı sıra her materyal
gerçekte olduğu gibi hasar görüyor ve bu da oyuna bambaşka bir boyut katıyor.
Şahsen oyunun bu konuda kesinlikle rakipsiz olduğunu düşünüyorum.

Güç seninle olsun…

Evet, gücün kesinlikle bizle beraber olduğunu söyleyebilirim. Oynanabilirliği
öylesine eğlenceli bir hale dönüştürüyor ki, hiçbir şekilde sıkmıyor. Bu açıdan
oyun, oynanış olarak gerçekten başarılı olmuş, fakat ne yazık ki kusursuz değil
ve eksi yanları da mevcut. Ama eksilerden bahsetmeden önce, Force Unleashed’ın
bu konudaki iyi taraflarından bahsetmek istiyorum. Biraz önce belirttiğim gibi
oyunda gözümüze sokulur cinsten Force gücü ön plana çıkartılmış. Dolayısıyla bu
güç oyunun temelini oluşturuyor ve bu doğrultuda bize o kadar çok farklı hareket
özgürlüğü sunuyor ki, cidden sırf bu özelliğimizi kullanarak dahi ilerlemek
mümkün bir hal almış. Mesela Force Grip’i kullandığımız takdirde düşmanlarla
temasa bile girmemize gerek kalmıyor ya da Force Repulse sayesinde çevremizdeki
onlarca düşmanı bir hamlede öldürebiliyor ya da uzaklaştırabiliyoruz. Ayrıca bu
gücümüze daha da güç katan karakter geliştirme özelliği de bulunuyor.

Her bölüm de gizli yerlere yerleştirilmiş Force Point’ler sayesinde karakterimiz
seviye atlayabiliyor. Bunun dışında bölüm sonunda kazandığımız puanlarla da
Force Combos, Force Power ve Force Talent bölümlerinde yeteneklerimizi arttırma
şansına sahip oluyoruz, tabii zamanla yeni yeteneklerde kazanarak, tam anlamıyla
kusursuz bir güce kavuşuyoruz.Güç geliştirmenin dışında çevreden edindiğimiz ya
da bölüm sonlarında kazandığımız kristaller sayesinde sahip olduğumuz ışın
kılıcının da renginde oynama yapabiliyoruz. Ancak bu geliştirme menüsüne girmek
ne yazık ki biraz sıkıntı yarabiliyor. Çünkü hangi kısma girerseniz girin,
karşınıza birkaç saniye süren yükleme ekranı geliyor ve açıkçası bu durum bir
zaman sonra sıkmaya başlıyor, ama ne yazık ki karakterinizi geliştirmek için
buna katlanmak zorunda kalıyorsunuz.

Force gücünün marifetlerini anlattıktan sonra şimdi de olumsuz yönlerine biraz
göz atalım. Sürekli belirttiğim gibi çok etkili Force tekniklerine sahibiz.
Fakat bunlar o kadar çok ki, bir yerden sonra her şey çorba gibi olabiliyor ve
eğer oynanışa hakim olamazsanız, kendinizi elinizde gamepad ile rasgele bütün
tuşlara basarak, dümdüz herkese dalmaya çalıştığınız bir dövüş oyunu oynuyormuş
gibi de hissedebilirsiniz. Ayrıca bu kadar çok Force tekniğinin olmasına rağmen
çok kısıtlı bir Force barının da olması ayrı bir handikap, çünkü düşmanın
kalabalık geldiği anlarda, bu durum oldukça sıkıntı yaratabiliyor. Tabii bir
diğer handikap da ışın kılıcının verdiği his, daha doğrusu vermediği his de
denilebilir. Açıkçası, bir iki ufak Force tekniği ile öldürdüğümüz düşmanlar,
ışın kılıcı ile 3-4 darbede ölebiliyor, sanki elimizde sopa, karşımızdaki adamı
bayıltmaya çalışıyoruz gibi hissediyor insan, bu da oyunu oynarken kılıcımızı
değil de, göze daha hoş gelen Force tekniğini kullanmaya zorluyor.

Koca evren ayaklarımızın altında

Star Wars’un o ihtişamlı evrenini geziyor olmamız oyunun çok güzel yanlarından
biri, tabii buna katkı sağlayan en önemli faktör ise müthiş olan görsellik.
Yapım her ne kadar basit bölüm tasarımlarına sahip olsa da, çok detaylı olduğunu
söylemeliyim. Devasa boyuttaki kaplamalar, yer yer harika görünen aydınlatma ve
bilhassa Starkiller ile boss’ların müthiş modellenmesi gerçekten takdire şayan.
Ayrıca tamamen etkileşimli çevrede çabası diyebilirim, hatta Digital Moleculer
Matter oyundaki tüm nesnelere öylesine hayat vermiş ki, camdan tahta parçasına
kadar her şey size gerçekte olduğu gibi birebir cevap veriyor ve bu da
kesinlikle olağan üstü bir görsellik sağlıyor. Hatta oyun bazı noktalarda o
kadar etkileyici görünüyor ki, oynamak yerine izlemeyi seçebiliyorsunuz. Mesela
oyunun başında tam üstümden geçen iki Star Destroyer o kadar ihtişamlıydı ki,
onlar gözden kaybolana kadar arkalarından baka kaldım, daha birçok sahne var,
tam anlamıyla gözünüzü alamıyorsunuz. Ayrıca görsellik konusunda değinmek
istediğim bir başka noktada, Force Unleashed’ın görünümü çoğu zaman artwork
tasarımlarına benziyor ve gerçekten müthiş göründüğünü söylemeliyim. Ancak bu
konuda ne kadar başarılı olsa da, maalesef kötü taraflarda yok değil. Öncelikle
inanılmaz belirgin AF eksikliği söz konusu, öyle ki 1 metre önümüzdeki
kaplamalar tamamen bulanık görünüyor, kamerayı tepeye kaldırıp baktığımızda
ancak o nesnenin gerçek görünümü görebiliyoruz, ama 3. şahıs görünümünden
baktığımız da hiçbir şey belli olmuyor. İkinci ciddi durum ise bariz Frame
düşüşleri söz konusu, bazı noktalarda tam anlamıyla tek hanelere iniyor, ama
genel olarak akıcı bir oynanışı olduğunu da belirteyim. Eksilerden bahsediyorken
oyunun bir başka eksisi olan kamera açıları da büyük problem yaratabiliyor.
Düşmanların kalabalık geldiği sahnelerde, kamera tam anlamıyla sapıtabiliyor,
hele ki dar bir alanda sıkıştıysanız vay halinize, ciddi ciddi oynayanın sabrını
zorluyor.Bunlar dışında oyunun genel yapısının aksiyona dayalı olduğunu belirtmeliyim.
Önünüze geleni kesip, biçtiğiniz bir yapım Force Unleashed, o yüzden çok bir şey
beklememek lazım. Çünkü sahip olduğumuz müthiş Force güçlerinden dolayı oyun da
tam anlamıyla tek düzelik hakim, yapay zekanın da bu konuda bizi zorlayamaması
düşmanların etkisiz eleman rolüne bürünmesine sebep oluyor. Ufak tefek
bulmacalar da pek bir katkı sağlamadığı için sıradan bir aksiyon oyunu olmaktan
öteye gidemiyor. Ancak buna rağmen bazı anlar düşmanlar, birkaç boss
niteliğindeki karakterlerde dahil, o kadar fazla sayıda geliyorlar ki, delirecek
derecede zorlanabiliyorsunuz. Hatta 3. zorluk seviyesi olan Sith Lord’da
oynamaya başladığınızda, defalarca aynı yerde takıldığınız bile oluyor, bir de
buna yukarda belirttiğim gibi kamera sorunu da eklenince oyunu oynamak tam
anlamıyla işkenceye dönüşüyor. O yüzden eğer sıkı bir Star Wars takipçisi
değilseniz, oyunu hemen almanıza gerek yok, bekleyebilirsiniz. Düşmanlardan bu
kadar bahsetmişken, oyundaki boss dövüşleri de baya bir zorlayabiliyor.
Karşımızdaki karakterin sağlık seviyesini belli bir noktaya getirene kadar var
gücümüzle saldırıyoruz ve bir yerden sonra God of War’dan dolayı iyice aşina
olduğumuz doğru anda da doğru tuşa basma ekranı geliyor ve boss’u bu şekilde
öldürüyoruz. Fakat, bu özellik yüzünden doğru tuşa basma çabasında olduğumuz
için, gözümüz ekranın alt kısmına kayıyor, dolayısıyla o sırada dönen aksiyonu
kaçırabiliyoruz, hele ki Star Wars gibi görkemli dövüş sahnelerinin olduğu bir
oyunda bu tip sahneleri kaçırmak can sıkıcı olabiliyor.

Star Wars’u Star Wars yapan…

Kesinlikle senaryo olduğunu söylersek yanlış olmaz sanırım. Oyun çıkmadan önce
bu konuda çok ciddi korkularım vardı, bilhassa Starkiller’ın abartılı gücü, bazı
bilindik şeylerin sorgulanmasına sebep oluyordu, ancak şunu rahatlıkla
söyleyebilirim ki, yapım her şeye çok güzel cevap veriyor. Ayrıca ana konuyu bu
derece destekleyen bir başka Star Wars yapımı da kesinlikle olmamakla beraber,
Lord Vader’ın düşüncelerini de çok net bir şekilde öğrenme fırsatı yakalıyoruz.
Kısacası imparatorluk içine bu derece giriyor olmamız bile Force Unleashed’ı
almak için çok iyi bir neden oluşturuyor. Bu yüzden altını çizerek belirtmek
isterim ki oyun müthiş bir senaryo ve kurguya sahip. Ayrıca, birçok özel efektin
de kullanıldığı ara sahneler, oyun değil de sanki yeni bir Star Wars filmi
izliyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Hatta ekstralar bölümünde yer alan ara
sahneleri tekrardan defalarca izlediğim oldu. Bunlar dışında oyundaki müzikler
ise, ilerleyişe göre ya Revenge of the Sith ya da The New Hope’dan alınma, oyun
bu iki yapımın arasında geçtiği için müzik konusu tam anlamıyla cuk diye
oturmuş. Force Unleashed bu açıdan bakıldığında kesinlikle Star Wars
hayranlarının beklentilerini karşılayacak bir yapım olmuş, ama daha önce de
belirttiğim gibi bu evrenin takipçisi değilseniz, oyun sizin için sıradan hatta
yer yer sıkıcı bir aksiyon oyunu olmaktan öteye gidemeyecektir.

Force Unleashed kesinlikle hayranlarına hitap eden bir oyun olmuş. Yapımın çok
başarılı olduğu yerleri olmasına rağmen, başarısız olduğu yerleri de ne yazık ki
mevcut. Dolayısıyla eğer sadece zaman geçirmek ya da meraktan almak istiyorsanız
size tavsiyem beklemeniz yönünde olur, ayrıca ortalama oynanış süresi de 7-8
saat kadar olduğu için maalesef bu da başka bir dezavantaj. Tekrar
oynanabilirlik konusunda ise, çok başarılı ve etkili olmasa da, ufak tefek
şeyler de yok değil. Ancak her şeye rağmen etkili senaryosu dışında, oyun
dünyasında iz bırakacak bir yapım ne yazık ki değil.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu