Elime son günlerde pek çok oyun geçiyor. Bunlardan biri de Super Monkey Ball
Adventure. Bırak bu çoluk çocuk oyununu demeyin ve bence PS2’niz varsa yazıyı
okumaya devam edin. İlginizi çeken bir şeyler çıkabilir. İlk önce genel olarak
başlayalım.
Sega’nın yaptığı ve maymunları kontrol ederek ilerlediğimiz yapım; hafıza
kartımızda 140kb’lık yer kaplıyor. Ana menümüzde tam maymunlara özgü şirin,
güzel bir müzik var. 1999 yılında Tarzan’ın oyunu çıkmıştı. Müzik onu
hatırlatıyor. Ne yazık ki açılış videosu mevcut değil.
Ana menüde “Story Mode”, “Party Games”, “Challenge Mode” ve inanamayacaksınız.
Fakat “Options” seçenekleri mevcut. Ayarlamalarda sıralamalar; grafik, titreşimi
açıp kapama, ses, yapımcılar hakkında bilgiler gibi şeyler mevcut. Dilerseniz
“Story mode”, “Party Games” ve “Challenge Mode”dan da tek tek bahsedelim.
Aiai, Gongun, Meemee ve Baby ile yolculuğa hazır mısınız?
Aiai ve arkadaşları 5 farklı dünyada 60 olayı soruşturuyorlar. Alakasız biraz
ama slogan bu yönde. 6 tane Party Games seçeneği var. 10 tane Monkey Ball gücü
var. Wood, Fire, Sticky ve diğerleri… Ayrıca en iyi dereceyi yapmaya
çalıştığımız Puzzle bölümleri, 50 kurtarılacak karakter ve 60 Beat mevcut.
1.Story Mode: Yeni oyun diyoruz ve karşımıza seçeceğimiz karakterler;
Aiai, Gongun, Meemee ve Baby çıkıyor. Hepsinin kendine has bazı özellikleri daha
ön planda olsa da aşağı yukarı aynılar. Ama daha sinirli, daha şirin ve daha
büyük diye; Gongun nedense benim vazgeçilmez elemanım oldu. Yapımı oynadığım
süre boyunca. Kaydımızı yapıp oyuna giriyoruz. Süper bir maymunca dili ile
videomsu bir şey giriyor. Maymun arkadaşlardan görev aldığımız bir mod bu.
Açıkçası gayet sıkıcı. Bence bunda fazla zaman kaybetmeyin. Bir de kamera
açıları fıtık ediyor.
2.Party Games: Bu mod olağanüstü. Az önce de yukarıda belirttiğim gibi 6
öğe mevcut. Şimdi bunları kısa kısa inceleyelim neymiş, ne değilmiş diye…
A.Race: Time attack, Grand Prix veya Single race yapabiliyoruz. Sonra kaç
kişi olacağımızı belirliyoruz. Arkadaşlarınızla da oynayabilirsiniz yani. Ben
denedim, ekran falan bölünüyor doğal olarak, fakat keyifli olmuyor değil.
Kazandıkça yeni pistler açılıyor. Lap sayısını bile ayarlayabiliyorsunuz. 7 kişi
birden yarışıyoruz cam kürenin içerisinde yuvarlanarak. Hızlandırma kısımları
falan da var. Kutular alıyoruz, içinden çıkan ekstra hızlandırma, öndekine bir
şeyler fırlatma gibi ilginç özellikler bulunuyor. Bu mod beni aşırı sardı.
Gerçekten de sıkılmadan uzunca süre oynanabilir. Crash’a bile benziyor
denilebilir.
B.Target: Hızlanıp, bir yokuş yukarı uçtuğumuz ve paraşütümüzü açarak
dairelerden geçip puan toplamaya çalıştığımız bir mod. Bol bol puan yapmaya
çalışıyoruz. Aslında sıkmıyor ama sadece 3-4 kere yaparsanız…
C.Fight: Round sayısını belirleyip yuvarlak bir pist içinde X tuşu ile
yumruklarımızı atarak, 4 maymun içinde 1. olmaya çalışıyoruz. Yine yumruk
büyütücü vs… pek çok şey mevcut alabileceğimiz. Keyifli ama küçük oyunlar işte.
Çabuk bitiyor ve tekrar dönmek için çok da neden yok. 1. 10, 2. 7, 3. 4 ve 4. 1
puan alıyor, Round sayısını ise biz belirliyoruz.
D.Bounce: Tic Tac Toe ve benzeri oyunları sıkıcı şekilde oynayabiliyoruz.
İşte zıpladığımız yerler, karecikler bizim hakimiyetimiz altına giriyor. En çoğu
biz yapmaya çalışıyoruz. Yine rakipler veya biz bir şeyler alarak ötekilerin
planlarını bozmaya çalışabiliyoruz.
E.Cannon: Uçarak karşıdaki kaleleri yıkmaya çalıştığımız bir mod. Kaleler
de Jenga gibi. Yani dikdörtgen şeklinde. “Hedef al ve ateş” tarzı. En çok yıkan
kazanıyor.
F.Tag: Yeşillik yuvarlak ve 360 derece dönebildiğimiz bir alan içerisinde
dönüp puanlar kazanmaya çalıştığımız rezalet bir mod.
3.Challenge Mode: Bana göre oyunun tartışmasız en zevkli modu. 3 tane
zorluk seviyesi var ve bu zorluk seviyeleri diğerlerini bitirmeden açılmıyor.
Her zorluk seviyesinde 10 tane bölüm var. Mesela benim ilkini bitirmem sadece 30
dakikamı aldı. Ama sonraki zorluklarda bölümler farklı olduğu için daha zor
oluyor ve haliyle bitirme süresi de uzuyor. Yuvarlana yuvarlana “Ready? Go!”
Dendikten sonra gidiyor ve “Goal” olmaya çalışıyoruz. Süremiz bitmeden
zorlukları aşıp, canlarımızı tüketmeden bölümü bitirmeye uğraşıyoruz.
Super Monkey Ball Adventure grafikleri fena değil. Daha çok Mario, Pokemon gibi
Gamecube yapımlarının grafiklerine benziyor. Yükleme süreleri ideal sayılır. Bir
moda puanlar eşitse, biz kazanıyoruz. Bu saçma biraz. Sessel olarak oyun bir
yerden sonra bayıyor. Ama yine de hak yememek lazım. Daha çok küçük çocukları
oyalayıp, kendi işlerimize bakmak için ideal olsa da (hani komşu çocuğu falan,
gıcık olurlar ya), yine de bizler de bir kez olsun göz atmalıyız. Oyunun bizim
için puanı, yani 12+ diyelim: 58, 12- için ise; 72 yani genel olarak 62. Yok ya,
65’miş. Şu matematiğim de bir düzelemedi gitti.
