Oyun İncelemeleri

Tekken 5

İlk gerçek 3D dövüş oyunlarından olan Namco’nun Tekken serisi bu gün 10.
yılını kutluyor olsa da, doğrusu bu oyunun benim çocukluk dönemlerim için pek
bir değeri yoktur; çünkü hiçbir zaman için arcade salonlarında bu oyun için
saatlerce sıra beklediğimi hatırlamam, oysa 90’lı yılların başında Street
Fighter için uzun kuyrukların arkasında çok beklemişimdir, dolayısıyla arcade ve
dövüş oyunu denince benim aklıma öncelikle hep The World Warrior ve Champion
Edition gelir (Ve daha sonraki zamanlarda biraz MK: Ultimate). Oyun makinesi
bekleme modundayken ‘’Insert Coin’’ yazması ve sarışın dövüşçünün siyahi adamın
suratında yumruğunu patlatması inanın hâla aklımdadır ve bu sahne arcade
zamanlarımın en tatlı anılarından biridir.

Belki de Tekken’in arcade’deki dövüş arenasına girişinin biraz daha geç olması
ve Street Fighter’ın o eğlenceli oynanışını sunamaması, bu oyuna benim biraz
uzak kalmama neden olmuş olabilir, fakat arcade salonlarındaki ilk iki Tekken
oyununu geride bırakıp, birkaç sene öncesine baktığımızda bu iki oyun arasındaki
dengelerin değişmiş olduğu rahatlıkla görülebilir. Bu gün Street Fighter’ın o
eski popülerliği kalmamış olsada, sadık oyuncu kitlesi bu seriyi hâla dimdik
ayakta tutuyor, Tekken ise bu gün en gözde dövüş oyunu konumunda. PlayStation’ın
çıkışı ve buna bağlı olarakta arcade salonlarının yavaş yavaş silinmesiyle,
‘’İlk 3D dövüş oyunu.’’ olarak geçmişte atılan temeller Tekken 3 ile kendine çok
sağlam bir yer edinmişti. Gerçekten de Tekken 3’ün kalitesini hiç kimse inkâr
edemez, bir oyun ancak bu kadar seri ve eğlenceli olabilir sanırım.

Serinin Tekken Tag Tournament ile PlayStation 2’ye sıçrayış yapması ise Tag
özelliği dışında oynanış adına çok fazla bir şey getirmemişti ama grafiksel
açıdan gerçekten bir devrimdi. Ardından gelen Tekken 4 ise yine görsel olarak
ilerletilmiş ve yeni karakterlerin bulunduğu bir oyundu. T4 her yönüyle çok
kaliteli olmasına rağmen yine oynanış yönünden pek farklılık içermediği için
dövüş severlerin bazılarını hayal kırıklığına bile uğratmıştı.

The King of Iron Fist Tournament 5

Evet, nihayet Tekken beşinci oyunu ile geri döndü. Bu son oyun Heihachi
Mishima’nın ölümünün ardından yapılan turnuvayı konu alıyor. İsterseniz T5’i
anlatmaya, turnuvaya katılan dövüşçüleri sayarak başlayalım: Mokujin, Marduk,
Law, Hwoarang, King, Bruce, Kuma, Panda, Eddy, Lei, Nina, Steve, Xiaoyu, Kazuya,
Heihachi, Jin, Lee, Julia, Yoshimitsu, Bryan, Jack-5, Paul, Christie, Anna,
Baek, Roger Jr., Devil Jin, Raven, Feng, Asuka, Ganryu ve Wang benim şu ana
kadar karşılaşmış olduğum karakterler. Gördüğünüz gibi Tekken 5, 30’u aşkın yeni
ve eski dövüşçüyle birlikte gelerek karakter seçimi konusunda bize çok geniş bir
olanak sunuyor. Eski karakterleri bir köşeye ayırırsak, yenilerden en dikkat
çekici olanının Blade’e benzer tarzıyla Raven olduğunu söylemeliyim. Bunun
dışında Uzak Doğu’lu dövüş sanatları ustası Feng, dövüş oyunlarından alışık
olduğumuz bir tiplemeyken, bayan karakterimiz Asuka ise aynı Xiaoyu gibi yine o
kültürden bir dövüşçü. Tabi belirtmeden geçemeyeceğim, tüm dövüşçüleri bir
kenara koyuyorum Eddy’yi de diğer tarafa… Her zaman olduğu gibi oyuna ilk başladığınızda bu dövüşçülerin bir çoğu
seçilemez durumda; ama karakterlerle oyunu bitirişinizde, belli sayılarda dövüş
kazandığınızda ya da belli miktarda ‘’Fight Money’’ kazandığınızda (Ne olduğunu
az sonra anlatacağım!) karakterler yavaş yavaş açılmaya başlıyor.

Tekken: Devil Within, Arcade History ve Customize

Dövüşçülerimizi tanıdıktan sonra oyun modlarına geçelim isterseniz: Story
Battle, Arcade Battle, Time Attack, VS Battle, Team Battle, Survival ve Practice
herkesin çok iyi bildiği klasik Tekken modları; fakat bunların dışında ana
menüde karşılaşacak olduğunuz üç yeni başlık daha var. Bunlardan ilki Tekken:
Devil Within modu. Bu mod Namco tarafından bir 3D Action/Adventure oyunu olarak
anılan mini bir oyun. Jin ile oynadığımız Devil Within’de Survival’dan farklı
olarak yönlendirme bakımından karakterimize tam olarak hakimiz, yani
karakterimizi aynı bir aksiyon oyunundaki gibi kontrol edip önümüze gelen
düşmanları bir güzel pataklıyor, zıplayıp engelleri aşıyor ve çevrede
rastlayacağımız kutuları kırıp ilerliyoruz. Gönül isterdi ki Devil Within,
Warrior Within gibi bir şey olsun (Çok mu fazla şey istiyoruz acaba?); ama
olmuyor tabi ki. Ben 10 dk. tahammül edebildim; çünkü oynanış eğlenceli değil ve
aksiyon çok sıradan ilerliyor. Tabi Devil Within’i bir bonus olarak
gördüğümüzden, hiç yoktan iyidir deyip geçiyoruz.

Arcade History ise bence Namco’nun en büyük sürprizlerinden, Tekken’in 10.yılı
şerefine serinin ilk üç oyunu da T5’in içinde, bu başlık altında bizlere
sunuluyor. Bu koleksiyon sayesinde Arcade’in o eski güzel günlerini
hatırlayabilir ya da PlayStation’da Tekken 3 ile yaşadığınız heyecan dolu
dakikalara dönebilirsiniz. Tekken 4 yeni ve hâla Namco’nun çok satan
oyunlarından biri olduğu içinse onu burada göremiyoruz; o da artık T7’de falan
olur herhalde…

Ve son olarak Customize’da T5 ve Namco’nun en büyük yeniliği. Artık oyundaki
modlarda ilerleyip dövüşleri kazandıkça ‘’Fight Money’’ kazanıyoruz ve bu
paralarla dövüşçülerimize yeni kostümler, renkler ve aksesuarlar alarak farklı
imajlara bürünmelerini sağlıyoruz. Customize bölümünden gerçekleştirdiğimiz bu
işlemler her dövüşçü için farklılık gösteriyor, yani her dövüşçünün kendi
stiline uygun olarak satın alabileceğimiz bir çok bonus item’ı bulunuyor. Bu
sayede de dövüşlere ve karakterlere biraz daha renk gelmiş oluyor.

Grafiklerin büyüleyiciliği…

Oyunun başlangıcında seçebileceğiniz 13 tane arena bulunuyor, bunlardan
bazıları; korsan hazineleriyle dolu bir arena, yanan tapınak, şelalelerin
bulunduğu alan ve gece ay ışığı altında dövüştüğünüz yer. Arenaların hepsi de
görsel kalite açısından çok iyi ve çevre dizaynlar interaktif olarak dizayn
edilmiş. Bu sayede dövüşçülerden biri darbe alıp devrildiğinde çevre dekora
zarar verebiliyor. Özellikle hazinelerin olduğu bölümde en küçük hareketinizde
bile yerdeki altınların şıngırdaması gibi detaylar çok iyi düşünülmüş. Hemen
hemen tüm arenalarda dövüşçülerin yerle teması sırasında zeminin parçalanması
ise göze oldukça hoş gözüküyor; ancak birkaç dövüş sonunda sanki zemindeki tüm
kırılmalar hep aynıymış gibi göze batıyor, yine de bu kırılmalar güzel bir
ayrıntı. Yalnız PS2’nin sınırları artık belli olduğu için bu noktada yaşanan bir
şey de şu; yerdeki kırılmalar belli bir süre sonra kendiliğinden kapanıyor;
gerçi eğer dövüş hızlı geçiyor ya da arenanın o bölümüne çok dikkatli
bakmıyorsanız durumu farketmeyebilirsiniz bile.Bunların dışında yeni ve eskisine göre daha gelişmiş olan grafik motorunun sunduğu
görsel ziyafet gerçekten enfes. Karakter modellemelerinden, mekan tasarımlarına kadar her şey
gerçekten çok iyi. Her oyun bitirişinizde karşılaşacağınız FMV’lere ise hiç
girmiyorum zaten, Namco’nun bu konuda ne kadar iyi olduğunu bilmeyen kalmamıştır
sanırım.

Dövüşler başlamadan önce karakterler arasındaki diyalogların arttırılmış olması
da gözünüzden kaçmayacak. Meydan okumalar ve alaycı sözler dövüşçüler arasında
bolca gidip geliyor. Geniş sound track listesi sayesinde bir çok ritmik müzik
eşliğinde yapılan dövüşler havayı tamamlıyor, bunun yanında ses efektleri ve
seslendirmeler de yine eskisi gibi.

Ve en önemlisi oynanabilirlik ise yine çok eğlenceli. Yeni dövüşçülerin yanında
eski dövüşçülere kazandırılan birkaç yeni hareket ve kombo var. Bu komboların
bir kısmı da eskilerin geliştirilmiş hâli; yani işin aslı oynanabilirlik çok
fazla değişmemiş.

Tekken’in 10. yılı şerefine…

Oynadım, dövdüm, ettim ve gördüm. Peki ‘’Sonuç nasıl?’’ derseniz hemen
anlatayım; öncelikle böyle kostümmüş, item’mış bunlar gerçek dövüş oyuncuları
için çerez-çıtırdaktan başka bir şey değil. Evet, bunlar olursa oyun belki biraz
daha neşeli yapılıp renklendirilebilir; ama bir serinin yeni bir oyununun tek
yeniliği bunlar olmamalı. Hani şunu söyleyeyim, arkadaşımla oturup karşılıklı
dövüş oyunu oynayacağım dediğimde bu Tekken 4 ya da 5 olmuş farketmez, çünkü
oynanabilirlikler neredeyse aynı. Tıkandığım nokta ise şu: ‘’İyi de adamlar
oynanabilirlik adına daha ne yapabilirler ki?’’; zaten iyi olan bir sistemin
temel taşlarını oynatmaktansa, bir iki yeni karakter ve kombo ekleyip, yeniliği
bonus materyallere yükleyip olayı bitirmek belki mantıklı, ama insan ister
istemez sürekli aynı oynanabilirlikle karşılaşınca sıkılıyor. Hoş, ben ne
söylersem söyleyeyim sonuç olarak Tekken 5 büyük ihtimalle yine yılın en iyi
dövüş oyunu olacak, zaten oyunun hakkını da inkâr edemeyiz, ama belki
oynanabilirlik yönünden biraz daha gelişim olabilirdi. Biz bu eksiği Arcade
History ve Customize’ın biraz da olsa kapattığını farz edip T5’i oynamaya
başlayalım; ama Tekken 6’dan oynanabilirlik yönünden biraz daha fazlasını
bekliyoruz…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu