Çocuktum ufacıktım, evde karanlıktan korkardım. Gece tuvalete gideceğim zaman, terliklerimle şıpıdık şıpıdık koşar, hemen ışıkları yakardım. Karanlığı bu şekilde yendiğimi düşünürdüm. Zaman geçti, büyüdük. Karanlık korkusu da kalmadı, artık dallı güllü anlaşıyoruz aramızda aynı Jackie Estacado gibi. Aslen bir çizgi roman karakteri olan Estacado, ünlü Witchblade serisinde 1996 yılında ortaya çıktı. Tam bir anti kahraman. Enclave, Knights of the Temple ve The Chronicles of Riddick’ten tanıdığımız (Riddick de mis gibi oyundu valla!) Starbreeze Studios, Jackie Estacado hikayesini dijital ortama aktarıp, kaymak gibi bir oyun ortaya çıkardı.
2007’de X360 ve PS3 platformları için piyasaya sürülen The Darkness gayet de başarılı oldu. Hatta bir aralar PC’ye gelecek dedikoduları çıktı, ancak bu da gerçekleşmedi. Uzun bir sessizliğe giren yapımla ilgili başka spekülasyonlar da ortaya atıldı, devamının gelmeyeceği yönünde söylentiler de çıktı, ancak öyle kaldı. Bomba Digital Extremes’in ikinci yapımı geliştirdiğini müjdelemesiyle birlikte patladı, bu sefer ilk oyun gibi yapmadan PC platformu için de geliyor!
Kim korkar karanlıktan!
Bu sefer yapımcı koltuğunda Starbreeze Studios yerine yakından tanıdığımız Digital Extremes bulunuyor. Digital Extremes boş bir firma değil, ancak nedense bazı önemli projelerinde bir türlü dikiş tutturamadı. Unreal, Unreal Tournament serisinde kalitelerini gösterdiler, ama Pariah gibi gayet umut dolu bir yapımda istenileni verememişlerdi. Warpath ise facia ile sonuçlandı. Dark Sector de senelerdir yapılacak da yapılacaktı. Sonunda o da çıktı, ama istenilen düzeyde değildi. BioShock’u PS3’e port edip, BioShock 2’nin de çoklu oyuncu modu üstünde çalıştılar. Genelinde bakacak olursak, kumaşı kaliteli ancak işlemeye gelince sağı solu değişebilen bir firma.
Ne olursa olsun Unreal gibi bir baş yapıtta imzaları var. Bu badireleri atlatıp, Jackie Estacado’ya yeniden yoğunlaşacak olursak, ilk oyundan iki yıl sonrasında hikayemiz başlıyor. Estacado, karanlık işleri bırakmış, yani karanlık güçlerini, kendisini aile işlerine vermiş. Karanlık kuvvetler de tekrardan ortaya çıkmak istiyor. İşin içinde yine gangster mücadeleleri ve daha güçlü, karanlığı bilen rakipler giriyor. Ortalık karışacak ve Jackie yine karanlığın güçlerine iş başvurusu yapıp, onlarla tekrardan çalışmaya başlayacak. Hikaye aslında daha da detaylanacak, Digital Extremes oyunu biraz daha hikaye odaklı olarak kullanıcılara sunacak. Söylentilere göre Jackie Estacado’un kişiliği ve karakteristikliği yeni yapımda daha iyi yansıtılacakmış.
“Quad Wielding” de ne ola ki?
The Darkness II, ilk yapıma oynanış yönünden benzeyecek, ancak arada bazı farklılıkları da yok değil. “Quad Wielding” sayesinde hem karanlık güçlerimizi ve ayrıca silahlarımızı aynı zamanda kullanabileceğiz. Böylece daha fazla katliam yapma imkanımız oluşacak. Tabii ki bunun da belirli bir karşılığı var, eğer ışıklı ortama çıkarsak güçlerimiz karanlığa doğru koşacak. Biz de bundan fiziksel olarak etkileneceğiz.
Işıklar bizi rahatsız edecek. Blur efekti devreye girip bulanık olarak etrafı göreceğiz ve yüksek bir çınlama sesi duyacağız. Bu yüzden ışık kaynakları bizim diğer düşmanlarımızdan biri. Rakiplerimizle karşılaşmadan önce eğer bir ışık kaynağı varsa, onu yok etmeniz yararınıza olacak. Böylece daha iyi ve güçlü olarak mücadele edebileceksiniz. Düşmanlarınız da gerçi aptal olmayacaklar, size karşı biraz daha taktiksel saldırmaya çalışacaklar. Hatta üzerinize Flashbang atıp, sizi iyice kör edip, karanlık güçlerinizi bir süreliğine engellemeye çalışacaklar. Bu yüzden Flashbang’lerden kaçınmamız gerekecek.
En büyük dost siyahın kendisi
Silahlarımız ve karanlık uzuvlarımız haricinde ilk oyundan bildiğimiz Darkling’ler de var, ancak The Darknees II’de oyun sadece bir tanesi üstüne odaklanıyor. Tek de olsa Darkling bize çoğu zaman yardımcı olacak. Düşmanlara saldıracak ve işkence yapabilecek. Biriyle kapışırken adamın ayağından tutup, onu şaşırtarak rakibimizi savunmasız bırakacak. Bular haricinde bitirici hareketlerimiz oyunda yer alacak diğer özelliklerden biri. Karanlık uzuvlarımız herhangi bir düşmanı yakaladıktan sonra, ilginç şekillerde işini bitirecek. İkiye bölecek, kafasını koparacak hatta Darkling’in bile bitirici özel hareketi var.
Düşmanın üstüne tüm asidini dökecek kısaca biraz onu pisletecek. Her öldürüşümüz, kalp toplamamız gibi hareketler bizim karanlık özümüzü (Dark Esence) besleyecek ve bunun sayesinde Talent Shrine’lardan yeni yetenekler alabileceğiz. Bunlara örnek verirsek duvarların arkasından düşmanlarımızı görebilecek ve onlara saldırabileceğiz. Gun Channeling sayesinde limitsiz bir hasar gücüne sahip olacağız ve kısa bir süreliğine doğaüstü cephanemiz olacak. Bunlara ek olarak çevremizdeki objeleri de kendi yararımıza kullanabileceğiz. Bulduğumuz metal levhayı kurşunlardan korunmak için kullanabileceğiz. Daha sonrasında levhayı rakiplerin üstüne atıp, onları pestil gibi ezebileceğiz. Karanlık uzuvlarımız bir demir çubuğu alıp, rakibe fırlatabilecek, hatta düşmanlarımızı bile tutup, onları bile fırlatacağız.
Görsel açıdan yenilikler var
The Darkness II’de en büyük farklılık grafiklerde olacak. İlk yapımda Starbreeze kendi motorunu kullanmıştı. Digital Extremes ise daha önce Dark Sector’de kullandığı Evolution Engine ile yapımı geliştiriyor. Cel-shading tekniği kullanılarak oyunun kaplamaları çizgi roman havasına sokulmuş. The Darkness II, Borderlands’e benzer bir stile sahip olacak, bu efekti verip, tasarımı ekrana yansıtacak. Faith No More ve Mr. Bungle gruplarından tanıdığımız ve ilk oyunda da seslendirmeyi yapan Mike Patton tekrardan karanlığın sesi olacak. İlk oyunda bu konuda mükemmel bir iş çıkarmıştı.
The Darkness’da Jackie’yi seslendiren Kirk Acevedo yerini ise, daha önce birçok önemli oyunda seslendirme yapan Nolan North’a bırakıyor. The Darkness gayet başarılı bir yapımdı, ikincisi de iyi olacak gözüküyor. Ancak görsellik hakkında şikayetçi olanlar da var. Yeni stilin oyunun karanlık atmosferine gitmeyeceğini düşünüyorlar. Sonuç ne olursa olsun Jackie Estacado’yu yeni macerasında yönlendirmek ve karanlık güçleri kullanmak zevkli olacak. Yapım bir terslik olmadığı sürece 4 Ekim’de Amerika’da, 7 Ekim’de de İngiltere’de piyasaya sürülecek.
