The Legendary Starfy
Oyunlar, insanları korkutmak, aksiyonu hissettirmek ve rekabet gibi duyguları
yaşatmayı hedefler. Fakat tüm yapımların ortak amacı, kullanıcılara hoş saatler
geçirtebilmektir. Bu saydığımız duyguları bir kenara bırakır, amaç olarak sadece
eğlenceyi göz önüne alırsak, The Legendary Starfy güzel bir seçenek. İlk olarak
2002 yılında Game Boy Advance ile doğan seri, tam 5 oyun boyunca sadece Japon
kullanıcılara özel olarak hazırlanmıştı. Yeni üyenin en güzel yönü ise İngilizce
olarak hazırlanan ilk Starf olması.
Denizler altında
The Legendary Starfy platform türünde bir yapım ve bu tarz oyunlarda izlenen yol,
hemen hemen aynıdır. Oynanış türün öncülerinden Mario’yabenziyor. Starf isimli
şirin bir denizyıldızını yönetmekle yükümlüyüz. Kimi zaman su altında, kimi
zaman ise su üzerinde görevler yapıyoruz. Maceramız boyunca sürekli konuştuğumuz
ve yardım istediğimiz arkadaşlarımız da bulunuyor. Onlarla konuşarak bize yardım
etmelerini isteyebiliyor, görev alabiliyor, ana haritaya geri dönebiliyor veya
ödüllü görevlere çıkabiliyoruz. Bu sırada eğer kabul ederseniz diğer
arkadaşınızı da hikâyeye dahil edebiliyor ve co-op oynayabiliyorsunuz. Söz
haritadan açılmışken, DS’in alt ekranında hem diyalogları yürüttüğümüz bir
sistem, hem de tüm güzergâhı gösteren bir harita yer alıyor.
“Yapımda Starfy isimli deniz yıldızını kontrol ediyoruz.”
Her bölüm boyunca, en az hasar alarak deniz taşları toplamalı ve hazine
sandıklarını bulmalıyız. Bu süreç esnasında karşılaşabileceğimizi düşmanlarımız
için farklı saldırı yöntemleri uygulayabiliyoruz. İlk özelliğimiz, dönerek
karşımızdakine saldırmak. Fakat henüz pek tecrübeli olmadığımız için, birkaç
dönüş sonrası sersemleyebiliyoruz. Görev tamamladıkça tecrübe puanımız artıyor
ve yeni kullanılabilir saldırı teknikleri öğreniyoruz. Bazen yaratıklarla
dövüşmemiz de yeterli olmuyor. Bu kez de çevreden bulabileceğimiz dev kaya
parçalarını kullanarak onları alt edebiliyor, böylece kapalı kapıları da
açabiliyoruz. Su üzerinde görev yaparken ufak bir ejderha olabiliyor ve bu kez
püskürttüğümüz ateşle düşmanlarımızı yok edebiliyoruz. Genellikle
karşılaştığımız deniz kabuklarını açarak da oyunu kayıt edebiliyoruz. Son olarak
da bölüm sonu boss’larıyla dövüşüyoruz. Normal bölümler dışında, aldığımız
puanlar neticesinde açılan gizli bölümleri de belirtmekte fayda var. Yapımda
otuzdan fazla ana görev ve onların haricinde yan görevler yer alıyor.
“Platform türündeki oyunun grafikleri oldukça şirin.”
Daha da şirin
Select tuşuna basarak menüye döndüğümüzde seçeneklerle karşılaşıyoruz.
Yaptığımız ve henüz yapmadığımız görevleri, aldığımız notları, haritayı ve
kullanabileceğimiz saldırı çeşitleri gibi detayları görebiliyoruz. Stuff
başlığına gelerek karakterimiz için gözlük, yelek, şort gibi giysiler alabiliyor
ve görünümünde değişiklikler yapabiliyoruz. Gerçekten görülmeye değer. Senaryo
modunda yer alan görevlerden bir süre olsun ayrılmak isterseniz, mini oyunlar
başlığına da göz gezdirebilirsiniz. Atıcılık yapma ve yemek pişirme gibi mini
oyunlar bulunuyor. Bunları da ister tek başınıza, isterseniz online olarak
arkadaşlarınızla oynayabiliyorsunuz.
Yapımın tasarımları, görselleri ve sesleri çok hoş. Özellikle küçük oyuncular
için çok güzel bir ürün, ama bu büyükler oynayamaz demek değil. Eğer sinir
bozucu rekabetlerden, bitmek bilmeyen bölüm tekrarlarından sıkıldıysanız ve
rahatlamak için eğlenceli bir deneyim istiyorsanız, The Legendary Starfy’i
oynayabilirsiniz.