The Secret of Monkey Island: Special Edition
Gözümde, LucasArts’ı LucasArts yapan vakti zamanında çıkarttığı efsane macera
oyunları oldu. Tamam, firma olarak başka harika yapımlara imza attılar, ancak
piyasaya sürdükleri macera türündeki efsanelerin tadı farklıydı. Full Throttle,
Grim Fandango, Sam & Max, Monkey Island’ı kim unutabilir, ben unutamam. Her biri
birbirinden eğlenceli ve harika olan yapımlardan mesela Sam & Max, Telltale
Games sağ olsun yeniden hayata döndü. Aslında Telltale Games, Monkey Island’ı da
yeniden canlandırdı, ama onların geliştirdiklerine değil, LucasArts’tan çıkan
orijinal oyun asıl yazı konusu. Hatta şöyle diyeyim, hem orijinal hem de
reklamlarda sıkça rastladığımız “İkisi bir arada” versiyonu, piyasaya sürüldü,
iyi ki sürülmüş…
Korsan olmak neyden geçer
Ron Gilbert, Dave Grossman ve ismini bu aralar Brütal Legend ile sıkça andığımız
Tim Schafer’ın, bundan 20 sene önce (19 sene aslen ama yuvarlak hesap yapalım)
geliştirdiği The Secret of Monkey Island’ın ismini eminim çoğu kişi duymuştur,
duymayan varsa da onlara yorum yapmıyorum. Özellikle çoğu eski oyuncu Monkey
Island’ı oynamıştır. Oyun dünyasının kült karakterlerinden Guybrush
Threepwood’la çoğu kişi bu sayede tanıştı. Guybrush’ın özellikle birbirinden
süper yorumları hiç aklımdan çıkmadı. Elaine Marley, LeChuck ve diğer
karakterler de unutulmaz. Buradan şöyle bir bağlayalım; bu sene tüm ihtişamı,
birbirinden çekici kızları, şovlarıyla ve tanıtımlarıyla birlikte E3 yeniden
geri döndü. Oyun dünyasının kalbinin attığı etkinliklerden biri olan E3’te
ilgimi en çok Mass Effect 2 ve LucasArt tarafından yenilenmiş haliyle
hazırlandığı duyurulan The Secret of Monkey Island çekti. Adının sonunda bir de
Special Edition bulunan, klasik macera oyunumuz hakkında az biraz şüphem vardı.
Yenilenen haliyle “Acaba eski tadı verebilecek mi?” diye kendi kendime sormadım
değil, ancak yapımcılar sağ olsun böyle bir durumu yaşamadım.
“Eski bir dost yeniden geri döndü. Kendine has süper yorumları ve muhteşem karizmasıyla (!) Guybrush Threepwood bizlere tekrardan komik ve eğlenceli anlar sunmaya devam ediyor.”
Kısaca şöyle bilmeyenler için oyunun konusuna değinecek olursak, Mêlée Adası’nda
korsan olmak isteyen ve güzeller güzel Elaine Marley’e aşık olan Guybrush
Threepwood’un macerasını yaşıyoruz. Aşık olduğu kadın, hayalet korsan LeChuck
tarafından kaçırılınca, Guybrush peşlerine düşüyor. Aslında senaryo hakkında
daha sayfalarca ve sayfalarca yazılabilir, ancak tadı kaçmasın oynadıkça
kendiniz görün. Gelelim bu klasiğin kısaca yenilenmiş versiyonunda neler varmış?Tanıdık dostlar
Yapımcılar, The Secret of Monkey Island: Special Edition’nın orijinal halini
harika bir şekilde uyarlamışlar. Oyuna girdiğimizde bizleri asıl Monkey Island
tarzında bozulmamış, ama yenilenmiş olan grafikleri karşılıyor. Yenilenmiş
hatlarıyla karakterler ve görsellik üzerinde yapılan çizimler, atmosferi bir
gıdım bile bozmuyor. Hatta bu durum oldukça hoşuma gitti. Karşımızda yeni nesil
oyunlardaki gibi 3B olarak aşmış ve süper teknolojik bir yapım yok, tam tersi
eski haline sadık kalmış, yenilenmiş görselliğini hoş bir şekilde sunan bir oyun
var. Karakterlerin yenilenen çizimleri, kendi halindeki anları görülmeye değer.
Gelelim asıl sürprize, eğer bu halinden gene memnun kalmazsanız nostaljik bir
yolculuğa çıkıp, 20 sene öncesine geri dönebilirsiniz. Evet, en başta ne
demiştim “İkisi bir arada” diye belirtmiştim, çünkü Special Edition
versiyonunda, isterseniz yapımı eski grafikleriyle de oynayabilir ve böylece
anılarınızı tekrardan canlandırabilirsiniz. Harika bir özellik böylece zaman
yolculuğu yaşıyoruz.
Grafikler haricinde diğer dikkat çeken nokta, seslendirmeler. The Secret of
Monkey Island’ı oynayanlar bilirler, vakti zamanında karakterlerin sesleri
yoktu, ancak yenilenen haliyle seslerine kavuşmuşlar. Guybrush Threepwood’u
Dominic Armato ve Elaine Marley’i ise Alexandra Boyd seslendiriyor. LeChuck’ı
ise Monkey Island serisinde hayalet korsana hayat veren Earl Boen seslendiriyor.
Bu kadro gene Telltale Games tarafından geliştirilen ve 5 bölüm olarak planlanan
Tales of Monkey Island’ta da yer alıyor.
“Yenilenen ve elden geçirilen grafikler son derece başarılı. Hiç bir şekilde oyunun atmosferini bozmuyor, eğer memnun kalmazsanız, tek bir tuş hareketiyle 20 yıl önceki haline de geri dönebilirsiniz. Karar size kalmış…”
Bu iş biter!
Düşük sistem gereksinimlerine sahip yapımda, maceramız boyunca birbirinden komik
ve eğlenceli anlar yaşıyoruz. Hatta bir süre sonra makinenizin başından gülerek
yere düşebilirsiniz. Özellikle Guybrush’ın diyaloglarına ve konuşmalarına dikkat
edin derim. Neden oyun tarihinin en süper karakterlerinden birini daha iyi
anlayacaksınız.
Oyun kontrolleri, akıcılığı, içeriği, karakterleri, senaryosu kısaca aslında her
kısmıyla birlikte tek kelimeyle harika. Şu zamana kadar Monkey Island’ı
oynamayan varsa, bu şansı kaçırmasın, bu harika oyunu oynasın. Kendine has
karakterlerini ve o atmosferini yaşasın derim. Peki yapımın hiç eksi yanı yok
mu? Tabii ki var, tek eksi yanı sizi kesinlikle başına kitleme özelliğine sahip
olması. Eskiler oyuncular yeniden büyük maceraya atılsın, oynamayanlar da biran
önce efsaneyle tanışsın.