Witcher ikinci sezon 17 Aralık 2021 tarihinde bizler ile buluşacak. Dizi öncesinde yapımcı ve yazar koltuğunda oturan Lauren Schmidt Hissrich ile röportaj yapma şansı yakaladık. Sorularımıza içtenlikle cevap veren Hissrich ile yaptığımız röportaja birkaç yayın birlikte girdik. Bu sebeple soruları ve cevapları onlar ile birlikte kullanıyoruz.
The Witcher İkinci Sezon için Lauren Schmidt Hissrich ile konuştuk
Diziyi hazırlarken, kitap ve oyunun dünyasına, ortamına ve mekanlarına ne kadar sadık kaldınız?
Diziyi hazırlarken ana kaynağımız her zaman kitaplar oldu. Kipatları bire bir uyarlamanın mümkün olamayacağını düşünüyorum ve sanırım kısa hikayeler ile konuyu anlatmaya çalıştığımızı biliyorsunuz. Tüm karakterlerin gelecekte olması gereken konumlar için bir arka planı vardı. Bu yüzden ilk iki sezonda konu olarak çok hızlı ilerledik. Özellikle ikinci sezonda bunu yaparken çok zorlandık. Çünkü, özellikle itici güç açısından bu karakteleri aksiyonu kitaplardaki kadar değil. Açıkçası insanların ilk bölümü izlediği gibi hiç beklemeden ikinci bölüme geçebilmelerini istiyorum. Aynı zamanda biraz daha fazla Geralt hikayesi eklememiz de gerekiyordu. Ayrıca kitaplarda Yennerfer’ın geçmiş hikayesi bulunmuyor. Bu yüzden ona ekleme yapmamız gerekti. Geralt’ın her ihtiyacı olduğunda ortaya çıkıyor ancak bunu neden yaptığını bilmiyoruz. Yazar odasından oturduğumuzda ilk olarak kitapların hangi bölümlerini beğendiğimizi konuştuk. Arkada neleri bırakamayacağımızı tartıştık.
Geralt’ın Siri’yi Kaer Morhen’e götürüyor. Hikaye anlatımımız için çok önemli. Aynen kitaplarda olduğu gibi. Aynı zamanda Geralt’ı tanıyan diğer karaterlerimiz, bu sezonda onu biraz daha aydınlanmış olarak görüyorlar. İlk sezonda Geralt’ın Witcher olduğunu ve buna adanmış biliyoruz. O da ne olduğunu biliyor ve olmak istediği kişiye ulaşabilmek için çabalıyor. İkinci sezonda ise onu daha çok baba figürü ve yol gösterici olarak görüyoruz. Siri’yi eğitmesi için Triss’den yardım aldığını görüyoruz. Ayrıca Yennefer ve Geralt arasındaki yeni hikayeye tanık oluyoruz.
Genel olarak neler kaçırdığımıza baktığımızda ise Geralt’ın ilk sezonda olduğu gibi en iyisini yapabilmek için uğraşıyor, Tüm gücünü gizemlerini çözebilmek için kullanıyor. Bu durumda da Siri’nin gücünü keşfedebilmesi için araştırma yapıyor. Yennefer ise Sodden Savaşı’nda yaralanmıştı. Yeniden kendine gelmesi oldukça uzun bir süre alıyor. Aynı zamanda tutsak edilmiş durumda. Geralt ve Yennefer’ın hikayesini yeniden bir araya getirmek için çalıştık. Bu gerçekten bir yamalama çalışması oldu. Bunun için birçok sanatsal tasarım çalışmalarını inceledik, bir çok içerik okuduk.
Pandemi süresinde şovun popüleritesini korumayı nasıl sağladınız?
Bu ilginç bir durum oldu. Muhteşem bir sezonun ardından, ikinci sezonunu duyurduğunuz bir TV şovunun geleceği için ne olacağını tam olarak bilmiyorsunuz. Parmaklarınız çapraz yapıp, dünyanın birçok farklı noktasındaki fanlarınızı nasıl etkileyeceğinizi, yankılarının ne olacağını bilmeden yola çıkıyorsunuz. İkinci sezona gelirken de onları ödüllendirmek, ikinci sezon için de aynı keyfi almalarını ve ilk günden bize bağlanmalarını bu sezonu izlemelerini sağlamak istedik.
Bana göre bunu sağlamak için iki sezon arasında çok fazla zamanımız yoktu. Bu momentumu devam ettirdiğimizden emin olmalıydık. Covid göründüğünden tamamen farklı bir şekil verdi. 2. Sezon çekimlerini sadece üç hafta içinde tamamladık. İşi bitimemiz de beş ay sürdü. Bu herkes için çok zordu. Aynı zamanda kendim için de ek zaman yaratmalıydım. Zira doğru hikayeyi anlatabilmek için senaryonu herkes ile birlikte okumam gerekiyordu. İlk sezonun gelişimi ve bunun ikinci sezona yansımasını doğru yapmalıydık.Bu beş ay karakterlerimizin daha derinine inebilmemiz için şans oldu. Umarım, dizinin ikinci sezonunu izleyenler, buradaki aldığımız yolu fark edecekler. Geralt’ı daha iyi tanıyacaklar. Onu baba olarak, Vesemir’in oğlu olarak, Siri’ye gösterdiği ilginin sebeplerine odaklanmak ve daha iyisini yapmak için fırsatımız oldu.
Rience ve Nivellen gibi zorlu karakterleri hayata geçirirken ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Sonuçta bunlar görsel olarak çok önemli karakterler. Bunları ekrana taşırken, görsellik açısından ne gibi zorluklar ile karşılaştınız?
Bu iki özellikle şeçmenizden ötürü çok sevdiğim bir soru oldu. Nivellen oldukça ilginç bir karakter. Kısa hikayesini gördüğümde bunu ekrana aktarabilmeyi çok istedim. İlk sezonda bunun için vaktimiz yoktu. Yapım ekibine “Bunu daha önce denemediğimiz bir başarı olacak” dediğimi hatırlıyorum. Bu seviyedeki efektler, bu seviyedeki makineler ve aynı zamanda muhteşem bir aktör. Kristofer Hivju ile, Nivellen karakteri için anlaştığımızda öncelikle onun performansına odaklandık. Burada hemen söylemem gerekiyor ki kamera arkası için burada elimizde birçok materyal oluştu. Kristofer karakterin konseptini oynadı, biz de tamamladık. Buna onun göz ve yüz hareketleri de dahil. Bence tüm bunları aktarmak oldukça yoğun çaba gerektiren bir çalışma idi. Yüzüne kamera monte edilmişti. Yüzündeki en ufak mimiği dahi kayıt ettik. Bu sayede hayata geçirebildik. Bu hikaye anlatımını da etkiliyor. Başlarda son derece vurgulu bir karakter. Çok karanlık bir geçmişi var. Bu sebeple, Geralt’ın hikayesinde yer alabilmek için hızır ve istekli. Hikayesi de son derece kalp kırıcı bir şekilde bitiyor.
Rience tasvir edilmesi olukça zor bir karakter. Witcher evreninde bulduğum en soğuk kanlı karakter o. İblis’i üzerine en iyi yapışabilecek bir karakter. Chris Fulton’u onu canlandırması için tercih ettiğimizde onun en üst seviyedeki soğuk kanlılığa sahip olmadığını düşünüyorduk. Bu da bize onun karakteri üzerinde çok daha fazla görsel efekt kullanabileceğimiz sonucuna vardırdı. Tiyatral yönü çok daha fazla idi. Buradaki kontrast gerçekten çok büyük idi.
İlk sezonun ardında “keşke bunu yapsaydım” dediğiniz ve ikinci sezonda bunu hayata geçirdiğiniz ne oldu?
Çok fazla değişiklik yapılan şey oldu. Ama o şeyler sadece benim üzerimde. Hikayeyi daha kesin bir şekilde anlatmayı tercih ettik. En çok tartışılan konulardan biri Geralt ve Siri ayrı düşmesi idi. Bu şovun gidişatını etkiler miydi diye düşündük. Ama ilişkileri için ikinci sezonda bir şeyler düşünmek lazımdı. Çok hızlı bir şekilde hikayenin telafi etmesi gerektiğini hissettim. Birbirlerini daha iyi tanımalarını sağlamalıydık. Dizinin ilk sezonunu çok sevidim. Kendi şeklini bulması için bir süreçti. Çok fazla güven olduğunu düşünüyorum. İkinci sezon daha çok doğrulsal olmayan zorlu seyahatleri içinde barındırıyor. İzleyenlerin seveceğini düşünüyorum. Çünkü daha fazla zaman çizelgesi yok. Ama kendinden daha emin bir süreç ortaya çıkıyor.
Bu sezon birçok yeni karakter ile karşılaşıyoruz. Kitabı okuyanlar, onlar hakkında bir miktar bilgiye sahip. Ancak bazı karakterler oyuncuların tanıdığından daha farklı. Hiç bundan dolayı endişe duydunuz mu?
Hepsinden biraz diyebilirim. Bu konuda her zaman karakterler için kitaplara danıştım. Çünkü biliyorum ki bilgisayar oyunları için kimi zaman farklı kararlar verilebiliyor. Mesela Triss ve Yennefer, Geralt ile bir aşk üçgeni içindeler. Bu kitaplarda öne çıkmayan bir konu. Bu iki kadının birbirlerine karşı tavır almasına, kuşkucu yaklaşmasına sebep oluyor.
Karakterler ile ilgili bir düşüncem olduğunda kitaplara başvuruyorum ancak aktörlerin bunu nasıl yansıttıkları kendilerine kalmış. Kimi aktörler oyuna aşina ve oradaki şekilde bir hayat veriyorlar. Örneğin Vesemir’i canlandıran Kim Bodnia’nın çocukları Witcher oyunlarını çok seviyorlar. Bu da onun oyunculuğunu çok etkiledi. Vesemir karakterinin birçok özelliğini ihmal etti. Biz de onun önden yaptığı seçimi ve arzularını göz önüne alarak karakteri hayata geçirdik. Tüm bunları birleştirdik. Aktörler karaktere ihtiyaç duyar. Lambert ve Coen biraz farklı karakterler. Çünkü onlar kitaptaki karakterlere çok yakın bir şekilde canlandırıldı. Coen’in Siri ile çok yakın bir ilişkisi var. Daha nazik bir kişiliği var. Lambert ise biraz daha kaba, burnu havada. Çok iyi canlandırdı. Eskel ise hem kitaplardan hem oyundan çok daha farklı. Projenin erken aşamasında Kaer Morhen’de çok büyük şeyler olacağını biliyorduk. Bu sebeple Geralt ve Siri’nin hikayesini ileri taşıyabilmek için böyle seçimler yapıldı. Karakterlere, Geralt’ın kalbini en çok neyin kıracağını planlayarak yön verdik.