Oyun İncelemeleri

Thunder Tier One inceleme

PUBG: BATTLEGROUNDS ekibi olan KRAFTON, Inc. tarafından geliştirilen ve yayımlanan Thunder Tier One, gerçekçi bir taktiksel yapım olarak karşımıza çıkıyor. 7 Aralık 2021’de Microsoft Windows için Steam’de piyasaya sürülen yapıma göz atıyor ve detaylıca inceliyoruz.

Thunder Tier One inceleme

Thunder Tier One inceleme

Kısa süreli bir sürpriz

Thunder Tier One’a ilk giriş yaptığınızda sizi oldukça güzel bir sürpriz bekliyor. Başarılı grafikleri ve ses tasarımının yanı sıra; üstten görünümlü gerçekçi taktiksel yapısıyla da kısa süre içerisinde oyuncuyu atmosferine dâhil etmeye başaran Thunder Tier One, maalesef bu başarısını pek uzun sürdüremiyor.

Öncelikle Thunder Tier One’a genel anlamda göz atacak olursak, gerçekten başarılı bir yapım olduğunu dile getirebiliriz. Fakat; oyunun detaylarına inecek olursak, içerisinde barındırdığı ciddi sıkıntılar gerçekten tahammül edilemez bir hâle getirebiliyor. Thunder Tier One’ın en başarılı şekilde yaptığı şey, kendi içerisindeki co-op yapısının yanı sıra; tatmin edici grafikleri ve taktiksel oynanışı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Dört kişiye kadar co-op bir şekilde oynayabildiğiniz yapım, arkadaşlarınız ile birlikte taktiksel bir şekilde ilerlemenize, bu süreç içerisinde de çeşitli operasyonlar yapmanıza olanak sağlıyor. Görselliğiyle de oldukça hoş gözüken yapım, gerçekçi bir taktiksel stratejik deneyim arayanlar için kısa süreli güzel bir macera olabilir. Oyun, hatalarınızı kesinlikle affetmiyor ve en ufak ‘Amaaan! Bam güm gideyim’ tarzına girdiğinizde hızlıca cezalandırmasını biliyor. Bu nedenle sabırlı bir şekilde stratejinizi belirleyip, bu plana sadık bir şekilde yavaş yavaş hareket etmenizde fayda olacaktır.

Eğer üstten görünümlü gerçekçi ve taktiksel bir yapıma sıcak bakacak üç veya iki arkadaşa daha sahipseniz, Thunder Tier One sizler için epey keyifli bir hâl alabilir. Oyunda geçirdiğim genel vakit itibariyle co-op bir şekilde oynadım. Yer yer tek başıma da denemiş olsam da, bu tekli deneyimin gerçekten rezalet olduğunu düşünüyorum. Oyunun yapay zekası hâli hazırda yetersizken, tek başınıza girdiğinizde de yanınıza üç adet bot karakter daha vermesi, ve bu karakterlerin kesinlikle saçma sapan bir şekilde rol alıyor olması kesinlikle can sıkıyor.

Bu yüzden; Thunder Tier One’ı tek başınıza oynamanızı kesinlikle tavsiye etmiyorum. Oyunu en azından bir-iki arkadaşınızla oynadığınızda atmosfere daha rahat girebiliyor, oyunun taktiksel yapısına daha iyi uyum sağlayabiliyorsunuz. Genel itibariyle arkadaşlarınız ile görev görev ilerleyebildiğiniz yapım, içeriklerini kısa sürede tüketiyor  ve çok sıkıcı bir hâle geliyor (Birazdan detaylıca değineceğim) olsa da, kısa ama taktiksel bir maceranız olabilir.

Thunder Tier One’ı güzel bir oyun olmaktan alı koyan şey ise, tamamen içerik yetersizliği ve rezalet ilerleme sistemi diyebilirim. Oyun içerisinde ne kadar ilerlerseniz ilerleyin; yeni silahlar, yeni eşyalar veya yeni kişiselleştirilebilir seçeneklere erişilemediği için oyunun sürükleyiciliği çok yetersiz kalıyor. Ayrıca, her ne kadar oyunun bir hikâyeye sahip olduğu lanse ediliyor olsa da, tamamen yetersiz ve neredeyse hiçbir sunum barındırmayan bir düzeyde.

Erken erişim olmalıydı

Thunder Tier One, genel yapısıyla gerçekten tamamlanmış bir oyun gibi hissettiriyor olsa da, oyunun derinliklerinde yatan bu sorunlar, adeta bir erken erişim alarmı veriyor. Oyuncuya çok kısa süreli bir hikâye – Sıralı görev listesi desek daha doğru olur – sunan yapım, çabucak içeriklerini tüketiyor ve berbat olarak nitelendirebileceğimiz ilerleme sistemiyle birlikte oynanış motivasyonunu yitiriyor.

İşte tam olarak burada oyunun çevrimiçi kısmı devreye giriyor, demek isterdim; fakat, bu kısım da oldukça sınırlı. Sadece eğlencesine girip diğer oyuncularla karşılıklı olarak çatışabileceğiniz çevrimiçi kısım, çok kısa sürede oyuncuyu kendisinden uzaklaştırmayı başarıyor. Thunder Tier One’ı kısa süreli bir taktiksel macera olarak tanımlayabiliriz. Oyuncular olarak üstten görünümlü taktiksel ve gerçekçi yapımlara bu kadar aç olduğumuz dönemlerde ilaç gibi gelmesi beklenen yapım, şahsen benim için büyük bir hayal kırıklığı oldu.

Ben, içerisinde sıkılmadan uzun saatler geçirebileceğim, kendi taktiksel oynanışımı çizebileceğim ve karakterimi istediğim gibi detaylıca özelleştirebileceğim bir yapım olmasını bekliyordum. Çok bir şey istememiştim aslında. Oyunun an itibariyle barındırdığı içerik seçeneği ve genel yapısı kesinlikle yetersiz. Bir erken erişim oyunu olarak çıkmasını ve eksikleri düzeltilene kadar bu süreç içerisinde kalmasını beklerdim.

Oyunun harita yapısından bahsedecek olursak, genel anlamda çevre tasarımı ve dizaynının başarılı olduğuna değinebiliriz. Bu güzel ve detaylıca tasarlanmış olan atmosferin, daha çeşitli görevler ve çok daha fazla etkileşime geçilebilir öge ile düzenlenmesini kesinlikle isterdim. Taktiksel bir yapımda etrafta bulabileceğiniz ögeler gerçekten çok işinize yarayabiliyor; fakat, maalesef Thunder Tier One, biz oyunculara böyle bir seçenek sunmuyor.

Ayrıca, taktiksel bir kamera da bulunuyor. Bu kamera aracılığıyla düşmanlarınızı izleyebiliyor ve hareketlerine göz atabiliyorsunuz. Daha sonra stratejinizi planlıyor ve belirlediğiniz bu stratejiye göre hareket ederek, çok daha rahat bir şekilde operasyonunuzu gerçekleştirebiliyorsunuz.

Her ne kadar oyun içerisinde ciddi bir yapay zeka problemi olsa da, bu taktiksel oynanışı uygun bir şekilde oynamanızı sağlayabiliyor. Ülkemizde 99 TL’den satışta olan yapımın fiyatının an itibariyle biraz tuzlu olduğunu düşünüyorum.

Son söz

Vadettikleriyle oyuncuyu içerisine çeken ve kısa süreliğine de olsa güzel bir taktiksel macera yaşatmayı başaran Thunder Tier One, içerisinde barındırdığı ciddi eksikliklerde kaybolan bir yapım olmuş. Bu tarz üstten görünümlü gerçekçi ve taktiksel yapımlara hasret kalmış olan bir arkadaş grubunuz varsa tercih edebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu