Oyun İncelemeleri

Tomb Raider: Anniversary

Geçen sene Tomb Raider Legend açıklamasını yaparken şöyle yazmışım; PC
oyunları iki devreye ayrılır 1996 yılından önce ve 1996 yılından sonraki
oyunlar. 1996 yılından önceki devire “Karanlık Çağ” diyebiliriz. Çünkü o
zamanlar henüz Tomb Raider oyunları piyasada yoktu.

Evet gerçektende bu tespitim doğrudur. Tomb Raider oyunu çıktığı zaman bir
devrim olmuştu. Oyunlar için üç boyutlu ve arkadan görünümlü karakter yönetmek o
zamanlar bir devrim niteliğindeydi. Bu işi başaran Eidos ve Core Desing
firmalarıydı. Diğer önemli husus o zamana kadar kullanılan karakter hep erkek
olurdu. İlk defa bir bayanı başrolde oynatmak riskli bir işti. Ama korkulan
olmadı. Çünkü oyun o kadar çok tutu ki, Lara Croft severlerin kalbinde taht
kurmayı başardı. Kısa zamanda dünyada 100 binlerce hayranı ortaya çıktı. Oyun en
çok satılanlar listesine girdi, aylarca hit oldu.

Bu başarının ardından hemen 1997 de Tomb Raider 2 piyasaya sürüldü. Zaten ikinci
oyunu merak ve sabırsızlıkla bekleyen fanatikler bu oyunu da çok sevdiler. Artık
Tomb Raider oyunları, klasik oyunlar kategorisine girmişti bile. Buna güvenen
firma üçüncü oyunu çıkardıysa da oyuncular arasında yavaş yavaş şikayetler baş
gösterdi. Çünkü firma artık Tomb Raider oyunlarına biraz da ticari amaçla
bakmaya başlamıştı. Her yeni oyunda daha da allayıp pullayıp piyasaya sürüyordu.
Aynı oyun motoru, aynı konu biraz sıkıcı olmaya başlamıştı. Ama Tomb Raider 3
daha önce bu oyunu oynamamış birçok kimseyi safına kattı (Örneğin beni).

Sıkıntıyı fark eden firma artık bir reform yapma zamanının geldiğini anlamış
olacak ki Tomb Raider 4’ü piyasaya verdikleri zaman birçok sıkıntı da gitmiş
oldu. Eleştiriler duruldu. Oyun motoru aynıydı ama Lara’nın modellemesi çok iyi
olmuştu. Ayrıca konu bakımından çok güzeldi. Bulmacalar daha iyiydi. Lara’ya bir
çok yeni hareket imkanı verilmişti. Oyunun bir özelliği de, oyun sonunda
Lara’nın şüpheli ölümü oldu. Bu Lara severleri üzse de, oyunu ilgi çeker ve
enteresan bir hale getirmişti. Şimdi herkes Lara’ya ne olduğunu soruyordu.
Ölmediğini hepimiz biliyorduk ama hep içimizde bir acaba vardı. Bu nedenle
serinin bir sonraki oyunu merak içerisinde beklendi. Nihayet 2000 yılında Tomb
Raider 5 Chronicles piyasaya verildi. Ama bu oyunda Lara’ya ne oldu bilmecesini
çözmedi. Çünkü oyun Lara’nın hayatından kesitler sunuyordu. Tabii ki yine yeni
oyun için beklentiler başladı. Böylece firma ticari amacını sonuna kadar
kullanıyordu. Ama bu ters tepti ve Tomb Raider 6 Angel of Darknes, 3 yılsonunda
çıktığı zaman büyük hayal kırıklığı yaşandı. Çünkü bu oyun serinin en kötü
oyunuydu. Tepkiler gecikmedi. Birçok kimsenin homurtuları yükseldi, fanatiklerin
içi burkuldu. Bu nedenle Core Desing firması bile iflas etti.

Eidos durumu kurtarmak için Crystal Dynamics firması ile anlaştı ve Tomb
Raider oyunları için bu firmayı görevlendirdi. Böyle yapması çok iyi oldu. Oyun
sahasında lider ve deneyimli Crystal Dynamics, Tomb Raider serisi oyunlarında
bir devrim yaparak artık bu oyunun sonu geldi diyenleri utandırdı ve harika bir
çıkışla Tomb Raider: Legend oyununu çıkardı. Bu oyun sayesinde Tomb Raider
tekrar eski şaşalı günlerine döndü. Crystal Dynamics hemen hemen tüm Tomb Raider
severlerin istek ve arzularına önem vermiş istenilen bir oyun yapmıştı. Oyun
tamamen değişmiş, yeni bir oyun motoru kullanılmış, yeni bir Lara dizayn
edilmiş,yeni ses ve yeni grafikler, oyun kontrol tuşlarına varıncaya kadar her
şey değişmişti. Herkes çok mutlu olmuş ve severek oyunu oynamıştı.

Aradan 1 sene geçince Eidos bir sürpriz yapmış ve yeni çıkacak bir oyunla
bizleri Tomb Raider 1 sevinci yaşatacaktı. Öncelikle bu işin nasıl olacağını
düşünürken açıklama ardından geldi. Evet 2006 yılı Tomb Raider oyunlarının
çıkışının 10. yıldönümüydü. Bu yıldönümünü kutlamak lazımdı. Nitekim öyle oldu
yeni çıkacak oyun TR1’in mekanlarında yeni teknolojiyle hazırlanmış bir oyun
olacaktı. Artık bize beklemek kalıyordu. Bir sene sonra oyun söz verildiği gibi
Haziran ayında çıktı.
Böyle kısa bir tarihçeyi, hayatı anlattıktan sonra gelelim yeni oyunumuza; Tomb
Raider: Anniversary. Yani Tomb Raider’ın yıldönümü.

Oyun Amerika’da 5 Haziran’da, Avrupa’da 1 Haziran’da piyasada olacak. Oyunun
orijinali 3 disklik paket halinde. Pakette oyunun yanı sıra bir bonus disk ve
ayrıca bir de Soundtrack albümü bulunuyor. Bonus diskte 10 yıldan bu yana
yayınlanan Tomb Raider resimleri, tanıtımları ve Tomb Raider’ın detaylı bir
geçmiş dosyası bulunuyor. Soundtrack albümünde ise Tomb Raider: Legend albümünün
çok özel şarkıları ve Anniversary’in müzikleri bulunuyor.
Kısa bir demodan sonra büyük bir patlama ile oyuna başlıyorsunuz. Zaten bu
demoyu TR1’den hatırlıyoruz. Renkler ve grafikler TR7 Legend’i andırıyor. Çünkü
aynı grafik motoru kullanılmış. Renk uyumu çok güzel. Çok karanlık yerler yok.
Tomb Raider Legend’ın marifetli grafik motoru kullanılıyor ancak firma bu sefer
yeni nesil grafik efektlerini oyuna eklememiş ve oyunda HDR de bulunmuyor.

Ana ekranda 5 seçenek var
1- Play game: Oyuna buradan başlayabilirsiniz.
2- Play Manor: TR7’deki gibi Lara’nın malikanesi (şatosu)
3- Options: Oyun ayarlarının yapıldığı yer. Buradan klavyeyi, renk çözünürlüğü,
ses ayarı, altyazı ayarları ve daha birçok ayarı yapabilirsiniz.
4- Reward: Madalyaların olduğu yer. Topladığınız ödülleri buradan görüyorsunuz
5- Change Profil: Buradan kendi profilinizi ayarlıyor veya default profilden
oynuyorsunuz.

Oyunun 3 zorluk derecesi de iyi olmuş. İsteyen kolay isteyen orta oynayabilir.
“Yok arkadaş ben eski TR oyuncusuyum, bunlar beni kesmez” diyorsanız hard
seçeneği sizin için. Kolay modda düşmanların enerjisi daha çabuk boşalıyor,
kendi enerjimiz daha az boşalıyor. Ayrıca Chekpoint’e tekrar başlayınca
enerjimiz tamamlanıyor. Buna bakarak sakın oyun çok kolay demeyin.

Oyunda Lara tamamen TR7 Legend’daki gibi dizayn edilmiş. Hareketler mouse ve
klasik A-D-W-S tuşları ile oynanıyor. Ayrıca yavaş yürüme hoplama zıplama
tuşları aynı. Amuda kalkma başarılı bir şekilde yapılıyor. Ara demolar çok
hoşuma gitti. İp atlama (Grapping) bu oyunda da çok işimize yarayacak.
Tırmanmalar, büyük uçurumlardan atlamalarda bir değişiklik yok. Aynen aynı
heyecanla devam ediyor.

Oyunda herhangi bir araç kullanmıyoruz. Legend’da motosiklet kullanma
bölümleri oyun severler için çok iyi olmuştu. Anniversary’de sadece bir demoda
motosiklet kullanma sahnesi var. 4 çekerli motorlar, kar araçları, motosiklet ve
cipler TR4’te kaldı. Maalesef Anniversary’de yok.

Sesler ve müzik başarılı bir şeklide yapılmış. Oyuna başlayınca mekanlar size
hemen tanıdık gelecek. Çünkü Anniversary, Tomb Raider oyunlarının 10. yıl
hatırası olmuş. Dolayısıyla Tomb Raider 1 müziklerini duyup nostalji
yaşayacağınıza emin olun. İlk müzik, TR1 in açılış müziği. Biraz daha
yapılandırılmış hali.
Oyunun konusu: Natla Technology şirketinin başı Jacqueline Natla, efsanevi scion
aletini tekrar ele geçirmek için Lara’yı kiralıyor. Bu Secion üç parçadan
meydana geliyor. Hali ile dünyanın değişik yerlerine dağılmış vaziyette. Peru,
Yunanistan ve Mısır’da. Lara bu parçaları bulup Natla’ya verecek. Çünkü vazifesi
bu ama 3 parçayı bulup verdiği zaman Secionun gizli gücünü anlıyor. Natla’nın
kötü emellerine alet olmak istemiyor. Tabii ki bu durumda birde Natla ve
adamları ile uğraşmak onları alt etmek mecburiyetinde kalıyor. Bu tamamen TR1 in
konusuna uyuyor.

Bölümleri şu şekilde özetleyebiliriz:

Peru: Scion’un ilk parçasını bulmak Mağaralar’dan yola çıkarak, Vilcabamba
Şehrine Qualopec’in mezarına oradan da Lost Valley bölümüne uğruyor. Bu bölümde
karşımıza T-Rex (Dinozor, Raptor), Ayı, Yarasa, Kurt gibi düşmanlar çıkıyor.
Evet, bu oyunda da Tr1’deki gibi T-Rex heyecanı yaşayacaksınız.
Avrupa: Scion’un 2. parçası için Avrupa’ya gitmek gerekiyor. Burada Lara parçayı
St. Francis Folly’de buluyor. Ayrıca Lara Colosseum, Midas’ın Sarayı, Sarnıç ve
Tihocan’ın Mezarına da (Tomb of Tihocan) uğruyor. Burada düşmanlarınız; Goril,
Fare, Aslan, Timsah.
Mısır: Lara son parça için Mısır’a, Khamoon Şehri’ne (City of Khamoon) gidiyor.
Buranın yanında Khamoon’ın Dikilitaşı (Obelisk of Khamoon), Scion’un Tapınağı
(Sanctuary of the Scion) gibi yerleri de görüyoruz. Düşmanlarımız; Panterler,
Mutant Mumyalar, Timsahlar, Kanatlı Mutant’lar, Yarı insan Yarı at biçimindeki
yaratıklar.
Atlantis: Lara Scion’u yok etmek için, Natla’nın Maden Ocaklarını (Natla’s
Mines) ve Atlantis’i geçerek, Natla’yı Büyük Piramit’e (Great Pyramid) kadar
izliyor. Düşmanlarımız; Natla’nın Fedaileri, Kanatlı Mutant’lar ve dev bir
Mutant. Son olarak da mutasyon geçirmiş Natla ile karşılaşıyoruz.
Oyundaki karakterle şu şekilde:
Jacqueline Natla: Natla Sirketinin baskani.
Pierre, Larson. Kold ve The Kid: Natla’nın adamları.

Düşmanlar daha ziyade hayvanlar ve yaratıklar. İnsanlarla savaşırken daha ziyade
ekrana gelen ok işaretleri ile Lara’ya yön veriyoruz. Yani demoya müdahale etme
imkanı sağlanmış. Mesela adamlarla savaşırken bize yumruk atacağı zaman ekranda
aşağı ok işareti görünce, klavyeden aşağı yön tuşuna basmamız isteniyor.
Zamanında basılırsa yumruktan kurtulabiliyoruz. Ama yapamazsak yumruğu kafamıza
yemek işten bile değil. Bu demoya müdahale Legend’te de başarı ile
kullanılmıştı. Başka bir oyunda bunun örneğinin olduğunu zannetmiyorum.

Hayvan düşmanlarla savaşmak daha zor çünkü bunların zeka seviyesi Legend’ten
daha iyi. Sürü halinde saldırıya geçebiliyorlar. Yeni bir özellikte el veya
paçanızı kaptırsanız bırakmıyorlar. Bundan kurtulmak için yön oklarına devamlı
basmak mecburiyetinde kalıyorsunuz ki, bayağı bir enerjinizi götürüyorlar. Artık
yüksek bir yere çıkıp bu hayvanları öldüreyim olmuyor. Çünkü çıktığınız yerin
altına saklanıyorlar ve sizin oradan inmenizi bekliyorlar. Yani işte böyle
akıllılar.

Diğer dikkat etmeniz gereken şeyler tuzaklar. Zaten tuzak, bulmaca, macera
demek Tomb Raider demek. Tuzaklara Tomb Raider’cılar alışıktır. Çok defa
bastığımız yer göçüyor veya arkamızdan bir taş küre bizi kovalıyordu.
Anniversary’da taş küre olmamakla birlikte (Bir yerde var. O da bizi
kovalamıyor) tuzaklar bol bol var. Ayrıca bulmacalar daha akıllıca ve mantıklı.
Bunları çözmekte zorlanmazsınız (Bulmaca demek TR4 demektir).

Bulmacalarda fizik kurallarından da faydalanılmış. Bazı bulmacalar TR1 deki
bulmacalar ile aynı. TR1 oynayan mesut ve şanslı kimselerdenseniz bu bulmacaları
çözmekte zorlanmayacaksınız. Bulmacayı çözmekte zorlanırsanız, Lara’nın
günlüğüne bakıp ipucu alabilirsiniz (Tab tuşu ile girilen inventory’de). Tabii
ki bu söylediklerim oyunu ilk oynayanlar için.

Oyunun mekanları TR1’e sadık kalınarak daha güzel dizayn edilmiş. Bir bölüm uzun
sürebiliyor. Düz gidip bölümü bitirebilirsiniz. Ama bonus’ları toplamak için
mutlaka yan yollara sapmanız gerekecek. Böylece maceracı ve araştırıcı ruhunuza
da hitap edilmiş.

Oyuna Lara’nın evinde başlamanızı tavsiye edeceğim (Play Manor). Eski Tomb
Raider’ciler bilirler bu ev Lara’nın evi olup hareket alıştırması yapılıyor.
Yani bir nevi antrenman yeri. Ayrıca ev içerisinde açılmayan kapılar ve bu
kapılar arkasında gizemli nesne ve olaylar var. Buralardan topladığımız
bonus’lar ile birçok avantajlar elde edebiliyoruz. Örneğin oyunu bitirme
yüzdesini artırırsak Lara’nın evindeki gardırobundan birçok elbise seçip bununla
oynayabiliriz. Sadece bu kadar mı? Elbette değil Cheat modunu açabiliyoruz. Daha
iyi silahlar elde edebiliyoruz. Oyunun konsept çalışmaları, müzik seçmeler hep
bu sayede oluyor. Bu nedenle bonus’ları mümkün olduğunca toplayın. Legend’teki
gibi altın, gümüş, bronz ödüller bu oyunda yok. Anniversary’de, Relics eski eser
gibi eşyalar, Artifact gibi insan yapımı sanat eserini topluyoruz. Bunlar da
aynen altın, gümüş ve bronz ödüller gibi oyun yüzdemizi artırıyorlar ve Lara’ya
çeşitli ödüller verilmesini sağlıyorlar. Elbise seçmek, müzik seçmek, cheat
modunu açmak gibi.

Lara’nın evi TR1’deki gibi dizayn edilmiş. Tabii ki 10 senede çok şey
değiştiği için hâlâ bir Aristokrasi olsa da daha modern olmuş. Legend’te bahçeye
çıkamıyorduk. Burada bahçeye çıkıp dolaşa biliyoruz. Bu dolaşma can
sıkıntısından değil, bir şeyler bulmak için. Havuzda yüzebiliyoruz. Yüzme
hareketlerini burada öğrenebiliriz. Legend’ten itibaren Lara’nın yüzme sitili
değişti. Hemen burada belirteyim yüzme çok iyi ayarlanmış. Normal yüzerken
kurbağalama yapıyorsunuz ama aksiyon tuşuna basınca, düz ve daha hızlı yüzme
oluyor. Maceraya atılınca uzun su tünellerinde geçmek icap edince, bunun ne
derece önemli olduğunu anlayacaksınız. Tabii ki sudan çıkınca damlaların yere
dökülmeleri çok gerçekçi.

Bu alıştırma hareketleri ilk defa Tomb Raider oynayacaklar için iyi düşünülmüş.
Ama usta TR için de gizli eşyaları bulmak, uşakla dalga geçmek için birebir.
Ormanlık alanlarda kuş sesleri, yaprak dökümleri harika. Ara sıra kurt ulumaları
gerçekten çok güzel. Kapalı alanlarda sesler daha boğuk geliyor. Sert zeminde
koşma ile sulu alanda koşma sesleri değişik. Bu ayrıntılar bile göz ardı
edilmemiş.

Oynayış şekli:
Tomb Raider: Legend ile aynı, W-A-S-D tuşları ile Lara’yı yönlendiriliyor ve
mouse ile etrafa bakıyorsunuz. Mouse sol tuşu ateş sağ tuşu ile combat modu
dediğimiz savaş moduna giriyorsunuz. E tuşu aksiyon tuşu, yani etraf ile
etkileşime giriliyor, kol indirme sandık çekme itme, yerdeki nesneleri alma gibi
işleri bu tuş yardımı ile yapıyorsunuz. Space tuşu ile de zıplayabiliyorsunuz, Z
tuşu ile otomatik nişan alma yerine kendiniz nişan alabiliyorsunuz, Q tuşu ise
kancanızı atmanızı sağlıyor. Bu tuş sayesinde dolayısı ile halatınız atınca uzak
yerlere atlayabiliyorsunuz veya eşyaları çekebiliyorsunuz. Tab tuşu klasik
envanterinizi açmanız sağlıyor. Envanterde silah seçme, medipack kullanma,
topladığımız nesneleri kullanma gibi ayarları yapabiliyoruz. Artık sağlık
çantamız TR1’deki gibi küçük ve büyük medipack şeklinde. Diğer olumlu bir
durumda bu medipack’leri Legend’tekinin aksine envantere girmeden
kullanabiliyoruz. Bu işi yapan tuşlar büyük sağlık paketi için B, küçük sağlık
paketi için V tuşu.

Bütün bu tuşları oyunun ayarlar kısmından değiştirebilirsiniz. Ama şunu
söyleyeyim Slow moda yani yavaş moda geçişte, sağ mouse tuşu çok işe yarıyor.
Ben sağ tuşu ip kullanacağım ve yavaş modu kullanacağım zaman değiştiriyorum.
Çünkü bu aksiyonları yapmak için klavye tuşları uygun olmuyor. Mouse sağ tuşu
daha pratik ve kullanılışlı. Düşünün, geriye takla atarken aynı zamanda ip de
atmanız gerekiyorsa, bunu klavyedeki tuşlarla başarmak zor. Slow motion’da tuşa
basmak için 2 saniye zamanınız olacak. Bu da ancak sağ tuşla başarılabilinir. Bu
biraz da alışkanlık meselesi.

Lara artık elerini de kullanabiliyor. TR1’den hatırlayanlarımız vardır. Bir
yerden atlayınca tutunmak için CTRL yapılırdı. İşte şimdi bu CTRL’yi kullanarak
kayalara tutunabiliyoruz. Hedef kilitlenmeyi de elle veya otomatik yapabiliriz.
Gerçekçi oyunda elle kilitlenme iyi bir seçenek. Ama bu, usta TR’ciler için.

Lara sütunlar arasında birbirine zıplayabiliyor. Direklerin tepesine en sivri
ucuna zıplayıp orada durabiliyor. Ama biraz bekleyince düşme tehlikesi
beliriyor. Bu durumda sağ altta el işaretini gösteren sarı bir ikaz işareti
çıkıyor. İşte o an E tuşuna devamlı basarsanız dengenizi koruyabiliyorsunuz. Bu
durum ilk defa bu oyunda görüldü. Yukarı zıplama tekniği Legend’den daha iyi
olmuş. Artık ikinci kata zıplarken, direk zıplamıyor ayağını koyup zıplıyor ki
bu, hem daha mantıklı hem daha estetik olmuş. Diğer bir yenilik ise bir duvarın
yanında, çelik halatınız yukarıdaki çengele atıyorsunuz ve duvarda
koşabiliyorsunuz. Bu koşma yön tuşları ile artırılabilip azaltılabilinirde.

Prince Of Persia’da da bu duvarda yürüme hareketi vardı. Ama oradaki çok
saçmaydı. İpsiz olarak duvarda yürümek bana çok gülünç gelmişti. Annisarvary’de
bu daha mantıklı ve daha estetik olmuş. Bu hareketi bilhassa son bölüm Final
Confilct’te bol bol kullanıyorsunuz. Ulaşılamayan yerlere ancak böyle
ulaşacaksınız.

Bir nevi bullet time olan slow motion, (İlk defa Max Payne oyununda
kullanıldı) yani yavaş mod, Anniversary’nin bölüm sonlarındaki canavarları
geçmek için çok önemli. Düşmanla savaşırken zamanı yavaşlatırsanız, 2 saniyelik bir bekleme düşmanınızı
alt etmek için yeterli olabilir. Bu yavaşlatmayı siz yapamıyorsunuz, izin
verildiği zaman kullanabiliyorsunuz. Yapılacağı zaman ekranın sağ altında dört
yönü gösteren ok işaretleri çıkıyor. İşte o zaman slow moda geçerseniz amacınıza
ulaşıyorsunuz. Bu da 1-2 saniyelik bir süre (Shift veya sağ mouse tuşu).

Grafikler Legend’tekinin aynı. Sadece fark olarak yeni nesil efektler (Next
Genaration) Anniversary’de kullanılmamış. Bunun artı sonucu PC’ye fazla yük
bindirmiyor. Her sistemde kolay çalışması sağlanıyor. Gerçi Legend Next
Generation’da grafikle oynamak müthişti ama birçok oyuncu PC’nin kaldırmaması
nedeni ile bu özelliği açmadan oynadı. Bu nedenle bence büyük bir eksiklik
değil. Fakat oyun yapımcıları grafik motorunda bazı değişikliklere giderek hem
bu eksikliği kapatmışlar, hem de daha güzel grafiklerin oluşmasına izin
vermişler. Ayrıca Lara’nın modellenmesi daha itina ile yapılmış. Legend’tekinin
aksine biraz daha sevecen. Işık efektleri de çok güzel kullanılmış. Su
altındayken ışığın süzülmesi göze çok güzel geliyor. Sadece bazı yerlerde
Lara’nın direklerin içinden geçmesi hoş olmamış.

Oyunun sesleri de çok iyi yapılmış. Zaten müziklerine diyecek yok.
Tomb Raider: Legend müzik bestecisi Troels B. Folmann, Anniversary’nin de
müziklerini de kendisi yapmış. Bu adam müzikleriyle BAFTA ödüllerinde En İyi
Müzik dalında ödül almış.
Her bölümüm müziği değişik ve bunlar TR1 oyunu müziklerinin daha gelişmiş ve
yapılandırılmış şekli. Efektler içinde bunu söyleyebiliriz. Kurt uluması, goril
çığlığı, aslan kükremesi veya T-Rex haykırması çok gerçekçi. Zaten bir hayvan
yaklaşmadan önce sesini duyuyorsunuz ve müzik sizi gaza getiriyor. İster istemez
havaya giriyorsunuz. Düşünün mağarada ilerlerken mağaranın soğuk ve ürkütücü
ortamında bir kurt uluması tüyleriniz diken diken etmeye yetiyor. Silah sesleri
patlama efekt ve seslerde çok güzel. Her şey yerli yerinde. Karakterlerin
konuşmaları her karaktere göre tam bir uyum içinde. Lara’nın ve Natla’nın
konuşmaları tiplere ve karakterlere uygun. Ayrıca goril gibi olan Kold, hem
fizik ve hem de ses olarak kötü adam rolünü tam yerine getiriyor. Lara’yı,
Keeley Hawes seslendiriyor. Natla karakterini de Jennifer Hale seslendiriyor.

Oyundaki yenilikleri ve Legend farklılıklarını şu şeklide belirtebiliriz:

1- Kontrol temelde Legend gibi ama bazı değişiklikler de var. Mesela bir yere
tutunuyor, üste atlamak için artık atlamıyor ama ayaklarını kullanarak
ayaklarını duvara basarak yukarı zıplıyor.
2- Bu oyunda Zip ve Alister gibi yardımcılar yok. Kendi başımıza kalıyoruz.
Problemleri kendimiz çözüyoruz.
3- Yerdeki eşyaları artık Legend’teki gibi üzerine gidince almıyoruz. TR oyunu
aslına dönmüş. Şimdi yanına gidiyoruz bir sarı ikaz işareti çıkıyor. Aksiyon
tuşu yani elle alabiliyoruz.
4- Cep bilgisayarımız (PDA) yok. Bu nedenle yardım alamıyoruz. Ayrıca
dürbünümüzde yok. Bu biraz eksiklik oluşturuyor. Çünkü dürbün bir çok defa, bir
yer hakkında güzel bilgiler veriyordu. Bazen gizli bölmeleri dürbünle görüyor ve
yapılacak işleri bununla anlıyorduk.
5- Bir eşyayı ilk defa aldığımızda bunun hakkında bilgi sahibi oluyoruz.
6- Manyetik halat gitmiş, onun yerine kancalı bir halat almış. Bu mekanik
yerlere yapışmıyor sadece çengel olan yerlere takılabiliyor. Atlamalarda ve eşya
çekmede duvarda yürümelerde çok işimize yarıyor.
7- Nişan alması hedefleme sistemi değişmiş. Legend de eli silahlıyken, karşıdan
yani yüzden göremiyorduk. Şimdi görebildiğimiz gibi yanlara da sıçramalar
yapabiliyoruz.
8- Lara, Legend’a göre daha atletik. Daha hızlı ve daha kıvrak. Hareketler daha
estetik.
9- Lara’nın modellemesi şimdiye kadar yapılan bütün TR oyunlarınından hepsinden
güzel olmuş. Ama sanki biraz daha sosyetik gibi olmuş. Çünkü maceradan maceraya
koşan bir kimseye bu tipleme gitmemiş.
10- Kurt gibi aslan gibi düşmanlar yanınıza çok fazla yaklaşırsa, paçanızdan
kolunuzdan bacağınızdan yakalıyor. Kurtulmak için çok uğraşıyorsunuz, tabii bir
miktar enerji de bu sıra uçup gidiyor.
11- Silah olarak Pistol, Uzi ve Shotgun da eklenmiş. Magnum ve başka silahlar
maalesef yok. Bomba da yok.
12- Yer çekimi özelliği çok güzel kullanılmış. Bazı bilmeceler bu sayede
çözülmesi de iyi düşünülmüş.
13- Croft Manor yani Lara’nın evi (Şato mu demeli) çok detaylı ve çok büyük. Bu
başlı başına bir oyun olurdu diye düşünüyorum.
14- Legend’teki gibi altın, gümüş, bronz ödüller bu oyunda yok. Anniversary’de
Relics gibi eşyalar, Artifact gibi insan yapımı sanat eserini topluyoruz. Bunlar
da aynen altın, gümüş, bronz ödüller gibi, oyun yüzdemizi artırıyorlar ve
Lara’ya çeşitli ödüller verilmesini sağlıyorlar.
Eski oyunlarda secret’ler (Gizli yerler) vardı. Bütün secret’leri bulunca, oyun
sonunda ek bir görev oynamamızı sağlardı.
15- Düşman yapay zekasının Legend’a göre daha iyi. Artık düşmanlar daha iyi
organize oluyor.
16- Daha önce olmayan Snake yürüyüşü de eklenmiş. Ama hiç bir yerde kullanma
ihtiyacı duymadım.
17- Zaman yavaşlatma (Time Bulletin) veya slow mod Legend’te de vardı. Ama
burada daha çok önem kazanmış. Çünkü bunu kullanmadan bölüm sonlarını geçmeniz
çok zor. T-Rex’i karanlık bir yere çekip sinirlendirmeden devamlı ateş ederseniz
ve ateş etmekten yorulmazsanız, 20-30 dakika sonra öldürebiliyorsunuz. Ama bu
metot diğer bölüm sonu yaratıklarında geçmiyor. Mutlaka slow modu
kullanmalısınız. Yoksa sınırsız olan pistol’ler bile yetmeyecektir. Zaman
yavaşlatma maalesef her zaman yapabileceğiniz bir şey değil.
18- Tomb Raider oyunlarında ilk defa gördüğümüz bir özellik de, bölüm sonu
canavarlarının enerjilerinin altında kızgınlık barının olması. Bu çok hoş olmuş.
Çünkü canavara ateş açtıkça bu kızgınlık barı doluyor ve çığlık atıyor (İşte bu
an zaman yavaşlatılma zamanı) Mesela dinozoru böyle kızdırsanız, öyle bir
bağırıyor ki kendinizi King Kong filminde zannediyorsunuz. Ama kızdırmadan yavaş
yavaş ateş edip de öldürmek mümkün.
19- Legend’te inventory yoktu. Kullanacağımız eşyaları tuşlar ile seçiyorduk.
Aniversary’de invertory sistemi var ve çok da kullanışlı. Ayrıca aldığımız
eşyalar hakkında bilgiyi, silah ve medipack kitlerimizin durumunu buradan
öğrenebiliyoruz. Bulmacalar hakkında tiyo öğrenmek istersek, invetory’deki
Lara’nın günlüğüne bakmalıyız.
20- Mouse tekerleği ile silah değiştirebiliyoruz. Bu da Anniversary’e eklenmiş
yeni bir seçenek. Çok kullanışlı olmuş.

Son sözü söylemeden önce şunu belirtmekte fayda var. Eidos ve dolayısıyla
Criystal Dynamics çok güzel iş çıkarmış. Oynarken tam bir nostalji olmazsa da
eski oyunu yeni versiyonu ile oynamak çok güzel bir şey. Bu havayı bize teneffüs
ettiriyor. Bu oyunu bir ara oyun olarak görmek doğru değil. Başlı başına bir
oyun olmuş. Devam oyunu büyük ihtimalle 2008 yılında çıkacak. Ama gönlümüzden
geçen de, oyun firmasının mesela Tomb Raider 2’nin 3’ün 4’ün bu şekilde gelişmiş
versiyonlarının çıkarılmaları ve biz oyuncuları memnun etmeleri.

Crystal Dynamics bize 10. yılda bir armağan vermiş. Biz de kendilerine Tomb
Raider fanatikleri olarak teşekkür ediyor yeni seri oyunlarını sabırsızlıkla
bekliyoruz.
Hepinize iyi oyunlar.

Oyun hakkındaki görsel videoları aşağıdaki linklerden izleyebilirsiniz.

Annivarsry Tanıtım Videosu

https://www.youtube.com/watch?v=1-Kg4oLqd-M

Lara Manor Videosu:
https://www.gamesradar.com/gb/ps2/game/news/article.jsp?sectionId=1006&articleId=20070502121129125077&releaseId=2006013012447843002

T-Rex Kapışma Videosu
https://www.youtube.com/watch?v=XRij-jboGhA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu