Tomb Raider: Anniversary
Oyun dünyasında bir dönüm noktası sayabileceğimiz Tomb Raider, yalnız 10 yılı
aşkın bir süredir piyasada olması ile değil, ilk 3D aksiyon macera tarzındaki
oyun olması ile de gönüllerdeki yeri ayrıdır. Tabi ki oyunda başrolü oynayan
Lara Croft’un da bu sevgideki payı büyüktür. Hatta ciddi anlamda oyun piyasasına
kadın karakter kavramının etkilerini kanıtlaması ile pek çok yapım da bu kavramı
ön plana çıkartmıştır. Tomb Raider: Anniversary, orijinal oyunun üzerinden
yaklaşık on yıl sonra yeniden yapılandırılarak PSP platformunda karşımı çıkıyor.
PS2 platformundan PSP’ye port edilen yapım, her ne kadar PS2’de olduğu kadar iyi
olmasa da, özellikle kamera hataları görmezden gelindiği takdirde oldukça iyi iş
çıkartıldığı görülüyor. Orijinal oyunda olduğu gibi katıksız bir aksiyon macera
olduğu görülen yapım, hikayesinde de herhangi bir fark barındırmıyor. Her zaman
olduğu gibi yine antik mezarlar ve antik ülkelerde geçen hikayede Peru,
Yunanistan ve Mısır’a uğramadan tam bir macera yaşamış sayılmayız. Ortamlar daha
büyük ve daha güzel olduğu ilk göze çarpan şeyler arasında. Büyük alanlarda
hangi yolu kullanacağımıza dair hesap yapmanız dahi olası. Keza detaylı çevreye
olmazsa olmazlardan olan dikkatle işlenmiş bulmacalar eşlik ediyor. Ayrıca
Lara’nın unutulmaz akrobasi kabiliyeti de aksiyon ve atmosferi tamamlayan
etkenlerden.
Akrobasi
Lara’nın aksiyon ve akrobasideki muhtemelen en yakın rakibi Prince of Percia
oluyor. Hatta yapımlar arası akrobasideki farkın birinde erkek diğerinde bayan
karakterin gerçekleştirdiği için olduğu dahi söylenebilir; zira temelde aynı
şeyleri yaptıkları görülüyor. Karakterimiz, Tomb Raider: Legend’takinden çok az
bir değişim ile temelde aynı kabiliyetleri sergiliyor. Kayalardan ve
çıkıntılardan esneyebilir, birinden diğerine atlayabilir, tırmanabilir,
sallanabilir. Söylendiğinde biraz abartı gibi gelen bu durumlar, yapımda oldukça
doğal ve akışkan bir şekilde verildiğinden herhangi bir abartma göze çarpmıyor.
Maceranın anlatmadığımız eksik parçası olan bulmacalar da genellikle kayıp nesne
ya da anahtarı bulmak ve özellikle de bir noktadan diğer noktaya nasıl
ulaşılacağı sorununa çözüm üretme üzerine kurulmuşlar. Ayrıca tekdüze bir amaç
ile bulmacayı çözmek yerine, bulmaca içinde bulmaca yapılarak derinlik
sağlanmış. Hatta bazı bulmacaların tamamlanması için, artık bir saati aşkın bir
zaman gerektiği dahi söylenebilir. Bunun bir nedeni de çevresel etkenler ve
ekstradan uğraşmamız gereken şeylerin çıkması.
Yolumuza devam edebilmek için karşımıza çıkan sıçan, ayı, kurt, goril ve hatta
dinozorlar ile mücadele etmek zorundayız. Mücadele sahneleri çok esnek olmayan,
omuz tuşlarının aynı anda basılması ile hedefe kilitlenerek gerçekleştirilen bir
aksiyon içeriyor. Omuz tuşları ile kamera açılarının kontrol edilmesini
sağlarken, üçgen tuşuna basıldığı anda kamera tekrar orta noktaya geri dönüyor.
Ancak üçgen tuşuna basılı tutarken analog kol ile kamerayı yönetmek de mümkün
kılınmış. Çevre ve ortamlar büyük olmalarına karşın yükleme sürelerinin kısa
oluşu da dikkat çekici. Grafikler açısından yaklaştığımızda da tatminkar
seviyede olan oyun, akrobasi hareket ve animasyonlarında başarılı iş çıkartıyor.
Grafikler ve modellemeler için iyi olduklarını söyleyebiliriz ancak bu PSP’nin
sınırlarını zorladığı anlamına da gelmiyor. Ortalama 15 saatlik bir oyun süresi
vaat eden Tomb Raider: Anniversary, eğlenceli vakit geçirmenizi sağlayacaktır.
Türü ve özellikle Lara’yı sevenlere tavsiye edilir.