Makale

Toz Canavarı Kasalar

PC kullanıcısı olarak, bazen konsol kullanıcılarına özenmiyor değilim.
Konsolu git, al, getir, oyna bu kadar basit. Korsan oyun kullanmak için
konsollarına çip takanlar hariç, konsolundan yana dertli kullanıcı duymadım. En
azından kulağıma böyle bir haber, şimdiye kadar gelmedi. Bir PC tutkunu olsamda,
bazen bilgisayarıma keşke konsol olsaydın dediğim zamanlar geliyor. İşte o
anlar, genellikle bilgisayarın sorun çıkarttığı ve beni çıldırttığı zamanlar
oluyor.

Teknik servis buyrun

Çıldırtan PC, sorun no 270 ile kendimi teknik servis elemanı olarak göremeye bir
adım daha yaklaştım. Zira çevrede adımız çıkmış bir kere. Eş, dost, arkadaşların
sorunlarına koşturuyorum Teknik servis elemanım bendeniz, artık her derde deva
olarak görülüyor. Msn’de bazı arkadaşlar var, normal zamanda mesaj atmazlar.
İşte onlardan gelen bir mesaj görünce direk: “7/24 teknik servis, ben Emre nasıl
yardımcı olabilirim?” şeklinde cevap veriyorum.

İnsanı en çok olgunlaştıran şeylerin başında deneyim geliyor. Zira ilk masaüstü
bilgisayarımı 1999 yılında aldığımda hiçbir bilgim yoktu. Babamın
yüreklendirerek, elinde tornavida ile kasaya doğru yaklaştığını gördüğümde
gözümde şimşekler çakmıştı. Zor güç bela aldırdığım bilgisayar, enkaz olacak
diye ödüm kopmuştu. O günkü problem neydi hatırlayamıyorum, ama babamın
elektronik mezunu olmasının paçayı kurtarmasında önemli rol oynadığını
düşünüyorum. Bilgisayarı vidalarından men etmeye başlama zamanım, babamla
beraber ilk tornavida operasyonumuza dayanır. O zamandan beri kazandığım
deneyimler, bugünkü birikimin temelini oluşturdular.

USB sorunsalı

Tatlı uykumdan annemin mouse’u tartaklama sesleriyle uyandım. USB mouse
çalışmıyormuş. Bilgisayarımı hiç kapatmam, 7/24 çalışır durumdadır. Gece
yatarken çalışıyordu ve bilgisayar her zamanki gibi kapatılmamıştı. Ancak neden
çalışmıyordu şimdi? İlk aklıma gelen pilleri kontrol etmek oldu. Piller
sağlamdı. Yadigar kablolu, toplu mouse’u tozlu raftan çıkartma zamanı gelmişti.
Ne olur ne olmaz eski farenizi saklamakta fayda var. Ne zaman lazım olacağı
belli olmaz. Aklıma gelen ikinci sorun bulma yolu Aygıt Yöneticisi’nden
geçiyordu. Bilgisayarım’a sağ tık> Özellikler> Donanım sekmesi> Aygıt Yöneticisi
şeklinde ulaşabileceğiniz birim, bilgisayarınızda işleyen tüm donanımı gösterir.
Eğer herhangi bir donanımsal problem-uyumsuzluk, sürücü eksikliği gibi
sorunlardan şüpheleniyorsanız Aygıt Yöneticisine başvurun. Burada var olan bir
problem “Sarı üçgen içinde ünlem, kırmızı kare içinde çarpı” gibi şekillerle
gösterilerek sizi uyarır. Aygıt yöneticisi kontrolümde, mouse ve usb
bağlantılarına dair herhangi bir uyarı görünmüyordu. Dikkatimi çeken tek nokta,
USB bağlantıları altında “Bilinmeyen Aygıt” olarak gözüken bir donanımdı. Tüm
driverlar düzgün bir şekilde kuruluydu, neden bilinmeyen bir aygıt görünüyordu
anlamadan bu sayfayı kapattım. Dikkatimi çeken ikinci anormallik, işlemci
sıcaklığıydı. Normalde 35 derece civarında çalışan işlemci 60 dereceye yakın
sıcaklıklarda çalışmaktaydı. Bu işte bir anormallik vardı ama neydi? Seçenekleri
tek tek gözden geçirdim. Pili kontrol etmiştim, kablo ve bağlantılarda da bir
problem yoktu. Aygıt yöneticisi de bir problem vermiyordu. Sorun muhtemelen
vadesi dolan Windows’tur diyerek format attım. Nafile format bile inatçı mouse’u
geri getirmemişti.



Kasayı vidalarından men ediyorum

Son çare ve en ürkütücü olanı, problemin donanımsal kaynaklı olduğunu işaret
etmesiydi. Geriye kalan tek seçenek buydu. Kasayı açarken, “Neden bunlar hep
benim başıma geliyor?” sorusu beynimde yankılanıyordu. İlk aklıma gelen
sıcaklıkları analog olarak, yani elimle soğutucuları (Heatsink) kontrol etmek
oldu. İşlemci tamam, anakart kuzey köprüsü tamam, o da ne? Anakart güney köprüsü
üzerindeki soğutucuya elimi değmem ile çekmem bir oldu. Hala anakartın
yanmadığına şükrediyorum. Güney köprüsünü yanmaktan büyük ihtimal kasanın iyi
soğutma sistemi sağlamıştı. Belki Thermaltake değil, ama Feel Hurricane kasam
iyi bir soğutma sağlıyor. Tahminimce kasa önündeki büyük fan, içeri aldığı
havayı anakartın altından, yani güney köprüsü üzerinden geçirerek kasa
arkasındaki eksozdan tahliye ediyordu. Böylece güney köprüsü anormal ısınmış,
ancak yanmaktan kurtulmuştu. Güney köprüsü, anakart üzerinde; Sata, PCI-e ve USB
denetleyicisi olarak görev alır. Burdan donanımsal bir arzanın, USB mouse’un
çalışmamasına sebep olduğunu anladım. Kasa arkasındaki USB girişlerinden pek
şüphelenmediğimden, ön panel USB bağlantı kablolarını anakarttan söktüm. İşte
güney köprüsü’nün soğumaya başlamasından problemin kaynağını tespit ettim. Ön
panel USB’leri ya bir tel ya da başka bir sebeple muhtemelen kısa devre
yapıyordu.

Tozlarla Savaş

Ön paneli komple söktüğümde bir sürprizle karşılaştım: Yumak yumak tozlar! Kasa
önündeki fan, ön panel ile kasa iskeleti arasına hatırı sayılır miktarda toz
stoklamıştı. Ön panele yerleştirilmiş fan kontrolü ve USB’lerin etrafı tozdan
görünmez durumda. Tozların çoğunuzun bilmediği bir huyu vardır, yerleştikleri
yerde belli bir süre sonra oksitlenmeye başlarlar. Oksitlenmek demek, elektrik
akımının geçebileceği yeni bir yol demek. USB’lerin etrafını kaplayan toz
yumağı, zamanla oksitlenmiş ve kısa devre olmasına sebep olmuştu. Bir anlamda
Aygıt Yöneticisi yalan söylemiyordu. Birimin kısa devre yapması, sanki bir USB
cihaz bağlı gibi gösterip “Bilinmeyen Aygıt” sendromuna sebep olmuştu. Tozları
bir suluboya fırçası ile def ederken bir yandan elektrikli süpürge ile çektim.
Windows’a girdiğimde artık mouse çalışıyordu. Ön panel usbleri tekrar işlemeye
başlamıştı. Bir sorun daha çözülmüştü.

Velhasıl tozları yabana atmayın, onlar bilgisayar kasasının baş düşmanlarıdır.
Bende olduğu gibi oksitlenerek sorunlara, hatta Power Supply gibi bir yerde kısa
devre yaparak, yangın gibi daha büyük problemlere sebep olabilirler. Bu kadar
büyük işler açmasa bile; işlemci, ekran kartı, anakart kuzey köprüsü gibi
birimlerin üzerlerindeki fan ve Heatsink’leri tıkamaları, ısılarının
yükselmesine, dolayısı ile bilgisayar ve oyunların yavaşlamasına sebep
olacaktır. Bilgisayarınız kapalı iken, ayda bir kasanızın kapağını açıp bir boya
fırçası ve elektrik süpürgesi yardımı ile özellikle fan ve soğutucu üzerindeki
tozları çekmeyi ihmal etmeyin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu