Herkese uzun bir aradan sonra tekrar merhaba. Uzun zamandır teknik problemlerden dolayı siteye yazı yazamıyordum (yalan inanmayın :), ama artık eski tempomla yazılarıma devam edeceğim gibi işin gerçeğini söylemem gerekirse okul tarafından çok özel ve gizli bir görev almıştım (bu da kuyruklu yalan :P). Aslında işin aslı ben 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramında görevli öğrencilerden biriydim ve bu yüzden yazılara ara verdim. He nasıl ara verdin nasıl yazı yazmazdın derseniz, bir yıl 19 Mayıs faaliyetine girmenizi ve ne kadar kötü koşullarda ve ne kadar sıklıkla prova yapıldığını görmenizi isterim. O zaman bana hak vereceksiniz.
Siteye yazı yazamadığım süre içinde Türkiye ulusal turnuvamız yani Nationals yapıldı bu turnuvada ilk sekiz şu sırayla oluştu.
1- Şiyar Erzen
2- Eda Bilsel
3- Başar Coşkunoğlu
4- Aybek Andican (yani benim tebrik maili istemez ehe:P)
5- Osman Özgüney
6- Alp Övütmen
7- Yusuf Kemal Vefa
8- Burçak Caner
Buradan Şiyar Erzen’i tekrar ve tekrar tebrik ediyorum. Şimdi ise Nationals hakkında bazı gözlemlerimi anlatmak istiyorum.
İlk olarak Nationals’a gelen Danimarkalı hakem Jesper Stehr Nielsen bence Türkiye’de eşi benzeri görülmemiş bir organizasyon gerçekleştirdi. Futbol terimlerinde belirtebileceğimiz gibi gördüğünü çaldı ve bence bir çoğu konuda doğru ve haklı kararlar verdi. Ayrıca turnuva salonunda sigara içilmesini yasaklayarak benim ayrıca takdirimi topladı. Bana göre bir diğer artısı ise turnuvayı zamanında başlatmış olmasıydı. Yani bana sorarsanız bir baş hakemin bir turnuvada gerçekleştirmesi gereken her şeyi yaptı ve yüzünün akıyla bu işten çıktı. Tabi diğer hakemler Berkin Bozdoğan, Murat Bilsel, Saygın Sungur ve Balkan (soyadını unuttum pardon) canla başla çalıştılar ve ellerinden gelenin en iyisini yaptılar. Bu yüzden onlara da teşekkür ediyorum.
Şimdi gelelim kişisel gözlemlerime. İlk olarak oynadığım rakiplerimin genel olarak hepsi son derece saygılı ve fair play çerçevesinde maç yaptılar. Bu yüzden hepsine teşekkür ediyorum. Ancak Burçak Caner ile yaşadığımız bir sorun oldu ki bu olaya değinmeden geçemeyeceğim.(Yazının sonunda bu konuyla ilgili düşüncelerimi yazdım) Ancak buradan turnuvada şanslı olduğumu düşünenlere bir cevabım olacak.
“İyi ki çok şanslı bir insanım. O kadar şanslıyım ki Cumartesi ve Pazar günleri paçamdan resmen bal aktı ve 12 round boyunca sürdü. Hatta o kadar şanslıydım ki Nationals’da Top 4 yaptım. Keşke daha şanslı olsam”
Nationals Raporu
İlk draft poduma oturduğumda hatırladığım kadarıyla dizilişimiz şu şekildeydi.
1- Tolga Esen
2- Azat Ağaçe
3- Haluk Örnek
4- Ben
5- Doğanay Tören
6- Sarp Övütmen
7- Taner Bostan
Bu masaya oturduğum zaman yapmak istediğim iki üç renk vardı. Bunlar R-G, U-G ve U-B idi ama tabi ki kötü şansım beni yalnız bırakmadı ve rezalet çıktı. İlk açtığım packden aldığım bir Cephalid Looter beni maviye yönlendirdi. Ondan sonra aldığım bir Ghastly Demise’da öbür rengim için siyah derken sol tarafıma bir tane Hallowed Healer verdim. Neyse mavi siyah toplarken 2 Mystiz Zealot verdiğimi fark edince beyazda toplamaya başladım ki bu büyük bir hata oldu. Neyse sonuç olarak 4 tane Mystiz Zealot toplamama rağmen destem çok da iyi değildi.1- Haluk Örnek (U-B)
1. Oyun: Mavi siyaha kapattığımın farkındaydım. Destesinde o kadar çok creature denial vardı ki oyuna tutunamadım ve beni çok rahat bir şekilde yendi. Tabi bu oyun 3 Mystic Zealot çekipte yenildiğimi görünce destemin ne kadar kötü olduğunu anladım.
2. Oyun: Bu oyun açtığı bir Gravestorm oyunu bitirdi. Destem zaten çok zor Thresholda gidiyordu bir de bu kartı açınca aşırı derece de kart avantajı yakalamaya başladı ve ben gene oyunu kapattım.
0-1
2- Bye
Evet çok şanslıydım. Aslında derin bir oh çektim. Destem zaten kötüydü ve oyun oynasaydım kazanma ihtimalim hiç yoktu. En azından böylece bir maç almış oldum.
1-1
3- Sarp Övütmen (U-G)
1. Oyun: Kurmuş olduğu deste çok iyi idi. Uzun süre bir oyun sonucunda açmış olduğu Possesed Centaur sayesinde oyunu kazandı.
2. Oyun: Bu oyun çok daha uzun sürdü fakat açtığı Cephalid Looterı öldüremediğim için çok fazla kart çekti ve destesinde 3 kart kala çektiği bir Seton’s Desire sayesinde oyunu kazandı.
1-2
2. Draft podum ise şu şekilde dizilmişti:
1- Evren Atasever
2- Aybek Andican
3- Alp Köklü
4- Siyar Erzen
5- Osman Özgüney
6- Bahadır Gülez
7- Bimen Zartar
Oturduğum pod çok zorlu olmakla beraber ümidimi kaybetmemiştim :
İlk packden gene bir Cephalid Looter aldığım zaman “Tarih tekerrürden ibarettir” sözü aklıma geldi. Ama sonra aldığım Ghastly Demise ve kırmızı burnler bu draftın böyle olmayacağını gösteriyordu. 2. Packden aldığım bir Upheaval çok şanslı olduğumu gösteriyordu ki Torment boosterlarından aldığım Waste Away 2 Crippling Fatigue ve bir Chainer’s Edict sayesinde destem çok güzel olmuştu. Ama land problemi çekmesi muhtemeldi ki kaybedersem bu şekilde kaybedeceğimi biliyordum.
4- Evren Atasever (U-W)
1. Oyun: Maça başlamadan önce destesinin mavi-beyaz olduğunu tahmin edebiliyordum ki tahminim doğru çıktı. O an desteme fazla gördüğüm Hallowed Healerlar yüzünden koyduğum Engulfing Flames geldi ve içimden güldüm. İlk oyunda hızlı açıldım hızlı vurdum. Açtığı bir Hallowed Healera Crippling Fatigue attım ve oyunu kazandım.
2. Oyun: Bu oyunda screw oldum ve Breakthrough atarak durumu kurtardım ve Threshold yaptım :/. Graveyardda toplam 7 kart vardı ki elimde olan Upheaval tam zamanında yetişti. Mike Flores’in dediği gibi Upheaval=Wrath of God+Armageddon+Massacre oldu. Açtığım yaratıklarla vurmaya başladım ve oyunu kazandım.
2-2
5- Şiyar Erzen (G-W-U)
1. Oyun: Bu oyunda çok şanslıydım açtığı her yaratığa bir cevabım vardı ki, onun benim açtığım Barbarian Outcasta hiçbir cevabı yoktu. Böyle vururken çektiğim üç beş yaratık daha zorlanmadan kazanmamı sağladı.
2. Oyun: Bu oyun tam oyun kilitlenmişken Upheaval attım ve Swamp inip Barbarian Outcast oynadım. Bu sırada Lifeı 10’du. Açtığı bir iki yaratığı öldürdükten sonra bir Cehalid Looter açtım ve oyunu kazandım
3-2
6- Osman Özgüney (hatırlayamıyorum)
Bu kadar galibiyetin art arda gelmesi beni bile şaşırttı. Böylece en azından Top 8 şansımı ikinci güne bırakmış olmayı başardım. Pairing sonucunda rakibim Osman Özgüney’di. Onun destesi hiç iyi değildi. Bundan emindim ki maç sonunda görünce inandım. Ama desteme hiç ama hiç güvenmiyordum. Çünkü destemde aynı renkten iki mana isteyen çok büyü vardı ki genelde her oyun belli bir süre screw kalıyordum. Bana draw teklif etti ve ben de kabul ettim.
3-1-2İlk günün sonunda Eda Bilsel 6 maçının altısını da kazanarak Top 8 yapmayı neredeyse garantiledi. Takım arkadaşlarım Ahmet iki bye çekerek ilk günü 2 win ile, Emre ise 4 win ve Can ise 2 win 1 draw yaparak tamamladı.
İkinci güne iyi başladım. Nedense güvenim tamdı çünkü desteme güveniyordum. Özellikle son iki haftada ortaya çıkan Trenches destelerinin bolluğunu düşünerek desteme Upheaval yerine Oblitearate koydum.
7- Yusuf Kemal Vefa (Noir)
1. Oyun: Bu oyun büyük bir hata yapmama rağmen kazandım ki, bu oyun ne yazık ki benim hakkım değildi ve itiraf etmeliyim ki tamamen şans ile kazandım. Başta hızlı bir beat-down ile vurduktan sonra yaratık saldırılarım durdu ve lifeı 3 kaldı. Bu sırada elimde bir land olduğunu biliyordu (Duress) Bense bu sırada artık destemden gelecek bir burnü bekliyordum ki Gerrads Verdict attı. Ben de elimdeki landleri Wild Mongrel’a discard edebilecekken (bu sırada önümde Wild Mongrel olduğunun farkında değildim :() Gerrads Verdict’e iki land discard ettim ve böylece 6 life kazandı. Fakat buna rağmen çektiğim bir Violent Erruption ve Fact or Fiction oyunu kazanmamı sağladı.
2. Oyun: Bu oyunda sideboardda Hull Breachleri ve Compostları girmeme rağmen yeteri kadar agresif çekemedim. O da bir Braids Cabal Minion açtı ve oyunu rahat bir şekilde kazandı bense bir permament sacrifice etmeyi unuttuğum için bir warning aldım.
3. Oyun: Süremiz yetmedi. Eğer yetseydi kazanacağımdan yüzde yüz emindim ama olmadı.
3-2-2
8- Ener Erdener (Rocket Shoes)
1. Oyun: Bu oyun çok hızlı açıldım. İlk tur birds indim turu verdim. İkinci tur Wild Mongrel indim. Üçüncü tur ise atak yaptım ve 1 Fiery Temper, 1 Roar of The Wurm ve 1 Arrogant Wurm indim. Böylece 8 yedi sonra açtığım bir roar of the Wurm tokenı sayesinde oyunu kazandım.
2. Oyun: Bu oyunda şanssız olan bendim zorlanmadan yendi (2 Flametounge Kavu çekti).
3. Oyun: Bu oyunda ise çok hızlı vurdum. Sonra hızım kesildiğinde attığım 2 Violent Erruption durumu kurtardı. Bir Flametounge Kavusunu da counter edince hiç şansı kalmadı. (Bu arada bir roar of the Wurm tokenını 2 Urza’s Rage ile öldürerek tarih yazdı. Helal olsun dedim.)
4-2-2
9- Sarp Övütmen (Psycahtog Fuller Version)
1. Oyun: Bu oyunda ikinci tur Wild Mongrel indim. 3. tur ise atak yaptım ve gelmeden Arrogant Wurm oynadım. Counter edince. 3 landimi indim ve tekrar atak yaptım ve elimden bir Fiery Temper ve Arrogant Wurm daha oynadım. Zaten bu iki kart vurmaya başlayınca durumu zorlaştı ve Psychatog indi. Bense aldığım tur bir Kavu açtım ve Atogu targetladım. O da Atogu pump etti. Sonra Arrogant Wurm ve Wild Mongrella atak yaptım. O da Arrogant Wurmümü blok etti ve 3 trample yedi. (Sanırım trample özelliğini unuttu) Zaten o durumdan kurtarması çok zordu.
2. Oyun: İşte zamanı gelmişti Obliterate oynamanın :P. Sidedan tüm Obliterateleri girdim. Tek korkum ise destesinde Upheaval olup olmadığını bilmemdi. Ama buna rağmen Ryan Fuller’ın Masters kazandığı desteyi ezbere bildiğim için girmemiş olması daha büyük ihtimaldi ki, düşündüğüm gibi oldu. Oyuna hızlı başladım ve vurabildiğim kadar vurdum. Zaten screw oldu. Sonra bir Fact or Fiction atmayı başardım ki bu oyunun kopma noktası oldu. Elimde bir Obliterate vardı ve Fact or Fictionda da Obliterate açmıştım. O da tabi ki Obliterate or no şeklinde dizdi ki doğru olan buydu. Bense son derece rahat bir şekilde öbür pileı aldım ki bu pileda 2 land ve 2 farklı büyü vardı. Sonra tur bana gelince 7. landimi indim ve turu verdim. Onu takip eden turda 8 mana çektim (Birds of Paradise) ve efsanevi Obliterate’i masaya vurdum. Resolve olduktan sonra forest indim ve bir Birds daha açtım. Ondan sonra ki tur land inemedi ve bende atak yaptıktan sonra Wild Mongrelı Arrogant Wurm ile pump ettim. Böylece hiç şansı kalmamış oldu.
5-2-2
10- Gökhan Habiboğlu (R/G Black splash (Spiritmonger ve Terminate)
1. Oyun: İlk oyun tamamen Roar of The Wurmlerin oyunu oldu. Ama oyunun başında çok büyük bir hata yaptı. Açtığım bir Merfolk Looter’a Urza’s Rage atma şansı varken atmadı ki bu kart bana kart avantajı sağlamakla beraber 2 tane roar of the Wurmü graveyarda atmamı sağladı. Sonra ikisini de oynadım. Bir Wurme 2 Rage atarak öldürmeyi başardı, ama diğer Wurme bir çözümü yoktu.
2. Oyun: Bu oyun sandığımdan rahat geçti. Sidedan 2 Persuasion girdim. Sonra oyuna başladık. Ben daha hızlı açıldım ve baştan vurdum. Ama sonra hızım kesildi ve oyunu o yönlendirmeye başladı. Tam beatdown hazırlığı yapacakken bir Fact or Fiction attım ki bu Fact gene oyunu kopardı. Sonra açtığım bir Flametounge Kavu ve attığım bir Violent Erruption önünde hiç yaratık bırakmadı. Sonra bir Roar of the Wurm tokenıyla tam öldürecekken bir Spritmonger açmaya çalıştı ancak benim elimde Circular Logic çoktan o Spritmonger için bekliyordu.
6-2-211- Eda Bilsel (U/W/R Trenches)
1. Oyun: Bu oyun çok gergindim, çünkü yenmem durumunda Top 8’i garantileyecektim. İlk oyun gerçekten çok hızlı açıldım. İlk tur birds, ikinci tur Wild Mongrel, üçüncü tur gelmeden Fiery Temper gelince atak Arrogant Wurm discard Absorba Circular Logic atınca hiç şansı kalmadı.
2. Oyun: Bu oyunda hiçbir şey açamadım. Sadece bir tane Merfolk Looterım oyundaydı ve bu Looter’ı öldürme şansı varken öldürmedi. (Fire/Iceları sidea çıkmış) Zaten ben size söyleyeyim bu Looter çok can yaktı :P. Neyse ben 8 landi indikten sonra beklemeye başladım. Elimdeki kartlar iyice birikti ve Looter ile bir Obliterate beklemeye başladım. O da bu durumdan kıl oldu ve “Ne bekliyorsun?” dedi. Ben de ona “ya elim çok kötü” dedim. En sonunda bir Obliterate geldi ve Obliteratei görünce tepkisi aynen “İnanmıyorum!” demek oldu. Sonra forest birds Mongrel ve Wurm açtım ki bu açılışa hiçbir destenin bir şey yapma şansı yoktu. Son olarak gerçekten Obliterate rullazzzzz!
7-2-2
Evet Nationals Top 8’i garantilemiştim ve çıkacak rakibimle büyük ihtimalle draw yapacaktık ki, bu da beni iyice rahatlatmıştı. Ancak bana çıkan rakip Başar Coşkunoğlu idi. O da drawdan raiting kaybetmemek için oynamak istedi ve ne yazık ki bu ona pahalıya mal oldu.
12- Başar Coşkunoğlu (U/W/R Trenches)
1. Oyun: Bu oyun çok hızlı açıldım. Yani klasik kontrol match-uplarına karşı açılışım oldu ki kazanma şansı yoktu.
2. Oyun: Bu oyunda screw oldu gene zorlanmadan kazandım.
8-2-2
Evet Nationals’da Top 8 yapmıştım ki bu da benim hayalimdi. Çeyrek finalde Obliterate sayesinde Burçak Caner’i yendim ki, hayatımda hiç bu kadar ağlayan, çaresiz ve kazanmak için her türlü yola başvuran bir insan görmemiştim. Bana sorarsanız bu tip davranışlar herkese ibret olmalı ki, bir çoğu kişinin bu olaydaki yorumu aynıydı. Bir de gereksiz yere insanları kendisine kırdırdı. Ona o günden beri sormak istediğim ancak yüzüne bakmaya tahammül bile edemediğimden sormak istediğim bir soru var.
“Değer miydi?”
Ondan sonra yarı finalde Eda Bilsel’e yenildim ki, artık Obliteratein yapacağı bir şey yoktu çünkü herkes öğrenmişti. Ondan sonra üçüncülük dördüncülük maçında Başar Coşkunoğlu’na kaybettim ve turnuvayı dördüncü olarak tamamladım.
https://www.geocities.com/magic_ist/natcov2002.html
Bu siteden çeyrek final, yarı final ve final maçlarının tur tur yazılmış raporlarını, top 8 yapan oyuncuların Type 2 destelerini ve draft destelerini bulabilirsiniz.
Ve son olarak:
Slops:
Tom van de Logt, Tomi Walamies, Jens Thoren, Zvi Mowshowitz, Nicolai Herzog (Thanks for your helps!!!!)
Emre, Ahmet, Baran, Can (Takım arkadaşımsınız. Çok teşekkür ederim)
Berkin (Süpersin takıma hoş geldin)
Yusuf, Onur (Olaylı çeyrek final maçından sonra desteğinizi esirgemediğiniz için sağ olun)
Ali (Son anda getirdiğin Compost için)
Jesper Stehr Nielsen (The best judge I’ve seen. Thank you very much!)
Ahmet Abi (Yarı Final maçı öncesindeki moral desteğin için)
Cem (Az da olsa yaptığımız play test için)
Alp Köklü (Compostlar, yardımların ve dostluğun için)
Doğukan (Yaptığımız geyikler için)
Doruk (Son dakka Yavimaya Coast’u için. Gerçi kullanamadım ama…)
Props:
Burçak Caner (Yorum yok! Herkes kimin ne olduğunu biliyor.)
Şiyar Erzen (Tişörtüm hakkındaki yorumların için :P)
Bir dahaki yazıda görüşmek üzere hoşça kalın!
May the Force be with you!
