Son zamanlarda oyuncuların favorisi haline gelen Valheim, bütün bu başarısını neye borçlu? Yanıtlayayım, gerçekçilik arayışı nedeniyle unutulmuş olan o güzel ve eski “hayatta kalma” deneyimine! Minecraft’ı dünyanın en çok oynananlarından biri haline getiren neyse, bunun da formülü tam olarak aynı. Teknik anlamda bağımsız bir oyun olmasından ötürü gelen sorunları olsa da, gerçekten taş gibi oyun! Sorunlar için oyun henüz erken erişimde olduğundan “Elbet düzelecektir” diyerek bekliyorum. Ancak belirtelim, an itibariyle oyunun durumu, az önce bahsettiğim dokuyu taşımasa hayli vahim. Gelin hep birlikte bu oyunu bu kadar zevkli yapan ne? İnceleyelim.
Valheim Erken Erişim İnceleme
[reklam=496]
Öncelikle yazıdaki görsellerin hepsini kendi oyun oturumlarım sırasında aldım ve gördükleriniz en düşük grafik ayarları. Size şunu da söyleyeyim, büyük ihtimalle siz de grafik ayarlarını en düşük seviyelere getireceksiniz. Çünkü oyunun hali hazırda performans sorunları var ve akıcı bir deneyim için ayarları düşürmek artık bir standart haline geldi. Yaşlanmakta olan fakat yıllara direnen sistemim, Microsoft Flight Simulator‘ı da, Valheim’i de orta ayarlarda 45 FPS’te çalıştırmıştı. Söyleyeceklerim bu kadar. Bu yüzden eğer günümüz standartlarına kıyasla daha zayıf bir sisteminiz varsa, akıcı bir deneyim için biraz daha beklemenizi tavsiye ediyorum.
Performans sorunlarının, grafiklerin muhteşem olmasından kaynaklanmadığını da belirteyim. Oyunun kendine has bir görsel tarzı var ve bu performans sorunu tamamen teknik alanda, çok fazla fizik nesnesi olduğu için yaşanıyor. Şimdi sırasıyla oyunu parçalara ayırarak size nedir, ne değildir anlatacağım.
Valheim çok ön planda olmasa da bir hikayeye sahip
Oyunun Viking temasına dayanan, hikaye anlatımını öne çıkarmadan, ağır ağır ilerleten bir yapısı var. Temel amaç yavaş yavaş kendimizi geliştirerek dünyanın belirli bölgelerindeki boss savaşlarını kazanıp, kazandığımız ganimetlerle diğer savaşlara gitmek. Hikayesi doğrusal ancak bu oyunu yalnızca hikaye odaklı şekilde ilerletebileceğiniz anlamına gelmiyor. Çünkü Odin sizi dünyaya fırlattığında sadece meşale, balta, sopa ve çekiç gibi temel eşyaları üretebiliyorsunuz.
Valheim’in üretim mantığı oldukça basit ve yıllardır üretim sistemlerini karmaşıklaştıran oyunlara tepki niteliğinde. Basitçe bir şeyler ürettikçe üretim tecrübesi kazanıyorsunuz, kazandığınız tecrübeler yeni şeyler üretebilmenizi sağlıyor. Belli başlı yapıları üretip yerleştirerek, onlar üzerinden daha komplike şeyler üretebiliyorsunuz. Tıpkı Minecraft’ta olduğu gibi, envanteriniz üzerinden basit şeyler üretebilirken, çalışma masasını üretip yerleştirdiğinizde, daha farklı nesneler üretebiliyorsunuz. Buradaki çeşitliliği çok beğendiğimi söylemeliyim, şimdiye kadar birkaç farklı yakın dövüş ve menzilli silah ürettim. Bunları kullanması da çok keyifli, başka bir paragrafta anlatacağım.
Oyunun üretim sisteminin yanı sıra çok güzel bir inşa sistemi var. Kendinizi daha önce Minecraft’ta ev yapmaya çalışırken saatlerin nasıl geçtiğini anlamamış şekilde bulduysanız, Valheim size bunun çok daha fazlasını vaat ediyor. Oyunda fizikler çok önemli bir yere sahip ve bir şeylerin havada uzun süre durması söz konusu değil. Eğer yeterince destek koymadan ikinci katı çıkmaya çalışırsanız, evinizle ilgili size kötü haberlerim var. Ayrıca yerleştirilebilen blokların çok çeşitli ve farklı şekillerde olması, kibrit kutusu gibi evler yapmaktan çok ötesine gitmenizi sağlıyor. Tabi… Ben daha gidebilmiş değilim, oyunu baya çözmek gerekiyor. Ancak çok zevkli olduğunu söylemeliyim.
Ayrıntılardan gelen güzellik
Ayrıca bu inşa sisteminin ayrıntı düzeyi ise inanılmaz. Yerleştirdiğiniz nesneleri, oyunun hava etkilerinden korumak için bir çatı altına inşa etmeniz gerekiyor. Örnek vermek gerekirse çalışma masanızı açıkta bir yere inşa ederseniz kullanamıyorsunuz. Yine kamp ateşinizi de kapalı bir ortama yerleştirdiğinizde, duman zehirlenmesi geçirebilirsiniz. Üstünün açık olması gerekiyor. Bu tür detaylar, oyunda sizi her zaman bir şeyleri düşünmeye ve uygulamaya teşvik ediyor. Oyun zevkini muazzam ölçüde artıran bu ufak detaylar sayesinde, Valheim bugün beş milyon kopyadan fazla satmış durumda ve böyle giderse, çok daha popüler olacak.
Bu ayrıntılı çalışma Viking temalı hayatta kalma oyununun her noktasına yansıtılmış. The Forest gibi oyunların ağaç kesme, taş toplama mekaniklerini biliyorsunuz. Kestiğiniz ağaca her vurduğunuzda envanterinize odun eklenmesi yerine, ağacın devrilip, devrildikten sonra da daha küçük parçalara ayrılması gerekiyor. Bu fizik olayı, devrilen ağacın eğer üstünüze düşerse sizi öldürmesiyle sonlanabiliyor. Açıkçası geliştiriciden “Bugüne kadar ağaçlar şu kadar oyuncuyu öldürdü” tarzında bir istatistiği dört gözle bekliyorum. Bu fizik nesneleri sadece size değil, çevreye de hasar veriyor. Yani kestiğiniz ağacın gövdesi yuvarlanarak çevredeki fidanları ve çalıları kırıp, onları da oduna dönüştürebiliyor. Hiçbir oyunda saatlerce ağaç kesmek bu kadar zevkli olmamıştı.
Aynı zamanda yine bu ayrıntı düzeyi hayatta kalma mekaniklerini de süslüyor. Açlıktan ölmek gibi bir şeyin kolay kolay söz konusu olmadığını söyleyelim. Ancak üç farklı türden yiyeceği tüketmezseniz, can seviyeniz hiçbir zaman tam anlamıyla yüksek olmuyor. Bu da tüketeceklerinizin çeşitliliğini kontrol etmenizi sağlayan bir mekanizma oluşturuyor. Açıkçası bu yönüyle bile birçok hayatta kalma oyununun arasından rahatlıkla sıyrılıp, kendisine güzel bir yer açıyor.
İnternet bağlantınız zayıfsa Valheim arkadaşlarınızla hiç zevkli değil
O kadar övdük, fakat oyunun ciddi problemleri olduğunu da belirtelim. Az önce bahsettiğim fizik nesnelerinin çok oyunculu oyunlarda yol açtığı bir problem var. Valheim internetinizi adeta emiyor. Aşırı bir veri kullanımı söz konusu ve bu da büyük gecikme problemlerinin yolunu açıyor. Son gelen güncellemelerle bu sorunların önüne geçilmeye çalışılsa da henüz biraz daha yolu var gibi görünüyor.
Kendi oyun deneyimimden örnek vereyim, 16mbps internet bağlantım ile 6 arkadaş girdiğimiz sunucuda, host ben değildim. İlk etapta 150-170ms arasında gidip gelen gecikme sürem, bir süre sonra sunucuya ping gönderip yanıt alamamam ile sonuçlanıyordu. Haliyle sunucudan düşmüş, hem de düşmemiş oluyordum. Oyundaki canavarlar benim birkaç dakika önce durduğum yere gelip havaya yumruk sallayarak beni öldürüyorlardı. Şunu diyebilirim ki bu durumun can sıkıcılığını tarif etmek için örnek verebileceğim başka bir şey yok. Sunucuya tekrar bağlandığımda ise birkaç saniye sonra aynı sorunla karşılaştım ve bu defalarca kez oldu. İnternette araştırdığımda benimle aynı sorunu yaşayan birçok insanla karşılaştım.
Çözüm için ise internette bulduğum makaleler bomboş ve anlamsız öneriler veriyordu. “Modeminize bakın”, “Hız testi yapın” şeklindeki öneriler bu sorun için çözüm değil, size de söylemiş olayım. Güncellemelerle düzelene kadar bu problem oyunun kendisine ait. Geçtiğimiz günlerde de geliştirici bu konuyla ilgili açıklama yapmıştı.
Oyun mekaniklerinin çeşitliliği, sorunları geri planda bırakıyor
Valheim içerik olarak oldukça zengin, dolu dolu bir oyun. Hayvan evcilleştirme, boss savaşları, bina inşa etme, üretim, kaynak toplama, avlanma ve canınız sıkıldığında arkadaşlarınızla kapışma gibi birçok mekanik oyunda bulunuyor. Bu da onu upuzun, sürekli eğlendiren ve sürekli bir şeyler yapmanız gereken bir yapım haline getiriyor. Günümüz hayatta kalma oyunlarının ciddiyetini bir kenara bırakan oyunda öldüğünüzde “Her şey bitti, baştan başla” demek yerine “Haritada öldüğün yer işaretli, eşyaların da orada, biraz yetenek kaybettin o kadar” diyerek sizi maceraya kaldığınız yerden devam ettiriyor.
Dövüş sistemi ise “Sadelikten gelen güzellik” şekilde özetlenebilir. Temel olarak menzilli ve yakın dövüş silahları üretebiliyorsunuz. Bunlarla dünyadaki çeşitli yaratıklara ve hayvanlara karşı mücadele etmeniz bekleniyor. Yakın dövüş kontrollerine alışmanız biraz zaman alabilir. Yine de alıştıktan sonra sanki yıllardır oynuyormuşsunuz gibi rahat davranabiliyorsunuz. Bütün bu silahlar ve yaptığınız eylemler yeteneklerinize yansıyor. Uzun süre ok kullanıp çok fazla avlanırsanız, okçuluk yeteneğiniz gelişiyor. Ne kadar fazla ağaç keserseniz, yeteneğiniz artıyor ve daha rahat kesmeye başlıyorsunuz.
Uzun lafın kısası
Açıkçası Valheim son dönemlerin en iyi hayatta kalma oyunu olmuş. Piyasadaki gerçekçilik arayışına “Grafiklerle değil, mekaniklerle” yanıt veriyor. Özellikle fiyat konusunda da çok uygun ve bunun popülerliğinin büyük bir parçası olduğunu düşünüyorum. Steam‘de 32TL fiyatıyla satılıyor. Sorunları da düzelirse, daha iyisi gelene kadar en iyisi bu. Şimdilik size oyundan aktaracaklarım bu kadardı, başka bir incelemede görüşmek üzere. Sevgi ve oyun ile kalın.
