Tarih 19. yüzyıl… Eski imparatorlukların yıkılışı, modern dünyanın doğuşu… Yeni teknolojiler, yeni devrimler ve yeni ideolojiler… Ve tüm bunların arkasındaki güç, sanayi devrimi… Oyunumuz da tam bu noktada başlıyor. Victoria serisini tarihi RTS’lere yakın arkadaşlar hatırlayacaktır. Başarısız iki oyunun ardından geçtiğimiz günlerde yeni oyun Victoria II oyun severlerin beğenisine sunuldu. 19. yüzyıl koloni dönemini anlatan oyunumuzun yapımcısı ise Paradox Interactive. Yine tarihi RTS seven arkadaşlar bu firmayı Hearts of Iron ve Europa Universalis gibi oyunlardan tanıyorlardır. Ayrıca Paradox Interactive Majesty 2, Mount and Blade: Warband gibi oyunların dağıtımcılığını da üstlenen mütevazi bir firma.
Sadelik önemlidir
Sade bir giriş ve menüyle karşılıyoruz; klasik seçenekler, klasik menüler… Zaten Hearts of Iron veya Europa Universalis oynamış olanlar çok kısa sürede Victoria II’yi çözecektir. Oyunda ilk göz attığım ve en ilgimi çeken yer, alıştırma bölümü oldu. Daha önce hiç bir oyunda görmediğim kadar geniş, ayrıntılı ve kullanıcı dostu olarak hazırlanmış bir kısımdı açıkçası. Ordular, üretim, bütçe, teknoloji, politika, nüfus, ticaret ve diplomasi gibi çeşitli alanlarda eğitim alabileceğiniz bu kısma mutlaka oyuna başlamadan önce bir göz atmanızı öneririm. Alıştırma kısmında oyun bize otomatik olarak Belçika’yı veriyor ve bu ülkenin yeni başlayanlar için ideal olduğunu belirtiyor. Ayrıca girişte değinmek istediğim önemli bir konu ise, oyunun gerektirdiği yabancı dil. En azından orta seviye bir ingilizce bilmiyorsanız oyunu kavramanız daha fazla zamanınızı alacaktır.
Oyunda İsveç, İspanya, ABD, İngiltere, Rusya, Osmanlı gibi dönemin aklınıza gelen her türlü devleti var. Burada devletler ordu, prestij, ekonomi gibi alanlarda sınıflandırılmış ve aralarında bir sıralama yapılmış. Ben hala gücü yerinde olan Osmanlı İmparatorluğu’nu seçerek oyunu oynamaya koyuldum. Öncelikle oyunun dünya haritası geniş ve gerçekçi. Dönemin şehirleri, sınırları bire bir aktarılmış. Zaman kendiliğinden ilerliyor, biz ise sadece ilerleme hızını ayarlayabiliyoruz. Sağ alt köşede kullanışlı bir haritamız var ve buradan haritayı coğrafyaya, diplomasiye veya dinlere göre gibi değiştirebiliyoruz.
Farklı seçenekler
Ülkeler üstünde birçok yeni araştırma ve yenilik yapabileceğimiz Victoria II, bu konuda hoş bir deneyim sunuyor. Örneğin, teknoloji bölmesinde ordu, donanma, endüstri gibi çeşitli alanlarda yeni araştırmalar yaparak ülkemizi geliştirebiliyoruz. Politika kısmında ise yönettiğiniz ülkenin yönetim şeklini, savaş politikalarını, vatandaşlık politikalarını, reformları ve uydu devletlerini kısacası sömürgelerini görebiliyorsunuz. Kölelik, basın hakları, seçim sistemi, sağlık hakları gibi yapılabilecek reformlar bulunuyor bu kısımda. “Release Nations” kısmında ise bize bağlı bulunan ülkeleri görüyoruz ve istediğimiz ülkeleri serbest bırakabiliyoruz. Tabii bununla birlikte bu ülke ve ona bağlı eyaletler bizden kopup gidiyor.
Biraz da nüfus bölmesinden bahsetmek istiyorum. Burada, ülkemize bağlı bulunan eyaletlerde yaşayan insanlarla ilgili her türlü bilgiyi alabiliyoruz. Dinlerinden mesleklerine, ideolojilerinden ihtiyaçlarına, nüfus değişimlerinden isyanlarına kadar her türlü bilgiye ulaşıyoruz. Ticaret kısmında ise yine üretim ve satışla ilgili detaylar bulunuyor. Burada hem kendi ülkenizin ürettiklerini görebiliyor hem de diğer büyük üreticileri görebiliyorsunuz. Örneğin, ipek üretiminde Çin, daima açık ara farkla birinci oluyor. Diplomasi bölümünde ise dev güçlere, devam eden savaşlara ve anlaşmalara bakıp, yön verebiliyoruz. Seçtiğimiz herhangi bir ülkeyle ilişkilerimizi iyileştirebiliyor veya kötüleştirebiliyoruz. Savaş açmak, ordu geçişine izin vermek, elçileri sınır dışı etmek gibi aksiyonlara girişebildiğimiz önemli bir bölümü oyunun kısacası.
Prestijiniz bozulmasın
Son olarak ordu bölümündeyse, yeni generaller, amiraller yaratabiliyoruz veya otomatik olarak bunu bilgisayarın yönlendirmesini sağlıyoruz. Bunun dışında yine yeni ordular ve yeni donanmların yaratıldığı kısım burası. Oyunun savaşları da dünya haritası üzerinden yapılıyor ve bu savaşlarla puan ve prestij kazanıyoruz. Savaşı kaybeden ülke ise tabii ki beraberinde prestij kaybediyor. Bu arada oyunun hem LAN üzerinden hem de online olarak multiplayer oynanabildiğini belirteyim.
Oyunun içeriğinden ve artılarından bahsettikten sonra biraz da eksi kısımlarına bakalım. Öncelikle oynanabilirlikte bazı sorunlar mevcut. İsyan sistemi biraz abartılmış ve bir yamayla çözümlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle belirli bir yıldan sonra isyanlar ardı ardına sıralanıyor ve durdurulması güç bir hal alıyor. İnsanlar sürekli isyan ederek, reformlar talep ediyor ve oyun sıkıcı bir hal alıyor. Bunun yanında nadiren de olsa oyunda çökmeler yaşanabiliyor. Kimi zaman verdiği hatalar da cabası. Ayrıca belli bir saatten sonra oyun sıkıcı bir hal almaya başladığını da itiraf etmek gerekli.
Son olarak demek istediğimse Victoria II’nin önceki oyundan daha iyi olduğu, ama hala eksiklerinin bulunduğu gerçeği. Çökmeler ve oynanabilirlikteki sorunlara çözüm getirilirse daha iyi bir hal alacaktır. Tarihi RTS hayranları zaten severek oynayacaktır bu oyunu, onların dışında tarihi ve oyunları seven diğer kişilerin de Victoria II’yi denemesi gerektiğini düşünüyorum.
