Voyage
Kheops Studio ile yaptığımız röportajdan hemen sonra Voyage’ın oynanabilir
demosu yayınlandı. Demo’dan gördüğüm üzere Kheops yine oldukça kaliteli bir
yapım ile karşımıza çıkmaya hazırlanıyor. Daha önce defalarca yazdım ama
okumayanlar için Kheops Studio’yu kısaca tekrar tanıtayım. Kheops Studio,
Egyptian Prophecy, Crystal Key 2 ve Return to Mysterious Island ve Echo: Secrets
of the Lost Cavern’in yapımcıları.
Röportajdan kopya
Henüz Echo’yu oynama fırsatı bulamadım ama özellikle Return to Mysterious
Island’ta yapımcılar ortaya bir klasik çıkartmışlardı. Türün gelişime açık
olduğunu gösteren ve ileride macera oyunlarındaki değişim ve gelişme işte bu
oyunla başladı diyebileceğimiz bir klasikti Return to Mysterious Island. Jules
Verne’nin hikâyesinden etkilenilen fakat aynen kopyalanmayıp devamı niteliğinde
bir hikâye akışı yaratılan oyunumuzu klasik olmaya iten en önemli özellikleri
bulmacaları ve harika inventory sistemi idi.
Şimdi ise RtMI ile aynı ruha sahip bir oyunla karşı karşıyayız. Ancak, demo’dan
görüldüğü kadarıyla yapımcılar, RtMI’nın başarısının üzerine yatmamışlar ve
RtMI’da türe getirdikleri yeni özellikleri geliştirirken macera oyun türünde
alışık olmadığımız farklı eklentilerde yapmışlar.
Öncelikle oyunun konusundan biraz bahsedelim. Oyunumuzun konusunda yine Jules
Verne’den etkilenilmiş. Hikâye, Jules Verne’in “From the Earth to the Moon” ve
“Around the Moon” romanlarına devam olarak yazılmış. Bu romanları eğer
okuduysanız, oyunumuzun kahramanı Michel Ardan ve arkaraşları Barbicane ile
Nicholl’u da tanıyor olmalısınız. Hatırlarsanız Verne’in romanında aya iniş
münkün olmuyordu ancak oyunumuzda kahramanlarımız (bir kısmı ölüde olsa) aya
inmeyi başarıyorlar. Yakın zamanda yayınlanan demo’da oyunun ilk bölümünü
oynuyoruz. Michel Ardan, geçici bir hafıza kaybı yaşıyor. İsmini hatırladıktan
sonra kapsülün içerisinde Barbicane ve Nicholl’un uyumakta olduğunu görüyor ve
demo’muz bu noktada başlıyor. Demo’nun çözümünü ilerleyen sayfalarda
bulabilirsiniz.
Sonrasını isterseniz Kheops Studio’nun CEO’su Benoit Hozjan’ın ağzından
okuyalım(nasıl oluyorsa???):
“Ay yüzeyinde kararsız ama nefes alınabilen bir atmosfer olacak. Bu yüzeyde
araştırma yapan oyuncu çok geçmeden yaşam izlerine ve bir patlamaya tanık
olacak. Bütün bunlardan sonra oyuncu yüksek zekâdaki bir ırk tarafından yapılmış
olan bir tapınak keşfedecek. Bu noktada oyuncunun karşısına bütün bunları yapan
ırka ne olduğu sorusu gelecek. Bazı heykellerden görüldüğü üzere yozlaştılar mı
yoksa Ay’ın merkezinde bir sığınak mı aramaya başladılar? İşte bu soruların
cevabını oyuncu bulacak ve bu fantastik keşifleri Dünya’ya haber verebilmek için
sonrasında Dünya’ya geri dönmeye çalışacak.”
Konu 10 üzerinden 10. Gelelim arayüze. Kheops Studio, RtMI’da kullandığı
başarılı arayüzü -birşey iyi çalışıyorsa kurcalama bozarsın- prensibinden
faydalanarak hiç dokunmadan aynen kullanmış gibi gözüküyor. Yani, Voyage’ı, Myst
gibin first person arayüzü ile oynayacağız.Envanter sistemi aşağı yukarı RtMI ile aynı. Günümüzdeki bir çok macera
oyunlarında envanter bulmacalarında eğer iki farklı nesneyi bir araya getirip
bir nesne oluşturacaksanız bu nesnelerin ne olduğu bellidir. Ancak, Voyage’da
durum farklı. Örneğin demoda farklı nesneleri bir araya getirerek barut elde
edebiliyorsunuz. Envanter sisteminde bana absürd gelen tek özellik, topladığınız
nesnelerin envantere otomatik olarak yerleşmesi için bir butona basma
zorunluluğunuz olması. Buna rağmen Kheops Studio’nun geliştiriği bu envanter
sisteminin SCUMM’da içerilen envanter sisteminden sonra gördüğüm en iyi envanter
sistemi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Arayüz 10 üzerinden 9.
Grafiklere bakacak olursak bir macera oyunu için gereğinden fazla kaliteli
grafiklere sahip Voyage. Hatta demonun benim makinemi az da olsa zorlamasını
şaşkınlıkla izledim. Sanıyorum oyun çıktığında bu problem çözülecektir. Oyunu
first person yüksek çözünürlükte oynadığımız için macera oyun türüne yeni
başlayanlar, piksel avlama sorunu ile karşıya kalabilirler. Çünkü Voyage’ta fare
imlecide oldukça küçük ve bazı nesnelerin üzerine geldiğinde bu imlecin değişimi
gözden kaçabiliyor. Ancak “hardcore” macera oyuncularının bu konuda bir sıkıntı
çekeceğini sanmıyorum. Garfikler 10 üzerinden 9.
Grafiklere de baktıktan sonra macera oyunları için incelenmesi gereken belkide
en önemli etken olan bulmacaları inceleyelim.
Benoit Hozjan der ki…
“Oyunlarımızda zorluk ayarlamasını yapmak bizim için her zaman büyük bir soru
işaretidir. Ve her seferinde ilk sürümdeki bulmacaları, son sürümde daha
kolaylaştırmışızdır. Genellikle oyuna oyuncunun kolay bulmacalarla başlamasını
sağlayıp sona yaklaştıkça zorlaştırırız.
Voyage’da, Ay’da haberleşmeyi öğreneceksiniz, ideogramları okumayı
öğreneceksiniz, müzik kullanarak konuşacaksınız ve yeni bir sayı sisteminde
saymayı öğreneceksiniz. Yer çekimiyle, oksijenle ve karbondioksit ile oynamayı
öğreneceksiniz. Bazı bulmacalar kesinlikle RtMI’ya göre daha zor ve oyun
RtMI’dan daha uzun. Sonrasında zaten forumlardan oyuncuların bulmacaların
zorluğu hakkında ki tepkilerini okuyacağız. Bu amaç için forumları sıklıkla
kullanıyoruz çünkü buralardaki yorumlar bizim oyunlarımızı geliştirmemiz için
çok önemliler.”
Şahsen ben Kheops oyunlarını Beniot Hozjan’ın bahsettiği ilk sürümlerinde
oynamayı çok isterim. Kheops, RtMI’da ki bulmaca yapısını Voyage’da da aynen
koruyor Kheops Studio, bir çok kötü macera yapımcısının yaptığı gibi önce
konuyu, hikâye akışını ve oyuncunun gideceği yerleri, ulaşacağı amaçları
oluşturup daha sonra oyuncunun bu yerlere ve amaçlara kolayca ulaşmaması için
sağa sola saçma sapan bulmacalar yerleştirmiyor. Aksine Voyage’da konu ile uyum
içerisinde hikaye akışına gömülmüş bulmacalar kullanılmış. Bu şekilde oyuncu
kendisine bir bulmacayı neden çözdüğünü sormuyor. Ulaşması gereken bir amacı var
ve bu amaç için sadece yapması gerekenleri yapıyor. İşte bu arada aslında
farkında olmadan oyuncu bir bulmaca çözüyor. Bulmacalar 10 üzerinden 9 (Bir
puanı oyunun ilk sürümünden son sürümüne bulmacaları kolaylaştırdıkları için
kırdım)Bütün bunların yanısıra Kheops, Voyage’da macera türüne daha önce örneğine
rastlamadığımız bir eklenti yapmış. Hozjan bu eklentiye “Investigation Portion”
adını vermiş. Bu eklentiyi oyun içerisinde sadece ilk bölümde oynayabiliyoruz
(yani demoda da oynayabiliyoruz). Eğer oyuncular tarafından beğenilirse, Kheops
Studio bu eklentiyi diğer oyunlarında da kullanacak. Peki nedir Investigation
Portion. Voyage’da demoyu oynaya başladığımızda envanterimizde “Investigation”
diye bir bölüm dikkatinizi çekecektir. Buraya girdiğimizde 16 tane soru işareti
olan bir bölümle karşı karşıyayız. Hatırlarsanız Michel Ardan, kendine
geldiğinde geçici bir hafıza kaybı yaşamıştı. Bu noktada yapacağımız
araştırmalarla bu “investigation” bölümündeki soru işaretlerini tek tek ortadan
kaldırıp Ardan’ın uyanmasından önce neler olduğunu öğreneceğiz. Hepsini birden
ortadan kaldırdığımızda ise tabii ki Michel Ardan’ın aklında hiç bir soru
işareti kalmayacak. Bu eklentinin en iyi yönü, oyuncunun bu soru işaretlerini
belirli bir sırada çözmesinin gerekli olmaması. Bu da oyunun doğrusal olmayan
bir hikaye akışına sahip olmasını sağlıyor. Aslında tam olarak doğrusal olmayan
demek yanlış olur. Çünkü, oyunda ulaşmamız gereken amaçlar hep aynı, ancak bu
amaca bazı bulmacaları farklı sıralarda çözerek erişebilmemiz bu sistemle mümkün
kılınmış.
Bunun yanı sıra RtMI’daki IQ sistemi daha fazla geliştirilerek Voyage’a da
konulmuş. Ardan ile bulmacaları çözdükçe Ardan’ın IQ’su yükselecek. Voyage’da
bulmacaları farklı sıralarda çözdüğümüz gibi, bir bulmacayı da farklı metotlarla
çözmek mümkün. İşte burada Ardan’ın IQ’su devreye girecek yüksek IQ ile bazı
bulmacalar daha kolay çözülebilecek.
Gelelim bence oyunun en önemli eksisine. Oyunun en önemli eksisi Ardan’ın
ölebilmesi.
Kahramanın ölmesi, bence bir macera oyununda kesinlikle olmaması gereken bir
özellik.
Çünkü macera oyunları akıcı bir hikâye akışına sahip olan oyunlardır ve karakter
ölüp de oyuncu oyuna bir süre öncesinden tekrar başladığında oyuncunun hızı
kesilir. Konu dağılır. Sonuç itibarıyla karakterin ölümü macera oyun türünün
tanımına ters düşmektedir.
Sonuç olarak fazla yoruma gerek yok aslında. Bütün macera oyunu sevenlerin
mutlaka oynaması gereken bir oyun olan Voyage için Eylül’ün gelmesini büyük bir
sabırsızlıkla bekleyeceğiz. Aşağıda ihtiyaç duyarsanız demonun tam çözümü var.
İyi oyunlar…
Demoya başladığımızda hafızamızı kaybettiğimizi fark ediyoruz. İlk olarak
solumuzdaki Barbicane’i inceleyelim. “Investigation Portion”da ki ilk parçayı
böylece bulduk. Bundan sonra yapacağımız araştırmalarda amacımız buradaki
parçaları birer birer ortaya çıkartmak. Sonrasında hemen sağımızdaki Nicholl’u
inceleyelim. İşte ikinci parça. Duvardaki gazete kâğıdını incelediğimizde bize
eşlik eden Nicholl ve Barbicane hakkında daha fazla bilgiye ulaşacağız.Gazete kâğıdının yanından kayışı alın. Bu sırada ingiliz anahtarı yere düşecek.
Onuda alın. Arkanıza dönüp duvardaki termometreyi ve oksijen ve karbondioksiti
gösteren panoyu inceleyin. Orada ateşin üzerinde yanan toz, kapsüldeki oksijeni
sağlıyor. Yerdeki huniyi ve bidonu alın, tankı inceleyin. Envanterinizde bidon
ile huniyi birleştirin.
Merdivenlerden yukarı çıkıp, vanayı açmaya çalışın. Sıkışmış olduğunu
göreceksiniz. Aşağı inin. Sağ ve soldaki pencerelerin vidalarında ingiliz
anahtarını kullanın. Daha sonra kapsülün ortasındaki düzeneği inceleyin ve
oradaki vidalarıda sökün. Dünyayı gören Ardan, patlamayı hatırlayacak ve
investigation portion’da ki bir bulmaca daha çözülmüş olacak.
Sonrasında, Barbicane’e bakarsanız, battaniyenin üzerinde kan göreceksiniz.
İnceleyin o zaman Barbicane’in vurularak öldüğünü öğreneceğiz. Bu arada yere
düşen anahtar gözünüzden kaçmasın. Tam bu sırada ( bu sizde daha farklı bir
zamanda olabilir) Ardan oksijen eksikliğinden bahsedecek ve bir kum saati
çıkacak. Hemen yerdeki anahtarı alın ve duvardaki dolabı açın. İçerde ne var ne
yok hepsini alın. Termometrenin yanına gidin ve dolaptan aldığınız çuvalı ateşin
üzerindeki kaba boşaltıp ateşin altını açın. Bu sırada ben demoyu oynayıp bir
taraftan da bunları yazarken bu sefer oksijen fazlalığından Ardan’ın başı
dönmeye başladı. Bu durumda da ateşin altını biraz kısın.
Barbicane’in elindeki notu okuyun. Barbicane ve Nicholl’un Ardan’dan daha önce
uyandığından ve üçü için yeterli oksijen olmadığını fark ettiklerinden
bahsediyor. Sonrasında Nicholl’u inceleyin. Onunda ölmüş olduğunu fark ediyoruz.
Elindeki tüfek, Barbicane’i onun öldürdüğünü gösteriyor. Peki Nicholl nasıl öldü
ve Barbicane’i neden öldürdü? Tüfeği alın ve Nicholl’un cebini inceleyin ve
çıkan mektubu okuyun.
Dolabı tekrar açın. Kapalı bölmeyi açın. Üzerinde CN yazan şişeyi inceleyin.
Sonrasında kapalı bölümü açın ve bir bardak alıp, fıçıyı inceleyin. Bir bulmaca
parçasını daha çözdük.
Şimdi gelelim envanter bulmacalarına. İngiliz anahtarı ile fıçıyı açın ve barutu
çıkartın. Bu barutu mavi tüpün içine koyun. İki kayışı birleştirin. Daha sonra
oyuna tekrar geri döndüğümüzde ortalıkta gezinen bir horoz göreceksiniz. Yanına
gidip horozu incelediğinizde Ardan’ın ne kadar esprili bir kişiliğe sahip
olduğunu öğreneceksiniz. Yerdeki yanmış kağıt parçasını alın. Bu kağıt
Barbicane’in elindeki kağıdın diğer yarısı.
Ortadaki düzeneği tekrar inceleyin. Mavi ve Kırmızı kapakları açın. Buraya
sırasıyla Mavi ve Kırmızı tüpleri koyun.
Nicholl’un yüzünü inceleyin. İşte Nicholl’un nasıl öldüğünüde öğrenmiş olduk.
Tam bu sırada yer çekimi etkisini kaybedecek ve tanktan etrafa potasyum
hidroksit yayılacak. Bidonu kullanarak bütün baloncukları toplayın. Ardan artık
Ay’a çok yakın olduğunu öğrenecek ve demomuz burada sona erecek.