Warhammer 40.000: Eternal Crusade
Yüzlerce, hatta binlerce farklı hikaye ve tema potansiyeline sahip olan Warhammer evreni bugüne kadar bir sürü farklı oyun ile karşımıza çıktı. Kimi zaman fantastik rol yapmaca, kimi zaman çetin savaşların geçtiği bir gerçek zamanlı strateji oyunu, kimi zaman ise Total War gibi farklı yapımlarla birleşik olarak karşımıza çıktı.
Sizi bilmem ama benim Warhammer evrenindeki favori settingim hep 40.000 olmuştur. Zaten Dawn of War’da da hep ya Chaos, ya Orks ya da Necron oynuyordum. Kopamıyorum, ayrılamıyorum, Warhammer ile alakalı ne çıksa oynamak istiyorum. Beni bu konuda sevindiren haber yaklaşık bir-iki sene kadar önce ortaya çıkmıştı. Artık Warhammer evreni oyun yapımcılarının özgürce kullanabileceği bir evren haline dönüşmüştü. Böylece gelecekte bir sürü güzel Warhammer oyunu ile karşılaşacaktık. Aslında karşılaştık da. Vermintide gerçekten çok kaliteli bir Warhammer oyunuydu. Ama her oyunun da Vermintide kadar kaliteli olmasını bekleyemeyiz değil mi? Elbette bazı oyunlar hüsran da yaratacaktı. İşte Eternal Crusade o oyunlardan birisi.
Aslında kötü bir oyun değil. Puana baktığınızda belki kötü olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak Eternal Crusade’i bağımsız bir yapım olarak ele aldığınız vakit gayet de ‘iyi’ bir oyun olduğunu görebiliyorsunuz. Oyunun problemi fiyatında. En fazla 20 lira vereceğim bir oyunun 160 küsür liraya satılıyor olması biraz ‘hadi len oradan’ dedirtiyor. Her ne kadar Warhammer evrenine aşık olsam da, o kadar da değil azizim. Eternal Crusade, duyurulduğu zaman çok kaliteli, devasa bir online oyun olmanın sözünü vermişti. Ancak maalesef, sıradan bir aksiyon oyunu olmaktan öteye gidemedi.
Oyunda genel olarak üç çevrimiçi oyun modu bulunuyor. Zaten bir tek kişilik senaryo moduna da sahip değil. Her maça girmeden Arkhona’nın taktiksel haritasını görüp klasik Warhammer 40.000 havasını direkt olarak içinize çekiyorsunuz. Ancak daha sonrasında harita ile herhangi bir etkileşime giremeden var olan üç oyun modundan birini seçmeniz gerekiyor. 60 kişilik “Grand Battles,” 40 kişilik “Skirmish” veya beş kişilik Lair modu. Lair’de yapay zeka tarafından yönetilen Tyranid sürüleri ile kapışıyorsunuz. Eğer Warhammer evrenine alışıksanız, bu evreni seviyorsanız veya en azından az buçuk bir bilginiz bile varsa Eternal Crusade hoşunuza gidebilir. Çünkü eğer seri hakkında en ufak bir bilginiz bile yoksa pek eğleneceğinizi sanmıyorum.
Eternal Crusade: Space Marines, Chaos Marines, Eldar ve Orks olarak dört oynanabilir ırka sahip. Oyunun görselleri genel olarak bağımsız bir yapımdan beklendiği gibi basit ancak kesinlikle 40k havasını yaşatmayı başarıyor. Karanlık, alevlerle kaplı ve savaşla dövülmüş bir dünyada olduğunuzu anlayabiliyorsunuz. Benim hoşuma gitmeyen şey, karakter animasyonları oldu. Kütük gibi hareket etmeleri bir yana, her dört ırkın da animasyonları aynı. O yüzden görüntü dışında pek bir fark sunmuyorlar. Bu da bir 40k oyuncusunun canını sıkabiliyor.
Eğer Warhammer evrenine aşina değilseniz, Eternal Crusade size sıradan bir aksiyon oyunu gibi gelecektir, ki bu da gayet normal. Çünkü diğer çoğu çevrimiçi aksiyon oyunlarından tek farkı zaten Warhammer 40.000 evreninde geçiyor olması.
Oyunda karakter animasyonlarının hep aynı olduğunu söylemiştim ancak özellik olarak öyle değiller. Hatta çok büyük denge sorunlarının olduğunu da rahatlıkla söyleyebilirim. Eldar çoğu zaman ezici bir üstünlük sağlayabiliyorken Orklar nedense hep listenin en altını boyluyor. Çevrimiçi bir oyun olduğu için bu denge problemleri ileride düzeltilir diye düşünüyorum.
Genel olarak Warhammer 40.000: Eternal Crusade fena değil. Optimizasyon sıkıntıları, animasyon kıtlığı ve düz oynanış dışında eğer 40k seven bir oyuncuysanız ve birkaç arkadaşınızla da şöyle 40k evreninde geçen, sağlam bir oyun arayışındaysanız Eternal Crusade size çok renkli anlar yaşatır. Ancak 40k evrenine aşina değilseniz ve oynayacağınız oyunda da bir derinlik arıyorsanız Eternal Crusade’den uzak durmanızda fayda var.