Warhammer 40K: Space Marine
Warhammer dünyasında strateji türünü karıştırmadan tek bir birey olarak savaşa girmek istiyordum. Space Marine bu imkanı tanıyacak bir oyun olarak duruyordu. Keza yaptığım ön inceleme de umut vadediyordu. Yine umut var ama demo biraz hayal kırıklığı yaşatmadı değil. Tabii sadece iki görevi, tüm oyuna bağlamamak lazım. Gene de çizgisel ilerleyen ve saf aksiyon ne kadar karın doyurur orası da ayrı konu.
Titus’un kanlı macerası
Bilmeyenler için konuyu anlatıp, arkasından demoya doğru geçelim. Space Marine’de Captain Titus isimli karakteri yönetiyoruz. Titus, Graia’nın defansında Ultramarine’lerin ikinci grubunun lideri. Ork ordusu, Imperium askerleri için araç ve silah üreten Imperial Forge Dünyası’na bir saldırı gerçekleştiriyor. Warboss’un amacı kuvvetli bir silah olan Warlord Class Battle Titan’ı çalmak. Titus ve yanındaki ufak gücün görevi de Ork saldırılarını yavaşlatmak. Ortalık curcuna oluyor, Chaos’lar da duruma müdahale ediyor.
Oyunun demosunda iki adet görev bulunuyordu, aralarındaki tek fark birinde Jet Pack kullanıyor olmamız. Her iki bölüm de katıksız aksiyonu bizlere sunuyor. Daha ilk çatışma anından itibaren akın akın Ork sürüleri üstümüze geliyor. Chainsword ile aralarına girip dağıtmak veya dört farklı silahtan birini kullanıp, rakipleri parçalamak elimizde. FPS’lerde ilk başladığımızda su tabancası tabiri yapılan tabanca gibi bir silahımız var, mermisi sonsuz, ancak genel olarak etkili sayılır. Diğer silahlar ise cephane ihtiyacı duyuyor. Siper alma durumumuz yok, koskocaman zırhla karizmatik Space Marine’niz. Zırhımız bizleri koruyor ve enerji kalkanımız var (Halo-Master Chief gibi). Enerji kalkanı yok olsa da, kendi kendine yeniden doluyor.
Sağlık yükseltme ise biraz farklı. Burada devreye bitirici vuruşlar ve Fury modu giriyor. Düşmanlarımız sersemleyince başlarında birer işaret çıkıyor. Bu arkadaşların yanına gidip, E’ye basınca, Titus düşmanları üstünde Chainsword ile ameliyata başlıyor veya kafalarını ezebiliyor. Böylece sağlığınız da tekrardan doluyor. Adam öldürdükçe dolan Fury (Bar ekranın sol alt köşesinde) ise sağlığımızı tekrardan dolduruyor, aksiyon için bizlere artı sağlıyor.
Dilim dilim Ork salamı
Chainsword’a ardı ardına sağ tık yaptığımızda, Titus daha da psikopata bağlayıp, özel hareketlerle Chainsword’u sallıyor ve düşmanlarını biçiyor. Bir de F’ye basınca sersemletici omuz atma hareketi var. Eğer Chainsword’a iki tık ve arkasından F’ye basarsanız, Titus ayağını sağlamca yere vurup, etrafındaki düşmanları papatya gibi çevreye fırlatıyor. Tabii sersemleyen düşmanlara bitirici hareketi de yapabiliyoruz. Jet Pack kullandığımız görevde ise havalanıp, havadan adamların tepesine binmek zevkli olmuş ve oynanışı arttırmış.
Phoenix Engine ile yapılan grafikler hoşuma gitti. Seslendirmeler de keza aynı. Ork düşmanlar bizleri gördüğünde sert bir şekilde “Space Marine” diye bağırıyordu. Yine üstümüze dandun koşturan büyükçe Ork’ların narası da halen kulaklarımda. Genel olarak ilerleyiş kes, biç mantığında çizgisel olarak gidiyor. Hiç değilse demoda gözüken bu. Eğer tam sürüm böyle olursa açıkçası Warhammer’a pek yakışmaz. Sonuçta Warhammer gibi devasa bir evren için çeşitliliğin ve oynanışın böyle yavan tutulması sırıtır. Tamam, aksiyon var, bolca işin içine girmiş, ancak tek düze oynanış nereye kadar? Umarım tam sürüm bu durumu yaşatmaz, bir de Multiplayer modu iyi kotarılırsa hoş bir oyun ortaya çıkacaktır.