Watchmen: The End Is Nigh Part 2
Geçtiğimiz Mart ayında vizyona giren Watchmen filmiyle birlikte, Watchmen:
The End Is Nigh isimli oyunu da piyasaya sürülmüştü. Deadline Games tarafından
geliştirilen yapımda, Nite Owl ve Rorschach isimli karakterlerden birini
seçerek, önümüze geleni bir güzel pataklayıp, çizgisel bir şekilde ilerliyorduk.
Birkaç saat içinde biten oyunun aslında birinci bölüm olduğu ve devamının
geleceği de açıklanmıştı. Devamı geldi, ancak arada pek fazla bir fark olmadan…
Neler değişti?
İkinci bölüme girdiğimizde karşımıza gene ilk oyunla aynı olan menü çıkıyor.
İsterseniz Tutorial bölümüne girip, yapımın işleyişini ve mekaniğini
öğrenebilirsiniz. Ancak buna pek fazla gerek yok, çünkü oynanışı genel olarak
basit. Karakterlerimiz yine birinci bölümde olduğu gibi Nite Owl ve Rorschach.
Bilmeyenler için iki karakterden bahsedelim. Nite Owl, Batman’e benziyor. En
önemli özelliği ise kıyafeti. Kıyafetinin koruması ve özellikleriyle birlikte,
dövüş yeteneklerini rakiplerine karşı ustaca kullanıyor. Rorschach ise
duygularını farklı şekillerde gösteren özel bir maskeye sahip. Oldukça acımasız
ve sert. Her iki karakterinde dövüş teknikleri ve özellikleri birbirinden
farklı. Mesela Rorschach öfkesiyle daha güçlü yumruklar atabiliyor. Nite Owl
rakiplerini elektrik çarpmışa döndürüyor.
Yapımda, Violet Grene isimli kaçırılan bir kızın peşine düşüyoruz. Maceramız
porno endüstrisinin stüdyolarında geçiyor. Tek başımıza oynadığımızda sadece tek
bir karakteri yönetiyoruz. Ancak co-op olarak, ekran ikiye bölünmüş şekilde bir
arkadaşımızla da oynama imkanımız var. Watchmen’nin ilerleyişi son derece basit.
Önümüze gelen rakiplerin kolunu bacağını kırıp, sonra belirli olan yoldan
ilerliyoruz. Genel olarak gideceğiniz yerler belli olduğundan yolunuzu
şaşırmanız pek söz konusu değil, ancak Home tuşuna basarak gideceğiniz yöne
bakabilirsiniz.
“Rorschach, acımasız bir karakter. Erkek ya da kadın fark etmeden, düşmanlarının icabına sert bir şekilde bakıyor.”
Aptal rakipler
İlk bölümde olduğu gibi ikinci yapımda da, genel olarak dövüşler ön planda yer
alıyor. Rakiplerinizi farklı kombinasyonlarla dövebiliyorsunuz. Bazı anlarda
düşmanlarımızın üstünde belirli işaretler çıkıyor ki, eğer bu anda doğru tuşa
basarsak, karakterimiz rakibinin işini özel bir hareket yaparak bitiriyor.
Genelde bu hareketler de, kol, bacak kırma veya daha sert biçimde gerçekleşiyor.
Yumruklar ve tekmeler dışında kullanabileceğimiz İngiliz anahtarı, şişe, sopa
gibi silahlar var. Böylece düşmanlarımıza daha sert darbeler indirebiliyoruz.
Rakiplerimiz tamamen geri zekalı. Üstünüze gelip saldırmaktan başka bir şey
yapmıyorlar. Hatta koşarak gelmeye çalıştıklarında bir engele takılıp, orada
kalıyorlar ve halen koşmaya çalışan tipler var. Bazıları suratınıza aval aval
bakıyor.
Oyun içinde açacağımız kapılar hep belirli. Bazı anlarda yanımızdaki diğer
karakterle yollarımız ayrılabiliyor ve farklı noktalardan kontrol
mekanizmalarını açmamız gerekiyor. Toplamda üç bölümden oluşan yapımda bazı
yerlerde kilitli kısımlara geliyoruz. Bu durumlarda çilingirlik yapmamız
gerekiyor. Karşınıza gelen ekranda basit kilit mekanizmasını kolaylıkla
açabilirsiniz.
Hepsi ortada
Watchmen: The End Is Nigh Part 2’nin grafikleri birkaç ekleme dışında aslında
ilkiyle aynı. Oynanışta dövüşler öne çıktığı gibi, gene dövüş animasyonları
görsellikte göze çarpıyor. Genel olarak iyi kotarılmış animasyonlar hoş olsa da,
bir süre sonra hep aynı hareketler ekrana yansıtılıyor. Başkarakterlerin
modellemeleri iyi yapılmış. Düşmanlarımız ise birbirinin klonu olarak duruyor.
Sesler yeterli. Çizgi roman havasında yapılmış ara sinematikler de
atmosferi tamamlıyor.
Neredeyse ilkiyle aynı olan oyun, yeni bir macera, yeni düşmanlar ve mekanlar
dışında pek bir değişikliğe sahip değil. Açıkçası biraz daha geliştirme ve
farklı özellikler beklerdim. Buna ek olarak yine birkaç saat içinde bitebiliyor.
Eğer zaman geçirmek ve kafa yormadan basit bir oyun oynamak istiyorsanız,
Watchmen: The End Is Nigh Part 2 biraz iş görecektir.