World of Warcraft Tarihi – Yanan Lejyon’un Dönüşü – 3

Beşinci bölüm “Yanan Lejyon’un Dönüşü“ne geçtiğimiz World of Warcraft tarihi devam ediyor. Bu hafta bölümün üçüncü ve son kısmı olan “Kan Elfleri’nin Yükselişi”, “Plaguelands’de Sivil Savaş”, “Galip Lich King” ve “Eski Nefretler – Kalimdor’un Kolonizasyonu” isimli bölümleri okuyacağız.

Önceki bölümlere buradan ulaşabilirsiniz:

World of Warcraft Tarihi – Mitler 1: Yaratılış & Titanlar ve Sargeras’ın İhaneti
World of Warcraft Tarihi – Mitler 2: Eski Tanrılar ve Azeroth’un Düzenlenmesi & Dragonflight’ların Görevlendirilmesi
World of Warcraft Tarihi – Mitler 3: Uyanan Dünya ve Sonsuzluk Kuyusu & Kadimlerin Savaşı
World of Warcraft Tarihi – Mitler 4: Dünyanın Ayrılması & Hyjal Dağı ve Illidan’ın Hediyesi
World of Warcraft Tarihi – Mitler 5: Dünya Ağacı ve Zümrüt Rüyası & Soylu Elfler’in Sürgünü & Gözcüler ve Uzun Nöbet
World of Warcraft Tarihi – Yeni Dünya 1: Quel’Thalas’ın Kuruluşu & Arathor ve Troll Savaşları
World of Warcraft Tarihi – Yeni Dünya 2: Tirisfal’in Koruyucuları & Ironforge: Cücelerin Uyanışı
World of Warcraft Tarihi – Yeni Dünya 3: 7 Krallık & Aegwynn ve Ejder Avı
World of Warcraft Tarihi – Yeni Dünya 4: Üç Çekiçler Savaşı & Son Koruyucu
World of Warcraft Tarihi – Draenor’un Kör Talihi: Kil’jaeden ve Gölge Konseyi & Horde’un Yükselişi
World of Warcraft Tarihi – Alliance ve Horde 1: Kara Geçit ve Stormwind’in Düşüşü & Lordaeron İttifakı
World of Warcraft Tarihi – Alliance ve Horde 2: Draenor’un İstilası & Lich King’in Doğumu
World of Warcraft Tarihi – Alliance ve Horde 3: Icecrown ve Donuk Taht & Grim Batol Savaşı
World of Warcraft Tarihi – Alliance ve Horde 4: Ork’ların Rehaveti & Yeni Horde
World of Warcraft Tarihi – Alliance ve Horde 5: Örümcekler Savaşı & Kel’Thuzad ve Scourge’un Oluşturulması & Alliance Parçalanıyor
World of Warcraft Tarihi – Yanan Lejyon’un Dönüşü 1: Lordaeron’un Felaketi & Sunwell – Quel’Thalas’ın Düşüşü
World of Warcraft Tarihi – Yanan Lejyon’un Dönüşü 2: Archimonde’un Dönüşü ve Kalimdor’a Uçuş & Hyjal Dağı Savaşı & Hainin Yükselişi

Kan Elfleri’nin Yükselişi

Aşağıdaki bölüm, Warcraft III: The Frozen Throne oyunundaki Alliance senaryosunda geçen olayları anlatmaktadır. Bölüm, Darnassus’taki Craftsmen’s Terrace’ta, Arathi Highlands’deki Hammerfall’da, Western Plaguelands’deki Scholomance’de ve Elwynn Forest’taki Tower of Azora’da bulunan “Rise of the Blood Elves” isimli kitaptan alınmıştır.

“İşte bu zamanda undead Scourge, Lordaeron ve Quel’Thalas’ı zehirli Plaguelands’e dönüştürmüştü. Ortada sadece birkaç grup Alliance direniş gücü kalmıştı. Kalan gruplardan biri, özellikle soylu elfleri barındıran bir grup, Sunstrider hanedanlığının son üyesi tarafından yönetiliyordu: Prens Kael’thas. Başarılı bir büyücü olan Kael, Alliance’ın parçalanmaya başladığının farkındaydı. Soylu elfler, kaybettikleri yurtları için yas tuttular ve kaybettikleri halklarının onuruna kendilerini “Kan Elfleri” olarak nitelendirmeye başladılar. Scourge’u sınırda tutmaya çalıştılarsa da, onlara güçlerini veren Sunwell’le bağlantıları kesildiği için çok fazla kayıp yaşadılar. Halkının büyüye olan ırksal bağımlılığına bir çare bulmak isteyen Kael, düşünülmeyecek bir şey yaptı: halkının Soylu Doğan ecdadını benimsedi ve Illidan’a ve onun naga’larına, beslenecek yeni bir büyülü güç kaynağı bulma ümidiyle katıldı. Geri kalan Alliance kumandanları, kan elflerini hain olarak ilan ettiler ve onları sürgün ettiler.

Gidecek yeri kalmayan Kael ve kan elfleri, Illidan’ı tekrar yakalayan Maiev’e karşı gelmek için Leydi Vashj’ı Outland’e doğru takip ettiler. Birleşen naga ve kan elfi güçleriyle birlikte Maiev’i yenmeyi ve Illidan’ı serbest bırakmayı başardılar. Outland’e konuşlanan Illidan, Lich King’e ve Icecrown Hisarı’na ikinci bir saldırı için güçlerini topladı.”

Plaguelands’de Sivil Savaş

Aşağıdaki bölüm, Warcraft III: The Frozen Throne oyunundaki olayları anlatmaktadır. Bölüm Elwynn Forest’taki Northshire Abbey’de, Tirisfal Glades’deki The Scarlet Monastery’de, Ironforge’daki Hall of Explorers’da, Stormwind’deki Stormwind Keep’de, Undercity’de, Stratholme’de ve Hillsbrad Foothills’deki Southshore’da bulunan “Civil War in the Plaguelands” isimli kitaptan alınmıştır.

“Lich King, Ner’zhul, zamanını kısa olduğunu biliyordu. Donuk Taht’ın içinde hapsolmuşken, Kil’jaeden’ın onu yok etmesi için ajanlarını göndereceğinden şüpheleniyordu. Illidan’ın büyüsünün neden olduğu hasar, Donuk Taht’ı çatlatmıştı; bu nedenle Lich King her gün gücünü kaybediyordu. Kendini kurtarmak için, çaresizce en muhteşem ölümlü hizmetkârını yanına çağırdı: ölüm şövalyesi Prens Arthas.”

Devamı için diğer sayfaya geçiniz.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

“Her ne kadar güçleri Lich King’in zayıflığı nedeniyle azalmış olsa da Arthas, Lordaeron’daki sivil savaşa karışmıştı. Ayakta kalan undead güçlerinin banshee Sylvanas Windrunner tarafından yönetilen yarısı, undead imparatorluğunun kontrolü için bir darbe hazırlamıştı. Lich King tarafından çağrılan Arthas, Plaguelands’de savaşın şiddeti giderek yükselirken, Scourge’u yardımcısı Kel’Thuzad’ın ellerine bırakmak zorunda kalmıştı.

Nihayetinde Sylvanas ve onun asi undead’leri (Forsaken olarak da bilinen), yıkılmış başkent Lordaeron’u ele geçirdiler. Enkaz şehrin altında kendi kalelerini inşa eden Forsaken, Scourge’u yenmeye ve Kel’Thuzad ve hizmetkârlarını bu topraklardan sürmeye ant içtiler.

Zayıflamış ancak ustasını kurtarmaya karar veren Arthas, Northrend’e ulaştığında ise sadece Illidan’ın nagalarını ve kendisini bekleyen kan elflerini buldu. Kendisi ve nerubian müttefikleri, Illidan’ın güçleriyle Icecrown Buzulu’na doğru, Donuk Taht’ı korumak için yarıştı.”

Galip Lich King

Aşağıdaki bölüm,  Warcraft III: The Frozen Throne oyununun undead senaryosundaki olaylardan alınmıştır. Bölüm Western Plaguelands’de bulunan Scholomance’de ve Stratholme’deki The Scarlet Bastion’da bulunan “The Lich King Triumphant” adlı kitaptan alınmıştır.

“Her ne kadar zayıflamış olsa da Arthas, Illidan’ı atlattı ve Donuk Taht’a ilk o vardı. Rünkılıcı Frostmourne’u kullanan Arthas, Lich King’in buzdan hapisanesini parçaladı ve Ner’zhul’un büyülü kaskını ve göğüs zırhını açığa çıkardı.”

Devamı için diğer sayfaya geçiniz.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

“Arthas, hayal edilemez güçteki kaskı kafasına geçirdi ve yeni Lich King oldu. Ner’zhul’un planladığı gibi, kendisinin ve Arthas’ın ruhları tek ve güçlü bir varlık olarak birleşti. Arthas dünyanın gördüğü en güçlü varlıklardan biri haline dönüşürken, Illidan ve orduları Outland’e utanç içinde dönmeye zorlandılar.

Yeni ve ölümsüz Lich King, Northrend’de yaşıyor; söylentilere göre Icecrown’daki hisarını yeniden inşa ediyor. Güvendiği yardımcısı Kel’Thuzad ise Plaguelands’deki Scourge’u yönetiyor. Sylvanas ve onun asi Forsaken’ları sadece Tirisfal Glades’i, yani savaşın yıktığı krallığın küçük bir kısmını elinde tutuyor.”

Eski Nefretler – Kalimdor’un Kolonizasyonu

Aşağıdaki bölüm, Warcraft III: The Frozen Throne oyununun Horde senaryosundaki olaylardan alınmıştır. Bölüm Tanaris’teki Gadgetzan ve Western Plaguelands’deki Scholomance’te bulunan “Old Hatreds – The Colonization of Kalimdor” adlı kitaptan alınmıştır.

“Her ne kadar zafer kazanmış olsalar da, ölümlü ırklar kendilerini savaşın parçaladığı bir dünyada bulmuşlardı. Savaştan nasibini Scourge ve Yanan Lejyon almıştı, ancak Lordaeron uygarlıklarını da yok etmişlerdi ve neredeyse Kalimdor’daki işlerini de bitiriyorlardı. İyileştirilecek ormanlar, gömülecek nefretler ve kurulacak yurtlar vardı. Savaş her ırkı derinden yaralamış fakat özverili bir şekilde, Alliance ve Horde arasında kolay olmayan bir ateşkesle başlayan yeni bir başlangıca sevk etmişti.”

Devamı için diğer sayfaya geçiniz.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

“Thrall ork’ları Kalimdor kıtasına götürdü ve orada tauren kardeşlerinin yardımıyla yeni bir yurt kurdular. Topraklarını Thrall’ın katledilen babasının adının onuruna Durotar olarak adlandırdılar ve bir zamanlar ihtişamlı olan toplumlarını tekrardan oluşturmaya başladılar. Şeytani lanet bitmişti ve bu yüzden Horde, savaşa aç bir durumdan, fethetmekten çok hayatta kalmaya ve refah içerisinde yaşamaya adanmış, zayıf bir koalisyona dönüşmüştü. Asil taurenler ve Darkspear kabilesinin cesur trollerinin yardımıyla birlikte Thrall ve orkları, kendi yurtlarındaki yeni bir barış çağına adım atıyorlardı.

Jaina Proudmoore’un yönetiminde geriye kalan Alliance güçleri, güney Kalimdor’a yerleşti. Dustwallow Marsh’ın doğu kıyısında bulunan sağlam liman şehri Theramore’u kurdular. İnsanlar ve onların cüce müttefikleri, onlara her zaman düşman olacak bir toprakta hayatta kalmak için uğraştılar. Her ne kadar Durotar ve Theramore’un savunucuları, belirsiz ateşkesi hayatta tutuyor olsalar da, bu narin huzur sonsuza kadar sürmeyecekti.

Ork’lar ve insanlar arasındaki barış, dev bir Alliance filosunun Kalimdor’a gelmesiyle birlikte parçalandı. Büyük Amiral Daelin Proudmoore’un (Jaina’nın babası) kumandasındaki büyük filo, Artas krallığı yok etmeden önce Lordaeron’dan ayrılmıştı. Eziyetle dolu aylar boyunca denizde ilerleyen Amiral Proudmoore, bulabildiği kadar hayatta kalan Alliance üyesi bulmaya çalışıyordu.

Proudmoore’un armadası, bölgenin istikrarı için ciddi bir tehdit oluşturuyordu. İkinci Savaş’ın tanınan bir kahramanı olan Jaina’nın babası, Horde’un ateşli bir düşmanıydı ve ork’lar topraklara yayılmadan önce Durotar’ı yok etmeyi amaçlıyordu.

Büyük Amiral, Jaina’yı korkunç bir karar vermeye zorladı: ya ork’lara karşı verilecek savaşta onu destekleyecek ya da yeni bulduğu müttefiklere karşı ihanet edecek, ya da Alliance ve Horde’un zorluklar içerisinde yarattığı kırılgan barışı korumak için kendi babasına karşı savaşacaktı. Kendi ruhunda cevabı aramak için uzun bir süre geçirdikten sonra Jaina, en son seçenekte karar kıldı ve çılgın babasına karşı Thrall’a yardım etmeye karar verdi. Ne yazık ki Amiral Proudmoore, Jaina onunla tekrar konuşana veya ork’ların artık kana susamış canavarlar olmadığını kanıtlayana kadar savaşta öldü. Sadakatine karşılık ork’lar, Jaina’nın güçlerinin Theramore’a güvenle dönmesine izin verdi.”

Böylelikle uzun bir yazı dizisinin de sonuna gelmiş bulunuyoruz. Çoğunuzun bildiği gibi World of Warcraft tarihi burada sonlanmıyor. Ancak buraya kadar anlattığımız olaylar, ilk World of Warcraft oyunu çıktığında, Azeroth’un durumunu anlatıyor.

Yazı dizisinde alıntı yaptığım kısımları tamamen kendi çabalarımla çevirdiğimi söylemem gerekiyor. WoWWiki sitesinde bu kısımları oyundan alıp yerleştirenlere teşekkürlerimi iletiyorum. Ayrıca çeviri sırasında bana yardımcı olan tüm Merlin’in Kazanı ekibine de teşekkürü borç bilirim.

World of Warcraft’la ilgili olan yazı dizimiz burada sonlanmıyor tabi ki. Tarihi anlattığımız bu dizi sonlandı, ancak kısa bir aranın ardından Warcraft evrenine yön veren önemli kişilikleri detaylı bir şekilde tanıyacağız. Yeni yazılarda görüşmek dileğiyle.