Oyun İncelemeleri

Yoku’s Island Express

Pinball oyununu veya türevi oyunları eminim hayatınızın bir döneminde oynamışsınızdır. Hemen hemen her oyuncunun hayatının bir parçası olan bu klasik, her ne kadar yenilenmiş versiyonları ile karşımıza çıksa da, eski popüleritisinden malesef oldukça uzak bir durumda. İşte Pinball oyunlarından esinlenen ve farklı oyun türlerini bir araya getiren Yoku’s Island Express, büyük bir sürpriz yapıyor ve şaşırtıcı, beklemediğimiz kadar eğlenceli bir oynanışı bizlere sunuyor.

Yoku’s Island Express İnceleme

Yoku’s Island Express oyununa başladığımda açıkçası beklentim biraz düşüktü. Fakat oyuna başladığım andan itibaren aradan birkaç saatlik sürenin geçtiğini bile fark edemedim. Yani oyun kısa sürede oyuncuyu bağlayan bir yapıya sahip ve bu işi gayet keyifli bir şekilde yerine getiriyor. 

Oyunun konusu aslında oldukça basit. Küçük bir sal ile sürüklendiğimiz bu adada yer alan görevleri tamamlamaya çalışıyor ve karşımıza çıkan tüm engelleri bize bağlı olan ufak bir top ile birlikte aşıyoruz. Harita yapısı olarak Metroidvania türü tercih edilmiş ve bu türün ana dinamikleri oyunda gayet güzel bir şekilde işliyor. Yani farklı özellikler kazandıkça yeni yollar açıyor ve örümcek ağı gibi birbirine bağlı olan bu harita sisteminde, aldığınız tüm görevleri yerine getirmeye çalışıyorsunuz. Yoku’s Island Express eski oynanışı ve yeni bir sistemi çok hoş bir şekilde bir araya getiriyor. Eski Metroid ve Castlevania harita sistemini benimseyen oyunda doğal olarak haritanın her ucunu bucağını fellik fellik dolaşmamız gerekiyor. 

Tabi bu noktada aksadığı ya da tıkandığı yerler de mevcut. Ori and the Blind Forest oyununda olduğu gibi haritayı tam anlamıyla ezberlemeniz zorlaşıyor. Aldığınız bazı özellikleri ya da görevleri çok sonra gerçekleştirdiğiniz için bu dolaşma evresi canınızı biraz sıkabiliyor. 

Oyun başta da dediğim gibi Metroidvania ve Pinball temasını birleştiren bir yapım. Normal ilerleyiş dışında tıpkı Pinball oyununda olduğu gibi farklı oyun alanlarına girmeniz gerekiyor. Buradaki oyunu tamamladığınızda yolunuzu açabiliyorsunuz. Tabi tekrar tekrar oynayıp puan kazanmak da mümkün. Çünkü topladığınız bazı meyveler sayesinde kilitli olan yolları ya da zıplama rampalarının kilidi açmak da mümkün. 

Pinball kısmı oyunun belki de en eğlenceli yönlerini ortaya çıkarmış. Daha da güzeli ise bu kadar eski olan bir oyun türünü yeni bir oynanış ile bağdaştırabilmek. Girdiğiniz hemen hemen tüm Pinball alanları oldukça stabil ve sorunsuz bir şekilde tasarlanmış. Bu sayede tetik tuşlarına zamanında basmanız oldukça önemli bir yer teşkil ediyor. Yani normal Pinball oyunlarında ne kadar dikkatli olmanız gerekiyorsa, buradaki Pinball kısımlarında da o kadar dikkatli olmanız gerekiyor. Bu kısımların çok baştan savma ve birbirinin kopyası yapılmaması oyunun bir diğer artılarından. Bu konuda yapım ekibini takdir etmek gerekiyor çünkü bu türün tam olarak nasıl bir yeniliğe ihtiyaç duyduklarını da bizlere göstermişler.

Tabi tetikler ve zıplama rampaları sadece Pinball kısımlarında değil, oyunun hemen hemen tüm alanlarına dağıtılmış. Yani zıplama rampalarını kullanarak üst platformlara ulaşmaya çalışıyor ya da kavisli yollardan hızlanıp, yuvarlanarak kendinizi ileri doğru fırlatmaya çalışıyorsunuz. Oyunda ilerledikçe açılan kısa yollar ile birlikte bu tarz oynanış dinamikleri de daha oturaklı bir hal almaya başlıyor.

Oyunun görsel yönü ve müziklerine baktığımızda ise olması gerektiği gibi bir yapı ile karşılaşıyoruz. Şirin grafikler ve karakter tasarımları oyunun bütünlüğünü korumuş. Bölümlerde ve grafik yapısında belki Ori kadar derinlik yok ama onun izinden giden sade bir görünüme sahip olduğunu da söyleyebilirim.

Sonuç olarak Yoku’s Island Express, Metroidvania türünü seven oyuncuların kesinlikle kaçırmaması gereken bir yapım olmuş. Oynarken oldukça eğleniyor ve haritanın tamamını açmaya çalışıyorsunuz. Her ne kadar ilerledikçe hikaye ve görev odağını kaybetse de bu eksikliğini bir nevi Pinball görevleri ile tamamlıyor da diyebilirim. Oyunun oynadığınız platform bazındaki en büyük artısı ise Nintendo Switch için de çıkmış olması. Tamam PC ve diğer platformlarda da keyifli bir oynanışı var ama Switch‘in taşınabilir olma avantajı oyunun basit ve kafa yormayan yapısına tam gitmiş diyebilirim. O nedenle eğer imkanınız varsa, yani Nintendo Switch sahibiyseniz oyunun bu versiyonu sizi daha çok eğlendirecektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu